Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/374 E. 2018/942 K. 04.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/374 Esas
KARAR NO : 2018/942

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/03/2015
KARAR TARİHİ : 04/10/2018

Mahkememizde görülen davanın yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: ” …. plakalı aracın maliki … sevk ve yönetiminde, 23.02.2012 günü ……… üzerinde seyir halindeyken, karşıdan karşıya geçen müvekkiline çarptığını, kaza nedeniyle müvekkilinin 23.02.2012 tarihinde ……Hastanesine kaldırıldığını, yoğun bakıma alındığını, bedenen ve aklen ve iş / güç kaybına uğradığını, kazaya neden olan ……n hakkında …Cumhuriyet Savcılığının 2012/3592 soruşturma sayılı dosyasında soruşturma açıldığını, müvekkilinin dava tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla şikayetten vazgeçmesi nedeniyle Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair karar verildiğini, müvekkilinin uğradığı zararlarının ZMS kapsamında tazmini için, 27.05.2014 tarihinde davalı … şirketine başvuru yapıldığını ve reddedildiğini, 8 (sekiz) iş günü içerisinde sigorta poliçesi kapsamında üstlenmiş olduğu sorumluluk gereğince yapması gereken ödemeyi yapmayarak temerrüde düştüğünü, fazlaya ilişkin hakları ve başkaca dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı şirket aleyhine şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına ve sigorta şirketine başvurunun 8. gününden sonra başlamak kaydıyla temerrüt faizine hükmedilmesine, ücreti vekaletin ve yargılama giderlerinin davacı üstünde bırakılmasına karar verilmesini” arz ve talep edilmiştir.
SAVUNMA :Davalı vekili savunmasında özetle: ”Davacının dava dilekçesinin netice-i talep bölümünde şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesini talep ettiğini, talep ettiği husus niteliği itibariyle mümkün olmadığını, destekten yoksun kalma tazminatının niteliği itibariyle ölüm sonucunda, hak sahibinin mal varlığında meydana gelen azalmayı gideren bir müessese olduğunu, ancak dava konusu kaza nedeniyle vefat eden bir kimse bulunmadığını, dolayısıyla davanın öncelikle bu nedenle reddi gerektiğini, huzurdaki davanın zamanaşımına uğradığını, davanın süresinde açılmadığından reddi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz açılan davanın tamamen reddini talep ettiklerini, masraf, faiz ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenilmesine, tazminat hesabının sigortalının kusur oranınca yapılması gerektiğini, müvekkil şirketin temerrüdü bulunmadığından faizin yasal faiz oranında ve dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiğini, öncelikle genel şartlara uygun olarak tüm hasar evrakları ile birlikte hasar başvurusu yapılması gerektiğini, usulüne uygun başvuru yapılmadan açılan davaya müvekkilinin dava açılmasına sebebiyet vermemesi nedeniyle dava masraflarından, faizden ve tüm ferilerinden sorumluluğunun ve temerrüdünün bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat tahsili talebine ilişkindir.
23/02/2012 tarihinde davacının karşıdan karşıya geçtiği esnada davalı … şirketinin trafik sigortalısı olan … plakalı aracın sürücü ….. sevk ve idaresindeyken davacıya çarpması nedeniyle trafik kazası meydana geldiği ve kaza sonucunda davacının yaralandığı anlaşılmıştır.
Davacının tedavi belgeleri, aracın trafik kayıtları, ceza soruşturma dosyası, sigorta hasar dosyası, olay yeri tespit tutanakları celp ve ibraz edilmiş; tarafların kusur durumları ile ilgili rapor alınmış, davacının yaşı, maluliyet durumu, zarar süresi nazara alınarak aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınarak hüküm kurulmuştur.
Adli Tıp Kurumu ….İhtisas Dairesi’nin 27/10/2012 tarihli davacıya ait maluliyet raporuna göre; davacının beden gücü (maluliyet) kayıp oranının % 28 olduğu ve iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi ile; meydana gelen trafik kazasında davalı … şirketinin trafik sigortalısı olan … plakalı araç sürücüsünün “Meskun mahal olan kaza yerinde seyir halindeyken, trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara, trafik güvenliği ve düzeni ile ilgili olan ve yönetmelikte gösterilen diğer kural, yasak, zorunluluk veya yükümlülüklere uymak ve aracının hızını aracın yük, teknik özelliğine, görüş, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorunda olduğu halde, ayrıca trafikte bulunan diğer olguların, yayaların ve diğer araçların hal ve hareketlerine karşı dikkatli ve tedbirli olmak ve her an taşıt yoluna yaşlı, özürlü, çocuklu bayanın ya da telaşı acelesi olan yayaların girebileceğini bilmek zorunda olmasına rağmen, taşıt yoluna giren yaya davacıya çarpmak suretiyle” %30 oranında kusurlu olduğu, davacının ise ”…yaya olarak karşıdan karşıya geçme kurallarına riayet etmeden, kazada dikkatsiz ve tedbirsiz özensiz davranışıyla, taşıt yoluna girmesi ve karşı istikametten gelen aracın kendisine çarpmasına sebebiyet vermesi” nedeniyle %70 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafa atfedilen %30 kusura göre yapılan hesaplamada; davacının 9 aylık tıbbi şifa süresine göre isteyebileceği geçici iş görmezlik tazminatının 1.948,36 TL olduğu, … tarafından davacıya yapılan herhangi bir ödeme bulunmadığı; davacının çalışma gücünden %28 oranında eksilme meydana gelmesi sebebiyle hesaplanan maddi zarar tutarının 67.795,24 TL olduğu anlaşıldığından poliçe limitleri içerisinde kaldığı anlaşılan bu bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile, 69.743,60 TL’nin 06/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-Alınması gereken 4.764,18 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.332,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı lehine …. uyarınca takdir edilen 8.021,80 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.