Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/30 E. 2020/634 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/30 Esas
KARAR NO: 2020/634
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 08/01/2015
KARAR TARİHİ: 12/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kendisinin çeşitli bankalardan almış olduğu çek karnelerinin olduğu çantasının çalındığını, müvekkilinin bu durumu———– tarihinde bir avukat tarafından arandığında anladığını ve avukata çekin izni olmadan doldurulduğunu ve imzasının kesinlikle kendisine ait olmadığını söylediğini, ———— soruşturma sayılı dosyası ile suç duyurusunda bulunulduğunu, aleyhine başlatılan ———sayılı dosyasına konu ——— keşide tarihli,————- şubesine ait müvekkilinin keşidecisi olduğu, ————ciranta olarak bulunduğu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını ve bu şahsı tanımadığını, ticari alışverişinin de olmadığını, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, dava sonuna kadar icranın geri bırakılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı tarafın %20 oranında tazminata mahkum edilmesini, %10’dan az olmamak üzere para cezasına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı şirket yetkilisi————- tanımadığını, çekteki imzanın kendisine ait olup olmadığını kesinlikle bilmediklerini, müvekkilinin yapmış olduğu bir işten olan alacağı için müvekkili şirkete alacağının ödenmemesi karşılığında çekin verildiğini, davanın haksız olarak açıldığını beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
————sayılı dosyası ile davacı aleyhine kambiyo senedine (çeke) dayalı olarak icra takibi başlatıldığı, davacının “Çekteki imzanın kendine ait olmadığından bahisle” menfi tespit istemli olarak bu davayı açtığı görülmüştür.
Davalı ise, davacıyı tanımadıklarını, takibe konulan çekteki keşideci imzasının davacıya ait olup olmadığını bilmediklerini, çekin üçüncü kişilerle yapılan ticaret sonucunda kendilerine verildiğini, çekin ödenmemesi nedeniyle mağdur olduklarını, haklarında————sayılı davası ile dolandırıcılıktan dava açıldığını ve beraat ile sonuçlandığını, davanın haksız olduğunu savunmuştur.
Mahkememizce————–sayılı ilamı celp edilmiş, dosyanın müştekisinin ——– sanığın ——— olduğu, dolandırıcılık ve tefecilik suçlarından yapılan yargılama sonucunda sanığın her iki suçtan beraatine karar verildiği ve dosyanın mahkememiz karar tarihinde halen———- olduğu anlaşılmıştır. Belirtilen dosyanın davacı ile her hangi bir ilgisinin bulunmadığı, davamıza da konu olan ——- tarih ve —— tutarlı çekin dava dışı ————tarafından davalı şirket yetkilisine verilmesi ve sonrası olaylarla ilgili olduğu, müştekinin davalı şirket yetkilisinin tefecilik yaptığını iddia ettiği görülmüş, ceza dosyasının dosyamıza her hangi bir etkisinin olmayacağı anlaşıldığından bekletici mesele yapılması düşünülmeden yargılama sonlandırılmıştır.
Davacının çek koçanının çalındığından bahisle şikayetçi olduğu ve —————– soruşturma sayılı dosyası ile soruşturmanın açıldığı ve yargılama tarihinde soruşturmanın devam ettiği anlaşılmıştır.
Davacının imza ve yazı örnekleri alındıktan sonra, davacı tarafın bildirmiş olduğu mukayeseye esas imza asılları toplandıktan sonra dosya ——- gönderilerek davaya konu çekteki imzanın davacıya ait olup olmadığının belirlenmesi istenmiştir.————- tarihli raporunda; “İnceleme konusu çek keşideci imzasının teşhise götürecek önemli karakteristik materyal ve unsuru içermeyen, tersimi basit, taklidi kolay imza olması nedeniyle söz konusu imzanın aidiyetinin, davacı ——— eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği,” açıklamasına yer verilmiştir.
—– davayı aydınlatacak rapor verememiş olması nedeniyle tarafların iddia ve savunmalarının karşılanabilmesi için dosya bu defa grafoloji uzmanı ——– verilerek yeniden rapor aldırılması yoluna gidilmiştir. Bu bilirkişi tarafından dosyaya sunulan ——-tarihli raporda,—————- incelemesi sonucunda, yazı ve imzaların göstermiş oldukları işlerlik dereceleri, akışkanlıkları, tersim, istif, meyil, seyir, sürat, istikamet ve tazyik, harflerin başlangıç bitiş ve bağlantı noktaları gibi parametreler bakımından benzer özellik gösterdiğinden davacı ——- eli mahsulü olduğu,” ayrıntılı olarak açıklanmıştır. Bu bilirkişinin raporda açıklandığı üzere bilimsel cihazlardan yararlandığı, yaptığı incelemeleri ayrıntılı olarak fotoğraflayarak raporuna eklediği, bilirkişinin bu konuda uzman olduğu ve raporun tüm bunlar gözetildiğinde bilimsel nitelik taşıdığı ve denetime elverişli olduğu anlaşıldığından rapora itibar edilmiştir.
Davacı, açmış olduğu bu dava ile münhasıran imza sahteciliğine dayanmıştır. Mahkememizce yapılan yargılama ve yukarıda özetlenen bilirkişi incelemesi sonucunda, davaya ve ——-sayılı dosyasına konu olan — şubesinden verilme, —— keşide tarihli, keşidecisi davacı ————tutarlı çekteki imzanın davacının eli mahsulü olduğu, davalı şirketin çekin son hamili ve çekin karşılıksız çıkması nedeniyle çekin hem keşidecisi olan davacıya hem de ciranta ——— isimli kişiye karşı icra takibi başlatan taraf olduğu, çekteki imzanın davacıya ait kabul edilmesiyle davalının iyiniyetli üçüncü kişi durumunda olacağı, kaldı ki davacının imza inkarı dışında başkaca bir menfi tespit sebebine dayanmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 54,40-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 346,56-TL harçtan mahsubu ile bakiye 292,16-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.12/11/2020