Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/915 E. 2019/559 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/915 Esas
KARAR NO : 2019/559 Karar
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/08/2015
KARAR TARİHİ: 16/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilleri ———– günü mülkiyeti diğer müvekkilleri——- ait olan——- plaka sayılı araçla———- Mahallesi’nde tek yönlü trafiğin aktığı——–Sokak üzerinden kontrolle seyir halindeyken; yine ——–üzerinden yokuş aşağı hızlı bir şekilde seyir halinde olan ve sola dönülmez levhası olmasına rağmen müvekkilinin geliş yönüne doğru ——- dönen davalı — ——– plaka sayılı ticari araç müvekkilinin aracına fren dahi yapmadan hızlı bir şekilde çarptığını, müvekkilinin sürücü ——— yaralanarak hastaneye kaldırılmış olmakla araçta da ağır maddi hasar meydana geldiğini, bu sebeple ortaya çıkan maddi hasarın giderilmesi ile müvekkilim———yapılan tüm tedavilere rağmen yüzünde iz kalması hasebiyle huzurdaki işbu maddi ve manevi tazminat davasının açılması gereği hasıl olduğunu, bu nedenle de ——–TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen ——— için poliçe limiti dahilinde) alınarak müvekki——– ödenmesini, müvekkilinin — —- açısından ——-TL manevi tazminatın da kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalılardan ve manevi tazminat klozu bulunması halinde ——— müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile ödenmesini, müvekkili —— açısından da ——– TL manevi tazminatın da kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan ve manevi tazminat klozu bulunması halinde —— müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile ödenmesini, müvekkilim——— ait olan aracın pert olmaması halinde değer kaybına ilişkin olarak tazminat hakkımız saklı kalmak kaydıyla yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine, karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP : Davalı ——– Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle: ——– plakalı aracın 25.05.2015 tarihli kaza nedeniyle kasko sigorta poliçesinin müvekkil şirket tarafından yapıldığı beyan edilerek dava açıldığını, ancak yapılan incelemeler sonucunda konu plakalı aracın kaza tarihinde müvekkil şirkete kayıtlı bir poliçesinin olmadığı tespit edildiği, konu aracın bu tarihte başka bir Trafik Sigorta poliçesi ve Kasko Sigorta poliçesi mevcut olmadığından ———- sorumluluğuna gidilmesi gerektiğini, bu nedenle kaza tarihinde konu plakalı aracın müvekkil şirket tarafından tanzim edilen poliçesi olmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalılar ——— vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin işbu davada hiçbir şekilde sorumluluğu ve kusuru bulunmadığını, müvekkili şirketin aracıı devamlı surette kullanan diğer davalı ———–olduğunu, ———-müvekkili şirketin çalışanı olup dava konusu araç kendisine tahsis edilmiş olduğundan müvekkil şirketin mezkur kaza ile herhangi bir ilgisi ve kusuru bulunmadığını, tacir olmayan müvekkil aleyhine ikame edilen işbu davanın kesinlikle bir ticari dava olmadığı haksız fiilden kaynaklanan davada Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu izahtan vareste olduğunu işbu davada sayın Mahkeme görevli ve yetkili olmayıp, müvekkil açısından istanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemeleri görevli ve yetkili olduğunu, bu sebeple, dava konusu aracın davalı———— fiili hakimiyetinde iken oluşan kaza ile ilgili olarak, müvekkilin herhangi bir hukuki ve cezai sorumluluğu kesinlikle söz konusu olmadığını, dava dilekçesinde belirtilen hususların ve buna bağlı taleplerin, dava konusu kaza esnasında araçta bulunmayan, aracı kullanmayan ve hiçbir sorumluluğu bulunmayan müvekkil tarafından kabulü mümkün olmadığını, mahkemenin görevsizliği sebebiyle davanın reddini, müvekkilinin herhangi bir davalı ehliyeti, husumet sıfatının bulunmaması sebebiyle davacının davasının müvekkil açısından husumet yokluğu sebebiyle reddine, mesnetsiz ve kötü niyetli davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile trafik kazasına nedeniyle araç maliki davacı ——–davalılardan talep ettiği aracında meydana gelen hasar bedelinin tazmini amacıyla açtığı maddi tazminat davası ile, meydana gelen trafik kazası nedeniyle her bir davacının kaza nedeniyle davalılardan talep ettiği manevi tazminatın tahsili amacıyla açılan tazminat davasıdır.
———-kayıtlarının celbi için ———– hasar dosyasının celbi amacıyla sigorta şirketine, tedavi evraklarının celbi amacıyla —— Hastanesi’ne, ——– araştırması için ——–Müdürlüğü’ne, ve ————— yazılan müzekkerelere ikmalen cevap verilmiştir.
Davacı tanığı —– beyanında :” Ben kaza sınrasında olay yerinde değildim. Sonrasında hastaneye gittim. Aracı kardeşim ———- kullanıyordu. Davacı babam ——–olay yerinde değildi. Kaza neticesinde kardeşimin yüzü sarılmıştı. Her yeri kan içindeydi. Kardeşimi o şekilde görünce babam annem ve ben çok üzüldük. Hatta annem ve babam sinir krizi geçirdi. Aynı gün kardeşim tedavisi yapıldıktan sonra taburcu oldu. Yüzü sargılıydı. Günlük pansuman yapılıyordu. 1 hafta yapılması gerekliydi. Olaydan 1 hafta sonra babam yaşadığı stres nedeniyle kalp krizi geçirdi. Öncesinde babam by pass ve açık ameliyat olmuştu. Olaydan sonra psikolojisi bozuldu. Araç için kredi çekmişti. Krediden dolayı da sıkıntı yaşadı. Kardeşim kazadan önce kuaförde çalışıyordu. Kendisi bekardır. Şuan yine başka bir kuaförde çalışmaktadır. Kazadan sonra bir , bir buçuk ay kadar çalışamadı. Kazadan sonra hastaneye gidip psikolojik destek almadı. Ancak psikolojisi bozuldu. Olaydan sonra evde duramıyordu. Kazanın etkisiyle acı elem duydu. Kazadan önce çalıştığı yerde yaklaşık 1.300,00 TL alıyordu. Şimdi yine aynı miktarda ücret almaktadır. Yüzünde ki izlerden dolayı rahatsız oldu geçmeyeceğini düşünüyordu. Güneşe izler daha da büyümesin diye çıkmamaktadır” yönünde görüş belirtmiştir.
Davacı tanığı———- beyanında ; “ben olay esnasında yoktum. Davacı——— benim çok yakın arkadaşım olur. Kazadan sonra evine gittim. Evine gittiğimde yataktaydı yüzü sarılı şekildeydi. Annesi babası kardeşleri ve kendisi yaşanan kazadan dolayı büyük bir psikolojik bozukluk içerisindeydiler. Babası daha önce kalp krizi geçirmişti. Davacı ———kafadan yara aldığı için babası endişe duyuyordu. Oldukça üzüntülüydü. Davacı —– sonraki görüşmelerimizde yüzündeki izlerden dolayı tedirginlikleri vardı. Geçmeyeceği yahutta iz kalacağı şeklinde düşünceleri vardı. Maddi anlamda orta düzeyde oldukları için kazadan dolayı maddi ve manevi destek alamadı. Psikolojisi bozuldu. Kazadan önce kufaörlük yapıyordu. Kazadan sonra yaklaşık olarak bir bir buçuk ay işsiz kaldı. Şuan hali hazırda kuaförlük yapmaktadır. Ne kadar aldığı konusunda bilgim yok” yönünde görüş belirtmiştir.
Davalı tanığı——- beyanında ;” Kazanın yaklaşık 5 – 10 metre gerisinde karşıdan karşıya geçmek için yolu kontrol ettiğimde hızlı bir aracın geldiğini farkedip geçmesini bekledim. Ben geçktikten 5 – 10 metre sonra bu hızlı gelen aracın davalı —‘un aracına sol önden çarptığını gördüm. Davacı —– ‘un emniyet kemeri takılı değildi ve telefonla konuşuyordu” yönünde görüş belirtmiştir.
Maluliyet açısından;——- ilgili ihtisas dairesinden davacının maluliyetine ilişkin rapor alınmış olup; —— tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığından sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olt tarihinden itibaren 1 (bir) haftaya kadar uzayabileceğini mütalaa etmişlerdir.
