Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1356 E. 2021/92 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1356 Esas
KARAR NO : 2021/92
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/12/2016
KARAR TARİHİ : 02/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkiline — tarihinde davalı —- poliçesi ile sigortalı bulunan ve davalı — ve idaresindeki—— plaka nolu araç ile çarptığını, meydana gelen kazada müvekkilinin kusursuz olduğunu, kemik kırığı olacak şekilde yaralandığını, davalı sürücünün kaza sonrası hiçbir şekilde maddi-manevi destek olmadığını, davalı adına kayıtlı araç üzerine ihtiyati tedbir kararı verilmesini, kaza sonrası davalı tarafından hastaneye götürüldüğünü ve tedavilerinin yapıldığını, —– ameliyat olduğunu ve 1 hafta süre ile hastanede 3 ay kadar ise evde yatmak zorunda kaldığını, kaza nedeniyle çalışamadığından dolayı maddi kayıpları olduğunu, ——– sayılı dosyasında davalı tarafından müvekkilinin tüm ihtiyaçlarının karşılanacağı ve tedavisine destek olunacağı şeklinde sözlü taahhüdü neticesinde müvekkilinin şikayetinden vazgeçtiğini, şikayetten vazgeçme nedeniyle davalı hakkında açılan davanın düşürüldüğünü, ancak davalının herhangi maddi ve manevi yardımda bulunmadığını, davalı —- maddi zararların tazmininden sorumlu olacağını iddia ederek; davalı —-plaka nolu araç üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —- maddi tazminatın kaza tarihi itibariyle mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, —– manevi tazminat talebinin kaza tarihi itibariyle yasal faizi ile birlikte davalı —- tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :Davalı —–vekilinin cevap dilekçesinde, özetle, davacının dava konusu kaza ile ilgili başvuruda bulunmadığını, dava şartı yerine getirilmediğinden dolayı davanın reddini talep ettiklerini, kazanın —- tarihinde gerçekleştiğini ve davanın iki yıllık yasal süresi içinde açılmadığını, zamanaşımına uğradığını, davacı tarafından alacak miktarlarının net ve miktar itibariyle ayrı ayrı belirtilmediğini, kazaya karışan —– plaka nolu aracın müvekkil şirket nezdinde —— poliçesi ile sigortalı olduğunu, kasada kusur ve maluliyet durumunun tespit edilerek aktüer bilirkişiden rapor alınmasını, davacının mahrum kalınan kazanç kaybına ilişkin zarar tazmini talebinde bulunduğunu, mahrum kaldığını iddia ettiği kazancın müvekkil şirket bakımından dolaylı zarar olduğunu ve poliçe teminatı kapsamı dışında kaldığını, müvekkilinin temerrüde düşmediğini, faiz talebinin haksız ve mesnetsiz olduğunu savunarak; müvekkili şirkete başvuru yapılmadığından dolayı yasal mevzuat gereği dava şartının yerine getirilmemesi nedeniyle davanın reddini, davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep ve beyan etmiştir.
Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalı—— tebliğ edildiği, davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşıldı.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat tahsili talebine ilişkindir.
Davacının tedavi belgeleri, aracın trafik kayıtları, ceza soruşturma dosyası, sigorta hasar dosyası, olay yeri tespit tutanakları celp ve ibraz edilmiş; tarafların kusur durumları ile rapor alınmış, davacının yaşı, maluliyet durumu, zarar süresi nazara alınarak aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır.
—- tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı — sevk ve idaresindeki ve diğer davalı—— poliçesi ile sigortalı olan —- plakalı aracın çarpması sonucunda davacı yayanın yaralandığı, davacıda oluşan maluliyet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemli olarak bu davanın açıldığı görülmüştür.
Davalı —–“davadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmadığı” yönündeki itirazı, olay tarihi itibariyle sigorta şirketine başvurunun henüz dava şartı haline getirilmediği anlaşıldığından, yerinde görülmemiştir. Yine davalı —-“zamanaşımı itirazı” davanın süresi içinde açılmış olduğu görülmekle kabul edilmemiştir.
