Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/593 E. 2018/1085 K. 01.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/593 Esas
KARAR NO : 2018/1085
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/06/2015
KARAR TARİHİ : 01/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: davacının yurtiçi ve yurtdışı ağır nakliyat alanında faaliyet gösterdiğini, dava dışı ………. şirketi ile yaptığı anlaşma ile dava dışı ……. şirketine ait bir kağıt kesme makinesi ve ona bağlı ekipmanların …… taşımasını üstlendiğini, taşımada alt nakliyeci olan …… İle anlaştığını, taşımaya konu emtianın dava dışı şirkete ait …….plakalı araçta iken düşmesi nedeniyle hasarlandığını, emtianın uğradığı zararın tespit edildiğini, dava dışı ilk nakliyeci …….. sigortacısı olan şirketin sigortalısı ilk nakliyeci adına hak sahibine ödediği bedel için sigortalısının alt nakliyecisi olan ….. şirketine aleyhine tazminat davası açtığını işbu davanın Jerich tarafından davacı şirkete bildirildiğini davacının davalı şirkete ihbar ettiğini,….. mahkemesince .Euro hasar bedeli + 18.800 Euro geri gönderm masrafı ve 8.129,61 Euro bilirkişi masrafları yönünden kabul edildiğini, dava dışı ……. ödediği bedeli davacı şirketten talep ettiğini, davacı şirketin toplam 97.865,00 Euro’luk kısmını banka yolu ile ödediğini ……. Asliye Hukuk mahkemesi kararına göre 75.857,52 Euro daha ödenmesini istediğini ancak bu kısmı davacının henüz ödemediğini, davacının ödediği bedelin tahsili amacıyla İstanbul Anadolu 7. İcra Müdürlüğü’nün …… Esas sayılı dosyası ile davalı adına takip başlatıldığını davalının takibe itiraz ettiğini davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu tazminatın miktarını tayin eden …. mahkemesi kararının ….. takip tarihinin ise ….. olduğunu 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, söz konusu zararın davacı şirketin kasti kusurundan kaynaklandığını, davalının alt taşıyıcı olduğunu, sorumluluğun tespitinde davacı ile davalı şirket arasındaki anlaşmanın esas alınması gerektiğini, meydana gelen zarar nedeniyle davalı şirketin sorumluluğunun bulunmadığını tüm bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile itirazın iptali davası olup; icra takibinin dayanağı örnek no:7 numaralı belgede; borçlunun alt nakliyeci olarak yer aldığı ……….ne ait araç ile yapılan doğan hasar nedeniyle ….. Mahkemesi kararı doğrultusunda üst nakliyeciye ödenen hasar bedeli ve faizinin rücuen tahsili olarak belirtilmiştir.
Davacı tarafça davalı aleyhine başlatılan Anadolu 7. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyası icra dairesinden getirtilip incelenmiş, davacının alacaklı sıfatıyla genel haciz yoluyla takip yaptığı, bu takibe davalı- borçlunun itiraz etmesi üzerine takibin durduğu görülmüştür. Böylece davacının alacaklı davalının borçlu olduğu anlaşılmakla davada aktif husumet ehliyeti sağlanmış olup taraflar arasında bu hususta bir çekişme yoktur.
Davacının; borçlu tarafından yapılan …… tarihli itirazın davacı-alacaklıya tebliğinden itibaren İİK.nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık süre içerisinde mahkememize davayı açtığı anlaşıldığından, açılan davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Zweibücken Asliye Mahkemesinin ……….. dosya nolu kararın yargılama evrakları ve dayanak belgeleri ile birlikte istinabe yoluyla celbi için …………. Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, yabancı mahkeme kararı celbedilmiştir.
Somut uyuşmazlık incelendiğinde; taşınan emtia kağıt kesme makinesi olup; ….. tarafından . . gönderileceği, ilk nakliyecinin …………….,….. davalı…….. fiili taşıyıcının ise dava dışı …… olduğu tespit edilmiştir.
….. nakliyeci …… ile davacı …… arasında emtianın taşınmasına ilişkin …. tarihli anlaşma olduğu görülmüştür.
…. taşınması hususunda davacı …… da davalı…. ile anlaşmış olup taraflar arasında bu yönde bir husumet yoktur.
Davalı ……. emtianın taşınması amacıyla dava dışı ….ile anlaşmış, fiili taşıma …….. tarafından gerçekleşmiş ve ….. tarihinde ….. hasar meydana gelmiştir.
