Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1067 E. 2019/246 K. 07.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1067 Esas
KARAR NO : 2019/246 Karar

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/09/2016
KARAR TARİHİ : 07/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 04/07/2012 tarihinde sürücü ————————sevk ve idaresindeki —- plakalı aracı ile seyir halinde iken, yolun sağ tarafından motosiklet ile seyir etmekte olan müvekkili …’a çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkilinin ağır yalandığını ve neticesinde sakat kaldığını, bu nedenle müvekkilinin kalıcı iş gücü kaybından doğan halihazırda ve geleceğe dönük maddi kaybının giderilmesi için 100,00 TL maddi tazminatın davalıya başvuru tarihini müteakip 15. İş günü bitimi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, mutad iştigalinden ger ikalan ve çalışmayarak gelir kaybına uğrayan müvekkili için 100,00 TL maddi tazminatın davalıya başvuru tarihini müteakip 15. İş günü bitimi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karıştığı ifade edilen ———- plakalı araç müvekkil şirket tarafından — vadeli — nolu Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, Müvekkili Şirketin Sorumluluğu Trafik Poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, Yapılacak yargılamada araçların kusur durumlarının tespit edilmesi gerektiğini, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, meblağ sigortası olmadığından, poliçede üst limit olarak belirlenen tutarın her olayda otomatik olarak ödenmesi mümkün olmadığını, Mütevekkili şirket, ancak sigortaladığı araç işletenin sorumluluğu nispetinde zarardan sorumlu tutulabileceğini, Bunun için öncelikle kazada kusur durumunun tespiti gerektiğini, dava konusu olayda, davacı yanın kusuru ve varsa aracın kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, davacı, kusurlu karşı araç sürücüsü olup bu yönüyle kendi kusurundan faydalanamayacağı, üstelik davacı yanın ehliyetsiz araç kullandığı gözetildiğinde bu yönüyle müterafik kusurunun da indirilmesi gerektiğini, bu nedenle usulüne uygun başvuru yapılmadığından KTK md.97 gereği davanın reddine karar verilmesini, sigortalı araç hususi olduğundan ticari faiz taleplerinin reddine, dava konusu olay iş kazası teşkil ediyor ise 5510 sayılı kanun ve TBK md.55 gereği davacıya bağlanacak gelirin peşin sermaye değerinin ve diğer rücuya tabi ödemelerin —– Güvenlik Kurumundan sorularak tazminattan indirilmesine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili 20/12/2018 tarihli dilekçe ile; davacı taraf ile sulh olunduğunu yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekili 06/03/2019 tarihli dilekçesi ile; davalı şirket ile dava haricinde sulh oldukları, davadan feragat ettiklerini, davalı taraf ile karşılıklı şekilde avukatlık vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin buılunmadığını beyan ederek davadan feragatleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamenin denetlenmesinde davadan feragat yetkisinin olduğu görülmüştür.
HMK’nun 307 – 309 ve devamı maddeleri gereğince feragat davayı kesin hüküm gibi sonuçlandıran, karşı taraf ve mahkemenin muvafakatına bağlı olmayan taraf işlemi olmakla, davacı yanın feragati nedeniyle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
1-Alınması gereken 44.40 TL karar harcına karşılık peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL 6183 Sayılı Kanunun 106. maddesinde belirtilen 20,00 TL olan terkin sınırının altında kaldığından tahsiline YER OLMADIĞINA,
2-Davacı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Talep olmadığından davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı