Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1048 E. 2018/1112 K. 08.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1048 Esas
KARAR NO : 2018/1112
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 09/11/2015
KARAR TARİHİ : 08/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 09.11.2015 harç tarihli dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin davalı şirketin…. adresindeki …. tarihlerinde toplamda 197,00 m2 epoksi yer kaplaması yaparak davalıya teslim ettiğini, epoksi yer kaplamasının metrekare fiyatı konusunda; tarafların 35,00 Euro + KDV olarak anlaştıklarını, müvekkilinin fatura tanzim tarihindeki 1 Euro olan, 3,3910 TL kur üzerinden davalıya ,… tarih ve … no.lu 27.589,52 TL fatura düzenlediğini, faturayı davalıya iadeli taahhütlü olarak gönderdiğini, fakat faturanın daha sonra müvekkiline davalı tarafından geri gönderildiğini, müvekkiline faturanın iade edilmesinden sonra davalıyla gerek mail gerekse telefon ile görüşüldüğünü, fakat bir sonuç alamadığından; alacağının tahsili için İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğü …. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalı/borçlunun takibe haksız ve kötü niyetle itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini, müvekkilinin davalı/borçlunun işletmesine epoksi uygulaması yapmasma rağmen, davalıca herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilince başlatılan icra takibine ise kötü niyetle itiraz ettiğini, alacağın tahsili için iş bu davanın açılma zarureti hasıl olduğunu davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali ile İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğünün…. E. sayılı dosyasmda takibe, haksız ve kötü niyetli itiraz eden davalı/borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 08.01.2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle: Davacının açtığı huzurdaki davada müvekkili aleyhine yer alan hususlara itiraz ettiklerini, haksız ve mesnetsiz davanın reddini talep ettiklerini; Müvekkilinin, lojistik işi ile iştigal eden uluslararası bir firma olduğunu ve ithalat-ihracat yapan firmaların mallarını taşıdığını, aynı zamanda depolama hizmeti verdiğini, müvekkilinin; ……. adresindeki… Tesislerinde bulunan deposuna davacı tarafından “… işi yapıldığını, müvekkilinin deposunda yük indirme ve boşaltmada, mal istiflemede kullanılan birçok iş makinesi bulunduğunu, burada yapılan…” ile beton zeminin düzeltilerek iş makinelerinin daha sağlıklı ve zarar görmeden çalışmasını sağlanması, ileride doğabilecek olumsuz kazalar karşısında iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasının amaçlandığını, ancak davacının yapılan epoksi kaplamayı ayıplı yaptığını, yapılan bu zemin ile müvekkilinin zarara uğradığını, zeminin kötü olmasının zararlar oluşmasına davetiye çıkardığını, müvekkilinin zeminden istediği faydayı ve iş güvenliği bakımından sağlamayı düşündüğü amacı sağlayamadığını, Bu nedenle Gebze 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. iş dosyasında; “Delil Tespiti” istemli dava açıldığını, Mahkemece seçilen uzman bilirkişi ile zeminde gerekli incelemeler yapılarak 23.11.2015 tarihli “Bilirkişi raporu” oluşturulduğunu, bilirkişi raporunda yer alan aşağıdaki değerlendirmelerde de işbu davanın ne denli haksız ve hukuka aykırı olarak açıldığının görüldüğünü, 23.11.2015 tarihli Bilirkişi raporunda; “…i kaplama yapılan incelendiğinde aşağıda fotoğraflarda görüldüğü gibi ..zemin kaplamalarında yer yer kabarma, çatlama, yer yer kaplamaların kalktığı ve kırıldığı görülmüştür. Bu kaplamaların bozulmasının sebebinin tekniğine uygun olarak yapılmadığı kanaatine varılmıştır. Tespite konu olan imalat yukarıda belirtilen yapım şartnamesine uyulmadan ve yeteri kadar zemin hazırlığı yapılmadan uygulama yapıldığı yüzey hazırlığı yapılırken yüzey kuru, temiz ve sağlam olmasına dikkat edilmemiş, Aderans azaltacak