Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1206 E. 2018/486 K. 15.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1206 Esas
KARAR NO : 2018/486
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/10/2016
KARAR TARİHİ : 15/05/2018
Mahkememizde görülen davanın yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili ile davalı şirket arasında işletme lisansı sözleşmesi imzalandığını, yapılan sözleşmede açılan restoranın ……….. isimli …..’de açılmasının kararlaştırıldığını, müvekkilinin henüz AVM inşaat halindeyken davalıya sözleşme gereği 40.000,00 TL ödeme yaptığını, bu dükkanın kiralanamadığını, müvekkilinin ödediği ücretinin iadesini talep ettiğini ancak, davalının başka yerde bir AVM’de restoran açılmasını isyerek bu talebi reddettiğini, icra takibi yaptıklarını, davalının icra takibine itiraz ederek durdurduğunu belirterek; davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili savunmasında özetle: müvekkili ile davacı arasında işletme lisansı sözleşmesi imzalandığını, davacının beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, AVM inşaatı bitmek üzereyken davacının sözleşmeden caydığını, müvekkilinin davacı ile sözleşme imzaladığı için başka teklifleri de reddettiğini, davacının restoranı açmamasından dolayı müvekkilinin büyük zarara uğradığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile sözleşmeden dönme nedeniyle verilenlerin iadesi amacıyla açılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu 4. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 07/09/2016 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 0909/2016 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, uyuşmazlığın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürülüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalı ile ‘…………. Lokantası” işletme lisansı sözleşmesi imzaladığını, sözleşme gereğince davalının ‘……….’ isimli………. Lokantası işletme hakkını vermeyi taahhüt ettiğini, bu nedenle davalıya 40.000,00 Euro katılım ücreti ödediklerini, sözleşme imzalandığı sırada AVM’nin henüz proje aşamasında olması nedeniyle sözleşmeyi başlangıç tarihini işletmenin fiilen açıldığı tarihe bıraktığını, AVM inşaatı tamamlanmasına rağmen dükkanın mal sahibi tarafından kendilerine kiralanmaması nedeniyle kararlaştırılan işletmenin fiilen açılamadığını, bu nedenle taraflar arasındaki sözleşmenin henüz başlamadan hükümsüz kaldığını, ödemiş olduğu bedelin iadesi için icra takibi başlattığını iddia etmiştir.
Davalı ise; aradaki sözleşme ilişkisini ve ödemeyi kabul etmekle birlikte, davacının sözleşmeden dönme yönündeki beyanlarının gerçeği yansıtmadığını, davacının kendilerinden aldığı işletme lisans hakkını farklı bir işyeri şube için kullanabileceğini, somut olayda kendilerinin zarar gördüğünü, davayı kabul etmediklerini savunmuştur.
Davacı ile davalı arasında ‘………….Lokantası” işletme lisansı sözleşmesi imzalandığı, sözleşme gereğince davalının ‘……” isimli Avm’de ……Lokantası işletme hakkını vermeyi taahhüt ettiği, bu nedenle davacının davalıya 40.000,00 Euro katılım ücreti ödediği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme gereğince davacıya lisans hakkı verilen Watergarden İstanbul isimli AVM’de davacının işyeri açamadığı, bu nedenle sözleşmeden dönme hakkını kullanarak vermiş olduğu katılım ücretini geri isteme hakkına sahip olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı tarafça ”davacının işletme lisans hakkını bir başka adreste kullanabileceği” belirtilmiş ise de, sözleşmede lisans hakkının belirtilen AVM’ye özgülendiği, davacının bir başka yerde bu hakkını (davalının izni ile) kullanabileceği ancak buna zorlanamayacağı, davacının iradesinin sözleşmeye devam etmeme yönünde olması nedeniyle davalının aksi yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 40.000,00 Euro TL üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4 A maddesine göre faiz uygulanmasına,
2-Alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatının reddine,
3-Alınması gerekli 9.275,40 TL harçtan peşin alınan 2.106,53 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.168,90 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 140,30 TL yargılama giderinin ve 29,20 TL başvurma harcı ile 2.106,53 TL peşin harç olmak üzere toplam 2.276,05 TL masrafın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, arta kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
6-Hüküm altına alınan miktar üzerindenn AAÜT hükümlerine göre davacı lehine 13.612,72 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/05/2018