Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1124 E. 2021/574 K. 06.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1124 Esas
KARAR NO: 2021/574
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 23/02/2017
KARAR TARİHİ : 06/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili —- yolda yaya olarak yürümekte iken davalılardan —kullanmakta olduğu—– müvekkiline yaya kaldırımında çarparak yaraladığını, bu nedenle hakkında taksirle yaralama suçundan ceza davası açıldığını, davalılardan —- davalı aracının —– yapan sigortacı olduğunu, bu nedenle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla — maddi, davacı — davacı —- manevi tazminatın hüküm altına alınmasını dava ve talep etmiştir.
Davalı—–cevap dilekçesinde özetle; dava öncesi başvuru yapılmadığından dava şartı eksikliği nedeniyle esasa girilmeksizin davanın reddine karar verilmesini, dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen —plakalı aracın müvekkili şirket tarafından — tarihleri arasında geçerli olmak üzere —- sigortalandığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun trafik poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, tarafların kusur durumlarının tespitinin gerektiğini, somut olayda söz konusu kazanın davacının kusuru ile gerçekleştiğini, müvekkili şirketin sigortalı aracına atfı kabil bir kusurun söz konusu olmadığını, davacının müterafik kusurunun dikkate alınmasını talep ettiklerini, davacının maluliyet oranının belirlenmesi için dosyanın —– gönderilmesini, davacı yanın gelir iddiasında bulunmuşsa da, işletme gelirleri destek tazminatı hesabına doğrudan esas alınamadığını, davacıya kaza nedeniyle rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmasının gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin —– dışında olduğunu, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– cevap dilekçesinde özetle: davacıların kaza nedeni ile zarara uğradıklarını iddia ederek dava açma haklarının bulunmadığını, davacılar ile doğrusal ilişkisinin bulunmadığını, şirketin zarara uğramasının eleman çalıştırmamaktan olabileceğini, şirketin zarara uğramasının kaza ile ilgilinin olamayacağını, şirketin bu davada taraf olamayacağını, şirketin davasının husumet nedeniyle reddinin gerektiğini, kullandıkları aracın kontrolden çıkması nedeniyle meydana gelen yaralamalı kazadan ötürü davacının uğramış olduğu maddi ve manevi zarar tespiti yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını, diğer zararların kaza nedeniyle doğmuş olması halinde sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, davacının taleplerinin kabulünün mümkün olmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı —– vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili ile diğer davalılar aleyhine açılan huzurdaki davada kazazede dışındaki davacıların hukuku dayanağının bulunmadığını, manevi tazminat isteme hakkının kişiye sıkı sıkıya bağlı olduğunu ve zarara uğrayan ve ancak bunun ölümü durumunda ölünün mirasçılarına ait olduğunu, davacı —- davacı şirketin aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın — ihbarının gerektiğini, müvekkili şahısın — aracın sahibi olduğunu—- yıl süre ile kiralandığını, kaza tarihinde aracın halen kiracının uhdesinde olduğunu, müvekkili şahsın kaza ile ilgisinin bulunmadığını, davanın kiracı—-isimli kişiye ihbarının gerektiğini, müvekkilinin kaza ile ilgili kusurunun bulunmadığını, —–sayılı dosyasından alınan kusur raporunun kabulünün mümkün olmadığını, kaza sonrasında tutulan trafik tespit tutanağını da kabul etmediklerini, davacıların beyan ve iddialarının birçoğunun hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilerek araç üzerine tedbir konulduğunu, koşulları oluşmayan ihtiyati tedbir talebinin kaldırılmasına karar verilmesini, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davanın esastan reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat tahsili talebine ilişkindir.
—- tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı — maliki ve işleteni, davalı —olduğu — plakalı aracın yaya olarak yürümekte olan davacı — çarpması sonucunda davacının yaralandığı, olay nedeniyle davacı —- maddi ve manevi, davacı —- manevi tazminat istemiyle bu davayı açtıkları görülmüştür.
Her ne kadar—– de davacı olarak gösterilmiş ise de, dava dilekçesinde bu davacının da maddi olarak zarara uğradığı belirtilmiş olmasına karşın rakamsal olarak bu davacı yönünden bir talebin bulunmadığı, davacı vekili tarafından yazılı ve sözlü olarak yapılan talep açıklamalarında bu davacı yönünden bir talepte bulunulmaksızın davanın sürdürüldüğü ve nihayetinde yapılan talep arttırımı ile de bu davacı yönünden bir talebin bulunmadığının belirtilmesi karşısında bu davacı yönünden hüküm kurulamamıştır.
