Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1187 E. 2023/226 K. 03.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1187 Esas
KARAR NO: 2023/226
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/11/2017
KARAR TARİHİ: 03/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı birleşen dosya davalı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı ile müvekkili şirket arasında 14/07/2016 tarih ——–nosu ile düzenlenen sözleşme gereğince; Müvekkili şirketin inşasını gerçekleştirdiği ——-projenin oda giriş kapıları, duvar dışı sürme iç kapıları, wc kapıları ile aksesuarları, daire giriş kapıları, vestiyerleri, süpürgelikleri ve banyo dolaplarının temini ile temin edilen ürünlerin tamamının montajının gerçekleştirilmesi hususunda da karşılıklı olarak mutabık kalındığını, bu sözleşmenin——-fıkrasında işin teslimi ve süresi hususunun düzenlendiğini, sözleşme maddesi uyarınca müvekkili şirketin —- tarihinden önce sipariş formunu onaylayarak davalıya gerekli bildirimi yaptığını, bu onaya istinaden davalı şirket tarafından onay formunda yer alan ürünlerin sözleşme gereğince —-tarihine kadar söz konusu ürünlerin şantiyeye teslim edilmesi gerektiğini ancak ekte ibraz ettikleri şirket yetkililerince müvekkil şirkete gönderilen —– tarafından gönderilen mailde müvekkile en geç —- teslim edilmesi gereken ürünlerin —- tarihi itibari ile bir kısmının halen üretimde olduğu bir kısmının ise —- ölçülerinin alındığının beyan edildiğini, mailden de anlaşılacağı üzere davalı tarafından sözleşmeye aykırı hareket edilmek sureti ile gecikmeye sebebiyet verildiğini, söz konusu gelişme üzerine müvekkili şirket tarafından davalının defaten şifahi olarak uyarıldığını, Uyarılar neticesinde yine davalı şirket çalışanlarından —- tarafından gönderilen —- tarihli mailde ürünlerin bir kısmının teslimata hazır olduğu bir kısmının ise hazır olmak üzere olduğuna ilişkin mail gönderildiğini, ancak söz konusu maile rağmen davalı tarafından sevkiyata hazır olduğu beyan edilen ürünlerin dahil teslim edilmediği, bunun üzerine müvekkil şirket personellerinden söz konusu inşaatla ilgili işlerde yetkili —— tarihli mailde özetle ürünlerin halen teslim edilmediği ve bu konuyla ilgili detaylı bilgi verilmesinin talep edildiği, müvekkili şirketin ısrarlı takibi sonucunda sipariş onay formunda belirlenen ürünlerin bir kısmının nihayet —– de olmak üzere taahhüt edilen tarihten 8 ay sonra müvekkil şirketin şantiyesine teslim edildiğini, gecikmelerin dışında sözleşmeye göre; şantiyeye teslimatı yapılan söz konusu ürün ve mamullerin montajının teslimden itibaren 4 haftalık sürede ve tek seferde yapılacağı davalı tarafından taahhüt edilmesine rağmen montaj işlemlerinin halen tamamlanmadığı, yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesinde de görüleceği üzere dairelerin bir kısmının kollektörlerinin, bir kısmının iç kapılarının, bir kısmının süpürgeliklerinin, panik barları ve yangın kapısı kollarının halen tamamlanmadığı görüleceğini, söz konusu keşif ve bilirkişi incelemesinde davalı tarafından yapılan bir kısım montajlarında eksik ve kusurlu olduğu hususlarının görüleceğini, herhangi bir haklı sebebi olmaksızın sözleşmeye aykırı hareket eden davalının söz konusu tutum ve davranışlarının müvekkil şirketin inşaatı teslimde gecikmesine sebebiyet verdiğini, bir kısım işlerin müvekkil şirket tarafından yapılmak veya yaptırılmak zorunda kalındığını, gecikmeden dolayı müvekkil şirket tarafından arsa sahiplerine fazladan kira ödendiğini, davalının söz konusu hukuka aykırı tutum ve davranışlarından dolayı müvekkil şirketin mağduriyetinin çok ciddi boyutlara ulaştığını, müvekkili şirket tarafından sözleşme şartlarına göre işin bitiş tarihinden sonraki tarihe göre ödeme olarak davalıya toplam ——vadeli 2 adet çek