Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1030 E. 2021/397 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1030 Esas
KARAR NO : 2021/397
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/09/2017
KARAR TARİHİ: 18/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında ———– mevcut olduğunu, müvekkilinin sözleşme konusu işi ve sözleşme dışı çıkan işleri zamanında ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, hak edişler yapılırken fiyatlandırmada davalı tarafından keyfi ve tek taraflı fiyatlandırma ile iş bedellerini kasıtlı olarak düşük göstererek alacak miktarlarının düşük oluşması sağlandığını,——-yevmiye numaralı ihtarın davalı tarafa gönderildiğini, davalı tarafın——- yevmiye nolu cevabı ile davacı müvekkilinin alacağının inkar edildiğini, cevap yazısında kesin kabulün yapılmadığının da bildirildiğini, müvekkilince ———- ayında kesin kabulün yapıldığının müvekkilince öğrenildiğini, alacak kalemlerinin fazla oluşundan, sözleşme dışı yapılan imalatlar, birim fiyatlar ve ödemelere ilişkin taraflar arasındaki belirsizlik sebebiyle alacağın tam olarak belirlenmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle davanın belirsiz alacak ve tespit davası olarak açıldığını, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik alacaklarının —– davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ihtarname tarihinden itibaren tüm alacağına ticari faiz işletilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dileçesinde özetle; davacı yanın her ne kadar davasını belirsiz alacak davası olarak açmış ise de, davacı tarafından kendilerine gönderilen ihtarnamede —- ödenmesini talep ettiklerini, dava değerinin haksız ve kötü niyetli olarak, harç ödememek adına———– olarak açıldığını, davacıya eksik harcı tamamlatılmasını talep ettiklerini, davacının sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacı tarafından sözleşme gereği yapılan işlerde bir takım eksiklikler bulunduğunu ve bunun davacıya bildirilerek süre verildiğini, bu süre zarfında eksikliklerin bazılarının giderildiğini, geçici kabulün ardından idarece yapılan kontrollerde kesin kabulün eksikliklerinin tespit edildiğini, davacıya eksikliklerin bildirildiğini, davacı tarafından kabul edilmeyerek şantiye alanından çekillildiğini, müvekkili tarafından tüm hesaplama ve fiyatlandırmaların taşeron sözleşmesinde imza altına alındığı gibi yapıldığını, davacı yanın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğinden ——- imzalanan sözleşme gereği eksik işlerin tamalatıldığı, davacının bu nedenle müvekkili şirkete fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile——borçlu olduğunu, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibariyle alacak istemine ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında —– tarihli sözleşme bulunduğunu, kendilerinin sözleşme kapsamındaki işleri usulüne uygun olarak, zamanında ve eksiksiz olarak ifa ettiklerini, ancak hak edişin davalının tek taraflı fiyatlandırma yapması nedeniyle düşük gösterildiğini, davalının eksik ödemiş olduğu bedelin tespiti ile davalıdan tahsilini talep etmektedir.
Davalı ise, aradaki sözleşme ilişkisini kabul etmekle birlikte dava değerinin düşük gösterildiğini, eksik harcın ikmal edilmesi gerektiğini, davacının sözleşme gereği üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, idarece yapılan kontrollerde belirlenen eksik işlerin davacıya bildirilmesine rağmen eksikliklerin giderilmediğini, davacıya yapılan ödemelerin sözleşmeye uygun olarak yapıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Her ne kadar davalı “dava değerini düşük gösterildiği ve harcın tamamlatılması gerektiği” yönünde usulü bir itirazda bulunmuş ise de; davacının davasını kısmi dava olarak açmış olması nedeniyle dava değerini serbestçe belirleyebileceği anlaşıldığından, gösterilen dava değeri üzerinden de harcın eksiksiz olarak yatırılmış olması nedeniyle davalı itirazı yerinde görülmemiştir.
