Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1032 E. 2019/1272 K. 02.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/86 Esas
KARAR NO : 2019/1259

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/11/2015
KARAR TARİHİ : 28/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkili şirket ile davalı … Ticaret şirketi arasında —– tarihli sözleşme imzalandığını, sözleşme uyarınca keşidecisi müvekkili şirketine ait lehtarı ———- tanzim tarihli ve —————- vade tarihli olan senetlerin bedelsizliğinin tespiti ile davalı ….—– ye borçlu olmadıklarının tespitine ve müvekkili şirketi iadesine takas yolu ile devredilen iş makinaları bedelleri arasındaki farktan dolayı müvekkil şirketi ödenmesi gereken ———-davalı şirket tarafındanmüvekkil şirkete temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
SAVUNMA :Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalı tarafa tebliğ edildiği, davalı tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmadığı anlaşılmıştır.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Davacı, davalı ile ——- tarihinde imzaladıkları sözleşme gereğince iş makinelerinin takas edilmesi ve bakiye —————– davalıya ödeneceği konusunda anlaştıklarını, her biri ——adet senet imzalayarak davalıya verdiklerini, davalının vereceği iş makinesi bedelinin ——- kendilerinin takasa verecekleri iş makinesi bedelinin ————– tutarlı olduğunu, davalı şirket ile daha sonra yapılan görüşmeler sonucunda, davalı şirketin devredeceği iş makinesi bedelinin —— olması konusunda sözlü olarak anlaşmaya vardıklarını, bu nedenle sözleşme şartlarının değiştiğini, imzalanan senetler ile ilgili borcun kalmadığını, yapılan senet ödemelerinin de sehven yapıldığını, senetlerin bedelsizliği ile oluşan farktan dolayı———- kendilerine iadesini talep etmiştir.
Davalı ise, süresi içinde cevap dilekçesi sunmamakla birlikte; yargılama sırasındaki beyanlarında “davacı iddialarının doğru olmadığını, davacıya değeri daha düşük bir makine verildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, sözleşmenin gayet açık olduğunu, bunun aksini gösterir bir anlaşmanın da bulunmadığını” savunmuştur.
Tarafların tacir olması nedeniyle, tarafların defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davacı adresinin ——- olması nedeniyle talimat aracılığıyla aldırılan ——- tarihli mali müşavir bilirkişi ——— raporu uyarınca; davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıya düzenlemiş olduğu ——–tutarlı fatura ile davalının davacıya düzenlemiş olduğu ————–tutarlı faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, buna göre davacının davalıdan ——- alacaklı göründüğü anlaşılmıştır.
Davalı defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyaya sunulan —— tarihli mali müşavir bilirkişi ——–raporu uyarınca; davalı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davalının sözleşmede kararlaştırılan ——– tutarlı senetleri ve ——— tutarlı takas konusu makineyi kayıtlarına intikal ettirdikten sonra, kendi sattığı makineyi ——— fatura etmiş olması nedeniyle, kendi kayıtları uyarınca davacıya —— borçlu göründüğü anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davalının sözleşmede kararlaştırılan iş makinesinin değeri —- olmasına karşın, bunu ——- olarak fatura etmiş olmasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Davacı bu durumu “Tarafların haricen görüştükleri ve sözleşme şartlarını sözlü olarak değiştirmiş olması”na bağlamaktadır. Oysa taraflar arasındaki 25/09/2014 tarihli sözleşmenin değiştirildiğine dair dosyaya yazılı bir delil sunulamamıştır. Davalı tarafından davacıya sözleşme gereğince verilmesi kararlaştırılan————– marka iş makinesinin, davalı tarafından düzenlenen faturada açıkça seri numarasıyla birlikte belirtilmiş olması karşısında, davalının davacıya sözleşmede kararlaştırılan iş makinesini vermiş olduğunun kabulü de zorunludur. Somut olayda davalının sözleşme gereğince edimini sözleşmede kararlaştırılan şekilde ifa ettiği anlaşılmış, sadece davalının —— olan makine değerini ——-olarak fatura etmesi şeklinde usule aykırı bir durumun olduğu görülmüştür. Davalının eksik fatura bedeli düzenlemesinin, ortada geçerli bir sözleşme var iken sözleşme şartlarının değiştirilmesi olarak yorumlanması hukuken mümkün değildir. Bu durumun muhasebe ve vergi yönünden cezayı gerektirmesi hariç tutulmak üzere, somut olayda davalı aleyhine sözleşme şartlarının değiştirildiği ve alacaklı iken davacıya borçlu olduğu gibi hakkaniyete aykırı bir sonuca varılması usul ve yasaya uygun değildir. Kaldı ki davacı, sözleşme gereği düzenlenmiş olan senetlerden bir kısmını ödemiş olup, bunun davacı tarafından iddia edildiği gibi sehven yapıldığının kabulü de hayatın olağan akışına aykırı olacaktır. Tüm bu açıklamalar ışığında, taraflar arasındaki sözleşmenin yapıldığı şekli ile geçerli olduğu ve sonradan değşitirildiğine dair bir delil de bulunmadığı anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken ————- karar harcının peşin alınan——–den mahsubu ile bakiye —– karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı lehine —– uyarınca taktir edilen —–vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.