Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1211 E. 2019/281 K. 14.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1211 Esas
KARAR NO : 2019/281 Karar
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/11/2017
KARAR TARİHİ: 14/03/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili …’m —– tarihinde — aracılığı ile ———–kodlu —- TL nominal değerinde tahvil satın aldığı; bu tahvilin son itfa tarihi ve kupon ödemesinin —-tarihinde yapılacağının taahhüt edilmesine karşın davalı şirket tarafından bu tarihte kupon ve itfa ödemesinin yapılmadığı;———– tarafından davalı şirketin —-tarihli kupon ve itfa ödemesini yapmadığının ilan edildiği; davalı şirket fınans yöneticisi ————–müvekkil …’a ——- duyurusundan da bahisle borç ertelemesi yapılması için protokol metni gönderdiği ve borcun vadelere yayılarak ödenebileceğini belirttiği; ödemenin yapılmaması üzerine davalıya —— Noterliği vasıtasıyla—-tarihli ihtarname gönderilerek ödemenin yapılmasının istendiği, borcun ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün ———– E. sayılı takip dosyası ile icra takibi yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğu, sonuç olarak; itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra ve inkâr tazminatı ödemesine, yargılama, harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yüklenmesine, karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkil şirket aleyhine İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğünün ————————- E sayılı dosyayla icra takibi yaptığı; dava dilekçesi ve delil listesinin HMKfnm emredici hükümlerine uygun olmadığı, davacının dava dilekçesindeki iddia ve beyanları ispat ile mükellef olduğu ve delillerini sunması gerektiği halde davaya konu somut olayı ve taleplerini ispatlayan yeterli belge ve evrakları sunmadığı, bu deliller tebliğ edildikten sonra delillere ilişkin ayrıca beyanda bulunacakları; davacı taraf icra takibinde ana para olarak talep ettiği tutar ile müvekkilin borcunun mevcut olmadığı, tahvil anapara tutarının icra takibinde farklı MKKraporlarında ise farkhgösterildiği, ——vadeli—- TL —-kodlu tahvilin—- tarihli -. Kupon faiz tutarının ise —-TL olduğu, davacı tarafa tüm ödemelerin eksiksiz gerçekleştirildiği; celp edilecek kayıtlar ve ticari defter üzerinden yapılacak bilirkişi incelemesinde bu hususun ortaya çıkacağı; müvekkil ile davacı arasında borcu doğuracak nitelikte hukuki bir ilişkinin mevcut olmadığı; muayyen belirlenebilir likit bir alacağın olayda söz konusu olmadığı; sunulan fatura ve kayıtların da hukuki ilişkinin var olduğunu ispat edecek mahiyette olmadığı, sonuç olarak davacı tarafından ispat edilemeyen işbu haksız ve dayanaksız davanın reddine, haksız ve kötü niyetli davacının aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretini davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlık; davacı şirketin davalı şirketten Denizbank aracılığıyla satın almış olduğu tahvil bedelinin ödenmemesi nedeniyle yapılan icra takibine itirazdan ibaret olduğu görüldü.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu 23. İcra Müdürlüğü’nün———- Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin – tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya ———–tarihinde tebliğ edildiği davalının —– tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazların davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Dosyamız Sermaye Piyasası Uzmanı, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir ve Banka ve Finans Uzmanı bilirkişilere tevdii edilmiş olup, bilirkişiler mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: ——– Müdürlüğünün dava dosyasına celp edilen ———- tarihli yazı ekindeki hesap ekstresinden takip tarih—- itibariyle Davacının —–kodlu tahvil anapara alacağının—- TL ve kupon faizi alacağının ise —-TL ve toplam alacak tutarını——— -TL olduğu, Davalı şirketin tahvil anapara ödemesini —vade tarihinde yapmaması nedeniyle temerrüde düştüğü dikkate alınarak davalının —TL tahvil anapara alacağı için tahvil anapara vade tarihinden —–) takip tarihine ——– kadarki süre için %9 faiz oranı üzerinden —- TL temerrüt faizi hesaplandığı, Böylece Davacının, Davalıdan takip tarihi itibariyle —-TL tahvil anapara, —– TL kupon faizi ve tahvil anapara vade tarihinden ———-takip tarihine —-kadarki süre için %9 faiz oranı üzerinden —-TL faiz tutarı olmak üzere, takip tarihi itibariyle, toplam (—TL anapara +— TL kupon faizi +— TL temerrüt faizi =) —- TL alacaklı olduğu yönünde mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi raporlarının HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Bilirkişi raporu yeterli, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, ———– Genel Müdürlüğü tahvil hesabının kaydedildiği hesap dökümleri,—- tarihli — duyuru metni, icra takip dosyası bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacı adına kayıtlı Denizbank hesabına —– tarihli davalı—– tarafından ihraç edilen tahvilin —–TL tutarla kaydedildiği, -adet kupon ödemesinin davalı —–tarafından yapıldığı, son kupon ödemesinin ——— tarihinde yapıldığı ve bu tarihten sonra davalı tarafından yapılmış ana para ve kupın ödemesi olmadığı sabit olup; —– duyurusunda da davalı tarafça anapara ve kupon ödemesinin yapılmadığının duyurulduğu, davacıya ait hesapta tahvilin nominal değerinin 8——- TL olarak kaydedilmiş olduğundan ödeme vade tarihi olan ——– tarihinde davalının davacı hesabına bu tutarda anapara borcu olduğu anlaşılmıştır. Bilirkişi heyeti raporunda vade tarihi —– ile takip tarihi arasındaki kupon faizi alacağı da denetime esas biçimde —— TL olarak hesaplanmıştır. Her ne kadar bilirkişi raporunda temerrüt faizi hesaplaması yapılmış ise de taleple bağlılık ilkesi gözetilerek davacının asıl alacak ve kupon faizi alacağı dışında temerrüt faizi talebi olmadığı anlaşılmakla; davacının davalıdan asıl alacak ve kupon faizi toplamı——- TL alacaklı olduğu sabit olduğundan İstanbul Anadolu 23. İcra müdürlüğünün ———— esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptaline karar verilmiş, tahvil nominal değeri ve faiz oranları belirli olduğundan alacak likit kabul edilmekle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, işin ticari iş olması ve bu yöndeki talep gözetilerek takibin takip tarihinden itibaren talep gibi yasal faiz üzerinden devamına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1- İstanbul Anadolu 23. İcra müdürlüğünün ———– esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın —– TL ( Tamamı) için İİK 67. Maddesi uyarınca iptaline, takibin takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz üzerinden devamına,
2- Alacak likit olmakla; 83.016,00 TL asıl alacağın %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 5.670,82 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 1.002,63 TL den mahsubu ile 4.668,19 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf, 1.002,63 TL peşin harç, 149,90 TL posta-tebligat masrafı, 2.100,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 3.288,53 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 9.391,28 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/03/2019