Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1339 E. 2020/365 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO 2016/1339 Esas
KARAR NO: 2020/365 Karar
DAVA: Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 30/11/2016
KARAR TARİHİ: 17/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında süregelen ticari ilişki gereği müvekkili tarafından davalı şahıs şirketine ——- keşide tarihli, —– vadeli —– ve ——- keşide tarihli ——vadeli —- tutarlı iki adet bono verildiğini, Müvekkilinin ——- vade tarihli ———– bedelli bononun ——— davalı şahsın banka hesabına —— açıklamasıyla; —— bedelli bononun bakiyesi —— tarihinde davalı şahsın kaşe imzasının bulunduğu ——– vadeli senet ödemesi” açıklamalı tediye makbuzu ile ödediğini, Davalı şahsın müvekkili şirket yetkilisine bono aslının ödeme esnasında kendisinde olmadığını bilahare iade edeceğini beyan ettiğini, bedeli ödenen —vadeli bononun iadesini beklerken davalının —- tarihinde ——– İcra Müdürlüğünün ———– sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkili fınans sorumlusu tarafından davalının aranarak, durumun anlatıldığını, davalının icrayı sehven yapıldığını, takibe konu edilen bedeli ödenmiş bono yerine bedeli henüz Ödenmemiş olan – vade tarihli aynı bedelli bonoyu müvekkiline iade edeceğini beyan ettiğini, Müvekkilinin icra takibinden önce tüm bedelini ödediği —– vadeli bonoyu ——- tarihli fiili haciz esansında tüm icra masraflarıyla birlikte ——- olarak davalı avukatı hesabına Ödediğini, müvekkilinin mezkur konuyla ilgili davalı şahıs hakkında ——— Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, özet olarak müvekkilinin yaklaşık – ay önce tüm bedelini davalı ——— vadeli —— bedelli bonoyu ———– İcra Müdürlüğünün ———– sayılı dosyasında takip yapan davalı şahsa ——– olarak mükerrer ödemek zorunda kaldığını belirterek; Yukarıda anlatılan nedenlerle; icra takibinden önce yapılan ödeme sebebiyle —-İcra Müdürlüğünün —- dosyasında ——— borçlu olmadığının tespitine ve ödenen —— istirdatına, istirdatına karar verilecek bedelin davalı tarafın alacaklı olduğu (istirdat talebimize konu bono bedeli ile aynı bedelde olan ————vade tarihli ————– bedelli bononun icra takibine konu edildiğini), takas mahsup talebinin konusu kalmaması adına mahkemenin uygun göreceği teminat mukabilinde ——– İcra Müdürlüğünün —— sayılı dosyasının tedbiren durdurulmasına, takas mahsup talebinin konusuz kalması halinde haksız ve mükerrer olarak haciz baskısı altında Ödenmiş olduğu ———dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müvekkili şirkete iadesine, davalı tarafın aşikar kötü niyeti göz önünde bulundurularak haksız olarak başlatılan icra takibi sebebiyle mükerrer ödenen ———– en az %20′ si tutarında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücretini de içerir yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davacı ile müvekkili arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, bununla birlikte müvekkilinin davacının başka şirketleri İle de ticari ilişki İçinde olduğunu, bu durumda grup şirketler gibi hareket eden dava dışı ————– de ticari ilişki içinde olduğunu, Davacı ile dava dışı ————-arasında fiili ve hukuki ilişki bulunduğunu, müvekkilinin dava dışı diğer firmalara iş yaptığını, tüm bu ticaret karşılığında müvekkilinin davacı şirketten ve dava dışı ————————— alacaklı olduğunu, müvekkilinin tüm bu alacaklarına karşılık çeşitli vadelerde senetler verildiğini, buna rağmen müvekkilinin kendilerinden olan alacağının tamamına belge verilemediğini, müvekkilinin bu anlamda davacıdan ve dava dışı diğer firmalardan hem cari hesaba istinaden hem de faturalandırılmamış proforma evrak ile bu şirketlere iş yaptığını, malzeme verdiğini, diğer şirketler ile müvekkili arasında hala ihtilaf bulunduğunu ve müvekkilinin alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlattığını ve dava dışı şirketlerden olan cari hesap alacağı İçin ——–Asliye Ticaret Mahkemesinin————–sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının devam ettiğini, Müvekkiline Ödenen söz konusu rakamların dava dışı şirketlerin cari hesabına, proforma faturadan kaynaklı alacaklarına sayıldığını, dolaysıyla herhangi bir mükerrer ödemenin söz konusu olmadığını, Davacının dava dilekçesinde bahsettiği ödemeyi ——- tarihinde yapmış olmasına karşın huzurdaki davanın bir aydan sonra —— tarihinde açıldığını, davacının bu davayı açmasmdaki temel nedenin borçlu olmadığının tespiti olmadığını, davacının kötü niyetli olarak adeta bir kaşı hamle olduğunu, dava dışı şirketlerin —– İcra Müdürlüğünün—————— sayılı dosyalarında icra ödemesi taahhüdü alındığını vc taahhütlerin yerine getirilmediği için şirket yetkilisi hakkında taahhüdü ihlal sebebiyle İcra Ceza Mahkemesine şikayet edildiğini, söz konusu şikayet üzerine bu davanın açıldığını belirterek; Yukarıda anlatılan nedenlerle; fazlaya ilişkin haklan sakh kalmak kaydıyla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile tacirler arasında bono nedeniyle açılan istirdat davasından ibarettir.
