Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1173 E. 2019/662 K. 13.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1173 Esas
KARAR NO : 2019/662

DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 30/10/2017
KARAR TARİHİ : 13/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili şirkete ——- Poliçesi ve ona tekaddüm eden —- klozu hükümleri kapsamında ——— Ticaret A.Ş adına sigortalı ————– kimyasal madde emtiasının davalı taşıyıcı tarafından — İstanbul’a —————— plakalı araçla taşınmak üzere tam ve sağlam teslim edildiğini, eşyaların tahliyesi sonrasında 2 kap eşyanın hasarlı olduğunu, hasara ilişkin taşıyıcının katılımı ile hasar tespiti tutanağı düzenlendiğnin tespit edildiğini, hasar ihbarı sonrasında yapılan ekspertiz çalışması neticesinde 2.360 kg ürün bedelinin 1.724,90 EUR %10 ilave bedel 172,49 EUR olmak üzere 1.897,39 EUR hasar tespit edildiğini, CMR Konvansiyonu md. 23-25 hükümleri uyarınca taşıyıcının %10 ilave tazminattan sorumlu olmadığını, davalı taşıyıcının dava konusu taşıma işini gerçekleştiren akdi ve fiili taşıyıcı olup meydana gelen zarardan CMR Konvansiyon hükümleri uyarınca sınırlı olmak üzere zarardan sorumlu olduğunu, daha önce davalı … şirketinden tazminat talebinde bulunulmuş ise de olumlu cevap alınamadığını, bu nednelerle 5.815,85-TL sigorta tazminatının 14/12/2016 ödeme tarihinden itibaren işleyecek —-avans faizi oranında ticari faiziyle birlikte, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun tebliğ edilmesine rağmen yasal sürede cevap dilekçesi vermediği anlaşılmakla HMK’nun 128.maddesi uyarınca davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE
Dava, hukuki niteliği itibari ile davacının dava dışı sigortalısına ödediğini ileri sürdüğü hasar tazminatına halefiyet hükümleri gereğince davalı taşıyıcıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları kapsamında dosyaya sundukları deliller, Davacı … düzenlemiş olduğu ———- no.lu poliçe , eksper raporu,Hasara ilişkin tutanak —————–Gümrük Müdürlüğü Teslim tesellüm tutanağı , gümrük Beyannamesi,—————- mal faturası, navlun faturası, hep birlikte incelenmiş ve dosyadan uzman bilirkişi aracılığı ile rapor alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle ‘ Davacının dava dışı sigortalısı ———’nin —— satın aldığı ———- tam, eksiksiz ve hasarsız olarak teslim almış dosyaya mübrez —- Gümrük Müdürlüğünün teslim tesellim tutanağına göre 2 konteyneri hasarlı olarak teslim etmiştir. Davalı — madde 17/1 hükmü gereği emtiada meydana gelen hasardan sorumludur.
CMR senedine göre emtia 10 adet—- ve toplam brüt 12.350,00 kg’dır. Ekspertiz raporu’nda bu iki tanktan eksilen miktar 286 kg’dır. Ekspertiz raporu’nda patlak iki tankın içine toz toprak benzeri yabancı maddeler girmesi ile kontaminasyon oluştuğu gerekçesiyle sigortalı firmanın iki adet IBS tankın tamamının tam ziya olarak kabul edilmesinin talep edildiği ifade edilmiştir. Sonuç olarak eksperin bu iki tankı pert kabul ederek hasar hesaplaması yaptığı anlaşılmaktadır. Ekspertiz raporu’nda yapılan hesaplamada refarans olarak— şirketinin 19.10.2016 tarih —————– no.lu faturayı gösterdiği görülmektedir. Ekspertiz raporu’nda iki adet IBS tank muhteviyatı tam zıya Kabul edildiğinden sınırlı sorumluluk aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır.
10 adet —— brüt 12.350 Kg olduğundan——–brüt ağırlığını
———— = —— = 2.470 Kg olarak hesaplıyoruz.