toz, yağ, gres, boya ve benzeri her tür uygulamadan önce tam olarak yüzey temizlenmemiştir. Bu tür hatalar uygulanmadan önce koster ep mortar … esaslı tamir harcı) veya koster bond pasters (epoksi esaslı grout harcı) ile düzeltilmemiş, yüzey hazırlığı frezeleme, zımparalama veya mekanik yüzey aşındırma işlemleri yapılmamış ve tüm yüzeyler endüstriyel vakum aletleri ile tozdan arındırılmamıştır. Yerinde yapılan incelemelerde, kabaran kısımların zemini incelendiğinde, epoksi kaplama tabakası altına da kum karışımı dolgu malzemesi yapılırken 15 mm kalınlıktaki kum tabakasının yeterli bağlayıcı malzeme karıştırılmadan, yeteri kadar tokmaklanıp sıkıştırılmadan, üzerine 2-2.5 mm kalınlıkta epoksi kaplama yapıldığı, sağlıklı ve et kalınlığının teknik şartnameye göre tekniğinde yapılmadığı kanaatine varılmıştır. Şartname gereği epoksi self levelling uygulamalarda zemin düzenleme, taşlama, astar kat, macun+ara kat epoksi+son kat epoksi kaplama minimum 3 mm kalınlıkta olmahdır. Ancak yerinden alınan numunelerde kaplama kalınlığının 2-2.5 mm olduğu tespit edilmiştir. Bozulmuş epoksi zemin kaplamalarının sonradan tamir edildiği gözlenmiş, ancak tamir edilen yerlerden alman numunelerin yerinde kumpas’la ölçüldüğünde kalınlığının 2-2.5 mm olduğu ve yapım şartnamesine uygun olarak yapılmadığı tespit edilmiştir. Alınan numuneler muhafaza edilerek zarf içerisinde rapor ekinde sunulmuştur.” denilerek davacının zeminin hatalı ve ayıplı bir şekilde yapıldığının tespit edildiğini, Raporunun devamında; “Fabrikada üretilen ürünler fotoğraflarda görüldüğü gibi 9 ton ağırlığında forklift taşıyıcılarla taşındığı, ancak taşıma esnasında forklift seyir halinde iken yalpa yaparak tehlikeli bir şekilde sallandığı tespit edilmiştir. Bu sallanmanın, epoksi tabakasının sentesinde olmadığı (pürüzlü ve engebeli olduğu) tespit edilmiş olup, bu tespit anı CD’ye kaydedilerek rapor halinde sunulmuştur. Taşıma esnasında forklift seyir halinde iken makinenin ağırlığından döşemeye verdiği basınçtan dolayı makinenin orta ekseninde bulunan tekerinin geçtiği kısımlarda epoksi kaplamanın yer yer kırılıp çöktüğü ve döşemenin tahrip olduğu tespit edilmiştir.” şeklindeki tespitte bulunulduğunu, davacının ayıplı ifası ve müvekkilin zarara uğradığı sabit olduğundan müvekkilinin dava konusu talepten sorumluluğu bulunmadığını, raporun; “Sonuç ve Kanaat’ başlıklı bölümünde özetle; Zemin epoksi kaplamalarında bozulma sebebinin inceleme bölümünde belirtildiği gibi tekniğine uygun yapılmadığı, epoksi kaplama işleminin yeniden yapılması gerektiği, Kaplamaların bozulma sebebinin imalattan kaynaklandığı tespit edilmiş ve yapılmış olan kaplamanın kırılıp temizlenip kaplama yapılmaya hazır hale getirilmesinin 3 günde yapılabileceği, Yeniden yapılacak Epoksi kaplamanın imalatların yaklaşık 7 gün içerisinde tamamlanabileceği, kaplama yapıldıktan sonra 2 gün kullanılmaması gerektiği, dava konusu kaplamanın kullanıma hazır hale getirilmesi toplam 12 gün olabileceğinin belirtildiğini, kusurlu yapılan imalatların sökülüp yeniden yapılması bedelinin 18.208,00 TL olduğu” ifade edilse de tüm yasal hak ve dava açma hakları saklı kalmak kaydıyla; miktann tespitinden önce esasen davacının üstlendiği işi ayıplı ifa ettiği tespit edildiğinden davacının haksız iddia ve taleplerini kabul etmediklerini, ayıplı ifa üzerine, davacının takibe konu ettiği 25.08.2015 tarih ve 227061 no.lu 27.589,52 TL faturanın iade edildiğini, müvekkil aleyhine istanbul Anadolu 22. icra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine de haklı olarak itiraz ettiklerini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, davacı taraf takibinde açıkça kötün niyetli olduğundan değerin %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, hukuki niteliği itibari ile fatura alacağından kaynaklanan cari hesap alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir.
