Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/954 E. 2019/181 K. 27.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/954 Esas
KARAR NO : 2019/181

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2015
KARAR TARİHİ : 27/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2014 yılından bu yana davalıdan çeşitli evsaf ve mahiyette makine ve teçhizat satın aldığını, taraflar arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, müvekkilinin satın almak istediği emtianın siparişini öneri mahiyetinde davalıya bildirdiğini, bazen sipariş bedelinin bir kısmını, bazen de tamamının davalının banka hesabına yatırıldığını, davalının siparişi kabul ettiğini bildirdiğinde sipariş tarihinden itibaren en geç 30 gün içerisinde siparişin hazırlanıp müvekkiline teslim edildiğini, bu kapsamda müvekkilinin davalıya toplamda 307.991,77 Euro ödemeye karşılık 184.135,11 Euro tutarlı malı müvekkiline teslim ettiğini, bakiye 123.856,66 Euro tutarlı malı ise teslim etmediğini, bu alacağın tahsili için İstanbul Anadolu ——-.İcra Müdürlüğü’nün 2015/7575 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, itiraz üzerinde takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin paravan bir şirket olduğunu, keza müvekkili şirketin ihracat departmanında çalışan dava dışı ——- tarafından kurulduğunu veya kurdurulduğunu, bu şirketin kuruluş işlemleri, mal sevkiyatları, nakliye ve gümrükleme işlerinin adı geçen bu kişi tarafından mesai saatleri içerisinde, işvereni için harcaması gereken zamanı çalarak ve işverene ait bilgisayar kullanılarak yürütüldüğünü, ———– çalıştığı dönemde bu şirketi kurarak kendilerinin müşterilerini ele geçirmek suretiyle davacı şirket üzerinden satışlar yaptığını, haksız rekabette bulunduğunu, bu durum öğrenilince —- işten çıkarıldığını, kendilerinin markasını kullanan davacı şirkete fikri sınai haklar mahkemesinde dava açtıklarını, sorumlular hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, davacının sipariş edilen malları almakla yükümlü olduğunu, davacının müvekkilinden talep edebileceği bir alacağının bulunmadığını, talep edilen alacak miktarının, ibraz edilen fatura, banka dekontları, cari hesap özetleri ve müvekkili şirket ticari kayıtları ile uyuşmazdığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu ———-.İcra Müdürlüğü’nün 2015/7575 Esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacı/alacaklı tarafından, davalı/borçlu aleyhine, cari hesap alacağı olarak 123.765,35 Euro alacağın tahsili için başlatılan icra takibi olduğu, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, borca itirazın süresinde olduğu, davanın süresinde açıldığı anlaşıldı.
Tarafların fatura, irsaliye ve sipariş listeleri, banka havaleleri, yazışmaları,———– kayıtları, İstanbul Anadolu————- belgeleri, İstanbul Anadolu ———- Soruşturma dosyası, İstanbul Anadolu ——-.Fikri ve Sınai Haklar hukuk mahkemesinin ———— Esas sayılı dosya örneği, İstanbul Anadolu CBS ————–Soruşturma dosyası örneği, İstanbul Anadolu ——–.İş mahkemesinin 2015/784 Esas sayılı dosya örneği celp ve ibraz edilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
Dava; davacının sipariş yoluyla alışveriş yaptığı davalı şirkete ödemiş olduğu peşin tutar karşılığı emtianın kendilerine teslim edilmediği iddiası ile başlatılan takibe itirazın iptali davası olup, davalı taraf ise davacı şirket sahibinin kendilerinin çalışanı ————– olduğunu, çalıştığı dönemde bu şirketi kurarak kendilerinin müşterilerini ele geçirmek suretiyle davacı şirket üzerinden satışlar yaptığını, haksız rekabette bulunduğunu, bunu öğrenince —————işten çıkardıklarını, kendilerinin markasını kullanan davacı şirkete fikri sınai haklar mahkemesinde dava açtıklarını, savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını, davacı şirketin paravan şirket olduğunu, sipariş edilen malları almakla yükümlü olduğunu iddia etmektedir.