———— x 2.470 kg = —- dir.
————- 7,3720 TL 1
Buna göre davalı taşıyıcının sorumluluk üst sınırı
= ——————– dir.
Ancak bu hesaplama heyetimizce, Muhterem Mahkemeye fikir vermek amacıyla yapılmış olup, Konvansiyonun ilgili hükmü gereği, karar tarihindeki TCMB — karşılığı alınmak suretiyle bu hesaplamanın tekrarlanması gerekmektedir.
Davalı taşıyıcının heyetimizce Konvansiyonun m.23 hükmüne göre belirlemiş olduğu ———— tutarındaki bu üst sınır, taşıyıcının mutlak surette ödemesi gereken tazminatı değil üst sınırı ifade eder. Eğer gerçek zarar bu rakamı aşmış ise, taşıyıcı bu üst sınır ile sınırlı olarak sorumludur.
Eğer gerçek zarar bu sınırın altında oluşmuş ise taşıyıcı Konvansiyon hükümlerine göre gerçek zarardan sorumludur.
Gerçek zarar nedir?
Yukarıda İncelenen belgeler 4.6 alt başlığında —– tarafından düzenlenen ekspertiz raporunun özetine geniş bir yer vermiştik.
Eksper tarafından hasar 1.897,39 Euro
Poliçe kuru esas alındığında
1.897,39 Euro x 3,3717 = 6.397,42 TL dir.
Eksperin bu tespiti dosyaya mübrez fotoğraflar, mal faturası ve hasar tespit tutanağı ile uyumludur.
CMR m.23/2 “Malın kıymeti, ticaret borsası fiyatına göre saptanır. Eğer böyle bir fiyat yoksa geçerli piyasa fiyatlarına göre bir tespit yapılır. Eğer ne ticaret borsası fiyatı ne de geçerli piyasa fiyatı mevcutsa tespit, aynı cins ve kalitedeki malların normal kıymetine göre yapılır”
Eksper tarafından zıya konusu malın değerine ilişkin yapılan hesaplamanın, bilirkişilik olarak, hasar tarihi itibariyle yapmış olduğu piyasa fiyatlarına ilişkin araştırma sonuçları ile uyumlu olduğu tespit edildiğinden eksper tarafından yapılan hesaplamanın kadri marufunda bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Ancak ekspertiz raporuna %10 ilave bedel dahil edilmiştir.
Sigorta sözleşmesinin tarafları başkadır, taşıma sözleşmesinin tarafları başkadır. Dolayısıyla davacı … kuruluşu, dava dışı———–yapmış olduğu sözleşme gereği %10 ilave bedeli ödemek zorundadır. Ancak bu ilave bedel, taşıma sözleşmesinin tarafları olan, davalı ile dava dışı — arasındaki sözleşmenin konusu değildir ve bu %10 ilave bedel gerçek zarara dahil edilemez.
Bu açıklamalar sonrası, davalının % 100 kusurlu olması nedeniyle 5.815,84 TL tutarındaki zarardan sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.’ şeklinde mütalaa vermiştir. Rapor denetlenebilir ve bilimsel olduğundan hükme esas alınmıştır.
Davacının davalıyı dava açılmadan önce temerrüteüne dair tebliğ şerhli ihtarname dosyaya ibraz edilmediğinden temerrüt tarihini davanın açıldığı tarih olarak kabul edilmek kaydıyla, davacının davasında haklı olduğu kanaatine varılmak suretiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın kabulüne;
1-5.185,84-TL alacağın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Alacağa dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Alınması gereken 354,24-TL karar harcına karşılık peşin alınan 99,33-TL’nn mahsubu ile bakiye 254,91-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından sarf olunan 750,00-TL bilirkişi gideri, 123,30-TL tebligat-müzekkere gideri ile 99,33-TL harç gideri toplamı 972,63-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine—– uyarınca taktir olunan 2.725,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMK.’nun 345 maddesi gereğince 2 haftalık süre içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı