Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/688 E. 2018/199 K. 06.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/688 Esas
KARAR NO : 2018/199
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/06/2016
KARAR TARİHİ : 06/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesi ile özetle; İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün……….. Esas sayılı dosyası ile müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla takibe geçildiğini, borçlunun yapmış olduğu itirazda müvekkili irkete böyle bir borcu olmadığını beyan ederek borca itiraz ettiğini ve takibi durdurduğunu, müvekkili tarafından davalıya satışı yapılan demir ürünleri fiyatı satış teklifleri ile USD olarak belirlendiğini, vergi mevzuatı gereği TL olarak kesildiğini ve davalı tarafından ödendiğini, müvekkili tarafından satışı yapılan ürünlerde ödeme tarihine kadar olan sürelerde oluşan kur farklarına 25/08/2014 tarih, …………. nolu, 11.743,89-TL tutarında fatura tanzim edildiğini, ancak davalı tarafından kur farkı faturanın bedelinin ödenmediğini, davalının USD olarak yapılan satış tekliflerine istinaden yapılan satışlara bugüne kadar itirazı olmamasına rağmen icra dosyasından belirtilen alacağın müvekkilince talep edilmesine rağmen davalı tarafından ödenmediğini beyanla icra dosyasında 11.743,89-TL asıl alacak için yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, takipten itibaren işleyecek avans faizinin davalıdan tahsiline, davalının %20 ‘den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacı şirketin, müvekkili hakkında Bakırköy 14. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, yetki itirazları üzerine takibe İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün…… E. sayılı dosyasında devam edildiğini, takibe dayanak olarak 25/08/2014 tarihli itirazları ile iade ettikleri faturanın eklendiğini, ödeme emrine vaki itirazları üzerine ise mahkemede müvekkili aleyhinde itirazın iptali davasını açtığını, davacının dilekçesinde satışı yapılan demir ürünleri fiyatı satış teklifleri ile USD olarak belirlendiği, satışı yapılan ürünlerin vergi mevzuatı gereği faturaları TL olarak kesildiğini ve ödendiğini, satışı yapılan ürünlerde ödeme tarihine kadar olan sürelerde oluşan kur farkları için fatura tanzim edildiğini ifade ederek kur farkı alacağı olduğunu iddia ettiğini, ancak dava dilekçesi ekinde davalıya herhangi bir ek belge göndermediğini, müvekkili ile davacı arasında kur farkı doğması halinde kur farkı ödeneceğine ilişkin hiçbir akit bulunmadığını, anlaşmanın TL cinsinden yapıldığını, taraflar arasındaki uygulamanın böyle sürdüğünü, faturalara tek yanlı olarak yazılan döviz satış kuru bilgilerinin kur farkı istenebilmesi için yeterli olmadığını, dolayısıyla davacının kur farkı istemesinin hiçbir yasal dayanağı bulunmadığını, davacı şirket tarafından düzenlenen takibe konu 25/08/2014 tarih, …….. nolu faturanın müvekkili tarafından kabul edilmeyerek iade prosedüründe bir hukuki değeri olmamakla birlikte posta ve noter kanalı ile gönderilen fatura iadesini almaktan kaçındığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, davaya konu alacağın niteliği itibariyle likit bir alacak olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatı talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davanın haksız ve mesnetsiz açıldığını, bu konuda görüşlerini destekleyen Yargıtay Kararları doğrultusunda davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacının kur farkı faturasına bağlı başlattığı takibe itirazın iptali davası olup, uyuşmazlığın; davalının takip tarihi itibariyle davacıdan kur farkı alacağı olup olmadığı, varsa takip tarihi itibariyle miktarı, takipten önce temerrüde düşüp düşmediği, düşmüşse takip tarihi itibariyle işlemiş faiz miktarının ne olacağı noktalarında toplanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğünün ……… Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine 25/08/2014 tarihli fatura alacağı dayanak yapılarak 11.743,89 TL asıl alacak, 869,45 TL işlemiş faiz toplamı 12.613,34 TL alacak için takip başlatıldığı, borca ve yetkiye yasal süresinde itiraz olduğu, yetki itirazı ile dosyanın Bakırköy 14. İcra Müdürlüğünden İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğüne gönderildiği, daha sonra yapılan ödeme emri tebliği edildiği ve yasal süresinde yeniden borca itirazla takibin durduğu, bu davanın yasal süresinde açıldığı anlaşıldı.
Davacı tarafın dava konusu ettiği fatura; davacı tarafından davalıya satışı yapılan demir ürünlerinin satış tekliflerinin USD olarak belirlendiği ve vergi mevzuatı gereği TL olarak fatura düzenlenerek davalı tarafından ödendiği iddiasıyla davacı tarafından satışı yapılan ürünlerde ödeme tarihine kadar oluşan kur farkını talep ettiği anlaşılmaktadır. Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davacı tarafın 2015 yılı ticari defter ve kayıtlarında kapanış tasdiğinin olmadığı, 2014 yılına ait bazı defterleri sunmadığı anlaşılmıştır. Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarını e-defter olarak tuttuğu, usulüne uygun tutuldukları anlaşılmıştır. Davacının 2013 yılı ve devirlerle birlikte 2014 yılına ait davalı ile olan hesap hareketleri mali bilirkişi tarafından ayrıntılı biçimde incelenmiştir, taraflar arasında açık cari hesap ilişkisinin olduğu, bu ilişkinin hem USD hem de TL şeklinde olduğu anlaşılmıştır. Davalının ticari defterlerine göre; taraflar arasında 2013 yılı öncesinde başlayan ticari ilişki ile birlikte kesilen faturalar ve yapılan ödemeler sonrasında 2014 yılına devredilen borçların en son çekle ödendikten sonra davacı tarafa borcu kalmadığı anlaşılmıştır.
Davacı ve davalının açık hesaplarında ilişkinin TL ve USD satışlar yönünden ayrı ayrı takip ettiği, davalının ise davacının kestiği faturaların tümünü tek bir açık hesapta ve TL olarak takip ettiği görülmektedir, dava ve takibe konu 25/08/2014 tarihli 11.743,89 TL miktarlı faturanın açıklama kısmında “kur farkı” açıklaması olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı tarafın faturaları TL olarak düzenlediği, defterine TL olarak işlediği, davalının TL olarak ödediği, yine davalı defterlerine TL olarak işlendiği, tarafların arasında kur farkı anlaşması olmadığı, bir kısım faturalarda döviz satış kuru yazıyor ise de; bu hususun taraflar arasında kur farkı anlaşması olduğunu göstermeyeceği, tek başına teklif formunda USD yazmasının da taraflar arasında kur farkı anlaşması olduğunu göstermeyeceği kanaatine varılmakta davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcının peşin alınan 140,38-TL harçtan mahsubu ile bakiye 104,48-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 2.180,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı harç dahil tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalılar tarafından sarf olunan 15,80-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.06/03/2018