Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1052 E. 2020/83 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1052 Esas
KARAR NO : 2020/83
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/08/2014
KARAR TARİHİ: 05/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ———- altında otel işletmeciği işi ile iştigal ettiğini, davalı sigorta şirketi nezdinde——- tarihleri arasını kapsayan ——– poliçesi akdedildiğini, bu poliçe kapsamında, yangın mali sorumluluk – dahili su hasarı —- TL sigorta bedeli ile teminat kapsamına alınarak, binaların dışındaki bahçıvan evi, garaj, su deposu, kömürlük gibi eklentiler ile binaların içlerinde veya üzerlerinde bulunan her çeşit sabit tesisat, asansör ve yürüyen merdivenler, yıldırımlık, televizyon anteni gibi binaya tamamlayan şeyler ile temeller ve istinat duvarlarının sigorta bedelinin kapsamı içinde olduğunun belirlendiğini, —- tarihinde, — sonunda yapılan otele ait —- odalı ek binada koridor duvar kağıtlarında kabarma ve altlarında —– meydana geldiğini ve söz konusu hasarın öğrenildikten- gün sonra yani —— tarihinde davalı sigorta şirketine ihbar edildiğini, davalı şirket eksperlerince hasarının nedeninin araştırıldığını ve ———– tarafından düzenlenmiş bulunan —- tarihli kesin rapora dayanılarak; —- giderlerinde eğim problemi olduğu, inşaat kusuru olduğu, zaman içerisinde kullanıldıkça açığa çıktığı ve hasarın meydana geldiği tespit edilmiştir. Yangın sigortası genel şartları A.4.4 maddesi gereği söz konusu hasar teminat kapsamı dışında kalmaktadır…” gerekçesiyle, rizikonun teminat dışında kaldığı, tazminat ödenmesinin mümkün olmadığının müvekkili şirkete bildirildiğini, ekspertiz raporunda belirtilen nedenlerin gerçeği yansıtmadığını,hasarın inşaat kusurundan kaynaklanmadığından, rizikonun teminat dışında bırakılmasının kabul edilemeyeceğini, binanın —— yıllarının sonlarında yaptırıldığını, hasarın meydana geldiği tarihin, binanın yapımından — sene sonraya, poliçenin akdedilmesinden —ay sonraya tekabül ettiğini, yeni yapılan bir binada —yıl sonra böyle bir hasarın meydana gelmesinin kesinlikle inşaat kusuru olarak değerlendirilemeyeceğini, iddiaya konu eğim probleminin çıplak gözle de tespit edilebilecek bir durum olduğunu, bu hususta davalı sigorta şirketi tarafından poliçeye herhangi bir şerh düşülmediğini, yapılan ekspertiz incelemesinin, davalı şirketle bağlantısı olan kişilerce gerçekleştirilmiş olması sebebiyle objektiflikten uzak bir rapor olduğunu, gerçeği yansıtmadığını, müvekkili şirketin zararının raporda belirtilen bedelden çok daha fazla olduğunu, bu sebeple bilirkişi marifetiyle hesaplanacak gerçek değerin belirlenmesi gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik —– TL’nin ihbar tarihinden —-gün sonrasında işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ilişkin belirsiz alacak davası açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlığa konu işyerinin —– numaralı işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, hasarın müvekkili şirkete ihbar edildiğini, hasarın boyutu ve nedeninin tespiti açısından müvekkili şirketçe derhal eksper görevlendirildiğini, eksper tarafından yapılan incelemede; inşaatın tamamlanmasından sonraki ——- aylık süreç sonunda, tüm katlardaki koridor duvar kağıtlarında kabarma ve altlarında küflenme meydana geldiğine dair hasar ihbarının yapıldığı, işyerinde teknik sorumlular ile yapılan görüşmede kabarmaların birkaç ay öncesinde başladığı, dekoratif süpürgelik işlevini görmesi amacıyla kabaran bölgelere—— parçalarının yapıştırıldığı, ancak sızıntının sona ermediğinin ifade edildiği, banyolarda kırım işlemi yapılarak hasarın nedeninin araştırıldığı, özellikle duş giderlerinde bağlantı ve eğim sorunu tespit edildiği, bu nedenle —- odaya ait tüm banyolardaki vitrifıyenin söküldüğü, banyo içinde zemin ve duvarlarda kaplı olan mermerlerin kaldırıldığının