verdiğini, davalının kusurlu hareketleri sebebi ile işin zamanında tamamlanmamasından dolayı müvekkili şirketin söz konusu ödemeleri iş bitinceye kadar gerçekleştirmeyeceğini davalıya bildirdiğini, ancak işi bitirmeyen davalı tarafından iş bitmiş gibi hareket edilmek sureti ile söz konusu çeklerin davalı tarafından ——– sayılı dosyaları ile takibe konulduğunu, müvekkili şirketin aleyhinde banka hesapları dahil haciz işlemleri yapıldığını, haciz baskısıyla karşı karşıya kalan müvekkilin her iki dosyaya yaklaşık 12.000,00 TL civarında icra masrafı ve vekalet ücreti ödemek zorunda kaldığını, izah edilen sebeplere binaen davalının kusurlu olarak hareket etmek sureti ile; işin teslimi ile ilgili gecikme süresi ve buna bağlı müvekkil şirket lehine tahakkuk edecek ceza-i şart bedelinden, davalının kusurlu montajlarından kaynaklanan zararın tutarından, müvekkil şirket tarafından yapmak veya yaptırılmak zorunda kalınan işlerin tutarından, gecikmeden dolayı müvekkil şirket tarafından toprak sahiplerine fazladan ödenmek zorunda kalınan kira bedellerinden, iş bu dava tarihi itibari ile halen tamamlanmamış işlerin tespiti ile bu işlerin bedellerinden, icra baskısı nedeniyle müvekkil şirketin ödemiş olduğu icra takibi giderleri, vekalet ücreti vesair toplam 12.000 TLyi aşkın ücretten; fazlaya ve faize ilişkin haklarımız ile ileride arttırmaya ilişkin talepleri saklı kalması kaydıyla, belirsiz alacak davası açmalarında hukuki yararlarının bulunmasına binaen şimdilik 10.000 TLlik kısmının temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari faiziyle birlikte ve bunun ticari faizi oranında arttırılmış hali ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı – Birleşen dosya davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde davacı tarafın da belirtmiş olduğu üzere taraflar arasında davacıya ait inşaata ilişkin olarak bir takım işlerin yapılması hususunda sözleşme bulunduğunu, davacının —— tarihine kadar sipariş onaylarının verildiği yönündeki iddiasının gerçek dışı olduğunu, son sipariş onayının 23.01.2017 tarihinde verildiğini, Davacı vekilinin dilekçesinde, davacı şirket tarafından onayların sözleşme hükümlerine uygun olarak 30.07.2016 tarihine kadar verildiğini ileri sürdüğünü, ancak bu hususun gerçekler ile bağdaşmadığı aşağıda özetlemiş olduğu ve iş bu dilekçenin ekinde sunmuş olduğu, e-posta yazışmalarından da açıkça görüleceğini, 01.09.2016 tarihinde davacı firma çalışanı —– tarafından atılan mail ile vestiyer yükseklikleri 225 cm olarak revize edildiğini, 02.11.2016 tarihinde davalı müvekkili şirket çalışanı —– tarafından atılan mail ile iç kapıların, çelik kapıların, mobiya ürünlerinin, yangın ve sac kapılarının hazır durumda bekletildiği, sevkiyat için davacı firmanın onayının beklendiği davacı firma çalışanı —- bildirildiğini, 02.11.2016 tarihinde davalı müvekkili şirket çalışanı —– tarafından atılan mail ile çelik kapı çekme kol yerleşim planı tercihinin bildirilmesinin istendiği, bu maile davacı firma çalışanı—– tarafından 03.11.2016 tarihinde cevaplandığını, 18.01.2017 tarihinde davacı firma çalışanı—- tarafından atılan mail ile banyo mobiyalarının motaj onayının verildiği, 23.01.2017 tarihinde davacı firma çalışanı—— tarafından atılan mail ile vestiyer ve banyo üretim onayı verildiğini, sözleşme hükmünden de açıkça görüleceği üzere ürünlerin şantiyeye 6 hafta içinde nakli, siparişin —– tarihine kadar verilmesi şartına bağlandığını, davacının dava dilekçesinde de belirttiği üzere sözleşmenin ——maddesinde de açıkça yazılı bulunduğu üzere —-tarihine kadar sipariş onay formlarının alıcı tarafından onaylanması halinde, tüm ürünlerin 15.09.2016 tarihine kadar şantiyeye sevk edileceğinin düzenlendiği, yani süreye ilişkin verilen taahhütün, ürün onaylarının—–tarihine kadar