Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/540 E. 2019/1387 K. 19.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/540 Esas
KARAR NO: 2019/1387
ASIL DAVA : İstanbul Anadolu –. ATM -E
BİRLEŞEN DAVA:İstanbul Anadolu -ATM – E.
BİRLEŞEN DAVA:İstanbul Anadolu – ATM E.
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 05/04/2012
KARAR TARİHİ: 19/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: İstanbul Anadolu -ATM – Esas
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı borçlu şirket arasında —- bağlı Irak petrol boru hattı pompa istasyonlarında bulunan halon sistemlerinin değişimi ve yerine verilecek olan —– gazlı söndürme sistemlerinin tedariki, montaj ve işletmeye alınması konusunda uzlaşma sağlandığını, sözleşme kapsamında müvekkili şirketin edimlerini tamamladığını ve Botaş’a teslim edilmesinin gerçekleştiğini, davalı şirketin sözleşme konusu borcunun büyük bir kısmını ödediğini ancak takibe konu olan kısmını ödemediğini, müvekkili şirketin davalı şirketten bu ticari faaliyet neticesinde –TL bakiye alacağının kaldığını, borçlu aleyhine Kadıköy -. İcra Müdürlüğü’nün — E.sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, takibin yetkili yerde açıldığını, —- tarihli iş ortaklığı sözleşmesinin yetkiye ilişkin bölümünün yer aldığı “Diğer Hükümler” başlığını taşıyan 8.maddesinde de belirtildiğini, borçlu tarafından yapılan kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına, borçlunun kötü niyetli itirazı nedeniyle %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile — arasında sözleşmeden kaynaklanan iş ilişkisinin mevcut olduğunu, sözleşmeye göre — icra ettiği edimi kusurlu bulduğu için taraflarınca sözleşme gereği teminat olarak kendilerine verilen —TL teminat mektubunu bozdurduğunu, işi ifa eden firma olarak meydana gelen kusur muhatap şirket olarak davacı firmanın kusuru olduğunu, Botaş’ın davacı tarafça verilen teminatın işin kusurlu bulunduğu gerekçesiyle bozdurulması nedeniyle müvekkili şirketin alt işveren konumunda olduğundan ve işin davacı firma tarafından yapıldığından müvekkili şirketin kusurunun bulunmadığını, davacı firmanın işin kusurlu ifa ettiğinin tespiti amacıyla Midyat Sulh Hukuk Mahkemesi’nin — D.iş sayılı dosyası ile dava açtıklarını, bu dosyada incelemenin devam etttiğini, davacı firma ile müvekkili arasındaki sözleşmeye göre davacı tarafından düzenlenerek teminat olmak kaydıyla taraflarına verilen – – şubesinin – tarih, —TL bedelli, – numaralı çekin —TL’lik kısmının -tarafından haksız yere bozdurulan teminat mektubuna mahsuben taraflarına ödenmesinin gerektiğini, taraflarınca – -. Noterliği’nin – tarih ve – yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ödeme ihtarında bulunulduğunu, ayrıca bu miktarın tahsili amacıyla davacı şirket aleyhine İstanbul -. İcra Müdürlüğü’nün — E.sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ayrıca Adana -. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — E.sayılı dosyasıyla – aleyhine alacak davası açıldığını, müvekkili firmanın davacı firmadan alacaklı iken ve taraflar arasında — tarihinde yapılan sözleşmeye binaen herhangi bir borcu kalmamışken davacı tarafın davalı müvekkilinden —TL alacaklı olduğundan bahisle yapılan takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu, haksız davanın reddine, haksız açılan takibin iptaline, davacı aleyhine %40 dan az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN: İstanbul Anadolu -. ATM — E.
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile dava dışı —ile arasında sözleşmeden kaynaklanan iş ilişkisi olduğunu, bu sözleşme kapsamında davacı tarafa yüklenen işin alt taşeron firma olarak advalı şirkete verildiğini, ancak –davalı şirketin edimini kusurlu bulduğu için kendileri tarafından bu sözleşme gereği teminat olarak verilen —TL’lik teminat mektubunu bozdurduğunu, davacı firma ile davalı arasındaki sözleşmeye göre davalı tarafından düzenlenerek teminat olmak kaydı ile davacı tarafa verilen — şubesinin — tarih, —TL bedelli, – numaralı çekin —-TL’lik kısmının — tarafından haksız yere bozdurulduğunu, teminat mektubuna mahsuben ödenmesinin gerektiği, bu konudaki ihtarın sonuçsuz kaldığını, müvekkili şirketin miktarın davalıdan tahsili amacıyla icra takibi başlattığını, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, %40 oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin yangın güvenlik sistemleri işleriyle iştigal ettiğini, taraflar arasında akdolunan iş ortaklığı sözleşmesi gereğince—- bağlı —boru hattı pompa istasyonlarında bulunan halon sistemlerinin değişiminin gerçekleştiriliğini ve —gazlı söndürme sistemlerinin tedariki montajının tamamlandığını, sistemin işletmeye alındığını, müvekkili şirketin sözleşme gereklerini eksiksiz yerine getirdiğini, müvekkili şirketin kusurlu olduğuna ilişkin hiçbir kayıt ve delilin bulunmadığını, davalının borçlu değil alacaklı olduğunu, bu konuda dava açıldığını, bu dava ile o davanın birleştirilmesine karar verilmesinin gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN: İstanbul Anadolu – ATM —E.
