Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1357 E. 2018/192 K. 28.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1357 Esas
KARAR NO : 2018/192
DAVA : Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan), Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 05/12/2016
KARAR TARİHİ : 28/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Şirket Yöneticilerinin Sorumluluğundan Kaynaklanan), Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkili ile davalı …’un 50.000,00-TL sermayeye sahip ……. Yapı San. ve Tic. Ltd. Şti’nin halihazırdaki ortakları olduklarını, şirkette müvekkilinin 24.975,00-TL, davalının ise 25.000,00-TL sermayeye sahip olduğunu, bölünmeyen 25,00-TL lik hisseyi …’un temsil ettiğini, diğer davalı … İnşaat Tur. San ve Tic. A.Ş.’nin’de müvekkilinin yakın zamana kadar hissedarı olduğu grup şirketlerinden biri olduğunu, her iki şirketin de aile tarafından kurulup yönetildiğini, babalarının vefatından sonra davalı …’in her iki şirketi de kendi insiyatif ve çıkarları doğrultusunda yönetmeye başladığını, ……’ın hisselerinin çeşitli bahaneler ileri sürülmek sureti ile müvekkilinin elinden alındığını, sonrasında da her iki şirket arasında ticari ilişkinin müvekkili ve ortağı kaldığı ….. zararına kurgulanarak yıllar içinde …..’ın sürekli zarar eden bir şirket haline gelmesine sebep olduğunu, davalı …’in kasalarını şahsi kasası gibi kullandığını, her iki şirketten de yüklü miktarda paralar çektiğini, şirketin kötü yönetim sebebiyle üretim yapamaz, çalışanlarının maaşlarını dahi ödeyemez hale geldiğini, müvekkilinin sağlığı ve bedensel bütünlüğünün tehlikeye girmesi sebebiyle istifa etmek zorunda kaldığını, davalının babasının vefatından sonra şirketten yüklü miktarda paralar çektiğini, 1.115.152,00-TL para çekmiş bulunduğunu, müvekkilinin usulsüz muhasebe kalemleri ile şirkete 202.240,54-TL borçlandırıldığını ve bu tutarın da alacak miktarından düşüldüğünü, alacak miktarının azaltıldığını, …..’ın, ……’ın ürettiği malları piyasanın çok üstüne bir fiyatla satın alıp, çok küçük kar marjlarıyla müşterisine sattığını, böylece karın büyük kısmının …..’ta kalmasını sağladığını, ….’ın ……’tan cari hesapta 470.000,00-TL alacaklı olduğunu, bu nedenlerle yargılama sonuçlanıncaya kadartedbiren …’un … Yapı San ve Tic. Ltd. Şti’ndeki temsil ve yönetim yetkisinin atanacak kayyım vasıtasıyla kullanılmasına, yargılama netileninceye kadar tedbiren davalı … İnş. Tur. San. ve Tic. A.Ş.’ye kayyım atanmasına, davalı……..l’un varlığını azaltma girişimi içerisinde olduğundan, dava sonunda belirlenecek alacağın tahsil edilmesinin imkansız hale gelmesinin önlenmesi amacıyla halen satışta olan …., …., …. ada, …. parsel,… nolu bağımsız bölümdeki taşınmaz üzerine ihtiyati haciz şerhi konulmasına, müvekkilinin …’tan olan gerçek alacağının tespit edilerek … karı ve nakdi …..’ta bulunduğundan …’tan tahsil edilerek müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafça ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesi ile özetle; davalı müvekkili şirket ile davacı arasındaki ilişkinin işveren-personel ilişkisinden ibaret olduğunu, bunun dışında aralarında hiçbir hukuksal bağ bulunmadığını, dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların müvekkili şirket ile hiçbir bağlantısının olmadığını, davalı müvekkili şirket yönünden husumet itirazında bulunduklarını, serbest piyasada birçok imalatçının avans ödemesi karşılığı çalıştığını, yasa dışı bir işlemin mevcut olmadığını, davacı tarafın ortağı olduğu şirket adına dava açmaksızın davalı müvekkilinin şirket aleyhinde iddiada bulunmasının usul açısından hatalı olduğunu, davacının ileri sürmüş olduğu iddiaların tamamının davacının da ortağı olduğu …… Yapı San ve Tic. Ltd. Şti’ni ilgilendirdiğinden taraf teşkili oluşmadığını, dava dilekçesinde ileri sürülmüş borç-alacak, kar-zarar bütün ilişkilerin dava dışı şirketle ilgili olduğunu, işbu şirketin davalı olmaması nedeniyle bu hususların dinlenmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, talebin muhattabının şirket ve dava tarafları arasında yer almadığından davanın usulden reddi gerektiğini, …’un sahip olduğu yetkilerin tümüne davacının da hasip olduğunu, dava dışı şirketin yönetiminin taraflar arasında eşit olarak yürütüldüğünü, bugüne kadar davacının bilgisi dışında hiçbir işlem gerçekleştirilmediğini, kendisine raporlanmayan hiçbir iş ve işlem bulunmadığını, müvekkili şirket ile ilgili hisse devir işlemlerinin TTK esasları çerçevesinde gerçekleştirildiğini, davacının hisselerinin elinden alındığı yönündeki iddiasının gerçek dışı olduğunu, aynı dönemde ve aynı şartlarla müvekkili …’un da hisselerini annesine satıp şirketten ayrıldığını, davacının müvekkili şirket …’taki hisselerini annesine satıp aynı dönemde annesinin ….. firması nezdindeki hisselerini satın aldığını ve şirketten de bu vesile