verilmesi şartına bağlandığını, taraflar arasında akdedilmiş bulunan sözleşmede yer almış alan bu hüküm ve şartın gelişi güzel bir hüküm olmadığı, müvekkili şirketin konusunda uzman ve ——- birçok yerine kapı üretimi yapan bir firma olduğunu, yoğunluğunun oldukça fazla olduğunu, bu nedenle de alınan siparişlere göre üretim bandının yoğunluğunu hesaplamakta ve müşterilerine buna göre teslim süresi vaadinde bulunduğunu, belirlenen zaman dilimi geçildikten sonra verilen sipariş onayları için müvekkili şirket öngörüde bulunmadığını, öncelikli edim yükümlülüğü bulunan davacı karşısında müvekkil şirketin temerrüdünden bahsedilmesine olanak bulunmadığını, sözleşmenin özel şartlar başlığı altındaki —— ödeme tarihlerini öngörerek ve ödemelerin vadesinde yapılmaması durumunda, satıcının üretim sevkiyat ve montaj hizmetlerini durdurma hakkına sahip olduğunun açıkça düzenlendiğini, davacı tarafından sözleşmeye göre vadesinde ödenmesi için verilmiş bulunan çeklerin karşılıksız çıktığını, bu hususun da yine müvekkil şirket çalışanı —–tarafından, davalı şirket çalışanı—— tarihinde atılan mail ile, davacı şirket tarafından verilen —- tarihli çekin ödenmediği, bu çekin yerine verilen diğer çekin de karşılıksız çıktığı ve ödenmediğinin iletildiğini, davacı tarafından veirlen çeklerden —- tarihli çekin de karşılıksız çıktığını, devamında davacı tarafından verilen — tarihli çekin karşılıksız çıktığını, anılan sebeplerle müvekkili şirketin kusuru bulunmadığından cezai şartın tahakkuk edilmesi ve buna bağlı zararların da talep edilmesinin yerinde olmadığını, davacı tarafından öngörülen sürede sipariş onaylarını vermememiş olması, sözleşme gereğince öncelikli edim yükümlülüğü bulunan ödeme edimini yerine getirmediğiden, müvekkil şirketin temerrüdünden ve kusurundan bahsedilemeyeceği için, cezai şartın temel şartı olan “kusur” şartının gerçekleşmediğini, davacı tarafın cezai şart ile buna bağlı olarak talep etmiş olduğu 3. kişilere ödenen bedellerin müvekkil şirketten talep edilmesinin hukuki zemininin bulunmadığını, diğer yandan davacı tarafından şantiye şartları da montaja uygun hale getirilerek, müvekkil şirkete yer teslimi yapılması gerekirken, bu yükümlülüğü de uyulmamış olduğundan, sözleşmeye uygun yer teslimi yapmayan davacının gecikmeden bahsetmesine olanak bulunmadığını, kusurlu montaj iddiası ile tamamlanmamış iş iddiasının yerinde olmadığını, ürünlerin tam ve eksiksiz olarak teslim edildiğinin teslim tutanakları ile de sabit olduğu, davacı tarafın dayanmış olduğu delil tespit raporuna itiraz edildiğini, taraflar arasında satış sözleşmesine konu olmayan işlere ilişkin tespit yapıldığını, müvekkili —- tespit isteyen ——- tarihinde akdedilen sözleşmeye göre yapılacak işlerin kapılar, banyo dolapları ve vestiyer şeklinde açık bir şekilde belirtilmesine rağmen; bilirkişi raporunda yapılan tespitlerde mutfak dolaplarının da eksik imal ile nitelendirildiğini fakat sözleşmede taraflar arasında böyle bir işin kararlaştırılmadığının görüleceğini, bu sebeple inceleme sonucu yapılan hesaplamanın gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında yapılan işin bir eser sözleşmesi niteliği olması sebebiyle alıcının yükümlülükleri doğrultusunda imal yerini hazır etme, ölçüleri bildirme ve sevk edilen ürünlerin güvenliğini sağlama şartları ağır bir şekilde ihlal edilmesine rağmen, müvekkilinin sözleşmede belirtilen işleri tamamlayarak işi teslim ettiği ve alacaklı temsilcisi tarafınca ihtirazi kayıtsız imzalanarak belgelendirildiğini, işin tesliminde eksiksiz ve kusursuz teslim alınığında ilişkin tutanakları sunduklarını, tacir olan davacının eksik ve ayıplara ilişkin olarak da süresinde ihbarda bulunmadığı açıklanan gerekçelerle haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep etmiştir.
