Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/521 E. 2018/19 K. 16.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/521 Esas
KARAR NO : 2018/19
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2016
KARAR TARİHİ : 16/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA ve SAVUNMA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacı ile davalı arasında 25/02/2016 tarihinde yapılan beton alım sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşme gereğince iki cins beton alımı için 25/04/2016 vadeli 29.000 TL, 25/05/2016 vadeli 29.000 TL ve 27/06/2016 vadeli 29.790 TL lik çeklerin davalıya ciro edilerek teslim edildiğini, davacının sorumluluklarını yerine getirdiğini ancak davalının sözleşme gereği edimini yerine getirmediğini ve malları teslim etmediğini, işin zamanında yapılmamasından dolayı zarara uğradığını, işin devam etmesi için başka firmalardan mal temin etmek zorunda kaldığını, bu nedenle çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle davacı ile arada bir ticari ilişki ve sözleşme ilişkisinin kurulduğunu, davacının iddialarınn asılsız olduğunu, davalının iflas erteleme davası açtığını, davacının bunu duyup iflas erteleme sürecinden endişe ederek başka bir şirketten mal aldığını ve huzurdaki davayı açtığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, sözleşmeden dönme nedeniyle, avans olarak verildiği iddia olunun çeklerle ilgili açılan menfi tespit davasıdır.
Davacı, davalı ile aralarında 25/02/2016 tarihinde beton alım sözleşmesi imzaladıklarını, davalıya üç adet çek verdiğini, son iki çek ile ilgili mal göndermediği gibi çekleri de iade etmediğini ileri sürerek menfi tespit davası açmıştır.
Davalı cevap dilekçesi ile arada bir ticari ilişki ve sözleşme ilişkisinin kurulduğunu, davacının iddialarınn asılsız olduğunu, iflas erteleme davası açıldığını, davacının bunu duyup iflas erteleme sürecinden endişe ederek başka bir şirketten mal aldığını ve huzurdaki davayı açtığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Bilindiği gibi, menfi tespit davasında ispat yükü kural olarak davalıdadır. Ne var ki çek bir ödeme aracı olup, kural olarak ödeme yapma amacıyla karşı tarafa verildiğinden ispat yükü davacıda olur. Davacı, ancak yazılı delille çeki avans olarak verdiğini ispat edebilir. Bu durumda ispat yükü tekrar davalıya geçer.
Davacı da sözleşmeyi delil olarak sunmuştur.
Taraflar arasında imzalanan 5/02/2016 tarihli sözleşme ve ekleri incelendiğinde, davaya konu çekler , ayrıntılı çek bilgileri ile sözleşmeye yazıldığı görülmüştür. O halde, çeklerin avans olarak davalıya verildiği sabittir. İspat yükü davalıya geçmiştir. Davalı, malları teslim ettiğini ispat etmelidir. Ne var ki cevap dilekçesi de dahil olmak üzere yargılamanın hiç bir aşamasında davalı malları teslim ettiğini iddia etmemiştir. Davalı çekleri aldığını, ancak iflas erteleme sürecine girdiğini, davacının üçüncü bir şirketten mal aldığını beyan etmiştir. (Davalının beyanlarından alıcının temerrüdünün ileri sürüldüğü, kendisinden mal istenmediği, onun yerine üçüncü kişiden mal alındığının iddia edildiği anlaşılmaktadır)
Tarafların defterleri üzerinde inceleme yaptırılmış, inceleme günü taraflara tebliğ edilmiştir.Bilirkişiler 04/05/2017 tarihli raporlarında davacı şirket defterlerinin sahibi lehine delil vasfında bulunduğunu, davacı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan dava tarihi itibariyle 51.356,32 TL tutarında alacaklı olduğunu mütalaa etmişlerdir.
Davalı taraf, kendi defterlerinin incelenmediği, incelenmiş olsaydı uyuşmazlığın çözüleceğini ileri sürerek itiraz etmesi üzerine, ilk inceleme günü, duruşmada hazır bulunan davalıya tefhim edilmiş olmasına rağmen, (ibrazdan kaçınmanın sonuçları ayrıntılı ihtar edilmediğinden) tekrar inceleme günü verilmişse de davalı taraf yine defterlerini ibraz etmemiştir.
Sözleşmede, teslim için belli bir tarihin kararlaştırılmamış olduğu görülmüştür. Öte yandan teslim tarihi için alıcıya yer ve zaman bildirme yükümü de yüklenmemiştir. Bu durumda makul bir süre içinde teslimin yapılması gerekir. Somut olay, tarafların işleri nazara alındığında davalının mal tesliminden kaçınmış olduğu sonucuna varılmıştır. Nitekim davacı dava dışı Miltaş firması ile 06/04/2016 tarihinde sözleşme imzalayarak mal almış, 25/04/2016 tarihinde de iş bu davayı açmıştır.
Açıklanan sebeplerle davalının malları teslim etmediği, satıcının temerrüdü nedeniyle davacı alıcının satım aktinden dönebileceği ve çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Yargılama sırasında çeklerden 29.790,00 TL bedelli olan tahsil edilmiş olduğundan yasa gereği menfi tespit davası istirdata dönüşmüş buna göre çek bedelinin istirdadına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜNE;
1-Davacının ……. fındıklı şubesinin 25.05.2016 tarihli, ……nolu, 29.000TL bedelli çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine;
Davacının …..fındıklı şubesinin, 25.06.2016 tarihli,…… nolu, 29.790,00TL bedelli çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine; çek bedeli yargılama sırasında tahsil edildiğinden çek bedelinin davalıdan istirdadına ve davacıya ödenmesine, faiz talebi olmadığından bu konuda karar vermeye yer olmadığına,
2-Alınması gerekli 4.015,94 TL nin davacı tarafça yatırılan 1.000,58 TL peşin harçtan mahsubu ile 3.015,56 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 6.816,90 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 1.000,58 TL peşin harç, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti , 96,80 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.297,38 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Bakiye gider avansının ve teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/01/2018