Kusur açısından; ———- ilgili ihtisas dairesinden kusur raporu alınmış olup kusur raporunda özetle, Davalı sürücü ——– %40 (yüzde kırk) oranında kusurlu, Davacı sürücü ———-%60 (yüzde altmış) oranın kusurlu, park halindeki ———-plakalı kamyon sürücüsünün kusursuz olduğu yönünde mütalaa etmişlerdir.
Mahkememiz yargılama aşamasında —Kürsüsünden seçilen 3 kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup bilirkişiler sunmuş olduğu raporda özetle; Davacı—— maliki olduğu —— plakalı otomobilin kazada yaralanan sürücüsü davacı ——— %60 (altmış), davalı —— maliki olduğu, davalı ———-ne ZMSS (Trafik) Poliçesi İle sigortalı ——plakalı aracın sürücüsü diğer davalı ——- %40 (kırk) oranlarında kusurlu sayılmalarının uygun olacağı yönünde mütalaa etmişlerdir.
Tarafların itirazları doğrultusunda—–Trafik Kürsüsünden seçilen 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan ek raporda özetle: Heyetlerince kaza yerinde yapılan inceleme ve itiraz dilekçelerinde öne sürülen hususlara göre 03.03.2017 tarihli kök raporlarındaki kusur oranları ile gerekçelerinin değişmesi için bir sebep görülemediği, davacı tarafça öne sürüldüğü üzere, davalı tarafa ait aracın kaza yerinde sola dönüş yasağı işareti olmasına karşılık, bu tarafa dönüş yaptığını gösteren ve dosyaya eklenecek kamera kaydına ait CD’den bu durumun tespiti halinde , araç sürücülerinin kusur oranlan hakkında yeni bir değerlendirme yapılabileceği yönünde mütalaa etmişlerdir.
——– Kürsüsünden seçilen 3 kişilik bilirkişi heyetinden alınan 2. ek raporda özetle: 03/03/2017 tarihli kök rapordaki kusur değerlendirmesinin değişmesi için bir neden görülmediğini, rapordaki gerekçelere dayalı olup ——- plakalı aracın sürücüsü davacı ———-%60 (altmış), ——– plakalı aracın sürücüsü davalı ——–%40 (kırk) oranlarındaki kusurlu sayılmalarının uygun olacağı şeklindeki görüş ve kanaatlerini aynen korudukları yönünde mütalaa etmişlerdir.
İstanbul Anadolu 42. Asliye Ceza Mahkemesi’ne dava konusu kaza nedeniyle taksirle yaralama suçundan dava açılmış olup; kusur yönünden ———- tarihli raporu incelendiğinde dosyamız davalılarından ———- asli kusurlu, dosyamız davacısı ——– ise tali kusurlu olduğu düzenlenmiştir.
Kusura ilişkin ——————-Kürsüsünden ibraz edilen rapor, tüm taraf itirazlarını karşılamış olup, kaza tespit tutanağı, ceza dosyası , hasar dosyası ile örtüştüğünden ve kamera kaydına dair CD incelemesi neticesinde incelenip, denetlenebilir olduğundan ——- plakalı aracın sürücüsü davacı ———- %60 (altmış), ——– plakalı aracın sürücüsü davalı ———n %40 (kırk) oranlarındaki kusurlu sayılmalarına dair rapora itibar edilmiştir.
Maddi tazminat talep konusu araçtaki hasar bedelinin tespiti uzmanlık gerektirmekle; Dosyamız Makina Mühendisi bilirkişisine tevdi edilmiş olup, bilirkişice mahkememize hitaben hazırlamış olduğu raporunda özetle: Davacının talep ettiği 1.000 TL hasar bedelinin uygun olduğu kanaktine varılmıştır. Davaya konu —— plakalı araç ——— poliçe numarası ile ——— tarihleri arasında davalı ———ZMMS, trafik sigortası teminatı altında olduğu, davacıların talep ettiği 1.000 TL hasar tazminatından diğer davalılarla beraber müştereken ve müteselsilen kusur oranında sorumlu olduğunu, Karayolları Trafik Kanuna göre, işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğunu, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar maddesi uyarınca davalı ———-plakalı araç sürücüsü ——— davacıların talep edebileceği tazminattan diğer davalı ile birlikte müştereken ve müteselsilen, kusur oranında sorumlu olduğunu, davalı ——– plakalı araç sürücüsü ——- kaza tarihi——- tarihi itibar ile davalı ———bildirim yapılıp yapılmadığı, evrakların ulaştırılıp ulaştırılmadığı yönünde dosyada kayıt olmadığından dava tarihi —— tarihi itibari ile faizden sorumlu olduklarını, dosya kapsamında bilirkişi raporları ile meydana gelen davaya konu kazada ———– plakalı araç sürücü ——%40, ——plakalı araç sürücüsü ——- %60 kusurlu olduğu tespit edildiği, davacıların davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edebileceği hasar tazminat miktarı,—— palakalı araç sürücüsü davalı ——– %40 kusuru oranında 1.000 TL x %40= 400 TL + faiz olduğunu, faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı yönünde görüş belirtmiştir.