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile dava dışı —- arasında sözleşmeden kaynaklanan iş ilişkisinin bulunduğunu, işbu sözleşme kapsamında —- bağlı —- boru hattında bulunan — sistemlerinin getirilmesi amaçlı olarak kendilerine yüklenen işin alt taşeron firma olarak taraflar arasında yapılan sözleşme ile davalıya verildiğini, dava dışı yüklenici olan — işbu sözleşmeye göre davalı şirketin icra ettiği edimi kusurlu bulunduğu için sözleşme gereği teminat olarak kendilerine verilen –TL’lik teminat mektubunu bozdurduğunu, Midyat Sulh Hukuk Mahkemesi’nin — D.iş sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini, davacı müvekkili şirket ile davalı arasında sözleşmeye binaen mevcut üstlenilen edimin davalı yanın yapmış olduğu kusurlu işlem ve eylemleri nedeni ile ortaya çıkan zararın — tarafından müvekkili firmadan talep edildiğini, bu zararın miktarının bilirkişi incelemesi yoluyla tespitine, iş bu zarara istinaden şimdilik —-TL fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla zararın ortaya çıktığı tarihten itibaren işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; bu dava ile İstanbul Anadolu —. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — E.sayılı dosyası ile aynı konuda açılmış dava olduğundan derdestlik nedeni ile davanın usulden reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin bütün edimlerini yerine getirmiş olduğunu, herhangi borcu ve sorumluluğunun kalmadığını, davacı şirketin Botaş ile yaşadığı hukuki uyuşmazlıklara ilişkin doğması muhtemel zarar ve ziyanlarını müvekkili şirkete yansıtmasının kabulünün mümkün olmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE;
Dava, hukuki niteliği itibari ile asıl dava ve birleşen İstanbul Anadolu -. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — E.sayılı dosyaları yönünden itirazın iptali, birleşen İstanbul Anadolu-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — E.sayılı dosyası yönünden ise, tazminat istemine yöneliktir.
Asıl dava yönünden; davacı— -, davalı— ile aralarındaki — tarihli İş Ortaklığı Sözleşmesi gereğince tüm edimlerini yerine getirdiklerini ve işin teslimini davalıya yaptıklarını, davalının bir kısım ödemeleri gerçekleştirdiğini ancak bakiye miktarı ödememesi nedeniyle icra takibi başlattıklarını iddia etmektedir.
Bu davaya konu olan Kadıköy – . İcra Müdürlüğü’nün — -Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin — tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun — tarihinde borca, yetkiye ve faize itiraz ettiği ettiği, itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki 1 yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen İstanbul Anadolu -. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin – E.sayılı dosyası yönünden; davacı —- aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalı —tarafından dava dışı – firmasına ait işin kusuru olarak yapılması sonucunda dava dışı -firması tarafından davacıya ait -TL tutarındaki teminat mektubunu bozdurulduğunu, bu zararın davalı firmanın kusuru sonucunda gerçekleşmiş olması nedeniyle davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı iddia edilmiştir.
Bu davaya konu olan İstanbul -. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin — tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun —- tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, itirazın süresinde olduğu görülmüştür.
Davanın İ.İ.K. 67/1 maddesindeki – yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen İstanbul Anadolu -. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — E.sayılı dosyası yönünden; davacı —aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalı —- tarafından dava dışı — firmasına ait işin kusuru olarak yapılması sonucunda dava dışı — firması tarafından davacıdan talep edilen zararın (şimdilik 5.000,00-TL) davalıdan tahsili istenmektedir.
