Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/255 E. 2021/51 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/255 Esas
KARAR NO: 2021/51
DAVA : Tapu İptali ve Tescil
DAVA TARİHİ : 29/08/2013
BİRLEŞEN DAVA——- MAHKEMESİ
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/04/2014
KARAR TARİHİ: 20/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan), İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl Davada;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin——— bulunan—- taşınmazın tamamını dava dışı —————tarihinde satın aldığını, bu alım sonrasında davalı şirket tarafından bu taşınmaza inşaat yapılmasının müvekkili şirkete teklif edildiğini, bu teklif üzerine sözleşme görüşmelerine başlandığını, bu görüşmeler sırasında —— kullanımı için —– yapılabileceği, bu tür bir inşaat işi için —- tarafından —– teşvik ödemesi yapılacağı ve inşaat sonunda dava dışı—– tarafından bu inşaatın ——— bedel ile kiralanacağı davalı şirket tarafından müvekkili davacı şirkete bildirildiğini, sonrasında dava konusu parselde sözleşme görüşmeleri doğrultusunda inşaat yapılmasına karar verildiğini ve buna dayanarak davalı şirket ile —- tarihinde —————–maddeden oluşan ———– imzalandığını ancak davalının bu sözleşeme hükümlerini ihlal ettiği belirtilen anahtar teslim tarihine uyulmayacağı gerekçesi ile ——— sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını ve verilen bilirkişi raporunda projenin tamamlanma aşamasının —- olduğu, inşaatın teslimi için —– tarihinden itibaren—- süreye ihtiyaç olduğunun belirtildiği, bu nedenle davacı şirket ile davalı şirket arasında —- tarihinde imzalanan ve —————maddeden oluşan———- feshi ile tapu iptali ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından tedbir talepli açılan davada yapılan dosya incelemesi neticesinde ——— teminat karşılığında inşaatın tedbiren durdurulmasına, ———————-hissesine davalıdır şerhi konulmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan tapu iptali ve tescil davasının akabinde dava dışı ——-davaya katılma talebinde bulunmuştur.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile aralarında imzalanan —– tarihli ——————şartlarına, sözleşmede yer alan teknik şartnameye ve imar projesi kurallarına uyduğunu ve yapılan sözleşme ile birlikte sözleşmede belirtilen bedellerin bina inşaa etmeyi ve arsa sahiplerine ekli avam proje ve teknik şartnameye uygun anahtar teslimi iskanı alındığını tam ve eksiksiz bir şekilde teslim edilmesini taahhüt ettiğini fakat davacı şirketin sözleşme şartlarına aykırı olarak sözleşmeye uymadığı gerekçesi ile ———- sayılı dosyasında tespit yaptırdığını, alınan rapora davalı müvekkili şirketin ve dava dışı ————— itiraz ettiğini ve bu nedenle de raporun kesinleşmediğini ve bağlayıcı olmadığını, dava konusu parsel üzerine konulan ihtiyati tedbir kararının hukuka ve kanuna uygun olmadığını kaldırılması gerektiğini, davacı tarafça açılan tapu iptali ve tescil davasının haksız ve hukuka aykırı olduğundan reddini talep etmiştir.
Birleşen Davada;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı aleyhine———— tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi ve ek protokolün ihlalinden kaynaklanan zarara ilişkin icra takibi başlatıldığını, davalının sözleşmenin geçersiz olduğu ve bu nedenle protokolün de geçersiz olduğu gerekçesiyle ve kendilerinin müvekkili şirkete alacaklı oldukları ve mahsuplaşılması gerektiği gerekçesiyle borca ve takibe itiraz ettiğini, sözleşme ve protokolde müvekkilinin arsa sahibi davalının ise yapımcı olduğunu, davalının sözleşme yükümlülüğü olan sözleşmedeki edimlerinin gayet açık olduğunu, sözleşmede ruhsat alınması sonrasında bedellerin ödenmesi gerektiğinini açıkça belirtildiğini, ———— açılan tapu iptal ve tescil davasının devam ettiğini, davalının edimini yerine getirmemesi nedeniyle icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın takibe yapmış olduğu itirazının haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ederek itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında ————-akdedildiğini, davacı şirket tarafından ——- tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini, devamında sözleşmenin feshi için ————— dosyasında dava açıldığını, görevsizlik kararı üzerine kararın temyiz edildiğini, takibe dayanak yapılan alacakla ilgili iddiaların feshi talep edilen ——- tarihli sözleşmenin parçası olduğunu, geriye dönük fesih talep eden tarafın sözleşme bedelini talep edemeyeceğini, ——– dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, dosyanın ————–dosyası ile birleştirilmesini, bu talebin kabul edilmemesi halinde müvekkilinin davacı şirketten alacağı var ise alacağının mahsubunu ve öncelikle davanın reddini talep etmiştir.
