Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/884 E. 2019/31 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/884 Esas
KARAR NO : 2019/31
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/07/2016
KARAR TARİHİ : 22/01/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında, davalı şirkete ait forklift ile ilgili satış sözleşmesi bulunduğunu, müvekkili şirketin sözleşme kapsamında davalı şirketten forklift satın aldığını, bu satışın —————– yoluyla yapıldığını, faturalandırılan bedellerin davalı şirkete ödendiğini, müvekkilinin ——- tarihinde ———-Şubesi davalı şirket hesabına ——- Euro ödeme yaptığını, bu ödemeden sonra, müvekkilinin finansal kiralama yoluyla anlaştığı —-.’nin malın fatura bedelinin tamamını davalıya ödediğini, finansal kiralama şirketi olan——— davalıya yaptığı —— Euro tutarlı ödemeye ilişkin banka dekontunu sunduklarını, bu mükerrer ödeme üzerine müvekkili şirketin ödediği iş avansının fazla bir ödeme halinde geldiğini, davalı şirketten bu fazla ödemenin iadesinin istendiğini, davalının iade etmediğini ve bu tutarda sebepsiz zenginleştiğini, bunun üzerine hatalı ödemenin istirdadı için İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün ———- E sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiklerini ve takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle: müvekkil şirket ile davacı şirket arasındaki ticari faaliyetlerin cari hesap usulü ile yürütüldüğünü, müvekkilinin, davacı şirkete forklift bakım hizmetleri verdiğini, bu hizmetler karşılığı faturalar tanzim ettiğini, davacı tarafından yapılan 2.000 Euro (5.742,20-TL) ödemenin davacının fatura borcundan mahsup edildiğini, bu ödeme sonrasında dahi davacının 3.769,66-TL bakiye borcunun bulunduğunu, müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, müvekkilinin davacıdan alacaklı olduğunu, belirtmiş olup, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME GEREKÇE:
Dava, hukuki niteliği itibari ile fatura alacağından kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
Davacı, davalı ile aralarında forklift ile ilgili satış sözleşmesi bulunduğunu, bu kapsamda davalıdan forklift satın aldıklarını, leasing yoluyla faturalandırılan bedellerin davalıya ödendiğini, aracı finans kuruluşu olan ——— Tarafından malın fatura bedelinin tamamını davalıya ödendiğini, bu nedenle avans ödemesi olarak yapmış oldukları —– tarihli 2000 EURO tutarlı ödeme yönünden davalının sebepsiz zenginleştiğini, bedelin iadesi için icra takibi başlattıklarını iddia etmiş; davalı ise, iddia edilen bu bedelin davacı tarafından ödenmekle birlikte davacının borcundan mahsup edildiğini, bu nedenle mükerrer ödeme ve sebepsiz bir zenginleşme bulunmadığını savunmuştur.
İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü’nün ———- Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin —— tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun —- tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, uyuşmazlığın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Tarafların tacir olması nedeniyle defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği, her iki tarafın defterlerini sunduğu ve kayıtların incelendiği anlaşılmıştır. İncelenen taraf defterleri uyarınca; davacının sadece muavin hesap dökümünü sunduğu başkaca defter sunmadığı, davalının tüm defter ve kayıtlarını sunduğu, davalı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunun görüldüğü, davacı belgelerine göre davalının iddia ettiği 14/02/2015 tarihli toplam 9.511,86-TL tutarlı teknik hizmet içerikli iki adet faturanın davacı kayıtlarında görünmediği; davalının sunmuş olduğu kayıtlar uyarınca 14/02/2015 tarihli toplam 9.511,86-TL tutarlı teknik hizmet içerikli iki adet faturanın davalı kayıtlarında göründüğü ve bu faturalar dikkate alındığında davalının davacıya borçlu olmayacağı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından takibe konu edilen 27/05/2015 tarihli 2000 EURO tutarlı ödemenin banka aracılığıyla davalıya ödendiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı, bu bedelin mükerrer ödeme niteliğinde olması nedeniyle davalının bu miktarda sebepsiz zenginleştiğini iddia etmekte; davalı ise, bedelin davacıya verilen servis hizmeti karşılığı düzenlenen fatura bedellerinden mahsup edildiğini, bu nedenle sebepsiz zenginleşmenin bulunmadığını savunmaktadır. Davalının uyuşmazlığa konu 2000 EURO tutarındaki ödemeyi aldığını kabul etmesi karşısında, ödemeyi vermiş olduğu servis hizmetine karşılık düzenlediği fatura bedellerinden mahsup edildiğini iddia etmesi karşısında, hizmeti verdiğini ispat yükü davalıya geçmiştir. Dosyaya sunulan belgeler uyarınca 14/02/2015 tarihli toplam 9.511,86-TL tutarlı teknik hizmet içerikli iki adet faturanın davalı kayıtlarında bulunduğu, davalının sunmuş olduğu fatura örneklerinde teslim alan kısmında ismin bulunmayıp sadece imzanın bulunduğu, davacının faturayı ve hizmeti almadığı yönündeki inkar içeren beyanları karşısında davalının bu durumu belgelerle ispat etmesi gerektiği halde faturanın davacıya tebliğ edildiği ve fatura içeriğindeki hizmetin davacıya verildiğine ilişkin ispata yeterli bir delil bulunamamış ve bu nedenle davalının mahsup yönündeki savunması dikkate alınmamıştır.
Açıklanan nedenlerle davacının davalıya yapmış olduğu 27/05/2015 tarihli 2000 EURO tutarlı ödemenin, davaya konu satın alma işleminin aracı finans kuruluşu olan ————tarafından malın fatura bedelinin tamamının davalıya ödenmesi nedeniyle davacının avans niteliğinde yapmış olduğu 2000 EURO tutarlı bu ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan istenmesinin yerinde olacağı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 6.355,20 TL üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit olmadığından davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 434,12-TL karar harcına karşılık peşin alınan 108,54-TL harcın mahsubu ile bakiye 325,58-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 767,50-TL yargılama gideri ile 29,20-TL başvurma harcı, 108,54-TL peşin harç olmak üzere toplam 905,24-TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca takdir edilen 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansını yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/01/2019