Tarafların itirazları doğrultusunda, raporun 3. Sayfasında belirttiği ” hasarın kaza tarihi itibariyle 1.000,00 TL ‘nin çok üstünde olduğu görülmekte” olduğu yönündeki tespiti doğrultusunda gerçek hasar miktarının tespiti amacıyla dosya Makina Mühendisi bilirkişine ek rapor hazırlanmak üzere tevdi edilmiş olup, bilirkişi ek raporunda özetle: Davalı ——–, ve ———-plakalı araç sürücüsü ———– kaza tarihi 25.05.2018 tarihi itibarı ile, davalı ——–.’ye bildirim yapılıp yapılmadığı, evrakların ulaştırılıp ulaştırılmadı ğı yönünde dosyada kayıt olmadığından dava tarihi ——- itibarı ile faizden sorumlu olduğunu, dosya kapsamında, bilirkişi raporları ile, meydana gelen davaya konu kazada——– plakalı araç sürücüsü ———- %40, ——-plakalı araç sürücüsü ——— %60 kusurlu olduğu tespit edildiğini, davacıların, davalılardan müştereken ve müteselsilen talep edebileceği hasar tazminat miktarı,——– plakalı araç sürücüsü davalı ——— %40 kusuru oranında 2.802 TL x %40= 1.120,80 TL + faiz olduğunu, faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin mahkemenin takdiri içinde kaldığı yönünde görüş belirtmiştir.
Bilirkişi raporları yeterli, denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Davacı tarafça ıslah dilekçesi sunulmuş ve Davalı ——–Sürücü tarafından talep artırım dilekçesine karşı zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de dava dilekçesinde davacı tarafça hasar miktarı teknik bilgi gerektirdiğinden bilinmesi mümkün olmadığından belirsiz alacak davası açılmışolup, belirsiz alacak davasında zamanaşımı itirazının cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekmekte ve talep artırım dilekçesine karşı zamanaşımı itirazı dinlenemeyecek olup (kısmi davada dinlenebilecekken) davalıların talep artırım dilekçesine karşı zamanaşımı itirazı reddedilmiştir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçeleri, ceza dosyası, kusura dair itibar edilen —–üçlü heyet 17.01.2018 tarihli ek bilirkişi raporu, 20.02.2019 tarihli hasara dair teknik inceleme içeren ve denetlenebilir olmakla itibar edilen makina mühendisi bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde; araç maliki Davacı ——— aracında hasar meydana geldiği sabit olup; davalı araç sürücüsünün kusuruna isabet eden 1.120,80 TL maddi tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden Poliçe başlangıç tarihi 01.12.2014 itibariyle Yeni Genel Şartlar yürürlükte olmadığından KTK 97. Maddede belirtilen sigortaya başvuru hali bu dosyada dava şartı olmadığından temerrüt davalı sigorta açısından dava tarihi 25.08.2015 tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilmiş, diğer davalılar ——- ————. yönünden kaza tarihi olan——– tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilmiştir.
Manevi tazminat açısından ise; davacı ——— davalı araç sürücüsü ve malikinden ——– TL manevi tazminat talebi, davacı sürücü —————TL manevi tazminat talebi vardır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi ——— K. Sayılı ilamı; ” Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır.———-ukarıda açıklanan ilkeler ışığında, Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. ” şeklindedir.
