Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/214 E. 2021/275 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/214 Esas
KARAR NO : 2021/275
ASIL DAVA : ——-
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin), Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/02/2015
BİRLEŞEN DAVA: ——
DAVA : Tazminat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ: 18/09/2017
BİRLEŞEN DAVA:——-
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 25/06/2015
KARAR TARİHİ: 23/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin), Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin —— tarihinde tescil edilmiş —- ortaklı bir limited şirketi olduğunu, müvekkilinin davalı şirketin —– ortaklığından biri ve aynı zamanda müdürü olduğunu, müvekkilinin müdür olarak özenle çalıştığını, şirketin menfaati için gerekli olan tüm faaliyetleri icra ettiğini, diğer ortakların şirketin büyümesi için katkı sağlayacak herhangi bir eylem ve işlerde bulunmadıklarını, müvekkili dışındaki diğer ortakların ortak amaca uluşmak için gösterilmesi gereken çabayı göstermediklerini, davalı şirket ortağı —- olduğunu, —- çok nadiren geldiğini, bu ortağın şirket işlerinde eşit çaba ve gayreti göstereceğini beyan ettiğini ancak aradan geçen zaman gözetilerek bu ortağın ortak amaca uluşmak için hiçbir çaba göstermediğini, finansal kaynağın da bu nedenle sağlanmasının pek mümkün olmadığını, müvekkili ile ortaklar —-arasında yapılan ve diğer ortak —— gönderilen hisse devri karşılığı mal paylaşımı sözleşmesi ortakların zaten ortaklığı kafalarında bitirdiği, kendilerine uygun birtakım şirket mallarını dahi kafalarında paylaştıkları hususları ortakların fiili olarak zaten daha fazla ortaklık yapmak istemediklerini açık bir şekilde gösterdiğini, ortaklık ilişkisinin müvekkili için çekilmez hale geldiğini, müvekkilinin diğer ortaklarla defalarca görüştüğünü, ilgili problemleri çözmeye çalıştığını, diğer ortakların problemleri çözmeye yanaşmadığını, hisse devri sözleşmesi yaptıkları halde hisselerini devretmek istemedikleri ve müşterek gayeye ulaşmak için çaba sarf edilmemesi gibi nedenlerden dolayı Türk Ticaret Kanunu’nun 638.maddesi uyarınca davalı şirketten çıkmasına karar verilmesini, öncelikle pay devri karşılığı mal paylaşımı sözleşmesinde yer alan ve davacı müvekkili —- diğer hissedarlara bırakmayı kabul ettiği, —————– yazıcının 3. Kişilere satılmaması ve devredilmemesi için teminatsız olarak tedbir kararı verilmesine, esas sermaye payının gerçek değerine uygun bir şekilde hesaplanarak ödenmesi ve dava süresince ——şirket adına yapılan ve yapılacak işlerden Türk Ticaret Kanunu’nun 638.maddesi uyarınca hak ve borçlarının dondurulması ve yine davacı vekil edenin dava süresince meydana gelecek olan borçlardan dolayı teminat altına alınmasını, müvekkilinin davalı şirketten çıkmasına, ayrılma akçesinin esas sermaye payının gerçek değerine uyacak şekilde hesaplanarak müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının soyut ve genel nitelikli ifadeler olup gerçekleri yansıtmadığını, davacının asıl amacının şirket aleyhine gerçekleştirmiş olduğu usulsüz işlemler nedeniyle sorumluluğunu ortadan kaldırmaya çalışma olduğunu, kötü niyetli açılmış olan davanın taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, şirketin ilerlemesinde önemli katkıları olan —–firmanın iflasına razı olmayıp —–yevmiye nolu sözleşmesi ile ———- tüm aktif ve pasifleriyle birlikte devralarak şirketin tek ortağı olarak ticari faaliyetine devam ettiğini, hisse devir sözleşmesinin hukuken hüküm ifade etmeyen ve herhangi bir bağlayıcılığı da olmayan bir sözleşme olduğunu, yazılı şekilde yapılmasının ve tarafların imzalarının noterce onanmasının şart olduğunu—— şartının gerektiğini, pay defterine kaydedilerek pay devirlerinin tescili için şirket müdürleri tarafından —— başvurulmasının gerektiğini ve bu nedenle hisse devir sözleşmesinin hiçbir bağlayıcılığının bulunmadığını, müvekkili şirket aleyhine açılmış haksız davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYA: ——