görüldüğü, kırılan banyolarda özellikle duş giderleri bölümlerinde mermer altındaki duvar ve zeminin nemli olduğunun, hasarın inşaat yapım aşamasındaki kusur nedeniyle oluştuğunun tespit edildiğinin rapor edildiğini, bu teknik değerlendirmeler ışığında, davacının hasar talebinin —— maddesi ve TTK 1453/2. maddesi hükümlerine göre reddedildiğini, hasarın inşaat sürecindeki ayıp nedeniyle oluştuğu ilgili mevzuat gereğince tarafsız olan ve delil niteliğine haiz rapor düzenleyebilen eksper raporu ile tespit edildiğini, müvekkili şirketin poliçenin ve hukukun kendisine yüklemiş olduğu her türlü sorumluluğu yerine getirdiğini, poliçe hükümlerine göre teminat kapsamında olmayan hasarın karşılanmasını içeren iş bu davanın reddi gerektiğini, binada hasara neden olan ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğunu, teknik incelemeyle dahi belli olmayan ancak zamanla ve kullanıma bağlı olarak meydana gelen bina kusuru için müvekkili şirketin sorumlu tutulmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, su sızmasına bağlı kabarmaların binanın kullanımına bağlı olarak ihbardan birkaç ay önce başladığının davacı yetkililerince de ifade edildiğini, hal böyle iken, hasar için kurtarma ve zararı azaltıcı önlemleri almayan ve de zararı zamanında ihbar etmeyen davacı sigortalının TTK 1488. maddesi hükümlerine aykırı davrandığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, hükmedilecek tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası, eksper raporu, sigortaya konu binaya ait fotoğraflar, davalı sigortanın davacının başvurusuna karşın ödeme yapılmayacağına ilişkin ————tarihli cevabi yazısı celp ve ibraz edilmiş, dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre; davaya konu hasarın gerçekleştiği tarihin, taraflar arasında düzenlenen —– başlangıç tarihli,—bitiş tarihli poliçe kapsamında kaldığı anlaşılmıştır.Bilirkişi olarak sigorta uzmanı ve inşaat mühendisi bilirkişi atanmak ve keşif yapılmak suretiyle meydana gelen hasarın sigorta teminatı kapsamında kalıp kalmadığı, kalıyorsa hasar tutarı ile ilgili rapor alınmıştır.
Teknik bilirkişinin tespitlerine göre; davaya konu hasarın meydana geldiği, binanın otel olarak kullanıldığı, keşif sırasında davaya konu edilen su hasarı ile ilgili herhangi bir iz ve emare olmadığı, otelin faaliyette olması nedeniyle davacılar tarafından hasarların giderildiği, bu kapsamda tüm koridor duvar kağıtlarının sökülerek alçı sıva ve boya yapıldığı, ıslanan ve küflenen halıların değiştirildiği, her ne kadar ekspertiz raporunda hasarın otelin —————– odalı yeni bina bölümündeki banyo mahallerinde duş giderlerindeki bağlantı ve eğim probleminden meydana geldiği tespit edilmiş ise de, yapılan tespitlere göre kabarlamaların tavana yakın bölgelerde de söz konusu olduğu, özellikle koridordaki duvar kağıtlarının tamamaının sökülerek yeniden boya ve sıva yapılmış olması da nazara alınarak bu hasarın sadece su gideri ve bağlantı hatalarından ortaya çıkan bir hasar olarak nitelendirilemeyeceği, duvar içinde su borusu geçen bölümlerde boruların eklenti yerlerinde meydana gelen su kaçakları nedeniyle oluşan sızıntıların duvar içinde yürüyerek binanın koridorlar dahil birçok bölgesinde kabarmaların ortaya çıkmasına neden olabileceği rapor edilmiştir.Sigorta şirkerinin savunması değerlendirildiğinde, bağantı ve eğim sorununundan kaynaklanan zararların ortaya çıkmasının———— ay gibi bir süreç almayacağı, derhal farkedileceği ve bu durumda otel işletmesi için katlanılacak bir durum oluşturmayacağını belirtmişlerdir.Yine teknik bilirkişi tarafından davacının dosyaya sunduğu hasarların giderilmesine ilişkin faturaların, yapılan işlerle karşılaştırılması sonrasında, meydana gelen hasarın cinsi, miktarı ve niteliği itibariyle serbest piyasa malzeme ve işçilik rayiçlerine göre, davacının talep ettiği tutarın kadri maruf olduğu bildirilmiştir.