İstanbul Anadolu 22. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin 21/09/2015 tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun 22/09/2015 tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, itirazın borca, faize kısaca esasa ilişkin olduğu, icra müdürlüğünün yetkisine bir itirazın olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı, davalı şirketin …adresindeki …. Tesislerinde topma 197 metrekare epoksi yer kaplaması yaparak davalıya teslim ettiğini, fatura tarihindeki kur üzerinden anlaşmalara uygun olarak (metrekaresi 35 EURO + KDV) fatura düzenleyerek davalıya gönderdiklerini, faturanın haksız olarak davalı tarafından iade edildiğini, alacağın tahsili için icra takibi başlattıklarını iddia etmiş; davalı ise aralarındaki ticari ilişkiyi ve davacının epoksi kaplama işini yaptığını kabul etmekle birlikte, hizmetin ayıplı olarak verildiğini, bu nedenle Gebze 2. Sulh Hukuk Mahkemesi aracılığı ile delil tespiti yaptırdıklarını, davacı tarafın ayıplı ifası ve bu nedenle kendilerinin uğradığı zarar göz önüne alındığında davacıya borçlu olmadıklarını savunmuştur.
Tarafların tacir olması nedeniyle defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği,her iki tarafın defterlerini sunduğu, incelenen taraf defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı kayıtlarına göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 27.589,22 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Toplanan tüm deliller ve yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda; davacının davalı şirketin ….adresindeki … Tesislerinde topma 197 metrekare epoksi yer kaplaması yaparak davalıya teslim ettiği, fatura tarihindeki kur üzerinden anlaşmalara uygun olarak (metrekaresi 35 EURO + KDV) fatura düzenleyerek davalıya gönderdiği, faturanın davalı tarafından iade edildiği, 197 metrekare epoksi yer kaplamasının eksiksiz olarak yapılarak davalıya teslim edildiği ve metrekare birim fiyatı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmadığı, davalının teslimden sonra usulüne uygun olarak ayıp ihbarında bulunmadığı, davalının Gebze 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin …. D.İş sayılı dosyası üzerinden yaptırmış olduğu delil tespitinin davacının icra takibini açtığı tarihten sonra yaptırıldığı, tüm bunlar gözetildiğinde davalı tarafından süresinde yapılmış olan bir ayıp ihbarının olmadığının kabulü ile davacının vermiş olduğu hizmet karşılığında düzenlemiş olduğu fatura bedelini tahsil hakkına sahip olduğu kanaatiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 27.589,22 TL üzerinden devamına,
2-Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
3-Alacak likit ve itiraz haksız olduğundan alacağın %20 ‘si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine dair,
4-Hüküm altına alınan miktar üzerine hesaplandığında alınması gereken 1.884,62 TL harcın peşin alınan 333,22 TL harçtan mahsubuna, eksik kalan 1.551,40 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 763 TL yargılama gideri ve 360,92 TL harç gideri toplamı 1.123,92 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 3.310,71 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.08/11/2018