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı taraf ile müvekkili şirket ortağı —- arasında gerçeklştirilen ancak hüküm ifade emeyen hisse devri karşılığı mal paylaşımına ilişkinsözleşmede davalıya devredileceği kararlaştırılan makine ve teçhizatın müvekkili şirkete iadesi ve iadenin mümkün olmaması halinde fazlaya ve faize ilişkin hakları saklı kalması kaydıyla şimdilik —- kısmının tazmini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYA: ——
Davacılar vekiline sunmuş olduğu dava dilekçesi ile;—- davalı —- davacılar — tarafından kurulduğunu, bu şirket kurulmadan önce davacı —- firmada ortaklıklarının bulunduğunu, davalı —- tarihinde bu şirketteki paylarının tamamımını davacı —- devir ederek ortaklıktan ayrıldığını, sonrasında davalının davacı ile adi yazılı hisse devri sözleşmesi yaptığını, davacının söz konusu malları paylaşımına ilişkin sözleşmeyi diğer ortak —- kabulu ve gerekli tescil işlemlerini, yasal tescil ve ilan işlemlerinin gerçekleştirilmesi şartı ile kabul ettiğini, davalının ——— sözleşmesinin 9. Maddesine aykırı davranarak diğer ortağın rızası olmaksızın yalnızca —— adi yazılı bir hisse devri sözleşmesi yaptığını, bu sözleşmeye dayanarak bir kısım şirket adına kayıtlı makine ve teçhizatları alıp şirket merkezinden alıp başka bir yere naklettiğini, bir kısmını da sattığını belirterek söz konusu hisse devri sözleşmesinin gerekli yasal koşulları sağlamadığından geçersiz olduğunu belireterek mal paylaşımına ait sözleşme sonrasında davalının götürmüş olduğu 1 adet ———– fazlaya dair hakların saklı kalmak kaydı ile şimdilik —–bedelin tazmini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davaya konu———- işyerinde bırakıldığını, —– olduğunu ve kullanım süresinin dolduğunu,———– işyerinde bulunduğunu, davacı —– açma hakkının bulunmadığını, zira söz konusu makine ve parçaların dava dışı —– ait odluğunun davacı tarafından ikrar edildiğini, halen davacılar ile aralarında————— dosyasının devam ettiğini, davacının iddialarının doğru olmadığını belirtmiş olup uyuşmazlık noktaları bu şekilde tespit edildi.
İNCELEME VE GEREKÇE ;
Dava, asıl dava yönünden şirket ortaklığından haklı sebeple çıkma ve ayrılma akçesinin ödenmesi, birleşen dosyalar yönünden ise makine ve teçhizatın iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi istemine ilişkindir.
Asıl davada; davacı — davalı ——haklı nedenle çıkmak istediği, ayrılma akçesinin gerçek değere uygun olarak hesaplanarak kendisine ödenmesini talep ettiği, davacının şirketin diğer ortağı olan —– hisse devri karşılığı mal paylaşımı sözleşmesindeki edimlerini ifa etmemiş olması nedeniyle ortaklığın bu aşamadan sonra çekilmez hale geldiğini, bu aşamadan sonra ortaklığın sağlıklı bir şekilde sürdürülemeyeceğini beyan ettiği görülmüştür.
Birleşen dosyada —-davacılar —– davalı —–karşı dava açarak, devir sözleşmesinin gerekli yasal koşulları sağlamadığından geçersiz olması nedeniyle, sözleşmedeki mal paylaşımına göre davalı ——- aldığı makinelerin iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi amacıyla şimdilik —- talep edildiği görülmüştür.
Birleşen dosyada —-davacılar —— dava açarak, devir sözleşmesinin gerekli yasal koşulları sağlamadığından geçersiz olması nedeniyle, sözleşmedeki davalıya devredileceği belirtilen makine ve teçhizatın iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesi amacıyla şimdilik ——– talep edildiği görülmüştür.