Asıl dava; arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili feshi ve tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Birleşen dava; ——– ihlalinden kaynaklanan zararın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Asıl davanın Kapatılan ——–dosyası ile açıldığı, Mahkemenin ———– tarihli kararı ile Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği, bu kararın davacı tarafça temyiz edildiği, ———— tarihli ilamıyla kararın bozulduğu, dosyanın önce Kapatılan ——- numarasını aldığı, daha sonra Mahkememize aktarılarak ———kaydının yapıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen davanın ——- sayılı dosyası ile açıldığı, daha sonra ———- kaydının yapıldığı ve———– tarihli kararı ile de Mahkememiz dosyası ile birleştirildiği anlaşılmıştır.
Birleşen dosyaya konu——— sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı/alacaklı —-, davalı/borçlu —aleyhine,—— tarihli ———- dayanak yapılarak başlatılan, —- asıl alacak ve —— işlemiş faiz olmak üzere toplam ————- alacağın tahsili için başlatılan ilamsız takip olduğu, davalı/borçlunun takibe, borca ve fer’ilerine itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Asıl ve Birleşen dosyada davacı vekili tarafından ———– tarihli dilekçe ile mahkeme heyetine yönelik olarak reddi hakim talebinde bulunulduğu, talebin ——– incelendiği, bu Mahkemenin———–tarihli kararı ile reddi hakim talebinin reddine kadar verildiği, bu karara karşı davacı-birleşen dosya davacısı vekili tarafından İstinaf yoluna başvurulduğu, başvuruyu inceleyen ———– sayılı ve —–tarihli kararı ile istinaf başvurusunun kesin olarak reddine karar verildiği ve reddi hakim talebinin reddine ilişkin ————- kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davaya konu taşınmazın tapu kaydı, —- dosyası,———dosyası, dava konusu inşaatta mühür bozma suçundan ceza verildiği belirtilen ——– sayılı ilamı ve kesinleşme şerhi,———— sayılı ilamı ve kesinleşme şerhi, tarafların karşılıklı ihtarları, tarafların ticari defter ve kayıtları celp ve ibraz edilmiş, dava konusu inşaatta keşfen bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Asıl davada Tapu İptali Tescil istemine konu taşınmazın dava tarihindeki değeri üzerinden eksik harç tamamlatılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlıkta; davacı taraf, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin aldatma, gabin nedeniyle hükümsüz olduğunu, davalı şirketin sözleşme görüşmeleri esnasında dürüstlük kuralına aykırı davrandığını ve yüklenicinin inşaatı teslim tarihinde tamamlayamayacağı anlaşıldığından TBK’nun 473/1 maddesine göre erken dönme hakkını kullandığını iddia ederek davalı şirkete devredilen arsa payına ilişkin tapunun iptali ile davacı şirket adına tesciline karar verilmesini talep etmekte, tüm bunların yanında, birleşen dava dosyasında; davacı şirket davalının taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin eki niteliğindeki sözleşme gereğince davalının —- borcu bulunduğu iddiasıyla ——— yapmış olduğu ilamsız takibe itirazın iptalini talep etmektedir.
Davacı taraf sözleşme görüşmeleri sırasında davalının dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, davacı —— aldattığını ve gabine başvurmak suretiyle sözleşmenin yapılmasına neden olduğunu iddia etmektedir. Sözleşme müzakeresi yapılırken kusurlu davranış ve sorumluluğun varlığından söz edebilmek için; bir tarafın açıklaması gereken hususları açıklamama, yanlış bilgi verme, gereken dikkati göstermeme, sözleşme yapma niyeti bulunmadığı halde müzakereye girişme yada müzakereyi sürdürme şeklinde karşı tarafa bir zarar vermiş olması gerekmektedir.