—— Cumhuriyet Başsavcılığı, ———- Asliye Ceza Mahkemesi, ———İcra Müdürlüğü ve ———- Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verilmiştir.
Dosyamız arasına alınan ——- İcra Müdürlüğü’nün—- Esas sayılı icra dosyasının yapılan incelemesinde takibin ——— tarihinde takip başlatıldığı ödeme emrinin davalı/borçluya ——— tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar tacir olup, delil olarak ticari defterlere dayandıklarından; taraflara inceleme gün ve saatinde belirtilen yıllara ilişkin ticari defter ve kayıtlarını hazır etmeleri aksi halde HMK 220 ve devamı maddeleri gereğince defterlerini sunmayan tarafın ticari defterlerine lehine delil olarak dayanamayacağının ve tekrar sunamayacakları usulüne uygun biçimde ihtar edilmiş; defter inceleme neticesinde dosyamız bilirkişiye tevdii edilmiş olup , bilirkişi mahkememize hitaben sunmuş olduğu raporunda özetle: Davacının ———— İcra Dairesinin —— sayılı dosyasının dayanağını teşkil eden —- vade tarihli —— tutarlı senede konu borcu takip tarihinden önce Ödediği, bu nedenle anılan takip doyasına borçlu olmadığı, Sonrasında —– vade tarihli senet için ——- İcra Dairesinin —— sayılı dosyasına ———- tarihinde —————–daha ödediği, bu tutarın istirdatını isteyebileceği yönünde mütalaa etmiştir.
Taraf vekillerinin beyan ve itirazları doğrultusunda bilirkişiden ek rapor alınmasına talep edilmiş olup, bilirkişi ek raporunda özetle: Kök raporundaki görüşünün korunduğu yönünde mütalaa etmiştir.
Bilirkişi raporlarının HMK 280. Maddesi uyarınca taraflara tebliğ edilmiştir. Bilirkişi raporu yeterli, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
—- Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——– Sayılı dosyası incelendiğinde; sanığın dosyamız davalısı ——-suçun bedelsiz senedi kullanma suçu olduğu ve senedin işbu davaya konu senet olduğu, sanık hakkında bedelsiz senedi kullanmak suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve kararın —– Adliye Mahkemesi — —— istinaf başvurusunun esastan reddi” kararı ile kesinleştiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller, icra takip dosyası, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, ceza dosyası bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu ile —— vade tarihli senedin davacı tarafça ödendiği sabit olup; davalı tarafından tahsil edilen senedin —- İcra Müdürlüğü’nün ———– sayılı icra dosyası ile yeniden tahsile konulduğu sabittir. Davalı tarafın takas mahsup defi talepleri; bildirdiği dosyadaki tarafların bu dosya tarafları ile ilgisi olmaması ve tüzel kişiliğin perdesinin kaldırılması iddiası davalı yanca ispat edilemediğinden yerinde görülmemiştir. İcra takibine konu senedin bedelsiz kaldığı halde davalı yanca kullanıldığı yönünde davalının mahkumiyet cezasının kesinleştiği ceza dosyası ve davacı yanca senet konusu borcun ödendiğinin sabit olması dikkate alınarak; davacının davalıya ——- İcra Müdürlüğünün —– Sayılı dosya kapsamında borçlu olmadığının tespitine, davacının menfi tespit istemine konu bedeli —- tarihinde ödemek zorunda kaldığı sabit olmakla; —- bedelin, —–dava tarihi ——— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacı tarafa verilmesine,
Kötü niyet tazminatı açısından; İşbu istirdat davasına konu senet hakkında ceza dosyası kesinleşmiş olup; ——– hakkında bedelsiz senedi kullanma suçundan mahkumiyet kararı verildiği ve kesinleştiği tespit edildiğinden; İİK 72/5 maddesi gereğince davalının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından; davacı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile takip tutarının %20’si kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile;
Davacının davalıya —–. İcra Müdürlüğünün —– Sayılı dosya kapsamında borçlu olmadığının tespitine, davacının menfi tespit istemine konu bedeli —- tarihinde ödemek zorunda kaldığı sabit olmakla; ——– bedelin, ———- dava tarihi —– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdatı ile davacı tarafa verilmesine,
2-İİK 72/5 maddesi gereğince davalının takipte haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından; davacı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile takip tutarının %20’si kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 679,23 TL harcın mahkememiz veznesine yatırılan 169,81 TL den mahsubu ile 509,42 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 33,50 TL ilk masraf, 169,81 TL peşin harç, 140,70 TL posta-tebligat masrafı, 600,00 TL bilirkişi masrafı olmak üzere toplam 944,01 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmın talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde —————— Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/07/2020