Davacı Birleşen dosyada davalı vekili—– tarihli dilekçesi ile özetle ; Asıl davadan ve birleşen———davadan feragat ettiklerini hem asıl hem de birleşen dava açısından yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.

BİRLEŞEN —– ESAS SAYILI DOSYA
DAVA:Davacı birleşen dosya davalı vekili dava dilekçesinde özetle: Davacı ile davalı arasında eser sözleşmesi imzalandığını, taraflar arasında iş dahilinde revizyonlar gerçekleştirildiğini, ürünlerin tam ve eksiksiz olarak teslim edilmiş olduğunu bunun teslim tutanakları ile de sabit olduğunu,——- dosyası ile icra takibine başlanıldığını, borçlu şirkete ihtarname gönderildiği, taraflar arasında derdest bir dava bulunduğunu, birleştirilmesini talep ettiklerini, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz itirazların iptalini, haksız ve kötüniyetli itiraz karşısında %20’sinden az olmaması kaydı ile ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı – Birleşen dosya davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının başlattığı icra takibinin haksız olduğunu, yasal süresi içerisinde icra takibine itiraz edildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme gereğince ürünlerinin tamamının montajının gerçekleştirilmesi konusunda karşılıklı mutabakat sağlandığını, sipariş formları 30/07/2016 tarihinden önce davalı şirket tarafından onaylanarak davacıya bildirim sağlandığını, onay sağlandığı halde ürünler teslim tarihi olan 15/09/2016 tarihine kadar şantiyeye teslim edilmediğini, davacı tarafından davalı şirkete gönderilen mailde davalının çoktan teslim edilmesi gereken ürünlerin 09/10/2016 tarihi itibari ile hala üretiminin tamamlanmış olduğunu beyan ettiğini, davacının sözleşmeye aykırı davranışları yüzünden gecikmeler yaşandığını, gecikmelerden dolayı davalının mağduriyetler yaşadığı, davalı şirketin noter ve sözlü yollarla yaptığı ihtarlara rağmen davacının kötüniyetli tavrını sürdürdüğünü, davacının bu haksız ve kötüniyetli tavırlarından kaynaklı olarak ——- Sayılı dosyası ile dava açılmak zorunda kalındığını, açılan davanın etkisini azaltmak ve sorumluluklarından kurtulmak amacı ile davacının söz konusu icra takibini başlattığını, davacının hakikatten yoksun iddiaları nedeniyle davanın reddini, davalı aleyhine başlatılan kötüniyetli icra takibi nedeniyle %20’den aşağı olmamak kaydı ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı – Karşı davacı vekili —– tarihli dilekçesi ile ; Mahkememizin —- esas sayılı dosyası ile birleşen—— sayılı dosyasından feragat ettiklerini, davacı karşı davalı vekilinin feragat etmesi halinde yargılama gideri ile vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiştir.

İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile tacirler arasında sözleşmeden doğan alacak , cezai şart talebinden ibaret olduğu görüldü.
——- yazılan müzekkerelere cevap verildiği, müzekkere yazı cevaplarının dosya arasına alındığı görüldü.