ile alacaklı hale geldiğini, davacının hisselerinin kandırılmak sureti ile elinden alındığı yönündeki iddiasının asılsız olduğunu, müvekkili … ile davacının aynı yetkilere sahip bulunduklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili husumet itirazında bulunmuş ise de; bu konuda esas hükümle birlikte değerlendirme yapılmasına karar verilmiş ve dosya kapsamına göre davacının doğrudan tazminat istemleri yönünden husumet itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Dava; dava dışı ….. şirketinin ortağı olan davacının davalılardan diğer ortak yönetici …’un şirketi zarara uğrattığı iddiasıyla zarar miktarının hesaplanıp dava dışı ……. şirketine ödenmesi, …..’tan davalı … şirketine para aktarıldığı iddiasıyla ….. zararı olarak tespit edilip …..’tan alınıp …..’a ödenmesi, davacının ortağı olduğu şirketin zarara uğramasından dolayı kendisinin alacağının tespiti ile …..’tan alınıp kendisine ödenmesi, davalı …’un yönetim ve temsil yetkisinin kaldlrılması talebine ilişkin olup, davalı … husumet itirazında bulunmakta, uyuşmazlık; davalı …’un …..’taki temsil yetkisinin kaldırılması şartlarının oluşup oluşmadığı, şirketi zarara uğratıp uğratmadığı, davacının ortak sıfatıyla zarara uğrayıp uğramadığı, davalılardan kendi adına ve …… şirketi adına tazminat talep edip edemeyeceği, dava dilekçesinde hangi hususta ne kadar tazminat istediği hususunda toplanmaktadır.
Davacı … ile davalı … kardeştirler, diğer davalı … İnşaat .. A.Ş. tek ortaklı bir şirket olup şirketin sahibi tarafların annesi olan ……l’dur. Anneleri davacı ve davalı olan iki çocuğuna da yönetimle ilgili vekalet vermiştir.
Davacı …’un …… Noterliğinden gönderdiği 16/11/2016 tarihli ihtarname ile şirket müdürlüğündne istifa ettiği anlaşılmaktadır.
Tarafların ortağı olduğu ……. şirketinin müdürleri olan davacı ve davalının şirketi münferiden temsil ve izama yetkili olup aralarında bir görev bölümü yapılmadığı ve …’un istifa ettiği 17/11/2016 tarihine kadar her iki ortağın ve müdürün aynı yetkilere ve sorumluluklara sahip oldukları anlaşılmaktadır. Davacı müdürlükten istifa ettikten 18 gün sonra bu davayı açarak tazminat talebinde bulunmuştur.
Tarafların ortağı olduğu …… şirketinin ve bu şirketin paralarının aktarıldığı iddia edilen tarafların annesine ait davalı … şirketinin ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılmıştır.
Bilirkişi raporuna göre; davalı … üretici firma, tarafların ortağı olduğu …… ise satıcı firmadır. ….., sıvı depolama sistemleri imal etmekte, ….. ise bu ürünlerin pazarlamasını yapmaktadır. Bilirkişi tarafından şirketlerin 2014-2015-2016 yıllarına ilişkin kayıtlarının incelenmesinde net satış tutarları, kar miktarları, zarar miktarları raporda belirtilmiştir. Mali tespitlere göre tarafların ortağı olduğu …… şirketinin davadan önceki 3 yıllık karlılığı toplamının 123.702,029 TL olduğu, davalı …’ın ise son 3 yılda zarar fazlası olarak 1.467.500,93 TL olduğu, …’ın karlı bir firma olduğu ama davalı …’ın zarar eden bir firma olduğu anlaşılmaktadır. Ekontank şirketinin öz varlığını fazlasıyla koruduğu ancak davalı … şirketinin neredeyse sermayesinin tamamına yakınını yitirdiği anlaşılmaktadır.
Davalı … şirketi ile davacı dışı Ekontank şirketinin cari hesap ilişkisi bilirkişi raporunda döküm halinde gösterilmiş, borç ve alacak bakiyelerinin sene içerisinde değişiklik gösterdiği, sene sonlarında …..’ın ……’a borçlu göründüğü anlaşılmıştır. …… kayıtlarına göre davalı …’in hem iş avansı hesabı hem de ortaklar cari hesabı bulunduğu ve bu iki ayrı hesapta dava dışı şirkete olan borçlarının ayrı ayrı kayıtlı olduğu, …’un hesaplarının ….. şirketinin zararına sebep olacak şekilde olmadığı, davacı …’un ….. şirketinden alacaklı göründüğü anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına göre davalı …’un, tarafların ortağı olduğu ….. şirketine ait karı annelerine ait davalı şirkete aktardığı yönünde ve ….. şirketinin zararına yol açtığı yönünde herhangi bir tespit yapılamadığı, bilakis ……… şirketinin karlılığının devam ettiği, öz varlığını koruduğu, bu nedenle davalı …’un müdürlükten azli için gerekli şartların oluşmadığı, zarar iddialarının ispatlanamadığı, davalı … tarafından diğer davalı …’a usulsüz aktarılan paraların varlığının tespit edilemediği, bu nedenle davalı … yönünden de davanın şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Ayrıntısı gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 35,90 TL harcının peşin alınan 512,33-TL harçtan mahsubu ile bakiye 476,43-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 3.600,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı harç dahil tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5- Davalılar tarafından sarf olunan 42,10-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı asil ile vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/02/2018