Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/405 E. 2021/423 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2011/405 Esas
KARAR NO: 2021/423
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/05/2011
KARAR TARİHİ: 25/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili—– tarihli dava dilekçesinde özetle, davalılardan ——— çalışmış olduğunu, —- arasında müvekkil şirkette, kopyalanan —- yazılımında bulunduğunu,—– alanlarda çalışmak istemeleri nedeniyle müvekkil şirketten ayrılmış olduklarını, davalıların müvekkil şirket bünyesinden ayrıldıktan bir süre sonra şirketin bilgisi dışında, haksız ve hukuka aykırı olarak, müvekkil şirketin ürettiği—– altında aynen kopya edip —– sunduklarını ve bu programların———— kullanıldığını, davalıların birlikte hareket ederek kopya ettikleri programları sitelere pazarladığını ve müvekkil şirketin kendi müşterilerine programı salmak istediklerini ve sattıklarını, davalıların bu programların özelliklerine, yazılımın hazırlanmasında bilfiil çalışmış olmaları nedeni ile program yazılımına vakıf olduklarını, bu bilgileri kendileri adına tamamen aynı programı üreterek izinsiz ve yasaya aykırı olarak kullanmış olduklarını, ayrıca müvekkil aleyhinde hakarete varan olumsuz beyanlarda bulunarak müvekkilin ticari itibarını sarstıklarını, duyulan güvenin kötüye kullanılması nedeniyle müvekkilin program satışlarında önemli düşüşler meydana geldiğini ve ticari itibarın zedelendiğim, müvekkilin——- fazla kazanç kaybınm defter kaydı ile ispatlanabileceğim ilen sürmüş, bu nedenlerle —– tedbiren durdurulmasına—— üzerinde, —– hesaplarının durdurulmasına, fazlaya dair haklar saklı tutularak şimdilik —– manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili —- tarihli davaya cevap dilekçesinde, müvekkillerden ——— ayında ücretlerinin zamanında ödenmemesi, işverenin söz verdiği zammı yapmaması ve sigorta primlerinin eksik gösterilmesi nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenlerle feshettiğini, diğer davalı ——— tarihleri arasında davacı şirkette satış destek elemanı, satış uzmanı ve son olarak da ——– pozisyonlarında görev aldığını, —– tarihinde şirketin son çalışanı olarak maaşlarını alamadığı için iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini, davalıların halen dahi ayrılmak zorunda kaldıkları davacı şirketten ücret ve diğer alacak hakları bulunduğunu, müvekkillerin işten ayrılırken davacının iddia ettiği gibi başka alanlarda çalışmak istediklerine dair beyanda bulunmadıklarını, müvekkillerin davacı firmada çalışırken heın üretilen yazılım hem de bu yazılımın pazarlanmasında çok çalıştıklarını ve davacı firmanın bu sektörde iyi bir yer edinmesinde büyük payları olduğunu, davacı——— kullanılan —– —— üzere, bir dönem işletmeciliğini yürüttükleri bir restoranın kasa sorumluluğunu ve işletmeciliğini ——– emanet ettiklerini, bu durumların davacı şirketin müvekkile karşı duydukları güveni gösterdiğini, ancak daha sonra davacı firma yetkililerinin suç teşkil eden eylemlerle müvekkillere iftiralarda bulunmaları ve onları karalamalarının anlaşılamadığını, ——- düzenlendiğini, Borçlar Kanunu’nun da iş sözleşmesinin sona erdirilmesinden sonra işçinin çalışma özgürlüğünü sınırlayan rekabet yasağı sözleşmelerinin geçerliliğinin önemli bazı kayıt ve şartlara tabi tutulduğunu, yasa koyucunun işçinin korunmasını sağlamak amacıyla, sözleşme özgürlüğü ilkesinden önemli ölçüde ayrılarak rekabet yasağının geçerliliğini —— bağladığını, taraflar arasında bir rekabet vaşağı sözleşmesi bulunmadığını, müşküllerinin bu işyerinin sırlarına vakıf olması gibi bir durumun da olmadığını, müvekkil ———- daha önce de site yönetimi ile ilgili yazılımlar yapmış olduğunu, tecrübeli olarak girdiği davacı şirkette tek yaztiımcı olarak çalıştığı —– boyunca site programı yazılımını oluşturduğunu ve geliştirdiğini, —– da bu yazılımı