Bu tespitler kapsamında poliçe teminatı yönünden değerlendirme yapılmıştır.
Taraflar arasındaki sigorta poliçesinde dahili su klozu düzenlemesi bulunduğu, bu kloza göre riziko olarak kabul edilebilecek hallerin sayıldığı, davaya konu edilen olayın meydana geliş şekline göre bu klozda yer alan “sigorta konusu bina içindeki, su depo ve sarnıçlarının, su borularının, kalorifer kazan, radyatör ve borularının, temiz veya pis su tesisatının patlaması, taşması, sızması, tıkanması, kırılması ve donmasının doğrudan sebep olduğu zararlar” klozuna uygun olduğu anlaşılmıştır.Sızıntının duvar içinde olan borulardan olması nedeniyle sızıntının ancak rutubet, nemlenme ve kabarmanın oluşması halinde farkedilebilecek bir durum olması nedeniyle sigortalının hasarın artması yönünde bir ihmal veya kusurunun tespit edilemediği anlaşılmıştır.Ekspretiz raporunda belirlenen ters eğim sapmasına ilişkin tespitlere iştirak edilmemiştir.
Davacı vekilinin sunmuş olduğu —– tarihli ıslah dilekçesinde özetle; dava dosyasında şimdilik ———-TL’nin ticari faiziyle kendilerini verilmesini talep ettiklerini, dosyaya sunulan bilirkişi raporu doğrultusunda bu defa taleplerini —— olarak ıslah ettiklerini, buna göre dava konusu taleplerini —-TL arttırdıklarını, bu kadarlık artışın harcının alınması ve dava sonunda ——————ticari faiziyle birlikte müvekkiline ödenmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Davalı taraf ıslah talebine karşı zamanaşımı def’inde bulunmuş ise de; bu dava belirsiz alacak davası olarak açılmış olup, davanın açılmasıyla zamanaşımı kesildiğinden, ıslahın zamanaşımı süresinde yapılmış olduğu kanaatine varılarak davalının bu savunmasına itibar edilmemiştir.
Dahili su klozu kapsamı dışında kalan durumlar incelendiğinde, davaya konu olayın teminat dışı sayılan hallerden hiçbirine girmediği anlaşılmıştır.Teknik tespitlere göre davacının hasarlı yerlerin giderimi için yaptığı masraf kadri maruf bulunduğundan ıslah yoluyla artırılan miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosyamıza gönderilen hasar dosyası içerisinde yer alan ve davalı sigorta şirketinin davacıya göndermiş olduğu————- tarihli yazı cevabı ile hasarın teminat dışında kaldığı ve bu nedenle davacı tarafa tazminat ödenmeyeceği yönündeki bildirimi nazara alınarak temerrüdün bu tarihte gerçekleştiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın ıslah edilmiş haliyle kabulü ile —–TL tazminatın temerrüt tarihi olan ——- tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 30.099,93 TL karar harcına karşılık peşin alınan 170,80 TL harç ve 03/10/2017 tarihinde ıslah harcı olarak alınan 7.355,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 22.574,13 TL harcın davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 336,20 TL posta masrafı, 7.551,00 TL harç gideri olmak üzere toplam 9.387,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı lehine AAÜT uyarınca taktir olunan 39.081,86 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.05/02/2020