….. tarihli ekspertiz raporu incelendiğinde; dava dışı ….. ait …….plaka sayılı tır; …. yolunda çevre yolundan sağa girmek isterken virajda yük spanzetleri koparak yola düştüğü, tır yüksekliğinin gabari ölçülere uygun olduğu, taşınan makinenin en, boy, yüksekliği dikkate alındığında, devrilme riskinin çok yüksek olduğu, sadece 4 adet …. ile emtianın römorka sabitlendiği, bu tip makinelerin en az 4 çelik halat veya zincir ile çapraz şekilde yada 8 adet düz atılmış çelik halat kullanılarak römorka sabitlenmesi gerektiği, emtianın sabitleme yetersizliği/ istif hatası sonucunda römorktan yola düştüğü ve hasarın meydana geldiği görülmüştür.
Kaza nedeniyle …… sigortacısı,…… ödeme yapıp …… Mahkemesinde …… dava açmıştır. … Mahkemesinde dava ……….. tarihinde ihbar edilmiş olup; …… tarafından davalı ….. dava dışı …. …. tarihli …. Noterliği’nin …. yevmiye numaralı ihtarnamesi ile …… plaka sayılı araçta meydana gelen hasar nedeniyle ….. tarafından ……e tazminat davası açıldığı, davanın kendilerine ihbar olunduğu, muhatapların aynı taşıma esnasında alt nakliyeci ve asıl nakliyeci olarak yer almaları nedeniyle aleyhte verilecek bir kararda ödenecek bedelin muhatalara rücu edileceği HUMK 49 uyarınca ihbar olunmuş, ……. Mahkeme duruşma gün ve saati bildirilmiştir. İlgili ihtarname davalı …. 07.09.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir.
…… Asliye Mahkemesinin …… dosya nolu kararı 08.03.2013 tarihli olup davalı …. aleyhine sonuçlanmıştır.. mahkemece tespit edilen zararı davacıdan 04.07.2014 tarihinde rücu talebi üzerine, Davacı ….. tarafından Jerich’e 08.08.2014 tarihinde ödeme yapılmıştır. Davacı …… tarafından davalı tarafa ödediği bedeli rücu etmek maksadı ile 02.09.2014 tarihinde takip yapılmıştır.
Zamanaşımı açısından yapılan inceleme; Davalı tarafça zamanaşımı definde bulunulmuş olup; davacı … tarafından kendisine ….. Mahkemesince ….. tarihli ihbar üzerine; bir ay dahi geçmeden davalı …. ilgili Mahkeme dosyası, kendisine ihbar edilme durumu ve söz konusu hasar nedeniyle tazminat ödeme durumunda kalırsa davalıya rücu edeceğini bildirir ihtarname 07.09.2010 tarihinde tebliğ edilmiş; yine davacı …… tarafından hasar nedeniyle ……. ödeme yapma tarihi 08.08.2014 olup; ödemeden itibaren 1 ay dahi geçmeden rücu etmek maksatlı icra takibi 02.09.2014 tarihinde yapılmıştır. Davacının rücu etme istemini noter kanalı ve icra takibi yapmak suretiyle bildirim iradesi karşısında zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir. Zira …. Mahkeme karar tarihi davacı …. ilgili mahkemede davacı veya davalı sıfatıyla taraf olmaması nedeniyle ….. bağlamamaktadır. ….. Mahkeme kararı ….. aleyhine verilmiş olup; …… ilgili mahkeme kararını temyiz edip etmemesi, ilgili mahkeme kararı ile ilgili davacı ….. ödeme yapması veya yapmaması konusundaki süreci davacı …..n takip etme yükümlülüğü yoktur. Davacı ……. sorumluluğu, kendisi ile sözleşme yapan taşıma sözleşmesinin tarafı ……. yaptığı ödemenin…… talep edilmesi sürecinde başlamaktadır. Somut olayda da davacı ….. hasar nedeniyle ….. kendisine …. tarihinde rücu talebi üzerine 08.08.2014 tarihinde ….. ödeme yapmış olup, alt taşıyıcılara kendi rücu hakkı kendi ödeme tarihinde başlayacağından; 02.09.2014 tarihinde davalı aleyhine rücu istemi ise takip yapmıştır. Bu nedenle söz konusu icra takibi ve davanın CMR 32 kapsamında süresinde olduğu anlaşılmakla zamanaşımı definin reddine karar verilmiştir.
