Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/368 E. 2021/385 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/368 Esas
KARAR NO : 2021/385
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 30/12/2015
KARAR TARİHİ : 29/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: —- günü davalı sürücü—– yönetimindeki aracın müvekkiline çarparak yaralanmasına neden olduğunu, ameliyat sonucu — mahkum kaldığını ve hayat kalitesinin düştüğünü, —-tedavi gideri yaptığını, davalı —- kazaya karışan aracı—yapan —sorumlu olduklarını ileri sürerek —-maddi ve —- manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
CEVAP :
Davalı —– dilekçesi ile: Davanın öncelikle pasif husumet yokluğundan reddi gerekli olduğunu, davacı, müvekkilimin sevk ve idaresindeki —- karıştığı trafik kazasında yaralanması sonucu uğradığını iddia ettiği maddi ve manevi zararın müvekkilden karşılanması talebi ile huzurdaki davayı açtığını, Müvekkil aleyhine açılan bu davanın —– yokluğu sebebi ile reddi gerektiğini,. müvekkil bu davada davacının yönelttiği hakkın istenebileceği kişi olmadığından davalı sıfatına haiz olmadığını, Olayda davacının da kusuru bulunduğundan istenen manevi tazminat oranı haksız olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesinin belirtmiştir.
Davalı —– cevap dilekesi ile : Dava konusu trafik kazası anılan zamanaşımı süreleri geçtikten çok sonra açılmış olduğundan zamanaşımı itirazlarımız doğrultusunda davanın reddi gerektiğini, müvekkil Şirket, karayolları trafik kanunu’nun 91. maddesi ve —–prensibi uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, davacı taraf, vuku bulan trafik kazası sonucu, Mahkemeniz huzurunda ikame ettiği dava ile uğramış olduğunu iddia ettiği zarara istinaden maddi tazminat talep edildiğni, ————uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. kişilere verdiği zararı, yine poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğu da göz önüne alındığında, Sayın Mahkemeniz’ce —–seçilecek kusur konusunda uzman bir bilirkişi ve ayrıca —– kusur durumu tespitinin yapılmasının hukuki bir zorunluluk olduğu aşikar olduğunu, ———- tarihli kararı da kusur tespiti bakımından yukarıdaki açıklamalarımız desteklemektedir nitelikte olduğunu, davacı tarafından dosyaya sunulan raporların, yargılama neticesinde müvekkilimiz şirket aleyhine verilecek olası bir hükme esas teşkil etmesi hukuken mümkün değildir. bu nedenle maluliyet oranının ——marifetiyle tespit ettirilmesi gerektiğini, Davacı tarafça dosyaya sunulan bir takım hastane kayıtları ile sağlık raporları; objektif değerlendirmelerden uzak ve Mahkemeniz kararına dayanak teşkil edemeyecek niteliktedir. Şöyle ki; gerek doktrinde gerek —–ilke kararlarında kabul gördüğü üzere hükme esas alınabilecek maluliyet raporunun —–tarafından düzenlenmiş olması gerektiğini, Bu aşamada, sadece dosyaya sunulan sağlık raporu üzerinden doğru bir maluliyet değerlendirmesinin yapılması mümkün olmadığından —–tarafından, davacıda meydana gelen maluliyet oranının belirlenmesini gerektiğini, müvekkilinin şirket poliçe dahilinde davacının tedavi giderlerinden ve tedavi giderleri dönemine ait olduğu yargıtay’ca da kabul edilen geçici iş göremezlik zararlarından sorumlu olmadığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini belirtmiştir.
Davalı ——- cevap dilekçesi ile : Dava öncesinde davacının müvekkil şirkete başvurusu bulunmadığını, bu nedenle müvekkil şirket temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına sebebiyet vermediğini, Dolayısıyla müvekkil şirket, temerrüde düşmediği gibi, davanın açılmasına da sebebiyet vermemiştir. Temerrüde düşmemiş ve davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkil şirket aleyhine yargılama giderlerine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını talep ettiklerini, Dava konusu kazaya karışan — plakalı vasıtaya ilişkin olarak, müvekkil şirket nezdinde — başlangıç ve bitiş tarihli —- teminatı ise ancak olay tarihi itibarıyla cari olan —- limitinin bittiği yerden yani —- aşan bir zararın varlığı halinde devreye girebilecek ve poliçe limitiyle sınırlı kalacak nitelikte olduğunu, Dava ile talep edilen bedellerin işbu dava ile temin edilen tutarların olay tarihindeki —– poliçesi ile verilen teminat hadlerinin altında kaldığı düşünüldüğünde, müvekkil şirketin sorumluluğunu gerektiren bir durum sözkonusu olmayıp müvekkil şirket bakımından talebin reddi gerektiğini, Dava dilekçesinde de belirtildiği üzere kazaya karışan araç diğer davalı — tarafından —-sigortalanmıştır. Dolayısı ile davacı taleplerinin öncelikle —- tarafından karşılanması gerektiğini, tedavi giderlerine ilişkin talep teminat dışı olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesinin belirtmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat tahsili talebine ilişkindir.
–tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı sürücü — sevk ve idaresindeki——-plakalı aracın karşıdan karşıya geçmekte olan davacı yayaya çarpması sonucunda davacının yaralandığı, davalı sürücü ve işleten — sigortacısı olan davalı — —– maddi ve manevi tazminat istemiyle bu davanın açıldığı görülmüştür.
Davacının tedavi belgeleri, aracın trafik kayıtları, ceza soruşturma dosyası, sigorta hasar dosyası, olay yeri tespit tutanakları celp ve ibraz edilmiş; tarafların kusur durumları ile ilgili kusur raporları ile davacının yaşı, maluliyet durumu, zarar süresi nazara alınarak aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır.
—– tarihli davacıya ait maluliyet raporuna göre; davacının beden gücü (maluliyet) kayıp oranının % 7 olduğu ve iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği anlaşılmıştır.
Mahkememizce trafik kusur bilirkişisinden aldırılan —- tarihli rapora göre; meydana gelen kazanın trafik kurallarına uyulduğunda önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü —– %100 oranında kusurlu olduğu, davacının kusurunun bulunmadığı ve olayla ilgili kusur atfedilecek başkaca kimsenin olmadığı anlaşılmıştır.
Aktüerya Uzmanı bilirkişiden aldırılan —- tarihli raporda; davaya konu trafik kazası nedeni ile davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik —- olduğu, davacının dört aylık bakıma ihtiyacı olduğu gözetilerek, davacının talep edebileceği bakıcı gideri tazminatının —- dosya sunulan tedavi giderlerinin incelenmesi ile tedaviye ilişkin fatura ve fiş toplam tutarının —- olduğu ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
Davacı vekilinin dosyaya sunduğu dilekçe ve duruşma beyanları ile; maddi tazminat talebi yönünden tüm davalılara karşı sulh nedeni ile davanın konusuz kaldığı, davacının bu kısım ile ilgili olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talebinin bulunmadığı anlaşıldığından; maddi tazminat talebi yönünden sulh nedeni ile davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Davacı vekilinin davalılar —- manevi tazminat talebinden feragat etmiş olduğu —–tarihli celsedeki beyanlardan anlaşıldığından; davacının bu davalılara yönelik manevi tazminat talebinin feragat nedeni ile reddine karar verilmiştir. Davalı —-yargılama gideri ile vekalet ücreti talebinde bulunmadığı görülerek bu davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiştir.
Manevi tazminat talebi yönünden; dosya kapsamına göre olaya ve hakkaniyete uygun bulunan bilirkişi raporları nazara alınarak davacının manevi tazminat isteminin; olayın meydana geliş şekli, kusur durumu, tarafların —- sosyal ekonomik durumları, zararın davacıda oluşturduğu üzüntü ve acı, manevi tazminatın genel ilkeleri, paranın alım gücü nazara alınarak —davalı —-aleyhine kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1- MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
1-Tarafların sulh olmaları nedeni ile davacının maddi tazminat talebi konusuz kaldığından davanın bu yönden esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2- Tarafların talebi bulunmadığından yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
II – MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
1-Davacının davalılar —– karşı feragat ettiği anlaşıldığından feragat nedeni ile bu davalılara yönelik davanın reddine,
2-Davalı —–Vekilinin talebi bulunmadığından bu davalı lehine yargılama gideri ile vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Davacının davalı —– karşı manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; — manevi tazminatın ıslah tarihi olan —– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Manevi tazminat kabul edilen miktar yönünden davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davalı —- alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Manevi tazminat reddedilen kısmı için karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı —– verilmesine,
HARÇ MASRAF YARGILAMA GİDERİ
1-Alınması gereken 136,62-TL harcın, davacı tarafından yatırılan 537,30 TL peşin harçdan mahsubu ile bakiye 400,68TL harcın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 4.229,60TL yargılama gideri ile 537,30 TL peşin harç ve 27,70 TL toplamı 4.794.60 TL’nin davanın ret ve kabul oranı dikkate alındığında 304,78 TL’nin davalılar —— alınarak davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere Davacı —-davalı —– — Davalı —— yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/04/2021