Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/554 E. 2018/903 K. 27.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/554 Esas
KARAR NO : 2018/903
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımlı))
DAVA TARİHİ : 02/05/2016
KARAR TARİHİ : 27/09/2018
Mahkememizde görülen davanın yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin hamil olarak elinde bulundurduğu 26.03.2016 tarihli 20.000,00 TL bedelli ve……… no.lu çeki tahsil için bankaya teslim etmek üzere zarf içerisinde naklederken kaybetmiş olduğunu, tüm aramalara rağmen çeki bulamadığını, çekin bulunamaması nedeniyle İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası ile çek iptali ve ödeme yasağı talepli dava açıldığını ve ödemeden men kararı verildiğini, bu kararın …………Bankası …..Şubesi’ne gönderildiğini, banka tarafından karar üzerine ödemeden men kararının sisteme işlendiğini, daha sonra davaya konu çek aslının davalı tarafından mahkemeye ibraz edilerek ödeme yasağının kaldırılmasının talep edildiğini, bu talep üzerine mahkemece ilgili çek ile ilgili istirdat davası açılmak ve ödeme yasağının devamına ilişkin ihtiyati tedbir karan almak üzere taraflarına 2 hafta kesin süre verildiğini ve işbu davanın açıldığını, davalının sunmuş olduğu çek ve çeki ciro yoluyla aldığı dava dışı ………… ve … ile arasındaki ticari ilişkiyi kanıtlar mahiyette sunduğu belgelerin incelendiğinde, dava konusu çekin bedelinin 20.000,00 TL olduğunu, davalının sunmuş olduğu faturaların bedellerinin toplam 3.500,00 TL civarında olduğunu, basiretli bir tacirin 3.500,00 TL borç karşısında 20.000,00 TL’lik bir çeki ödeme aracı olarak verip vermeyeceğini, fatura tarihlerinin 30.03.2015 ve 01.05.2015 olduğunu, çekin vade tarihinin 26.03.2016 olduğunu, tarihler arasında uzun zaman dilimi olduğunu, bu nedenle davalının ticari defterlerinin incelenerek dava dışı ………… ve … ile arasındaki ticari ilişkinin varlığının ve buna dair kayıtların görülmesi gerektiğini, dava konusu çeke bakıldığından fark edilecek en önemli hususun, çekin arkasında bulunan cironun karalanmış olduğunu, çeki eline geçirenin büyük bir olasılıkla müvekkili şirkete ait kaşeyi çeke bastığını ve daha sonra üzerini karaladığını, çeki eline geçiren kişinin çek üzerinde oynama yaptığını ve yaptığı oynamayı karalayıp kendi cirosu yaptığının aşikar olduğunu belirtmiş olup, açıklanan nedenlerle davalının hem kötü niyetli hem ağır kusurlu bulunduğundan çekteki cironun sahte olarak yapılması e üzerinin karalanması nedeniyle sahtecilik defi iyi niyetli hamile karşı bile ileri sürülebileceğinden, öncelikle işbu dava sonuçlanıncaya kadar, …….. Şubesinin ………Hesabına ait …….keşide tarihli ……TL bedelli, ……. no.lu çek hakkında ödeme yasağının devamına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine, söz konusu belirtilen çekin istirdadına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili savunmasında özetle: Müvekkili şirketin kötü niyeti ve ağır kusurunun söz konusu olmadığını, iyi niyetli hamil olarak sorumluluğunun da bulunmadığını, davacının çekin tahsilini engellemek ve kambiyo hukuka özgü ilkeleri yok sayarak haksız menfaat sağlamak amacıyla dava yoluna gittiğini, müvekkilinin davaya konu çeki 02.09.2015 tarihinde kredi için ……………Şubesi’ne ait …… hesaba teminat olarak teslim ettiğini, çekin müvekkiline …’dan 02.09.2015 tarihinde önce geçtiğini, davanın 21.01.2016 tarihinde İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyası ile çekin kaybolduğu ya da çalınmış olması iddiasıyla mahkemeye başvurduğunu, o tarihe kadar herhangi bir başvuruda bulunmamış olmasının, duyduklarına göre davacının çeki devrettiği ………….. ve … ile aralarında bir takım alacak tahsilatlarında yaşanılan problemler sebebiyle çekin iptali yoluna gittiğini, dava konusu çekin, davacının rızası hilafında elinden çıktığı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, çekin