HMK 222. Maddesi gereğince tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş; dosya Mali Müşavir, lojistik-sigorta uzmanı ve gümrük uzmanı bilirkişi heyetine tevdi olunmuştur. Bilirkişiler raporda özetle davacının icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın 97.865 Euro’luk kısmının iptalini isteyebileceğini, bu miktar yönünden davanın kabulü halinde davacının alacağına miktarı infaz aşamasında belirlenmek üzere talep paralelinde dava tarihinden itibaren %5 oranında maktu döviz faizi de yürütebileceğini mütalaa etmişlerdir.
Bilirkişi raporu HMK 280 maddesi gereğince taraflara tebliğ edilmiştir.
CMR Konvansiyonu’nun 1. Maddesi gereğince; ” Bu Sözlesme, Sözlesmede belirtildigi gibi yükleme yeri ve teslim için belirlenen yerin en az biri akit ülke olan iki ayrı ülkede olması halinde, tarafların ikametgahı ve milliyetine bakılmaksızın ücret karsılıgında yüklerin tasıt ile karadan tasınmasına ait her mukaveleye uygulanacaktır.” hükmü gereğince somut olay CMR konvansiyonu hükümleri çerçevesinde incelenecektir.
CMR Konvansiyonu’nun 3. Maddesi uyarınca ”Taşıyıcı, istihdam ettiği şahısların ve taşımanın yapılması için hizmetlerinden faydalandığı diğer kimselerin vazifelerini ifası sırasında hareket ve ihmallerinden, sanki bu hareket ve ihmaller kendisine aitmiş gibi mesul olacaktır.
CMR 17. maddesinde taşıyıcının sorumluluktan kurtulma halleri düzenlenmiş olup; somut olayda davalı …. dava dışı …… temin ettiği araçta hasar meydana gelmiş ve hasarın emtianın sabitleme yetersizliği, istif hatası sonucunda römorktan yola düşerek ve emtianın sabitleme yetersizliği nedeniyle sürücünün virajda sağa doğru girerken ” dönme hızına bağlı merkezkaç kuvvetinin yarattığı çapraz etkiye mukavemet gösteremeyen bağ halatlarının kopması ve ağır yükün sabitlendiği dorseden kayıp devrilmesi yönündeki tespiti içerir bilirkişi raporuna itibar edilmiştir. Nitekim …… Mahkemesinde yapılan tespitte de ” ….. polis raporlarına göre kazayı yapan sürücünün kendisinin o viraja doğru şekilde girmediğini ve yükün emniyet altına alınmasını sağlayacak zincirlerin mevcut olmadığı” hususu düzenlenmiştir. …… Asliye Mahkemesinin ……. dosya nolu karar çevirisi s.12) … Mahkemesince; Kaza yapan sürücüye karşı çıkarılan ceza kararnamesinden ve mahkeme dosyasına sunulan kaza raporuna göre yükün yeterli ölçüde emniyet altına alınmadığı ve gerekli olan zincirlerle sabitlenmediği tespit edilmiştir.(…. Asliye Mahkemesinin …… dosya nolu karar çevirisi s.13) Söz konusu yüke dair ….. ile ….r arasında araçtan araca aktarılma yasağınun ihlal edilmesi nedeniyle ……Mahkemesince .. ağır kusurlu bulunmuştur. Davalı tarafça ” Araçtan araca aktarılma yasağının ….. tarafından kendilerine bildirilmemesi nedeniyle sorumluluk hallerinin ortadan kalktığı iddia edilmiştir. Somut olayda dava dışı asıl taşımacı ……. Mahkemesince araçtan araca aktarılma yasağını ihlal ettiği nedeniyle ağır kusurlu bulunsa da, davacı ….. ile davalı …..arasında aktarmasız taşıma konusunda CMR 40 hükmü çerçevesinde ön şart kararlaştırılmadığından bu davalının ağır kusur ile sorumluluk durumunu ortadan kaldırmaktadır. Fakat davacı ……r tarafından davalı …… taşınacak yükün bilgileri …. tarihli e posta ile bildirilmiş olup, yapılan incelemede yükün makine olduğu, ölçüleri ve yükün 32 ton olduğu bildirilmiştir. Davalı taraf ……..şirketi olup; kendisine 32 ton olduğu bildirilen yükün özel nitelikli ve bu ağırlığa dayanıklı olan zincirler kullanmak suretiyle taşınması gerektiğini bilmektedir. Bu nedenle salt araçtan araca aktarma yasağını bilmediklerinden bahisle davalı tarafın sorumluluğunun sona ermesi düşünülemez. Bu davalının ağır kusurunu kaldırır fakat yük ile ilgili bilgi sahibi olan davalının yükün taşımasına yönelik tedbirleri alması yönündeki sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Dolayısıyla CMR 17. Maddede taşıyıcının sorumluluktan kurtulma halleri somut olayda mevcut olmadığından davalının bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Somut olayda tek bir taşıyıcı olmayıp; birden fazla alt taşıyıcı vardır CMR Konvansiyonu’nun 34. Maddesi gereğince, ” Tek bir mukavele tarafından düzenlenen taşıma, müteselsil karayolu taşıyıcıları tarafından yapıldığı takdirde, her biri tüm taşımanın yapılmasından mesuldür. İkinci taşıyıcı ile onu takip eden taşıyıcılar, malları ve sevk mektubunu kabul etmiş olmaları dolayısıyla ve sevk mektubundaki şartlar gereğince mukaveleye katılmış olurlar.” düzenlenmiştir. Dolayısıyla meydana gelen zarar nedeniyle alt taşıyıcıların, dolayısıyla davalı ……sorumluluğu mevcuttur.