Davacının ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacının kendi ticari defter ve kayıtlarına göre; ——— yıllarında davalıya 306.156,31 Euro ödeme yaptığı, aynı dönem içinde davalıdan 198.493,13 Euro fatura aldığı ve davacının fazladan yapmış olduğu ödemelerden dolayı davalı şirketten 107.663,18 Euro bakiye alacaklı göründüğü tespit edilmiştir.
Davalının incelenen ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davalının ticari defterlerindeki fatura ve ödeme hareketlerinin incelenmesinde; 2014 ve 2015 yılında davacı şirkete toplam 198.245,81 Euro fatura kestiği, davacıdan aynı dönem için toplam 306.156,31 Euro ödeme aldığı, bu durumda davalının ticari defterlerine göre davacıya 107.910,50 Euro borçlu göründüğü anlaşılmaktadır.
Tarafların ticari defterlerinde bakiye davacı alacağı konusunda uyuşmazlık olmamakla birlikte, asıl uyuşmazlık; davacının siparişini yapıp ta henüz almadığı ve siparişin iptal ettirmediği malların henüz teslim edilmemiş olması iddiasından kaynaklanmakta olup, davalı tarafın takip tarihi itibariyle davacının peşin ödediği para için vermiş olduğu siparişleri üretiğini ve teslime hazır vaziyete getirildiğini ispat yükümlülüğü mevcuttur, davalı taraf delillerin arasında davacının ödemeleriyle örtüşen, faturası henüz kesilmemiş bir sipariş kaydı ile davalının sipariş edilen davacı mallarını üreterek davacı şirkete gönderdiğini belirten fatura veya teslim belgesini dosyaya sunmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca herhangi bir teslimat çizelgesi sunmamış, hazır olduğu iddia ettiği ürünleri de teslim etmemiştir.
Davalının çalışanı hakkında davacı ve başka şirketlerle işbirliği yaparak davacı şirketin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet iddiaları ile hem Fikri Sınai Haklar hukuk mahkemesinde hem de Cumhuriyet Savcılığında soruşturma yapıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının ve davalının usulüne uygun tutukları ticari defter ve kayıtlarına göre davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 107.663,18 Euro alacağı bulunduğu, bu miktarın davalı kayıtlarında biraz daha yüksek olmasına rağmen davacının kendi kayıtları aynı zamanda aleyhine de delil teşkil edebileceğinden davacı kayıtlarının nazara alınması gerektiği anlaşılmakla, bu miktar üzerinden davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulü ile davalının İstanbul Anadolu—–. İcra Müdürlüğünün ———– Esas sayılı dosyasında borca itirazının kısmen iptali ile takibin 107.663,18-EURO asıl alacak üzerinden devamına, takipten itibaren asıl alacağa 3095 sayılı yasının 4/a maddesi uyarınca faiz yürütülmesine,
2-Alacak likit olduğunda, alacağın tahsil tarihindeki Efektif Satış Kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Alınması gereken 24.474,21 TL karar harcına karşılık peşin alınan 4.208,71 TL ve icra dosyasında alınan 1.751,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 18.513,85 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
5-Yargılama Giderleri;
a)Davacı tarafından yapılan 3.000,00 TL bilirkişi gideri ve 190,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 3.190,50 TL’nin davanın kabul edilen kısmına isabet eden 2.775,41 TL’si ile 4.240,51 TL harç gideri toplamı olan 7.015,92 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Davalı tarafından yapılan 24,00 TL yargılama giderinin davanın reddedilen kısmına isabet eden 3,12 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Vekalet Ücretleri;
a)Davacı lehine davanın kabul edilen kısmı üzerinden ————– uyarınca taktir edilen 27.446,89 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Davalı lehine davanın reddedilen kısmı üzerinden ————— uyarınca taktir edilen 6.244,33 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekili ile Davalı vekilinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.