Her üç dava yönünden tarafların bildirmiş oldukları delil ve belgeler toplandıktan sonra mali müşavir bilirkişi —- aracılığıyla tarafların defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Dosyaya sunulan — tarihli raporunda; “İncelenen taraf defter ve belgelerinin usule uygun olarak tutulmuş oldukları, birbirleriyle uyumlu defterler uyarınca asıl davada davacı —şirketinin takip tarihi itibariyle davalı —şirketinden —-TL alacaklı olduğu, daha sonra (– tarihinde) bu davalı tarafından —-TL tutarında davacı adına fatura düzenlenerek davacıya olan borcun kendi defterleri kapsamında sıfırlandığı, Midyat Sulh Hukuk Mahkemesi’nin —- D.İş sayılı dosyası kapsamında yapılan tespitlere göre davacının oluşan zararda kusurunun bulunmadığı belirtildiğinden asıl davada talep edilen alacak isteminin yerinde olduğu, birleşen dosyadaki iddiaların ise, ispatlanamadığı.” belirtilmiştir.
Rapora itiraz edilmesi ve tarafların sözleşmedeki edimlerin eksik ve ayıplı yerine getirildiği yönündeki iddiaları nedeniyle bu defa makine mühendisi –, hukukçu sorumluluk uzmanı —- ve mali müşavir — oluşan bilirkişi heyetinden yeniden rapor aldırılması yoluna gidilmiştir. Bu bilirkişi heyeti tarafından dosyaya sunulan — tarihli rapor ve itiraz üzerine aldırılan — tarihli ek rapor uyarınca; incelenen taraf defterleri uyarınca asıl davada davacı — firmasının davalı — firmasından takip tarihi itibariyle —-TL alacaklı olduğu, daha sonra davalı tarafından düzenlendiği anlaşılan —TL tutarlı faturada belirtilen mal ve hizmet verildiğinin ispat yükünün davalıdan olduğu, ancak davalının bunu ispat edemediği bu nedenle asıl davadaki alacak talebinin yerinde olduğu;
Davacı — firması ile davalı — firması arasında — tarihli İş Ortaklığı Sözleşmesi bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmeye ve özellikle Midyat Sulh Hukuk Mahkemesi’nin — D.iş sayılı dosyasındaki bilirkişi raporuna göre davacı —firmasının sözleşme gereği yapmayı üstlendiği “Irak petrol boru hattı pompa istasyonlarında bulunan — sistemlerinin değişimi ve yerine verilecek olan — gazı söndürme sistemlerinin tedariki, montajı ve işletmeye alınması” işini eksiksiz olarak yaptığı ve işletmeye aldığı, işin davalı —- firmasına bu şekilde teslim edildiği, davalı — firmasının birleşen her iki dosya ile ileri sürdüğü “İşin davacı tarafından ayıplı ve eksik yapıldığı” yönündeki iddiasını destekleyecek her hangi bir tespitin veya belgenin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Buna göre, davacı — firmasının, davalı —- firması ile aralarındaki — tarihli İş Ortaklığı Sözleşmesi uyarınca kendi edimlerini eksiksiz ve ayıpsız olarak yerine getirmiş olduğu anlaşıldığından, tarafların defter ve belgeleri ve yukarıdaki mali tespitler ve kabul uyarınca asıl davadaki davacının talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından asıl davanın kabulüne karar verilmiştir.
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan bilirkişi raporları ile, asıl dosyanın davacısı, birleşen dosyaların davalısı olan — firmasının davalı-birleşen dosyalar davacısı — firması ile aralarındaki yukarıda açıklanan sözleşmeye uygun olarak edimini yerine getirdiği, işin eksiksiz ve ayıpsız olarak teslim edildiğinin dosyaya sunulan belgeler ve yapılan bilirkişi incelemeleriyle sabit olduğu, buna göre davalı-birleşen dosyalar davacısı — firmasının birleşen her iki dosyadaki taleplerinin yerinde olmadığı anlaşıldığından, birleşen her iki davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
I – ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-Davanın kabulü ile; davalının icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 30.790,44 TL üzerinden devamına,
Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit olmadığından, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 2.103,29-TL harcın davacı tarafından peşin yatırılan 303,35-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.799,94-TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bilirkişi ve tebligat ücreti olarak yapılan 1.020,00-TL yargılama gideri ile 303,35-TL peşin harç, 21,15-TL başvuru harcı toplamı 1.344,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 3.694,85 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olduğu takdirde, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
II – BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN (İSTANBUL ANADOLU -.ATM —- ESAS)
1-Davanın reddine,
2-Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 44,40-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 891,00-TL harçtan mahsubu ile bakiye 846,60-TL’nin davacıya iadesine,
4-Davacının yaptığı harç ve masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 6.950,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olduğu takdirde karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
III – BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN (İSTANBUL ANADOLU -.ATM – ESAS)
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 44,40-TL harcın, davacı tarafından peşin yatırılan 74,25-TL harçtan mahsubu ile bakiye 29,85-TL’nin davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı harç ve masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT göre takdir olunan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak sarf olunmayan gider avansı olduğu takdirde karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı-birleşen dosya davalısı vekili ile davalı-birleşen dosya davacısı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/12/2019