Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1024 E. 2020/314 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1024 Esas
KARAR NO: 2020/314
DAVA: Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 21/09/2017
KARAR TARİHİ: 07/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalılar arasında konusu müvekkillerinden————- ortaklarına ilişkin olan taraflar arasında yaşanan bazı sorunları çözüme kavuşturma amacıyla ——– tarihli bir sözleşme akdedildiğini, bu sözleşme çerçevesinde davalıların müvekkilleri aleyhine başlatmış oldukları icra takiplerinden feragat etmelerine rağmen ——– İcra Dairesi’nin ————-sayılı icra takibine devam ettiklerini, hatta bu dosya üzerinden müvekkili şirketin sahibi olduğu ——– markasının satışı işlemlerinin yapıldığını, davalı tarafın sözleşme ile feragat ettiği icra takibine devam etmesi nedeniyle icra takibine yapmış oldukları itirazları nedeniyle bu davanın açıldığını, taraflar arasındaki sözleşmede açıkça feragat edilmesine rağmen devam edilerek müvekkili şirkete ait —- markasının satışı aşamasına gelinen——– İcra Dairesinin ———sayılı icra takibinin tedbiren durdurulmasına, davalı tarafın feragat etmeleri sebebi ile müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilinin müvekkili ———adına vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasının taraflarının alacaklısının ————– olduğunu, bu iki taraf dışındaki davacı ve davalıların bu dava ile ilgili olmamakla taraf ehliyetlerinin bulunmadığını, dava dilekçesinde bahsi geçen protokol ile bu icra takibinden veya alacaktan feragat edilmiş olmadığını, taraflar aralarındaki mali sorunları çözmek açısından bahsi geçen protokolün yapıldığını ancak protokolün tüm maddeleri bizatihi davacılar tarafından ihlal edildiğini, Bu nedenle müvekkili şirket alacağın tahsili için icra takibine devam etttiğini, protokolün —- numaralı maddesinde taraflardan ——————— arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanan borçlar hususunda bazı rakamlar tespit edildiğini ancak “Bu bedel konusunda ayrıca taraflar gözden geçirecek olup kesin bir bedel değildir” hükmünün getirildiğini, haksız ve kötüniyetli davanın reddine, alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davacılardan tahsili ile müvekkile ödenmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekilinin müvekkili ————adına vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle; bu müvekkillerinin şahsen bu davada taraf sıfatı bulunmadığını, bu nedenle davanın———- açısından husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacılardan————— taraf ehliyeti bulunmadığını, müvekkili davalılar ————– açısından davanın husumet nedeni ile reddine, alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davacılardan tahsili ile müvekkile ödenmesine, yargılama gider ve vekalet ücretinin davacılara yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacılar, haklarında başlatılan——- İcra Müdürlüğü’nün———–sayılı icra takip dosyası kapsamında davalılara borçlu olmadıklarının tespitini talep etmişlerdir.
Davalılar açılan davayı kabul etmediklerini, icra dosyasının alacaklısının davalı ———–olduğunu, diğer davalıların husumetinin bulunmadığını, davanın öncelikle husumet mahkeme aksi kanaatte ise, esastan reddini talep etmişlerdir.
Davacılar ile davalılar arasında ——— tarihli protokolün bulunduğu, davacıların “Bu protokol gereğince icra takibinden feragat edilmesi gerektiği” iddiasıyla menfi tespit davasını açtıkları, uyuşmazlığın belirtilen icra dosyası kapsamında davacıların davalılara borçlu olup olmadıklarının belirlenmesi, bu kapsamda taraflar arasında imzalanan ———– tarihli protokolün yorumlanarak takipten feragat ve diğer iddiaların araştırılması noktalarında olduğu görülmüştür.
Mahkememizce tarafların bildirmiş oldukları delil ve belgeler toplandıktan sonra mali müşavir ve sözleşme uzmanı bilirkişiler aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyaya sunulan —— tarihli bilirkişi heyeti raporu, mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan deliller sonucunda; davacı ———– arasında ticari ilişkinin bulunduğu ve oluşan alacağın tahsili için davalı bu şirket tarafından davacı şirkete yönelik olarak —— İcra Müdürlüğü’nün—– dosyası ile icra takibi başlatıldığını, daha sonra davacıların ve davalıların bir araya gelerek ———– tarihli protokolü imzaladıkları, taraflar arasındaki protokolün 4. maddesinde alacağın kesin olarak belirlenmediği ve bu bakımdan protokolün bir feragat içermediği, ancak protokolün 7. Maddesinde “Bu sözleşmenin 3. Maddesinde yazılı olan ve sözleşmenin geçerlilik koşulu olan kira kontratının yapılması ile birlikte, —————– tarafından açılmış bulunan icra takipleri takipsiz (gerekmesi halinde feragat edilecek avukatlık ücreti dahil hiçbir bedel talep edilmeksizin) bırakılarak sonlandırılacak, ayrıca muhafaza altına alınan malların hiçbir bedel ödenmeksizin ——————- teslim edilmesi sağlanacaktır…” açık hükmüne yer verilmiş olduğu, dosyadaki deliller incelendiğinde protokolün 3. Maddesinde yazılı kira kontratının yapılmış olduğunun sabit olduğu, bu durumun davalı tarafça davacılara gönderilen —– Noterliği’nin ——– nolu ihtarnamesinde de ikrar edildiği, bu bakımdan protokolün 7.maddesinde belirtilmiş olan “Kira kontratının yapılması şartı” gerçekleştiğinden aynı maddede yer alan ve yukarıda belirtilen icra takiplerinin sonlandırılması gerektiği yönündeki hükmün geçerlilik kazanması gerektiği, davacıların davalılara borçlu olmaları durumunun ancak protokolün 7.maddesinde belirtilen kira kontratı yapma yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde söz konusu olabileceği açıklanan bu nedenlerle davacıların yükümlülüklerini yerine getirmiş olduğu sabit olduğundan davalılara borçlu olmadıklarının kabulüne karar verilmiştir.
Her ne kadar davalılar ———- husumetlerinin bulunmadığı yönünde itirazda bulundukları görülmüş ise de, davanın esasını oluşturan———– tarihli protokolde imzalarının olması ve bu nedenle özetlenen hukuki ilişkinin tarafı olduklarının kabulü ile husumet itirazları yerinde görülmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, davacıların davalılara———–İcra Dairesinin —– esas sayılı icra dosyası kapsamında borçlu olmadıklarının tespitine,
2-Alınması gereken—– harcın, davacı tarafından peşin yatırılan ——- harçtan mahsubu ile bakiye ——— davalılardan müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.029,00-TL yargılama gideri ile 4.417,46-TL peşin harç, 31,40-TL başvuru harcı toplamı 6.477,86-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 26.557,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/07/2020