Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/993 E. 2018/650 K. 21.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/993 Esas
KARAR NO : 2018/650
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/10/2015
KARAR TARİHİ : 21/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA ve SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 12/07/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında dava dışı sürücü ……..sevk ve idaresindeki davalı … şirketine sigortalı…….. plakalı kamyonette davacının yolcu olarak bulunduğunu kazada davacının kusuru bulunmadığını kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını bu nedenle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1000 TL daimi sakatlık tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin sunduğu cevap dilekçesinde özetle, davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, derdestlik itirazlarının bulunduğunu,kusurun ve maluliyetin araştırılması gerektiğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE :
Dava, tek taraflı trafik kazası nedeniyle araçta yolcu olarak bulunan davacının, aracın zorunlu trafik sigortacına karşı açtığı, kalıcı sakatlıktan doğan iş gücü kaybın nedeniyle maddi tazminat davasıdır.
12.07.2012 tarihli kazada, …… plakalı aracın kayalara çarpıp uçuruma devrildiği kazada davacı yolcu olup, yaralanmış, dava dışı bir başka yolcu da vefat etmiştir.
Olayla ilgili ceza soruşturması yapılmış, akabinde ceza davası açılmıştır. Görülen ceza davası uyaptan celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı …, kazaya karışan…… plakalı aracın kaza tarihinde zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olup bu sıfatı ile doğan zarardan , dava dışı sigortalısının sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti içinde kalmak şartı ile sorumludur.
Bu çerçevede, öncelikle davacının tedavi evrakları toplanmış; Adli Tıp kurumundan yaralanmanın derecesi ve sonuçları yönünden rapor alınmış olup; bu raporlar davacının kaza nedeniyle davacının % 30,2 kalıcı maluliyetinin oluştuğu, 9 ay kadar da iyileşme sürecinin olacağı tespit edilmiştir. Meydana gelen yaralanmaya göre ATK tarafından verilen raporun olaya, dosyaya, usul ve yasaya uygun olduğu görülmüştür.
Şavşat Asliye Ceza Mahkemesinin ….. E, ….. K sayılı dosyası celp edilerek dosyamız içine konmuştur. Ceza yargılaması sonucunda sürücü kusurlu kabul edilerek taksirle ölüme neden olma suçundan mahkumiyetine karar verilmiş, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. CMK.nin 231. maddesine göre verilen HAGB hükmünün kesinleştiği görülmüştür. Ceza dosyasındaki kusur değerlendirmesi ile mahkememizce alınan kusur raporu aynı doğrultudadır.
Maluliyetin tespitinden sonra bir sigorta uzmanı ve bir aktüer hesap uzmanından rapor alınmış, bu raporun da usul ve yasaya uygun olduğu, denetime elverişli olduğu, zararın miktarına ilişkin hesaplamaların isabetli olduğu görülerek hükme esas alınmış, hatır taşıması indirimine ilişkin mütalaaya ise itibar edilmemiştir.
Yargıtay 17. HD.nin kararlarında sık sık tekrarlandığı üzere, hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK.’nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hâkim, tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı gibi olayın özel şartları göz önüne alınarak araştırma ve inceleme yapılması gerekmektedir. (17. HD, 2015/9927 E, 2018/999K) Somut olayda, sürücü, emaneten aldığı kamyonetle kooperatif seçimlerine katılmak üzere davacının da aralarında bulunduğu bir kaç kişiyle birlikte kamyonete binmişlerdir. Köy içinde yol çalışması olması nedeniyle sürücü köyün üst kısmında bulunan orman yolundan gitmiştir. Davacının, ceza yargılamasında tanık olarak verdiği ifadede, sürücünün normal bir hızda gittiğini, aracın saatte 30-40 km hızla gittiğini, yolun stabilize olması ve bozuk olması nedeniyle kaza yaptıklarını beyan etmiştir. Tüm bu koşullar göz önüne alındığında ortak bir amaçla yola çıkıldığı, sırf davacının özel bir işi veya daveti nedeniyle yola çıkmadıkları, sürücünün alkollü olmadığı, davacının uğradığı zarardan hatır taşıması nedeniyle yüksek bir oranda indirim yapılmasının yerinde olmayacağı kanaatine varılmış, takdiren %10 oranında indirim yapılmasına karar verilmiştir. Davacının kalıcı sakatlık nedeniyle uğradığı maddi zararı 250.723,66 TL olup, %10’u 25.072,36 TL olup, bu kısım indirildiğinde geriye 225.651,294 TL eder ancak poliçenin limiti 225.000TL olduğundan davalı … poliçe limiti kadar sorumlu olacağından 225.000TL üzerinden hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
Davanın KABULÜNE;
225.000TL nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine;
1-Alınması gerekli 15.369,75 TL harcın davacı tarafça yatırılan 27,70 TL peşin harç ve 766,00 TL ıslah harcından mahsubu ile 14.576,05 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 19.450,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 27,70 TL peşin harç, 766,00 TL ıslah harcı, 1.600 TL bilirkişi ücreti, 314,55 TL posta-tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.708,25 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2018