Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/277 E. 2021/808 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/277 Esas
KARAR NO: 2021/808
DAVA: Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/03/2016
KARAR TARİHİ: 21/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacının —- taşeronu olduğu, davalılardan— davacı şirket tarafından şirket işlerini görüp alımlar yapmak üzere —— vekâletnamesi ile yetkilendirilen vekil olduğu, —–itibariyle, çeşitli zamanlarda montajı yapılmak kaydı ile malzeme alımı yaptığı, bunlar için de davacı şirketin çeşitli zamanlarda çek karşılığında toplam — ödeme yaptığı, gönderilen faturaların bir kısmına karşılık —- bedelli çekler verdiği, bunlara ek olarak davalı şirketin davacıdan —- daha talep ettiği, Davalı şirketten alınan malzeme montaj işinin piyasadaki bugünkü rayiç bedel ve kar payı eklendiğinde bile çok daha düşük olmasına rağmen davacıdan—– hesap çıkarıldığı, davalıların anlaşarak davacı şirketi piyasa fiyatlarının çok üzerinde rakamlarla zarara soktuğunun incelemeler sonucunda anlaşıldığı, panoların montajının davacı şirketin maaşlı elamanları olan —- ekibi tarafından yapılmasına rağmen bunlar içinde emtia ve montaj bedelini faturalara alacak olarak işlendiği, beyan edilerek — bedelli ve — tarafından keşide edilip davacı — tarafından davalı—- bedelli olmak üzere — iptaline, davalı şirkete borçlarının olmadığının tespiti, fazlaya dair talep ve haklarını saklı tutarak — istirdadına, davalılardan her birinden ayrı ayrı — olmak üzere toplam —- manevi tazminat tahsiline hükmedilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davalı —- cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin davacı ile —- çalıştığı, projenin —- yılında teslim edildiği, İşe başladıktan sonra ilgili faturaların davacı şirkete gönderildiği ve itiraz edilmediği, —– süresince de çıkan ilave işler ile ilgili olarak her aşamada fiyat teklifi verildiği ve davacı firma tarafından onaylandığı, projeye ilişkin toplam —- bedelli fatura kesildiği ve — ödeme alındığı,—-cari hesaptan da borcu bulunduğu, davacının davalıya —- borçları olduğu, davalı şirkete uygulanacak vade farkı ve benzeri her türlü ilave bedel üzerinde dosyada mevcut —tarihli belge ile firma yetkilisi —-sağlandığı, — bedelli çek için —– icra takibine geçildiği, — bedelli çek için de — sayılı dosyası ile icra takibine geçildiği, İptali istenen —— seri numaralı çekin keşide tarihinde yapılan değişikliğin firma yetkilisi tarafından yapılmadığı ve imzanın tutmadığı şerhi ile bankaya gittiklerinde imzalandığı, davalının da bu çekin cirantası olduğu ve mağdur edildiği, İptali istenen —–numaralı çeki kendilerinin de ciro ettiği, henüz bir dönüş de olmadığı, Ancak bu çekin de karşılığının çıkmaması halinde davalının da ciranta olarak bu çekten sorumlu olduğu, Cari hesaptan bakiye kalan alacağı —– sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, davacı ile davalı firma ve davacı firma yöneticisi —— ortak ve yönetici olduğu başka firmalar ile davalının daha önce de birçok iş yaptığı, davacı firmanın —— projelerine —— olup maliyet hesapları ve giderler konusunda da gerekli —— olduğu beyan edilerek, davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Taraflar arasında satım ve eser sözleşmesi hükümlerini içeren şifai bir sözleşme kurulmuş sözleşme kapsamında, davalının gönderdiği faturalar davacıya tebliğ edilmiş, ilgili faturalara Kanunda aranan süre içerisinde itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf davalının vekil olup olmadığı, vekilin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak, fahiş bedellerle, davalı ile sözleşme imzalayıp imzalamadığı üzerinde toplanmaktadır.
Vekâlet sözleşmeleri, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmelerdir. Ticari vekil de, işletme sahibinin kendisine ticarî temsilcilik yetkisi vermeksizin, işletmesini yönetmek veya işletmesinin bazı işlerini yürütmek için yetkilendirdiği kişi olup ticari vekil genel vekilden farklı olarak tacire bağlıdır ve müstakil hareket etme imkanından yoksundur.
Davalı —– mühendis olarak davacı firma ile çalıştığı, yetki bakımından, genel bir vekaletname ile her türlü sözleşme yapmaya yetkilendirildiği, — ilgili fiyat teklifinin de, sadece davalı —— iletildiği, görülmektedir. İlgili sözleşmeye davalının onayı ile başlandığına dair dosyaya bir belge veya bilgi sunulamamıştır.
Bununla beraber sözleşmeye sadece vekilin onayı ile başlansa dahi, vekil ile sözleşme yapılan 3. kişinin sorumlu olabilmesi için, vekilin ilgili işle yetkilendirilmesi haricinde, sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket etmesi ve vekil ile işlem yapan üçüncü kişinin kötü niyetli olması da gerekmektedir.
Davalı ——–, davacının mülkiyet ve korunan diğer haklarına aykırı hareket ettiğine dair, bir belge sunulamamış, dinlenen tanık beyanlarından da, sadakat yükümlülüğüne aykırı davranıldığı kanaati oluşmamıştır.
3. kişinin iyi niyeti bakımından da temel karine sözleşme yapan üçüncü kişinin iyi niyetli olduğudur ve bu durumun aksinin ortaya konması gerekir. Özellikle kurulan sözleşmenin bedeli ile rayiç bedel arasında fahiş derecede fark bulunması hallerinde, vekil edenin zarara uğrayacağını bilenebileceğinden, temel karinenin aksine olarak 3. Kişi iyi niyetli olarak kabul edilmemektedir
Davalı şirketin, ———– fatura kestiği, görülmektedir.
Talimat ve esas dosyasından yaptırılan bilirkişi incelemelerinde —- serbest piyasa ortalamalarına göre, malzeme ——— dahil olmak üzere, yapılan işlere —– değer biçilmiştir.
Davacının bu alacak kalemlerine kestiği faturalar ile tespit edilen rayiç değer arasındaki fark — olup, bilirkişi raporunda kesilen fatura bedellerinin, tespit edilen rayiç değerden —— oranında daha yüksek olduğu tespit edilmiştir.
Fakat bu fark, sözleşme bedellerinin vadeli olarak ödenmesinden, firmaların işçilik, karlılık ya da uzmanlıklarından kaynaklanabilecek bir fark olup; ortalamaya göre —— farkın fahiş olmadığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca davalı tarafından kesilen bu faturalara, bedel yönünden süresi içerisinde itiraz edilmediği gibi, ilgili tutar davacının defterlerine yansımış ve—- tarihli davacının beyanında da, tüm vade farkı, finansman gideri ve kur farkları bedellerinin —- olduğunun kabul edilmiştir.
Bu belgenin davacı adına davalı —— tarafından imzalandığı da ileri sürülmemiştir. Şu halde geçerli borç ikrarına havi belgenin, kanunumuzda mutabakat metnine ilişkin bir şekil de öngörülmediğinden, borcun varlığını ortaya koyduğu görülmektedir.
Bütün bu sebeplerle, davacının dava konusu —- adet çekten dolayı davalı şirkete borçlu olduğu, dava tarihi itibarıyla cari borç bakiyesinin bulunduğu anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL karar harcının peşin alınan 8.145,97-TL’den mahsubu ile bakiye 8.086,67-TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarfolunan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından sarfolunan yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 40.900,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilleri ile davalı—- ve Davalı ——-vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 21/10/2021