Davacının tedavi belgeleri, aracın trafik kayıtları, ceza soruşturma dosyası, sigorta hasar dosyası, olay yeri tespit tutanakları celp ve ibraz edilmiş; tarafların kusur durumları ile ilgili kusur raporları ile davacının yaşı, maluliyet durumu, zarar süresi nazara alınarak aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır.
—— tarihli davacıya ait maluliyet raporuna göre; davacının beden gücü (maluliyet) kayıp oranının — olduğu ve iyileşme süresinin— kadar uzayabileceği anlaşılmıştır.
Mahkememizce trafik kusur bilirkişisinden aldırılan —- teslim tarihli rapora göre; dava dosyası kapsamındaki ilk tespitler, kaza tespit tutanağındaki tespitler, aracın yayaya çarpma anındaki konumu, olayla ilgili olarak açıldığı anlaşılan — dosyasındaki tespitler göz önüne alındığında— plakalı aracın sürücüsü olan davalı —- meydana gelen trafik kazasında %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya —– ise olayın oluşumunda kusurunun bulunmadığı ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Tarafların bildirmiş olduğu delil ve belgeler toplandıktan sonra aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan — teslim tarihli raporda; davacı —- davacı firmanın ortağı olduğunun belirtildiği, ancak dosyaya davacı —– şirketteki bedensel ve yönetsel çalışmasına ilişkin herhangi bir belgenin sunulmadığı, bu nedenle tazminat hesabının asgari ücretler üzerinden hesaplandığı, hesaplamanın — yapıldığı, davacıya —- rücuya tabi ödeme yapıldığına ilişkin belge bulunmadığından bu yönde bir indirimin yapılmadığı;
Geçici iş göremezlik zararı yönünden; geçici iş göremezlik zararı, davacının kaza nedeniyle geçici olarak çalışamadığı istirahat süresindeki zararını (kazanç kaybını) ifade eder. Bu dönemdeki zarar fiilen yoksun kalınan kar niteliğindedir. Davacı uğramış olduğu kaza sonucu 4 aylık istirahat süresi boyunca çalışamamış olduğundan, bu süre boyunca iş gücü kaybının %100 olduğu kabul edilerek davacının geçici iş göremezlik tazminatı—– olarak belirlenmiştir.
Kalıcı iş göremezlik zararı yönünden; davacının çalışma gücünden % 10 oranında eksilme meydana gelmesi sebebiyle— hesaplanan maddi zarar (daimi iş göremezlik zararı) tutarının — olduğu anlaşılmıştır.
Davalılar —– ıslaha karşı zamanaşımı savunmasında bulundukları görülmüş ise de; dava dilekçesinde konu kısmında davanın belirsiz alacak davası olduğunun açıkça belirtilmiş olması karşısında, davacının dava değerini artırma iradesinin “HMK 107/2 maddesi gereğince talep artırım” niteliğinde olduğu ve bu durumda artırılan bölüm yönünden zamanaşımının söz konusu olmayacağı anlaşıldığından, davalıların savunması kabul edilmemiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden; davacılar vekilinin ——- tarihli dilekçesi ve ekinde sunduğu protokol ile; davacıların davalı sigorta şirketinin yaptığı ödeme nedeniyle manevi tazminat taleplerinden feragat ettikleri anlaşıldığından, feragat nedeniyle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Tarafların manevi tazminat yönünden yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığından bu konuda ayrıca karar verilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
II-MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN
1-Davacıların manevi tazminat taleplerinden feragat etmiş oldukları anlaşıldığından manevi tazminata yönelik talebin feragat nedeniyle reddine,
II-MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN
1-Davacı — maddi tazminat talebinin kabulüyle; — toplam—- maddi tazminatın davalılardan (davalı —Yönünden dava tarihinden, davalılar — yönünden kaza tarihi olan —-tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
HARÇ MASRAF YARGILAMA GİDERİ VE VEKALET ÜCRETLERİ
1-Alınması gereken 5.906,93-TL karar harcının, davacı tarafından peşin yatırılan 273,24 TL peşin harç, 1.783,00 TL tamamlama harcı toplamı 2.056,24 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.850,69 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
2-Davacı —- tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.787,30 TL yargılama gideri ile 273,24-TL peşin harç, 1.783,00 TL tamamlama harcı, 31,40 TL başvuru harcı toplamı 4.874,94 TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Manevi tazminat yönünden tarafların talebi olmadığından yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Maddi tazminat yönünden davacı—– kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 12.041,42 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ——–vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/07/2021