Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1135 E. 2018/547 K. 29.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1075 Esas
KARAR NO : 2018/546 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/09/2016
KARAR TARİHİ : 29/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA, SAVUNMA, DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: …………….. markası altında uzun süreli araç kiralama işi ile iştigal ettiğini, davalı …’a ait ve davalının sevk ve idaresindeki ……plakalı aracın 11/04/2016 tarihinde şirketlerine ait ……. plakalı araca %100 kusurlu olarak çarpmak suretiyle 2.538,74 TL hasar meydana geldiğini, araçta 500,00 TL değerinde değer kaybı oluştuğunu, aracın günlük kirasının 125,00 TL olduğunu, kazanç kaybı zararından sadece davalı …’ın sorumlu olacağını belirterek toplam 3.333,74 TL zarar talep ettiklerini, 3.083,74 TL alacağın davalı …’dan olay tarihinden, …’den 12/05/2016 başvuru tarihinden itibaren avans faizi ile müştereken ve müteselsilen , 250,00 TL kazanç kaybının sadece davalı …’dan kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle: …………… plakalı traktörünün trafik poliçesinin … tarafından düzenlendiğini, dolayısıyla hasar bedelinden sorumluluğu bulunmadığını, plastak tamponun çarpmada hasarlandığını, bu nedenle de 500,00 TL değer kaybı oluşmayacağını, aracın ……….kurumuna 2 yıl süre ile kiralandığını, kira bedelinin yıllık peşin alındığını bu sebeple 2 günlük kazanç kaybı istenmeyeceğini, talebin reddi gerektiğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Kaza ile hasar arasında uyum bulunmaması nedeni ile başvurunun reddedildiğini, 06/04/2016-2017 vadeli …….. numaralı trafik poliçesinin …………plakalı araç için düzenlendiğini, kaza tutanağına göre sigortalı aracın kavşakta bekleyen …….. plakalı araca arka kısmından çarptığı anlaşıldığını, her iki araçta meydana gelen hasarların birbiri ile uyumlu olmadığının anlaşılması üzerine hasarın reddedildiğini, sigortalarda gerçek zararın giderilmesi esas olduğundan gerçek zararın ispatı gerektiğini, avans faizi talep edilemeyeceğini, belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyamız bilirkişi heyetine tevdii edilmiş olup, bilirkişiler mahkememize hitaben hazırlamış oldukları raporunda özetle: Davalı …’ın %100 kusurlu olduğunu, …… plakalı aracın kusurunun bulunmadığın,……. plakalı araçta kaza sebebiyle oluşan hasar onarım bedelinin 2.953,92, değer kaybının 3.397,25 TL olarak tespit edildiği yönünde mütalaa etmişlerdir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, trafik kazası sonucu araçta oluşan değer kaybı, hasar bedeli ve kazanç kaybının tazmini için karşı aracın zorunlu trafik sigortacısına ve sürücüsüne karış açılan maddi tazminat davasıdır.
Davacı şirkete ait ……. plakalı araca 11/04/2016 tarihinde ………plakalı araç çaprarak hasar vermiştir. DAvacı şirket hasar bedeli ile değer kaybını davalı zorunlu trafik sigortacısından, kazanç kaybının da karşı aracın sürücüsü ve işleteni olan …’dan talep etmiştir.
Dava devam ederken davacı, … yönünden feragat etmiştir. Geriye uyuşmazlık olarak sigorta şirketinden istenen hasar bedeli ile değer kaybı kalmıştır.
Davalı … şirketinin gerek 2918 sayılı yasa gerekse genel şartlar dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararlardan sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olacağı açıktır.
Makine mühendisi ve sigorta uzmanı aracılığı ile kusur durumu ve araçta oluşan hasar ile değer kaybına ilişkin inceleme yaptırılmış, bilirkişi raporunda sürücü İlhan’ın %100 oranında kusurlu olduğunu, araçta 2.583,74 TL hasar bedeli ile 3397,25 TL değer kaybı oluşacağını mütalaa etmiştir. DAvacı taraf rapora itiraz etmemiş talebini ıslah da etmemiştir. DAvalı taraf rapora itiraz etmişse de itiraz sebepleri soyut nitelikte kalmıştır. Davalı sigortanın rizikonun başka türlü meydana geldiğini, olayın anlatıldığı gibi olmadığını ileri sürmesi halinde ispat yükü kendisindedir. Ancak somut bir bilgi, belge dosyaya sunulamamıştır. Bu nedenle de davalının itirazlarına itibar edilmemiştir.
İbraz edilen bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, olayın oluşuna uygun olduğu anlaşılarak itibar edilmiştir.
Davadan evvel sigortaya 15/04/2016 tarihinde başvuru yapılmış, sigorta yönünden 8 iş günü sonra 28/04/2016 tarihinde temerrüt oluşmuştur. Bu nedenle faizin bu tarihten tarihinden başlatılmasına karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KISMEN KABULÜNE,
1-2583,74 TL hasar bedeli ile 500 TL değer kaybının davalılardan …’dan kaza tarihi olan 11/04/2016 tarihinden itibaren, davalı sigortadan 28/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline,
2-Davalı …’dan talep edilen kazanç kaybı yönünden davanın feragat nedeniyle reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 210,65 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 56,94 TL den mahsubu ile 153,71 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi gideri, 99,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.099,00 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 1.016,58 TL si ile 90,44 TL harç gideri toplamı olan 1.107,02 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte A.A.Ü.T. uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Red edilen kısım yönünden; davalı tarafından yapılan herhangi bir masraf bulunmadığından bu yönden karar verilmesine yer olmadığına,
7-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte A.A.Ü.T. uyarınca 250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan kullanılmayan bakiye kısmının karar yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak karar verildi. 29/05/2018