Tarafların bildirmiş olduğu delil ve belgeler toplandıktan sonra, mali müşavir —– isimli bilirkişilerden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan —- tarihli raporda; dosya kapsamında yapılan hesaplamalar neticesinde ———- yeni hizmet binaları, ticari tesisler ile ek yapıların yapımı inşaatı elektrik tesisatı işleri sözleşmesi kapsamında, davacının geçici kabul ve sonrasındaki eksik işlerin tutarı düşüldükten sonra davacının davalı taraftan —— alacağının bulunduğu ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Tarafların rapora itirazı üzerine aynı bilirkişi heyetinden ek rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan —- tarihli ek raporda; kök rapordan sonra sunulan ödeme belgeleri ve kök raporda sehven dikkate alınmayan —- tarihinde — —- olarak yer alan maddi hatalar düzeltildikten sonra dosya kapsamında yapılan hesaplamalar neticesinde, davacının davalı taraftan herhangi bir alacağının bulunmadığı belirtilmiştir.
Alınan kök ve ek raporun farklı tespitleri içermesi ve raporların denetime elverişli olmaması nedeniyle mali müşavir —-, sorumluluk uzmanı hukukçu ——-oluşturulan yeni heyetten rapor aldırılmıştır. Bu heyet tarafından dosyaya sunulan —- tarihli raporda; defter kayıtları uyarınca davalının davacıdan ——– alacaklı göründüğü ancak bu davalı alacağının huzurdaki davada çekişme konusu olmadığı, davacının tanzim ettiği faturalar ve ticari defter kayıtlarına göre sözleşme konusu düzenlenen faturalar açısından alacağının olmadığı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü “Yapılan işlerin davalı tarafından düşük fiyatlandırıldığı” yönündeki iddiasının dosyadaki belgelerle ispatlanamadığı ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Mahkememizce aldırılan ve yukarıda özetlenen her iki bilirkişi heyeti raporu arasında çelişki oluşması nedeniyle çelişkinin giderilmesi amacıyla mali müşavir —————– oluşan yeni heyetten rapor aldırılması yoluna gidilmiştir. Bu heyet tarafından dosyaya sunulan ——– tarihli raporda; gerek önceki raporların incelenmesi, gerekse de bu rapordaki mali ve teknik tespitlere göre davacının eksik bırakmış olduğu işler nedeniyle davacının hak ediş alacağından davalı tarafından —— kesinti yapılması gerektiği, davalının davacının hak ediş alacaklarına keyfi olarak düşük şekilde hesaplamadığı, taraflar arasındaki akdi ilişki ve buna dayalı cari hesap ilişkisinden dolayı davacının davalıdan dava tarihi itibariyle bakiye alacağının bulunmadığı ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Tüm bu tespitler ışığında; davacı ile davalı arasında ——– tarihli sözleşmenin bulunduğu, sözleşmenin taşeronluk sözleşmesi niteliğinde olduğu, davacının “sözleşme kapsamındaki işleri usulüne uygun olarak, zamanında ve eksiksiz olarak ifa ettiklerini, ancak hak edişin davalının tek taraflı fiyatlandırma yapması nedeniyle düşük gösterildiğini” iddia ederek bakiye hak ediş alacağının ödenmesi için bu davayı açtığı, sözleşmenin tarafların kabulünde olduğu, davacının “hak ediş alacaklarının davalı tarafından keyfi olarak olması gerekenden daha düşük olarak hesaplandığı” yönündeki iddiasının yapılan bilirkişi incelemeleri ile yerinde görülmediği, davacının eksik olarak yapmış olduğu işler nedeniyle davacının hak ediş alacağından——- tutarında kesintinin yapılması gerektiği, taraflar arasındaki akdi ilişki ve buna dayalı cari hesap ilişkisinden dolayı davacının davalıdan iddia ettiği gibi bakiye bir alacağının bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 170,78-TL harçtan mahsubu ile bakiye 111,48-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 800,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatıralan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/05/2021