asıl borç ilişkisinden mücerret olduğunu, çekin hangi hukuki ilişkiye dayalı elinden nasıl çıktığı, hangi sebeple iptal edildiğinin müvekkili tarafından bilinemeyeceğini, bu hususta emsal Yargıtay kararlarını sunduklarını, sırf bu gerekçe ile müvekkili şirketin kötü niyetli veya ağır kusuru olduğu iddiasının hakkaniyete aykırı olduğunu, Mücerret kıymetli evrakın, doğumuna sebep olan İlişkiden bağımsız ve soyut olduğunu, kıymetli evrakın bir defa doğduktan sonra, doğumuna sebep olan ilişkideki bir aksaklık veya bozukluğun kıymetli evrakın geçerliliğine etkili olmayacağını, …………. ile………… adındaki iki şirket arasında fiili ve organik bağ olduğunu, müvekkili şirketle aralarında ticari ilişki olduğunu, çeki …….. eşi …dan ciro yoluyla aldığını, çekin temelindeki hukuki sebepten bağımsız mücerret bir ödeme aracı olduğunu, davacının çeki verdiği lehtar ile arasındaki hukuki ihtilafların çek hamili üçüncü kişileri bağlamayacağını, dava dilekçesinde davacının her ne kadar ticari defterleri üzerinde inceleme talep etmişse de çekin kambiyo senedi olduğunu, Yargıtay’ın istikrarlı benimsediği görüşünün de bu yönde olduğunu, edinilen duyumlara göre müvekkili şirketin çeki devraldığı ciranta ile davacı arasında yaşanan borç-alacak meselesinin sebep olduğu problem sebebiyle davanın açıldığını, davacı ile … arasındaki alacak meselesi sebebiyle bir takım problemler oluştuğunu, bu nedenle çekin tahsilini engellemek amacıyla huzurdaki davanın açıldığını, iyi niyetli meşru hamil olan müvekkili şirkete huzurdaki davanın yöneltilmesinin açıkça hakkın kötüye kullanımı olduğunu ve kabul edilemeyeceğini belirtmiş olup, açıklanan nedenlerle haksız, hukuka, yasaya ve hakkaniyete aykırı, mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava hukuki niteliği itibariyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacı, davaya konu ………….. şubesine ait, …… keşide tarihli …TL bedelli çeki elinde hamil olarak bulundurduğu sırada kaybettiğini, çekin kaybolması nedeniyle İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin……….. E. Sayılı dosyası ile çek iptali davası açtığını, bu sırada çekin bankaya ibrazı nedeniyle çekin istirdadı istemiyle bu davayı açmak zorunda kaldığını beyan etmiştir.
Davalı ise kendilerinin iyi niyetli hamil durumunda olduğunu, çekin kendileri tarafından 02/09/2015 tarihinde kredi teminatı için …………….i Şubesine teslim edildiğini, bu durumun banka kayıtlarıyla sabit olduğunu, çekin kendilerine dava dışı … isimli kişiden bu tarihten önce geçmiş olduğunu, davacının çek iptali davasını bu tarihten sonra 21/01/2016 tarihinde açtığını, davacı iddialarını kabul etmediklerini savunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller ve tarafların defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi ile davalı ile dava dışı ihbar olunan …….. arasına ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafından bu kişiye 58 adet fatura karşılığı toplam 26.368,90 TL tutarında satış faturası düzenlendiği, çekin davalıya geçtiği tarihte de davalının bu kişiden alacağının bulunduğu, banka ile yapılan yazışmalar sonucunda davalının davaya konu çeki 02/09/2015 tarihinde ………. Şubesine teslim etmiş olduğu, toplanan tüm deliller ile davalının davaya konu çeki iktisabı sırasında ağır kusuru veya kastını gösterir herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı anlaşıldığından davalının iyi niyetli 3. Kişi olduğunun kabulü ile davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 35,90 TL harcın peşin alınan 341,55 TL harçtan mahsubu ile bakiye 305,65 harcın davacıdan alınmasına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince takdir olunan 2.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 14,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan masrafların üzerinde bırakılmasına,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2018