Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1105 E. 2019/97 K. 05.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1105 Esas
KARAR NO : 2019/97 Karar

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2017
KARAR TARİHİ : 05/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalının müvekkile olan borçlarından dolayı İstanbul Anadolu ——- İcra Müdürlüğünün 2017/21801 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibi sürüncemede bırakmak için kötü niyetli olarak kısmi itirazda bulunduğunu, müvekkilin binaların, sitelerin vs. yerlerin yeşil alanlarına peyzaj uygulama işleri ile iştigal ettiğini, müvekkil tarafından anlaşma gereği davalı şirketin ———– İstanbul adresindeki inşaatına malzemesi ve işçiliği müvekkile ait olmak üzere peyzaj düzenlemesi yapıldığını, 2017 Haziran sonu gibi işin tamamının bitirildiğini, malzemenin ve işçiliğin bedeli olarak 06/07/2017 tarihli —— numaralı 39.154,76 TL bedelli faturanın davalıya gönderildiğini, ayrıca müvekkil tarafından davalıya çim biçme makinesi satıldığını ve 06/07/2017 tarihli ——– numaralı 944,00 TL bedelli fatura gönderildiğini, davalının her iki faturayı da defterlerine işlediğini, 06/07/2017 tarihinde faturalara ilişkin hakkediş gerçekleştiğini ve buna ilişkin tutanakların karşılıklı imzalandığını, davalının faturalardan 944,00 TL bedelli olanını icra dosyasına ödediğini, bakiyeyi ödemediğini ve itiraz ettiğini ileri sürerek davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, kötü niyetli borçlunun alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, taraflar arasında dava konusu faturaya ilişkin herhangi bir sözleşme olmadığını, faturada belirtilen işler veya ürünlerinde teslim edilmediğini, dava konusu 39.154,76 TL tutarlı ———–numaralı 06/07/2017 tarihli faturaya istinaden 39.154,76 TL tutarlı ——— numaralı 06/07/2017 tarihli fiyat farkı faturası gönderildiğini, davacı tarafından bazı hakkediş tutanaklarından veya sevk irsaliyelerinden bahsedilmiş ise de müvekkilin söz konusu belgelerle ilgili herhangi bir bilgisi bulunmadığını, iddia edilen belgelerin müvekkil tarafından düzenlenmediğini, davacı tarafça iddia edilen fahiş miktarı kabul etmediklerini İleri sürerek davanın reddine ve %20’ından aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE: Taraflar arasındaki davaya konu uyuşmazlık; tacirler arasında faturadan kaynaklanan icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Dosyamız arasına alınan İstanbul Anadolu ——–. İcra Müdürlüğü’nün 2017/21801 Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin 26/08/2017 tarihinde takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davada aktif ve pasif taraf husumetinin sağlandığı anlaşılmış olup taraflar arasında bu hususta çekişme yoktur.
Davacı ve davalı şirketin BA/BS formları ilgili vergi dairesinden celbedilmiştir.
Davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla ticari defterlerin bulunduğu yerde mali müşavir bilirkişi mağrifetiyle keşif yapılmış; bilirkişi raporunda davalı şirket kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda; davalı şirket kayıtları göre davalı şirketin dacacı şirkete bir borcunun olmadığını belirtmiştir. Talimat mahkemesinde davalı tarafından davacı şirkete düzenlenen 06.07.2017 tarihli 39.154,76 TL Bedelli üzerinde ‘——– numaralı faturaya istinaden düzenlendiği” yazılı fiyat farkı faturasının eklendiği anlaşılmıştır. 944,00 TL bedelli ” ——— ———– numaralı fatura ödemesi” açıklamalı 944,00 TL dekont eklenmiştir.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Davacı ile davalı arasındaki ihtilafın, davacının davalı adına düzenlemiş buluftduğu 06/07/2017 tarihli —- numaralı —— ——- açıklamuı 39.154,76 TL tutarlı faturadan kaynaklandığı, bu faturaya karşılık davalının davacı adına düzenlemiş bulunduğu 06/07/2017 tarihli —– numaralı—– numaralı faturaya istinaden Fiyat Farkı açıklamalı 39.154,76 TL tutarlı fatura düzenlemiş bulunduğu, davacının teslim etmiş olduğu mal ve hizmetlerin davalı tarafından davacıya iade edildiğini gösteren somut bir teslim belgesi dosyaya sunulu olmadığı dikkate alındığında davalının Fiyat Farkı faturasının hayatın olağan