Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/467 E. 2018/1164 K. 15.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/467 Esas
KARAR NO : 2018/1164
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2014
KARAR TARİHİ : 15/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA, SAVUNMA, DOSYA KAPSAMI:
DAVA : Davacı vekili dilekçesinde özetle, müvekkilinin 26.06.2006 tarihli sözleşme ile davalı tarafın yüklenicisi bulunduğu üzerinde inşaa edilecek …. ve hidroelektrik santrali işinin tünel inşası ve sanat yapılarının kazı ve betonarme işlerinin taşeronluğunu üstlendiğini, iş yapımı sırasında bir işçinin geçirdiği iş kazası sonucu vefat ettiğini, Ankara 7. İş mahkemesine açılan dava sonucu maddi manevi tazminatların yargılama iderleri ve vekalet ücretinin tahsiline karar verilmiş, kararın icra takibine konulduğunu, toplam 416.576,90 TL karşı davacı tarafa ödendiğini, karar sonucu % 50 kusurun davacı taşeron müvekkiline, % 30 kusurun davalı yüklenici asile ve % 20 kusurda kazada ölen işçiye verildiğini, söz konusu ödemenin tamamının müvekkili tarafından ödendiği ileri sürerek 172.997,61 TL miktarın ihtar tarihinden itibaren en yüksek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile davalı şirket arasında hiçbir akdi bağ ve münasebetin bulunmadığını ayrıca zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini haksız ve dayanaklardan yoksun iddia ve davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile kesinleşmiş mahkeme kararına istinaden açılan rücuen alacak davasıdır.
Rücuen alacak isteminin delili olarak gösterilen Ankara 7 İş Mahkemesinin…… tarih ve …. Esas sayılı dosyası celbedilmiş, yapılan incelemede; dosyanın … tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkin olduğu, dosyada davalıların dosyamız davacısı ….. ile dosyamız davalısı …. olduğu anlaşılmıştır. İş Mahkemesi dosyasındaki davacıların eşi, babası, çocuğu ve kardeşi olan sigortalı ….. öldüğü iş kazasında sigortalının % 20, davalı işverenlerin ise toplam % 80 oranında kusurlu olduğu dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Ankara 7 İş Mahkemesinin …. tarih ve. Esas sayılı dosyası Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 2009/12816 E. 2010/8779 K. Sayılı düzelterek onama kararı ile kesinleşmiştir.
Ankara 7 İş Mahkemesinin … tarih ve ….0 Esas sayılı dosyasında yer alan ve Yargıtay incelemesinden geçmekle kesinleşen . tarihli kusur raporu incelendiğinde; dosyamız davacısı taşeron … meydana gelen kazada %50 oranında kusurlu olduğu, dosyamız davalısı asıl işveren ….i ile dava dışı yüklenici …. %30 oranında müteselsilen ve müştereken kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tarafın kesinleşen iş mahkemesi kararı doğrultusunda tazminat miktarını tamamen İş Mahkemesi davacınına ödediği sabittir ve bu konuda ihtilaf yoktur.
Mahkememiz dosyasının yargılama aşamasında hesap uzmanı bilirkişiden rapor alınmış olup bilirkişi raporunda Ankara 7 İş Mahkemesinin …. tarih ve … Esas sayılı dosyasında davacı şirketin %50, davalı şirketin %30 ve müteveffa işçinin %20 oranında kusurlu bulunduğunu bu haliyle davacı şirketin ödediği miktarın %30 / %80 = %37,5 ‘lik bölümünün davalı şirketin kusuruna isabet eden miktar olduğunu davacı şirketin davalı şirketten 156.216,34 TL ‘nin rücuen tahsilini talep edebileceğini mütalaa etmiştir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Ankara 7 İş Mahkemesinin . tarih ve ….Esas sayılı dosyası, Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 2009/12816 E. 2010/8779 K. Sayılı kararı, Yargıtay incelemesinden geçmekle kesinleşen 05.01.2009 tarihli kusur raporu, mahkememize alınan bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde; meydana gelen iş kazasında taşeron konumunda olan davacı şirketin %50, asıl işveren konumunda olan davalı şirketin %30 oranında kusurlu olduğu sabittir. Bu nedenle davalı şirketin meydana gelen kazada sorumlu olmadığı yönündeki savunmasına itibar edilmemiştir. İşverenin iş kazasından doğan sorumluluğu kusur sorumluluğu olup, işçi veya hak sahiplerinin uğradığı zararın işverence kusuruna isabet eden miktarını tazminle sorumluluğu vardır. Davacı ve davalı İş Mahkemesi ile hüküm altına alınan tazminat ile dış ilişkide müteselsilen ve müştereken sorumlu olup, bu sorumluluk hali Yargıtay denetimi ile kesinleşmiştir. Mahkememizde görülen uyuşmazlık ise iç ilişkideki rücu halidir. Borçlu her bir borçluya payı oranında rücu edebileceğinden işçinin zararını tamamen dış ilişkide gideren davacının davalıya iç ilişkide kusuru oranında rücu etme istemi kabul edilebilir mahiyettedir. Dosyamız davalısı asıl işveren…..ile dava dışı yüklenici …. %30 oranında müteselsilen ve müştereken kusurlu olduğu sabit olup; dava dışı …. bu davanın tarafı olmadığından davacının %30 oranında zarar ile ilgili davalı yüklenici …müracaatında hukuka aykırılık yoktur. Davalı . zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de rücu davalarında zamanaşımı BK 125. Maddesi delaletiyle 10 yıl olup davacının ödemesi tarihinden sonra dava 3 yıl sonra açıldığından zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle zamanaşımı yönünden davanın reddine karar verilmemiştir. Bilirkişi raporunda zarar miktarı denetlenebilir olarak tespit edildiğinden bilirkişi raporuna itibar edilmekle hükme esas alınmıştır. Faiz açısından davacı şirket davalı şirkete noter kanalıyla gönderdiği ihtarname ile 15 gün süre vermiş olup; ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren 15 gün sonraki . tarihi itibariyle davalının temerrüde düştüğü sabit olmakla faiz başlangıcı . olarak tespit edilmiştir. Açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1- 156.216,00 TL alacağın 23.01.2014 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 10.671,11 TL harcın davacı tarafça yatırılan 2.954,00 TL peşin harçtan mahsubu ile 7.717,11 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 2.954,00 TL peşin harç, 235,35 TL posta-tebligat masrafı, 750,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.939,35 TL giderin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 15.247,28 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı 15/11/2018