Uyap kanalıyla davacıların ve davalıları sosyal ve ekonomik durumlarının tespiti amacıyla kayıtları kontrol edilmiş; davacı ———-bekar olup mal varlığı olmadığı, adına kayıtlı araç ve taşınmaz olmadığı tespit edilmiş, davalının işveren olduğu 4 evi ve 1 arsası olduğu, evli bir çocuğu olduğu, adına kayıtlı araç olduğu tespit edilmiştir. Yukarıda değinilen emsal Yargıtay içtihadı, ——– günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile HGK——- —– Kararı göz önünde bulundurularak mahkememizce zenginleşme aracı olmayacak biçimde; olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanarak ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak ; dosya kapsamındaki kusur oranlarına göre davacı ——–‘un meydana gelen kazada %60 oranında davalı taraftan daha fazla kusuru olmasının dikkate alınması, davacı — açısından ——-aporuna göre sürekli maluliyete hükmedilmemesi ve iyileşme süresinin 1 hafta olarak belirlenmesi dikkate alınarak, her ne kadar davacı taraf– TL manevi tazminat talep etmiş ise de bu bedelin zenginleşmeye yol açacağı, somut olayda davacı —– meydana gelen olay nedeniyle duyduğu korku göz önünde bulundurularak 1.500,00TL manevi tazminatın yeterli olduğu kanaatiyle kaza tarihi olan ——-arihinden itibaren işleyecek avans faizi ile Davalılar ————- birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ———- verilmesine karar verilmiştir.
Davacılardan——- oğlu olan davacı ——-yaralanması nedeniyle duyduğu eleme dayanarak manevi tazminat talep etmiş ise de; davacılardan —–açısından——raporuna göre sürekli maluliyete hükmedilmemesi ve iyileşme süresinin 1 hafta olarak belirlenmesi dikkate alınarak, TBK 56/2 maddesi gereğince ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebileceği düzenlenmiş olup somut olayda; yaralananın babası davacı ————-açısından ağır bedensel zarar hali mevcut olmadığı ————- raporu ile sabit olduğundan davacı ————– yönünden manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Faiz açısından; Kazaya neden olan ——- plaka sayılı aracın ticari olduğu yönünde bir husumet yoktur. Zira araç glass van tipi kamyonettir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi ———–K. Sayılı ilamı;” Kabule göre; trafik kazasına konu olan aracın ticari niteliği bulunduğu anlaşılmakla;manevi tazminat yönünden de uygulanabilecek faiz oranı avans faizi olmalıdır. Ayrıca kazaya karışan aracın sürücüsü ve maliki olan davalılar yönünden yukarıda açıklandığı üzere temerrüt tarihi kaza(haksız fiil) tarihidir. Bu nedenle mahkemece, hükmedilen manevi tazminata ilişkin olarak davalılar ——— mirasçıları yönünden kaza tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.” şeklindeki yerleşik içtihatlar doğrultusunda somut olayda; kazaya neden olan———- plakalı aracın ticari nitelikte kapalı kasa kamyonet olduğu anlaşılmakla aracın ticari olması gözetilerek talep gibi ticari avans faiz hükmedilmek suretiyle tazminat miktarı hesaplanmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
A-Maddi tazminat davasının KABULÜ İLE,
1.120,80 TL maddi tazminatının davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi —— tarihinden itibaren, diğer davalılar ————yönünden kaza tarihi olan 25/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı———— verilmesine;
B-Manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE;
Davacı————- manevi tazminat talebinin REDDİNE,
Davacı ———– açısından; 1.500,00TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 25/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile Davalılar———-‘den birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ———— verilmesine; fazlaya ilişkin kısmın reddine,
1-Alınması gerekli 179,02 TL harcın davacı tarafça yatırılan 341,55 TL peşin harç ve 45,00 TL ıslah harcından mahsubu ile 207,53 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
2-Davacılar tarafından yapılan 179,02 TL harç gideri, 639,00 TL posta-tebligat masrafı, 1.800 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.618,02 TL giderin davanın kabul red oranı gözönünde tutularak 341,00 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, bakiye kısmın davacılar üzerinde bırakılmasına,
3-Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 1.120,80 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 1.500,00 TL vekalet ücretinin davalılar ————— birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı——————- verilmesine,
5- Davacı——-Manevi tazminat davası yönünden ; karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacı —- alınarak davalılar———— verilmesine
6- Davacı ———-n manevi tazminat davasında reddedilen kısım yönünden ; karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T 10/2 maddesi uyarınca uyarınca 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacı ———– alınarak davalılar——— verilmesine,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacılar vekilinin ve bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/05/2019