akışına uymayacağı, davacının davalı adına düzenlemiş bulunduğu ihtilaf konusu faturanın, davacı, şantiye şefi ve proje müdürünün imzalamış bulunduğu 06/07/2017 tarihli Temmuz 2017 dönemine ilişkin 2017/1 numaralı hakedişe göre düzenlenmiş olduğu, faturanın her iki tarafından ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, aynı zamanda kendi vergi dairelerine BA ve BS formları ile faturaların beyan edildiği, bu durumda davacı tarafından davalı adına düzenlenmiş fatura içeriği mal ve hizmetlerin davalıya teslim edilmiş olduğunun anlaşıldığı, davacı ticari defter kayıtlarına göre, davacının icra takip tarihi olan 26/08/2017 tarihi itibariyle davalıdan 40.098,76 TL alacaklı durumda bulunduğu, davalının icra takip tarihinden sonraki tarih olan 11/09/2017 tarihinde davacının da ikrarı ile 944,00 TL ödeme yapılmış olduğu ve davacı alacağının 39.154,76 TL olduğu, davalı ticari defter kayıtlarına göre, bilirkişi raporunda sonuç olarak, davalı kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucunda, (davalı şirket kayıtlarına göre), davalı şirketin, davacı şirkete bir borcunun olmadığının tespit edilmiş olduğu rapor edildiği, bilirkişinin davalı ticari defterleri üzerinde kayıtlı bulunduğu tespit edilen 06/07/2017 tarihli —– numaralı 39.154,76 TL tutarlı fiyat farkı açıklamalı faturanın tarafımdan davacı ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporları HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, icra takip dosyası bir bütün olarak değerlendirildiğinde taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacının ve davalının ticari defter incelemesi ile sabit olduğu, takibe konu faturaların 05.05.2017 tarihli 39.154,76 TL bedelli hakediş ile örtüştüğü anlaşılmıştır. Davalının ticari defterlerinde borç-alacak tespit edilmemesinin nedeni; davacı tarafça 06.07.2017 tarihli davalı tarafça düzenlenen iade faturasının davacının ticari defterlerine kaydedilmemesi olarak anlaşılmıştır. Davacı tarafça takibe konu 06.07.2017 tarihli fatura her iki tarafın ticari defterlerine kayıtlı olup; 05.05.2017 tarihli davacı ve davalının imzalarının yer aldığı hakediş ve davalının BA/BS kayıtları ile örtüşmekte olduğundan davacı tarafça faturaya konu hizmetin ifa edildiği ispat edilmiş ve ispat yükü yer değişmiştir. Davalı taraf 06.07.2017 tarihli iade faturasını ispat etmekle yükümlü olup; ibraz ettiği deliller ile bu hususu ispat edememiştir. Açıklanan gerekçeler ile davacının davalıdan takibe konu faturaya dayalı alacaklı olduğu sabit olduğundan ve davalı tarafça düzenlediği iade faturası ispat edilemediğinden İstanbul Anadolu ——. İcra müdürlüğünün 2017-21801 esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptaline karar verilmiş, davalı tarafça icra takibinden sonra yapılan 944,00 TL ödemenin infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce dikkate alınmasına; takip fatura alacağına istinaden yapıldığından likit kabul edilmekle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, talep gözetilerek takibin takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz üzerinden devamına karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1) İstanbul Anadolu ——. İcra müdürlüğünün 2017-21801 sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın talep gibi 39.154,76 TL’lik kısmının İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, davalı tarafça icra takibinden sonra yapılan 944,00 TL ödemenin infaz aşamasında İcra Müdürlüğünce dikkate alınmasına; takibin takip tarihinden itibaren işleyecek talep gibi yasal faiz üzerinden devamına,
2- Faturadan kaynaklanan alacak likit olmakla;39.154,76 alacağın %20’si icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 2.674,66 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 468,18 TL den mahsubu ile 2.206,48 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacılar tarafından yapılan 36,00 TL ilk masraf, 468,18 TL peşin harç, 290,00 TL posta-tebligat masrafı, 1.300,00 bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 2.094,18 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan——- uyarınca 4.657,02 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.