Zarar miktarı açısından bilirkişi tarafından …..-son …. uyarınca hesaplama yapılmış ve …. Mahkemesince de zarar tutarı tespit edilmiştir. CMR Madde 39/1;”Dava ile ilgili tebligat yapıldıktan ve kendisine müdaafa hakkı verildikten sonra, tazminatın miktarı mahkeme kararı ile tayin edilmiş ise, 37 ve 38’inci maddeler gereğince bir talep karşısında kalan bir taşıyıcı, bu talebi yapan taşıyıcının yaptığı ödemenin yerinde olup olmadığını tartışma konusu yapamaz.” hükmü gereğince zarar miktarı tartışma konusu değildir.
Davalı tarafça alınan uzman raporu hukuki görüş mahiyetinde olup mahkeme açısından bağlayıcı değildir.
Toplanan deliller, dava dilekçesi, cevap dilekçesi, ….. Asliye Mahkemesinin …. dosya nolu dosyası ve ekleri, CMR hükümleri, hükme esas alınan denetime esas bilirkişi raporu bir bütün olarak değerlendirildiğinde icra takibine konu emtiada meydana gelen hasar nedeniyle alt taşıyıcı konumunda olan davalının sorumlu olduğu anlaşılmakla; İstanbul Anadolu 7. İcra müdürlüğünün ……… esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 97.865,00 Euro’luk kısmı için İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, asıl alacağa dava tarihinden itibaren reeskont faiz oranını geçmemek üzere CMR.nin 27. maddesi uyarınca yıllık %5 faiz işletilmesine, takibin devamına, tazminat miktarı CMR 39 maddesi gereğince tartışma konusu yapılamayacak ise de sorumlu olan kişilerin tespiti yargılamaya konu olduğundan alacak likit kabul edilmeyip icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10710 E. 2016/3724 K. Sayılı emsal ”Hükümde tahsiline karar verilen yabancı para alacağının, karar tarihi itibarıyla TCMB efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı üzerinden nispi vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, bu kurala uyulmadan yapılan vekalet ücreti hesabı doğru olmamıştır.” şeklindeki kararı doğrultusunda vekalet ücreti hesaplanmakla (6.3561 TL 1 Euro x 97.865 Euro) aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
DAVANIN KABULÜ İLE;
1- İstanbul Anadolu 7. İcra müdürlüğünün ………. esas sayılı dosyasındaki alacak miktarına ilişkin davalı borçlu tarafından yapılan itirazın 97.865,00 Euro’luk kısmı için İİK 67 maddesi gereğince İPTALİNE, asıl alacağa dava tarihinden itibaren reeskont faiz oranını geçmemek üzere CMR.nin 27. maddesi uyarınca yıllık %5 faiz işletilmesine, takibin devamına,
2- Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 19.599,54 TL harcın davacı tarafça yatırılan 3.354,19 TL peşin harçtan mahsubu ile 16.245,35 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 38.831,56 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 3.354,19 TL peşin harç, 145,50 TL posta-tebligat masrafı, 3000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.499,69 TL giderin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı; kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup, usulen anlatıldı.
01/11/2018