Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1103 E. 2018/778 K. 18.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1103 Esas
KARAR NO : 2018/778
DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin)
DAVA TARİHİ : 11/10/2017
KARAR TARİHİ : 18/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli), Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 11/10/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; …nin 31/05/2000 tarihinde İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne ……. sicil numarasıyla tescil edilerek kurulduğunu, davalı şirketin beş hissedardan/ortaktan oluşmakta olduğunu, …’nın …’nin %22,5 hissedarı olduğunu, davalı şirketin diğer hissedarları ise tüzel kişi sıfatını haiz …..orparation (% 50), gerçek kişi. …… (% 20), …….l (% 2,5) ve ……. (%5) olduğunu, müvekkilinin hissedarı olduğu şirket’in iştigal konusu “Yürürlükteki ilgili tüm mevzuata riayet etmek kaydı ile KDE electronics Inc fabrikalarında veya başka imalatçılar tarafından üretilen başta elektronik cihazlar akıllı kart makineleri, elektronik ve manyetik okuyucular ATM cihazları ankesörlü telefonlar, parkmetreler, ve diğer tüm elektronik ve enfermasyon teknolojisine dayalı cihazların ve bunlara ait yedek parça ve aksesuarların yazılımların ve ana sözleşmesinde ve 13/04/2006 tarihinde tescil edilen ortaklar kurulu kararında yazılı olan diğer işler” şeklinde tanımlanmış olduğunu, şirketin esas iştigal konusunun “….. fabrikalarında üretilen ürünlerin ithalatını yapmakta olduğu, şirketin ticaret ünvanı’nın “KDE Avrasya,..” olduğu ve …..menşeili …. adlı şirketin davalı Şirketin en büyük hissedarı olduğu göz önünde bulundurulduğunda ….. adlı şirketin, davalı Şirket için ne kadar önemli olduğunu, … menşeili ….. adlı şirketin, davalı Şirketin kurulma sebebi olduğunun diğer bir kanıtı da davalı şirketin % 20 hissedarı olan Güney Kore Cumhuriyeti vatandaşı …….. davalı şirket tüzel kişi hissedarı olan ….’de Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapmış olması olduğunu, dolayısı ile işbu hissedarın da davalı şirket için ne derece önemli olduğunun açık olduğunu, bilindiği üzere limited ortaklıkta amaç, kazanç elde etmek ve paylaştırmak olduğunu, Limited ortaklık konusunun ise bu amacı elde edebilmek için yapılan icrai faaliyetler bütünü olduğunu, diğer bir ifade ile kazanç elde etme (ve dolayısı ile paylaştırma) amacına ulaşabilmek için başvurulan araç, ortaklığın konusunu ifade ettiğini, dolayısı ile ortaklık amacı ile konusu arasında sıkı bir bağ olduğunu, bu kapsamda ortaklık amacının elde edilmesi, ortaklığın iştigal konusunda faaliyet göstermesine bağlı olduğunu, …. Ortaklıklarla limited ortaklıklar kıyaslandığında, Limited Ortaklıklarda ortakların kişisel katkılarının daha fazla ağırlık taşıdığını, davalı Şirket hissedarı …..Cumhuriyeti vatandaşı ………vefat ettiğini, davalı Şirketin tüzel kişi hissedarı olan Güney Kore Cumhuriyeti menşeili ……… firması da mahkeme kararı ile tasfiye edildiğini, somut olayda davalı şirketin kuruluşuna yol açan fiili ve kişisel sebeplerin şirketin işletme konusunun elde edilmesini imkansız kılacak şekilde ortadan kalktığını, varlık sebebi ortadan kalkmış olan davalı şirket’in uzun zamandır gayri faal olması ve genel kurulun uzun zamandır toplanamaması hususları dikkate alındığında davalı şirketin ekonomik ve rasyonel açıdan devamının mümkün olmadığını, müvekkilinin her ne kadar fiili olarak müdürlük görevini ifa etmese de davalı şirket ticaret sicil kayıtlarına göre müdür sıfatını haiz olup aynı davanın hem davacısı hem de davalısı olamayacağından TMK 426. Maddesi uyarınca davalı Şirkete kayyım atanmasına da karar verilmesi gerektiğini, feshi istenen Şirketin, halihazırda şirket merkezi olarak gösterilen adresin kirasının oldukça yüksek olduğunu, uzun süredir gayri faal olması nedeni ile şirketin bu kirayı ödemesinin mümkün olmadığını, müvekkilimiz açısından da şirket adına bu kiranın ödenmesinin büyük bir külfet olduğunu, bu kapsamda şirketin tahliye tehdidi altında bulunduğunu, adres değişikliğinin bu şartlar altında resmen gerçekleştirilemediğini,müvekkilinin hissedarı olduğu şirketin haklı sebeple feshine, huzurdaki davada feshi talep olunan şirketin temsili için tensiple birlikte davalı şirkete kayyım atanmasına ve davalı şirket merkezinin nakli ile ilgili iş ve işlemleri gerçekleştirmesi için kayyıma yetki verilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosyanın 04/04/2018 tarihli celsede davacı tarafından takipsiz bırakıldığı anlaşılmakla taraflarca takip edilmeyen davanın HMK nun 150.maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. Aradan geçen 3 aylık sürede dava yenilenmediğinden HMK.nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM :Ayrıntıları ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- HMK’ nun 150/5. maddesi uyarınca DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcının peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,5 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı harç dahil tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.18/07/2018