Dosyamız arasına alınan —— sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 11/04/2018 tarihinde başlatıldığı davalının süresinde 26/04/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacının; borçlu tarafından yapılan itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Mahallinde mimar bilirkişinin katılımı ile 25/07/2019 tarihinde keşif icra edilerek keşif tutanağı dosya arasına alınmıştır.
Dosya Bilirkişilere tevdi edilerek aldırılan 03/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Satıcı sıfatıyla —-sıfatıyla —– arasında düzenlenerek imza altına alınan —- oluşan ——-yapının oda giriş kapıları, duvar dışı sürme iç kapıları, wc kapıları ile aksesuarları, daire giriş kapıları, vestiyerleri, süpürgelikleri ve banyo dolapları temini ve montajı işinde ; “Satıcı”, ürünü “Alıcı” ya belirlenen şartlarda ve sürelerde teslim etmeyi, “Alıcı” da, bu ürünleri almayı kabul ve beyan ettiklerini, işin teslimi ve süresinin alıcı tarafından sipariş formunun onaylandığı tarihten itibaren 6 hafta sonunda ürünlerin şantiyeye nakline başlanacağını, montaj süresinin ise 4 hafta olduğu, alıcı tarafından —- tarihine kadar sipariş onay formlarının onaylanması halinde, ürünler —– tarihine kadar sözleşmede alımı yapılan tüm malzemenin şantiyeye sevk edileceğini, dava dosyası kapsamında ki e-posta yazışmaları incelendiğinde, 20.01.2017 tarihi itibariyle ; satıcı—-tarafından yapılan işler için, Alıcı—— tarafından verilmesi gereken onay işlemlerinin henüz tamamlanmamış olduğunun anlaşıldığı, dosya kapsamında ki teslim eden ve teslim alan taraflarca imza altına alınmış olan 22.02.2017 tarih ve 05.04.2017 tarihli şantiye teslim tutanaklarının incelenmesinden, montaj ekibi —-tarafından, müşteri ——— yangın kapısının temin ve montajlarının tam ve eksiksiz bir şekilde teslim edilmiş olduğu, mahallinde yapılan incelemede, taraflar arasında düzenlenen satış sözleşmesi gereği davalı——- edimleri arasında bulunan işlerden eksik ve kusurlu olduğu tespit edilen ve raporunu ——-başlıklı bölümünde açıklanan imalatlarda eksik ve kusurların giderilmesi için yapılması gereken işlerin maliyeti serbest piyasa rayiçlerine göre malzeme ve işçilik dahil olmak üzere ——–hesap ve takdir edildiğini, mahkemenin kararı doğrultusunda, tarafların ticari defterleri ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde tarafların dava konusu dönemlere ait ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresi içinde usulüne uygun şekilde yapılmış olduğu, her iki taraf ticari defterlerinin sahipleri lehine delil olma özelliğini haiz olduğu, takibe konu olan karşı dava davacı alacağının her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlarının adlarına tutulan muavin defterde tutulduğu, hesaplaması rapor içeriğinde izah edildiği üzere mahkemenin karşı davanın davacısı —- dava konusu alacağa hak kazandığı kanaatinde olması halinde 71.226,75 TL bakiye ile karşı davalı ——–firmasından alacaklı olduğu tespit edildiğini, davacının işlemiş faiz talebi olmadığı bu sebeple takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi talep edebileceğinin tespit edildiğini, davalı—– dava konusu teslimi süresinde yapmadığının kabulü halinde ise hesaplaması rapor içeriğinde izah edilen sözleşme gereği 48.500,00 TL cezai şart bedeline davacının hak kazandığının kabul edilebileceği ve ihtarname tarihinden dava tarihine kadar 1.885,52 TL işlemiş faize hak kazandığının hesaplandığını, davacı—– sözleşme konusu işlerin tamamlanması için 16.520,00 TL bedelli 3. Bir firmadan hizmet alımı yaptığının kabulü halinde bu miktarın davalıdan tahsilinin mahkemenin takdirine sunulduğunu belirten raporlarını mahkememize sunmuşlardır.