Davacı taraf sözleşme görüşmeleri sırasında dava dışı ———– kullanımı için okul inşaatı yapılabileceği, bu tür bir inşaat işine girilmesi halinde dava dışı —— tarafından ———- teşvik ödemesi yapılabileceği ve inşaat sonunda yine bu kurum tarafından bu inşaatın ——– bedelle kiralanacağının davalı tarafından bildirilmesine rağmen, sözleşme görüşmeleri devam ederken yine davalı tarafından teşviklerin ———– tarafından verilemeyeceği, kira bedelinin —- olamayacağı, var olan şartlarda inşaat başlanmaması halinde —— başka bir inşaat başlayacağı, bu nedenle şartların bir an önce kabul edilmesi gerektiği şeklindeki davalı beyanlarının sözleşmede dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu iddia etmektedir.
Dosyaya sunulan deliller kapsamında sözleşme görüşmeleri esnasında, davacı şirkete dava dışı — tarafından teşvik verileceği ve kira bedelinin —— olacağına ilişkin bir beyan yada taahhüdün bulunduğu ispatlanamamış, davalının davacıyı hataya düşürdüğü veya var olan hatasının devamını sağlayacak davranışlar içine girdiğine dair bir davranışı tespit edilememiş, aldatma kastı, hile, nedensellik bağı gibi unsurların gerçekleşmediği kanaatine varılmış ve davacının bu hususa ilişkin iddialarından kaynaklı olarak sözleşmeyle bağlı olmadığının kabul edilemeyeceği kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf davalının aşırı yararlanma eyleminden dolayı zarara uğradığını iddia etmiş ise de; gabinin objektif unsuru, edimler arasındaki aşırı dengesizliktir. Yapılan sözleşmede davalıya devredilen arsa payı ile bu arsaya inşa edilecek inşaatın arsaya kattığı değerin ve karşılıklı edimlerin teknik bilirkişiler tarafından yapılan hesaplanmasında, edimler arasında açık ve aşırı orantısızlık unsurunun gerçekleşmediği, bu haliyle de davacının sözleşme ile bağlı olmadığı iddialarının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf Tapu İptali ve Tescil talebini TBK.nun 473/1 maddesine de dayandırmakta ise de; bu maddeye göre eser sözleşmesinden erken dönme hakkının kullanılabilmesi için, yüklenicinin işe zamanında başlamamış olması, yüklenicinin sözleşme koşullarına aykırı olarak işi geciktirmiş olması, iş sahibine yüklenemeyecek bir sebeple ortaya çıkan gecikme yüzünden bütün tahminlere göre yüklenicinin işi kararlaştırılan zamanda bitiremeyeceğinin açıkça anlaşılmış olması gerekmektedir. Dava konusu uyuşmazlık incelendiğinde; kat karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalanması aşamasından itibaren tarafların yapılacak inşaatın —— kiraya verilmek üzere inşa edildiği, kira sözleşmesinin ve kira bedelinin ödenmesinin başlangıç tarihinin— tarihi olduğunu bildikleri ve kabul ettikleri, inşaatı kullanılacak kiracı ——– tarihinde teslim aldığı ve davacı tarafa —– tarihinden itibaren kira bedellerini ödemeye başladığı, bu hususlarda bir uyuşmazlık da bulunmadığı açıkça anlaşıldığından bu aşamadan sonra davacının sözleşmenin geriye etkili feshi ile Tapu İptali ve Tescil davası açması TMK.nun 2.maddesine göre hakkın kötüye kullanılması niteliğinde kabul edilmiş, teknik bilirkişiler tarafından bazı ayıplı işler yapıldığı tespit edilmiş ise de, bunların geriye etkili fesih şartlarını oluşturmadığı, bu nedenle Tapu İptali ve Tescil talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Birleşen davanın konusu olan icra takibinin başladığı tarihteki inşaat oranı ile ilgili olarak yapılan incelemede; davalı tarafın, sözleşmesel edimini yerine getirmemesi nedeniyle —- sayılı dosyasında yapılan takibin — tarihli olduğu,——– tarihlerinde imalat gerçekleşme oranı yüzdesinin —– olduğu, Okul binası teslim tutanağına göre inşaatın bitiş tarihinin—-olduğu, —- okulun eğitime açılmasına ilişkin yazısına göre inşaatın bitiş tarihinin —tarihi olduğu, ———- yazılmış bulunan ve ——-kaydı alınan yazıya göre inşaatın bitiş tarihinin —– tarihi olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce atanan bilirkişi heyeti marifetiyle —– tarihinde yapılan keşif tarihi itibariyle binanın bitirilmiş ve kullanılmakta olduğu tespit edilmiştir.
——– yazmış olduğu yazı——–yazmış olduğu yazı ——— sayılı olup, bu yazıların içeriği dikkate alındığında —–tarihi itibariyle inşaatın bitirildiği vc iskan alabilecek durumda olduğu anlaşılmaktadır.
——— eki ve ayrılmaz parçası olduğu, ——– de arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine atıf yapılarak düzenlenecek protokollerin ———— ve ayrılmaz parçası olduğu kabul edilmiştir. Nitekim bu husus protokol içeriği düzenlemelerden de anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzalanan ———alınması sonrasında, iki gun içerisinde yapımcı tarafından arsa sahibine — nakit,——– ödeme yapılacaktır. bu bedel ana sözleşme ön protokolünün dışında, ana sözleşme şartları korunarak haricen ödenecektir… ” hükmü kararlaştırılmıştır.
Buna göre;————– ayakta olduğu sürece davalı şirket bu borcu ödeme yükümlülüğü altındadır, ———– ayakta olduğu yukarıda gerekçeleriyle açıklanmış olduğundan davalı şirketin ———-yükümlülüğünün devam ettiği sonucuna varılmaktadır.
Tarafların ticari defter ve kayıtları ile dosyaya sunulan deliller kapsamında yapılan inceleme ve değerlendirme sonrasında davalı şirketin ek protokoldeki borcu ifa ettiğine ilişkin herhangi bir delil veya belge sunulmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle birleşen dosyada takibe konu edilen ve inşaat sözleşmesinin ek protokolünün 3.maddesinde düzenlenen ————- ödemenin davalı tarafından davacıya yapılması gerektiği, bu nedenle takibe itirazın yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Birleşen davanın konusu olan —– tarihli ek protokole dayalı olarak talep edilmiştir. Bu protokolde, ——aylık taksitler halinde ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacı taraf avans faizi talep etmiştir, her iki taraf tacir olduğundan ve ticari iş olduğundan avans faizi talebi yerinde görülmüştür. Protokol tarihi ile takip tarihi olan—– tarihleri arasında toplam —– işlemiş faiz talep edebileceği kanaatine varılmış, icra takibinde ———-işlemiş faiz talep edildiğinden taleple bağlı kalınarak takibe itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş, ek protokolde ödemenin miktarı ve yapılacağı tarihler net olarak belirtilmiş olduğundan alacak likit kabul edilmiş, bu nedenle davacının icra inkar tazminatı talebi yerinde görülerek birleşen davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Asıl davada;
1-Asıl davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcının, dava açılırken peşin alınan 64.764,25 TL harçtan ve 02/06/2017 tarihinde alınan 165.000,00 TL peşin harçtan ( Toplam = 229.764,25 TL harçtan) mahsubu ile bakiye 229.704,95 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 220.562,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B) Birleşen davada (————);
1-Birleşen davanın kabulü ile davalının ——– sayılı dosyasında itirazının iptali ile takibin devamına, asıl alacağa takipten itibaren talep gibi değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
2-Sözleşmede alacağın tutarı ve ödeme tarihi açık ve net olup likit olduğundan alacağın %20’si oranında icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 156.696,36 TL karar harcına karşılık peşin alınan 27.704,60 TL harç ve icra dosyasında alınan 11.469,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 117.522,26 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
4-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 105.115,21 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
C) Yargılama Giderleri;
1-Asıl ve birleşen dosya davacısı tarafından yapılan; 18.000,00 TL bilirkişi gideri, 1.059,20 TL posta gideri, 221,80 TL keşif harcı olmak üzere toplam 19.281,00 TL’nin her iki davadaki kabul-red oranı nazara alınarak 2.855,75 TL’si ile birleşen davada yapılan 27.733,60 TL harç gideri olmak üzere toplam 30.589,35 TL yargılama giderinin davalı-birleşen dosya davalısından alınarak davacı-birleşen dosya davacısına verilmesine,
2-Asıl ve birleşen dosya davalısı tarafından yapılan 134,00 TL yargılama giderinin her iki davadaki kabul red oranı nazara alınarak 114,15 TL’sinin davacı-birleşen dosya davacısından alınarak, davalı-birleşen dosya davalısına verilmesine,
3-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı-birleşen dosya davacısı vekilleri ile davalı-birleşen dosya davalısı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/01/2021