—— tarihli maluliyet raporuna göre; davacının beden gücü (maluliyet) kayıp oranının % 6,3 olduğu ve iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği anlaşılmıştır.
Meydana gelen kazada kusur durumunun tespiti için trafik kusur uzmanını bilirkişiden rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan —– tarihli raporda; davalı sürücü —– Karayolları Trafik Kanununun 52/a-b maddelerine aykırı davranışı, dikkatsiz ve tedbirsiz araç sürüşü, sanat ve meslekte acemice davranışı nedeniyle meydana gelen kazada %50 oranında kusurlu olduğu; davacı yayanın ise Karayolları Trafik Kanunun 68/b maddesine aykırı davranışı ve tedbirsizliği nedeniyle meydana gelen olayda %50 oranında kusurlu olduğu ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Tarafların kusur raporuna itirazları üzerine dosya bu defa trafik kusur uzmanı bilirkişi—– verilerek yeniden rapor aldırılmıştır. Bu bilirkişi tarafından dosyaya sunulan —– tarihli raporda; daha önce verilen bilirkişi raporundaki tespit ve kanaatlerin benzer şekilde tekrar edilerek kusur oranının aynı şekilde belirlendiği, raporların birbirleriyle ve dosyadaki tespitlerle uyumlu oldukları anlaşılmış ve bu nedenle kusur konusunda yeniden rapor aldırılması düşünülmemiştir.
Aktüerya uzmanı —- tarafından düzenlenen—- tarihli rapor uyarınca; davacının kendisine ait lokanta olduğunu beyan etmekle birlikte dosyaya net ücretini kanıtlar herhangi bir belgenin sunulu olmadığını, bu nedenle hesaplamanın yasal asgari ücretlerin asgari geçim indirimsiz tutarları üzerinden yapıldığı, davacının 9 aylık tıbbi şifa süresine göre isteyebileceği geçici iş görmezlik tazminatının (%50 kusura göre) —- olduğu, —– tarafından davacıya yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığı;
Davacının çalışma gücünden % 6,3 oranında eksilme meydana gelmesi sebebiyle hesaplanan (%50 kusura göre) maddi zarar tutarının —– olduğu; anlaşıldığından davanın bu kapsamda kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamına göre olaya ve hakkaniyete uygun bulunan bilirkişi raporları nazara alınarak, davacının manevi tazminat isteminin; olayın meydana geliş şekli, kusur durumu, tarafların sosyal ekonomik durumları, zararın davacıda oluşturduğu üzüntü ve acı, manevi tazminatın genel ilkeleri, paranın alım gücü nazara alınarak kısmen—– kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
I-MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
1-Davanın kabulü ile, — (davalı … yönünden kaza tarihi olan —– tarihinden, davalı … yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek) yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
2-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar—–müteselsilen alınarak bu davacıya verilmesine,
II-MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN;
1-Davanın kısmen kabulü ile, —davalı —– kaza tarihi olan —-tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen manevi tazminat yönünden; davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 2.000,00-TL vekalet ücretinin davalı —–tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gereken maddi tazminat talebine ilişkin 817,12-TL karar harcı ile manevi tazminat talebine ilişkin (kabul edilen 2.000-TL üzerinden hesaplanan) 136,620-TL karar harcı toplamı 953,74-TL’nin davacı tarafından yatırılan 426,94 -TL peşin harç ve 33,52 TL ıslah harcı toplamı olan 460,46 TL’den mahsubu ile bakiye 493,28-TL’nin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.761,48 TL yargılama gideri ile 426,94-TL peşin harç, 33,52 TL ıslah harcı, 29,20-TL başvuru harcı toplamı 3.251,14-TL’nin red ve kabul oranı dikkate alındığında bakiye 1.683,57-TL’nin davalılardan müteselsilen tahsili (davalı —- tutarın 871,82 -TL’sinden sorumlu olmak üzere) ile davacı tarafa verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı ——- yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/02/2021