Dosya Bilirkişilere tevdi edilerek aldırılan—– tarihli ek bilirkişi raporunda özetle ;

ASIL DAVA BAKIMINDAN; Davacı iş sahibinin davalı/yükleniciden, dava tarihi itibariyle 21.552,70 TL tutarında tazminat alacağının bulunduğu; bu alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte tahsili gerektiği;

BİRLEŞEN DAVA BAKIMINDAN; Davacı yüklenicinin davalı iş sahibinden, takip tarihi itibariyle, bakiye 71.226,75 TL tutarında cari hesap alacağı bulunduğu; bu alacağın takip tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faizi ile birlikte tahsili gerektiğini belirten ek raporlarını mahkememize sunmuşlardır
Dosya Mimar, Mali Müşavir ve Nitelikli Hesaplamalar uzmanı bilirkişilere tevdi edilerek aldırılan 18/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; A) MALİ YÖNDEN yapılan inceleme, tespit ve değerlendirmeler neticesinde; 03.02.2020 tarihli bilirkişi raporunda yer alan davacı/birleşen davada davalı ——– ait ticari defter kayıtlarının incelenmesinde; davacı/birleşen davada davalının, davalı/birleşen davada davacıya ticari defter kayıtlarına göre son işlem tarihi olan 22.06.2018 tarihi itibarıyla 26.226,40 TL borçlu olduğu, 03.02.2020 tarihli bilirkişi raporunda yer alan davalı/birleşen davada davacı ——– yıllarıma ait ticari defter kayıtlarının incelenmesinde; davalı/birleşen davada davacının, davacı/birleşen davada davalıdan ticari defter kayıtlarına göre son işlem tarihi olan 22.06.2018 tarihi itibarıyla 71.226,75 TL alacaklı olduğu, tarafların ticari defter kayıtları arasında son işlem tarihi olan 22.06.2018 tarihi itibariyle 45.000,35 TL fark bulunduğu, tarafların ticari defter kayıtları arasındaki farkın raporun “4- Mali Yönden İnceleme, Tespit ve Değerlendirmeler başlıklı kısmın 3) Tarafların Ticari Defter Kayıtları Arasındaki Farkın Değerlendirilmesi bölümünde açıklanmış olduğu, Davacı/birleşen davada davalının – ticari defterlerindeki eksik kayıtlar düzeltildiğinde tarafların ticari defterleri arasında bir fark kalmayacağı ve tarafların ticari defter kayıtlarına göre davalı/birleşen davada davacı —-davacı/birleşen davada davalı—— alacaklı olacağı, ancak bu tutarın, dava konusu işin, davalı/birleşen davada davacı olan yüklenici ———- tarafından eksiksiz ve ayıpsız olarak yapılmış olması durumunda hak edilecek alacak olduğunun göz önünde bulundurulmasının gerekeceği,

B) ASIL DAVA VE BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN : Dava dosyası, dosyaya sunulan bilgi ve belgeler ile her iki tarafın ve dava dışı şirketin ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucu, açıklanan nedenlerle, mahkemenin kabulü halinde;
1- Asıl Dava Yönünden Cezai Şart Bakımından, taraflar arasında tek bir teslim tutanağı düzenlenmediğinden, mallar parça parça teslim edildiğinden, 05.04.2017 tarihinde, satıcı – yüklenici tarafından düzenlenen arıza formundaki eksikliklerin giderildiğine dair dosyada bir belgeye rastlanılmadığından, değişik iş dosyası ile birlikte Mahkemece düzenlettirilen kök bilirkişi raporunda, ilgili eksikliklerin giderildiğinin tespit edilemediğinden, sözleşme kapsamında cezai şart talep edilebileceği, Davacı karşı davalının cezai şart talebinin de olduğu —–yevmiye numaralı ihtarnamenin davalı karşı davacıya 13.06.2017 tarihinde tebliğ edildiği, geçen gün sayısı ile günlük cezai şart miktarı çarpıldığında, 71.000 TL cezai şartın tahakkuk ettiği, fakat sözleşmeye göre üst sınır 48.500 TL olduğundan, cezai şart bedelinin 48.500,00 TL’ yi geçemeyeceği, Eksik İşler Bakımından, Dava dışı 3. Kişiye yaptırıldığı beyan edilen işlerin, sözleşme kapsamındaki işlerden olması, düzenlenen faturanın kadri maruf bulunması ve Mahkemece eksik işlerin taraflar arasındaki sözleşmenin —– Maddesinin “b” bendindeki cezai şart ve tazminat kapsamında olmadığının kabul edilmesi halinde; davacı karşı davalının keşide etmiş olduğu ——yevmiye numaralı