Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1037 E. 2018/141 K. 13.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1037 Esas
KARAR NO : 2018/141 Kara
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/09/2016
KARAR TARİHİ : 13/02/2018
KARAR YAZIM TARİHİ : 08/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA, SAVUNMA, DOSYA KAPSAMI:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket nezdinde ……nolu kasko poliçesi ile ….. plakalı kamyonu sigortaladığını, araç seyir halinde iken …’nin trafik sigortacısı …’ün maliki, …’ün sürücüsü olduğu …. plakalı kamyon sol şeride geçtiğinde sol arka kısmı ile müvekkile sigortalı aracın sağ ön kısmı birbirine çarpması sonucu çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucu davalıların %100 kusuruna karşılık gelen 55.700,00 rücuen tazminat alacaklarının ödeme tarihi olan 13/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi, yargılama giderleri ile vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmişitr.
Davalı … şirketi cevap dilekçesinde özetle: Davacı tarafın ….. plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMSS ile sigortalandığını, davanın müvekkili şirket açısından reddi gerektiğini, kendi sigortalı aracın davacının zarar görmesinden kusuru olmadığını, davacı tarafa ait aracın tam hasara uğrayıp uğramadığının araştırılması gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, müvekkil şirketin dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olduğu, arz edilen sebeplerle aleylerine haksız olarak açılan davanın reddini, davacının davasının ispatı halide, müvekkili şirketin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmaması, olmaz ise, asıl alacak yargılama giderleri ile avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, faizin en erken dava tarihinden başlatılmasını, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, hukuki niteliği itibari ile sigorta şirketinin kendi sigortalısına ödediği araç hasar bedelini, kazaya sebebiyet veren karşı aracın sürücü, işleten ve zorunlu trafik sigortacısına rücu ettiği alacak davasıdır.
Davacı … şirketi, …… plakalı aracın genişletilmiş kasko sigortacısıdır.
…. plakalı araç ile … plakalı araç arasında …. tarihinde trafik kazası meydana gelmiş, davacı … şirketi kasko poliçesi kapsamında sigortalısına 13/05/2016 tarihinde 55.700,00TL ödeme yapmıştır. İş bu dava ile sigorta şirketi, karşı aracın sürücüne, işletenine ve zmms şirketine iş bu davayı açmıştır.
Poliçe ve hasar dosyası ile davacı tarafın ödeme makbuzlarının dosyaya girmesi sağlanmıştır. Davacı tarafından yapılan ödememin, kasko teminatı kapsamında kaldığı, kazanın teminat tarihleri arasında kaldığı, yine davalının sigorta poliçesinin geçerli olduğu ve talebin teminat dahilinde olduğu konusunda ihtilaf yoktur.
Hiç kuşkusuz 2918 sayılı yasa ve ZMSS genel şartlarına göre, davalı … şirketi, kendi sigortalısının kusuruna isabet eden kısım ve poliçe limitleri dahilinde meydana gelen hasardan sürücü ve işleten ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaktır.
Dosyamız bilirkişilere tevdiine karar verilmiş olup, bilirkişiler mahkememize hitaben sunmuş oldukları raporunda özetle: Meydana gelen kazanın önlenebilir bir kaza niteliğinde olduğu, kaçınılmazlık faktörünün etkisinin olmadığı, …… plakalı kamyon sürücüsü’nün %70, 34 BG 0708 plakalı kamyonun sürücüsü %30 oranında kusurlu olduğunu, …. plakalı kamyonun kaza öncesi bedelin 102,00 TL, sovtaj bedelinin ise 46.300,00 TL olarak belirlendiğini, eksper tarafından tespit edilen hasar bedeli ise 55.700,00 TL’nin davacı tarafından sigortalısına ödendiğini, davacının sigortalısı …….un %70 kusurlu olduğu, davacının davalılardan %30 oranında 16.710,00 TL rücuen tazminat talep edebileceği yönünde mütalaa etmiştir. Bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, olayın oluşuna uygun olduğu anlaşılmıştır.
Kusur tayini bakımından yapılan tespit, özellikle kaza tespit tutanağı ve olay yeri krokisi ile uyumlu görülmüş, davalı tarafın kusura ilişkin itirazlarına itibar edilmemiştir.
Keza raporun, makine mühendisi tarafından hazırlanan teknik değerlendirmeleri de isabetli bulunmuş, ödenen tutarın kadri maruf olduğu görülmüş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Ödenen tutar olan 55.700,00 TL’nn %30 u 16.710TL olup, davalılar ödemenin ancak bu kadarlık kısmından sorumludur.
Hem davalının sigortaladığı hem de davacının sigortaladığı araçlar ticari araçlar olup, poliçelerin tarafların tümü için ticari işletmeleri ile ilgil olması nedeniyle faizin türü avans faizi olarak belirlenmiştir. Yargıtay 17. HD.nin de bu yönde kararlarına rastlanmıştır. (Y 17 HD, 2014/15561 E, 2017/2157 K, “zarara sebebiyet veren araç ticari taksi olduğundan avans faizi verilmesi gerekir” şeklinde içtihatta bulunulmuştur. Yine Y, 17 HD.nin 2016/5407 E, 2017/2331K sayılı ilamda “bu aracın sebep olduğu zarara ilişkin sorumluluk belirlenirken, aracın vasfı ve kullanım amacı göz önünde bulundurulmalıdır” şeklinde içtihatta bulunulmuştur.)
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kısmen kabulüne;
16.710,00 TL nin ödeme tarihi olan 13/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı yasanın 2/2 maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine; fazlaya ilişkin kısmın reddine;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 1.141,45 TL nin davacı tarafından peşin yatırılan 951,22 TL den mahsubu ile 190,25 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte A.A.Ü.T. uyarınca 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi gideri, 215,50 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.215,50 TL nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 364,65 TL si ile 984,72 TL harç gideri toplamı olan 1.349,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5- Red edilen kısım yönünden; davalı tarafından yapılan herhangi bir masraf bulunmadığından bu yönden karar verilmesine yer olmadığına,
6-Red edilen kısım yönünden ; Karar tarihinde yürürlükte A.A.Ü.T. uyarınca 4.638,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısmının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/02/2018