Tarafların bildirmiş olduğu delil ve belgeler toplandıktan sonra mali müşavir, makine mühendisi ve şirketler uzmanı bilirkişilerden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır. Bu bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan —— tarihli rapor ve tarafların itirazı üzerine aldırılan —- tarihli ek raporda;
Asıl dava yönünden; pay devrinin gerçekleşmemesinin TTK 638.madde uyarınca tek başına haklı bir sebep teşkil etmediği, ancak taraflar arasında birden çok davanın bulunması ile ortaklık ilişkisinin devamının çekilmez hale geldiği kabul edilir ise, TTK 638/2.maddesi uyarınca davacının ortaklıktan çıkma talebinin kabul edilebileceği, Türk Medeni Kanunu’nun 4.maddesi uyarınca haklı sebeplerin varlığı hususunda takdirin mahkemeye ait olduğu, davacın —- talebinin haklı görülmesi halinde ayrılma akçesi tutarının —– olarak hesaplandığı,
Birleşen ——– dosyası yönünden; davaya konu söz konusu ürünlerin davalı—– teslim edildiğine ilişkin bir belge dosya kapsamında rastlanılamadığı, bununla birlikte davalı—– malvarlığına ait olup da sattığı makine/ürünlerin bedelini şirketin hesabına aktarması gerektiği,
Birleşen ——– dosyası yönünden; dosyada pay devri taahhüdü sözleşmesine konu ürünlerin dosyanın davacıları tarafından iadesinin talep edilemeyeceği, zira söz konusu ürünlerin bu dava dışı ———— olarak açıklanmıştır.
Tüm bu tespitler ışığında; asıl dosyanın davacısı olan —- davalı ———— arasında birden fazla dava bulunduğu, bu durumun ortaklar yönünden ortaklığı çekilmez hale getirdiğinin kabulünün gerektiği, buna göre davacının davalı şirket ortaklığından çıkma talebinin yerinde olduğu, yapılan bilirkişi incelemeleriyle davacının ayrılma akçesinin —– olduğu anlaşıldığından asıl davanın bu şekilde kabulüne karar verilmiştir.
Birleşen dosyada ——-davacılar ————– karşı dava açarak, devir sözleşmesinin gerekli yasal koşulları sağlamadığından geçersiz olması nedeniyle, sözleşmedeki mal paylaşımına göre davalı —– aldığı makinelerin iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin iadesini istedikleri, davaya konu ———- ait olduğu, bu makine yönünden davacıların talep hakkının bulunmadığı anlaşılmış, iddia edilen diğer makinelerin davalıya teslim edildiğine dair kabule yeterli delil bulunmadığı görülmekle birleşen bu davanın reddine karar verilmiştir.
Birleşen dosyada —– davacılar ————- dava açarak, devir sözleşmesinin gerekli yasal koşulları sağlamadığından geçersiz olması nedeniyle, sözleşmedeki davalıya devredileceği belirtilen makine ve teçhizatın iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelini istedikleri, davaya konu söz konusu ürünlerin davalı —– edildiğine ilişkin bir belgeye dosya kapsamında rastlanılamadığı anlaşıldığından birleşen bu davanın da reddine karar verilmiştir. Her ne kadar bilirkişi raporunda “Davalı —– şirketin malvarlığına ait olup da sattığı makine/ürünlerin bedelini şirketin hesabına aktarması gerektiği” yönünde görüş bildirilmiş ise de, belirtilen şekilde davaya konu makinelerin davalı ——— teslim edildiği sabit olmadığından rapordaki bu görüşe itibar edilmemiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I-ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın kabulüyle; davacı —- davalı ——- çıkma talebinin kabulüne,
2-Ayrılma akçesi olarak belirlenen 57.862,00-TL’nin karar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacı tarafa verilmesine,
3-Alınması gereken 3.952,55-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 27,70-TL peşin harç, 988,13-TL ıslah harcı toplamı 1.015,83 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.936,72-TL’nin davalı —– ——– tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 2.614,50-TL yargılama gideri ile 988,13-TL ıslah harcı, 27,70-TL peşin harç, 27,70-TL başvuru harcı toplamı 3.658,03-TL’nin davalı —— alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 8.322,06 TL vekalet ücretinin davalı —— alınarak davacı tarafa verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
II-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN —–
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30- TL harcın, davacılar tarafından yatırılan 31,40-TL peşin harç, 1.527,00 TL ıslah harcı toplamı 1.558,40-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.499,10-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müteselsilen alınarak davalı —– verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
III-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN ——
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 59,30- TL harcın, davacılar tarafından peşin yatırılan 27,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 31,60-TL’nin terkin sınırı altında kaldığından alınmasına yer olmadığına,
3-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müteselsilen tahsili ile davalı ———- verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı-karşı davalı vekili ile davalı-karşı davacılar vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/03/2021