ihtarnamede, eksik işlerin giderilmesi de talep edildiğinden ve yapılan ödemeler ihtarnamenin tebliği tarihi itibarıyla verilen 10 günlük süreden sonra olduğundan, toplam 38.072,20 TL” lik eksik iş bedelinin, ödeme ve dava tarihinden itibaren, taraflar tacir olduğundan ticari faizi ile talep edilebileceği, İcra giderleri ve Vekalet Ücreti Bakımından, Mahkemece davacının istirdat talebinin taraflar arasındaki sözleşmenin 5. Maddesinin “b” bendindeki cezai şart ve tazminat kapsamında olmadığının kabul edilmesi halinde; taleple bağlı olarak icra dosyalarına ödenen 10.281,48 TL lik harç ve giderler ile vekalet ücreti toplamının, ödeme tarihi itibarıyla, takipte talep edilen faiz üzerinden talep edilebileceği, Birleşen Dava Yönünden; tarafların ticari defter kayıtlarına göre davalı/birleşen davada yüklenici —– işsahibi —— alacaklı olduğu, ilgili alacağa ticari faiz işleyeceğini belirten raporu mahkememize sunmuşlardır.
Davacı/Birleşen Davada Davalı Vekilinin —–tarihli ıslah dilekçesi ile özetle; Davanın kabulü ile; cezai şart olarak 48.000,-TL’nin, ödeme ihtarı içeren —– yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 13.06.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte Davalı/Birleşen Davada Davacı Şirketten alınarak Müvekkili Şirkete ödenmesine, Üçüncü kişiye yapılan ve kök raporda tespit edilen eksik iş bedeli olarak toplam 38.072,70 TL’nin, 5.000,-TL’nin, 20.10.2017 tarihinden itibaren; 21.552,20 TL’nin, 03.11.2017 tarihinden itibaren; 165,20 TL’nin, 13.11.2017 tarihinden itibaren; ve 11.354,80 TL’nin 13.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi (TTK m. 1530/7) ile birlikte Davalı/Birleşen Davada Davacı Şirketten alınarak Müvekkili Şirkete ödenmesine, İcra gideleri ve vekalet ücreti olarak 10.284,48 TL’nin, ——- sayılı icra takip dosyalarının kapanış tarihi olan 21.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek ve takipte talep edilen faiz olan 3095 sayılı kanunu uyarınca değişen avans faizi ile birlikte Davalı/Birleşen Davada Davacı Şirketten alınarak Müvekkil Şirkete ödenmesine, tüm yargılama giderleri, dava masrafları, vekalet ücreti ve arabuluculuk vekalet ücretinin Davalı/Birleşen Davada davacıya yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
HMK 307 – 309 ve devamı maddeleri gereğince feragat davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran, karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayan taraf işlemi olmakla; davacı birleşen dosyada davalı ve davalı birleşen dosyada davacı yanın feragati nedeniyle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-ASIL DAVA BAKIMINDAN
Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
1-Harçlar kanunu gereğince Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan, maktu karar ve ilam harcının üçte ikisi olan 119,93-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 1.566,24 TL’nin yatıran tarafa iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Talep olmadığından davalı tarafından yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
4- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise kesinleştikten sonra yatıran taraflara iadesine,
2-BİRLEŞEN DAVA BAKIMINDAN
Davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
1-Harçlar kanunu gereğince Davadan feragat veya davayı kabul veya sulh, muhakemenin ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan, maktu karar ve ilam harcının üçte ikisi olan 119,93-TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 776,22 TL’nin yatıran tarafa iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Talep olmadığından davalı tarafından yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
4- Fazla yatan gider avansı ile delil avansı var ise kesinleştikten sonra yatıran taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde ——–Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/03/2023