pazarladığını ve bu pazarlama faaliyetini de adreslerine ulaşabilecek sitelere yaptığım bu sitelerin müvekkil — tespit edildiğini, müvekkillerinin haksız rekahet oluşturacak eylem ve işlemleri_bulunmadıgını, davacının haksız olduğunu, müvekkillerin işlîzkaldıktan sonra çalışma——– da pazarlama tecrübesi nedeniyle site yönetimi sektöründe yazıl,m yapmak üzere çalıştıklarını ve —— itibariyle sektördeki açıklar, ve eksikleri kapatan, sektöre yenilik ve————– — da bu programın satış ve pazarlama faaliyetim gerçekleştirdiğini, davacı firma yetkililerinin —– müvekkilin program demosu yaptıkları ve aralarında kendi müşterilerinin de bulunduğu , sitelere müvekkiller hakkında ——- başlıklı —– müvekkillerin programını görmeden ve ellerinde hiçbir kanıt bulunmadan tamamen satış faaliyetini engellemeye yönelik olarak, müvekkillerin şirketlerine ait—– kodlarını kopyaladığım, ——– sunduğunu, sitelerin kullanmaları durumunda suç işleyeceklerini bildiren tamamen hayal ürünü, hukuka aykırı ifadeler kullandıklarını, aynı bildiride müvekkilleri hakkında yasal ve adli takibat başlattıklarını etrafa duyurduklarım, ——– iletisini gördüğünü, şifresini değiştirmek üzere —— ayarlarına girdiğinde, şifresinin davacı şirket yetkilileri tarafından kırılarak şahsi e-postasına girildiğini ve bu yazımın yazılarak mail kutusundaki kişilere gönderildiğini gördüğünü, bunun üzerine —– bu saldırıyı gerçekleştiren şahısların bulunması için suç duyurusunda bulunduğunu, —– tarafından davacı şirket —– konulduğunu ve ——– birinden girilerek söz konusu işlemin yapıldığının tespit edildiğini, davacı firma hakkında——— suçu nedeniyle açılan davanın derdest olduğunu, davacı şirketin ayrıca belirtilen dava devam ederken müvekkil ——– açtıklarını, davayı kazandıklarını, programın kopyalanmış bir program olduğunu ve polisin her yerde ——- belirten gerçek dışı ifadeler kullanarak müvekkilin itibarını sarsmaya, müşterilerine karşı küçük düşürmeye ve iş kaybettirmeye yönelik iftiralara devam ettiğini, müvekkillerin davacı firmada hissedar ya da müdür olmadığını, işçi statüsünde çalıştıklarını, hizmet sözleşmesi sona erdikten sonra taraflar ——- rekabet etme yükümlülüğü bulunmadığım, işçinin rekabet etmeme yükümlülüğünün hizmet süresinde devam ettiğini, hizmet süresi sona erdikten sonra rekabet etmeme yükümlülüğünün devam etmesi isteniyorsa bunun yazılı bir sözleşme ile yapılması gerektiğini, BK.m.352 hükmünde belirtildiği gibi, davacı firma müvekkillerin ücretini ödemediği için iş akdinin sona erdirildiğini ve iş akdi sona erdikten ve aradanbir süre de geçtikten sonra mü^ekkillerin’tamamen orijinal ve farklı bir yazılım üreterek pazarladıklarını, rekabet yasağı iş ilişkisi devam ederken geçerli olduğundan, bu ilişki sona erdikten sonra müvekkillerin yaptıkları işin sadakat borcuna da aykırılık teşkil etmeyeceğini, hatta işçinin işyerinden ayrılacağını müşterilere hizmet sözleşmesi devam ederken duyurmasının da haksız rekabet oluşturmayacağını, müvekkillerin davacı şirket ile olan iş akillerini feshetmeden önce feshettikten sonra davacının müşterilerini arayıp, iş ilişkisine girmek istemediklerini, aksine davacı firmanın müşterilerinin arayarak site programlan için bakım ve servis alamadıklarını söylediklerini, buna rağmen müvekkillerinin, bu müşterileri davacı şirkete yönlendirdiğini davacı tarafın, müvekkillerin kendi müşterilerine bu programı —– söylemelerinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu programın site yönetimleri için olduğunu ve—- kullanabilecek site sayısının —— civarında olduğunu, bu sitelere bilgisayardaki ——- ulaşılabileceğini, müvekkillerinin davacının iddia ettiği gibi davacının müşterilerine ürün satmaya çalışmadığını, davacı firmanın hizmet vermemesinden ve ihmalkarlığından dolayı müşterilerden gelen telefonlara dahi davacıyı kiralayıcı yanıt vermediğini, iş ahlakına aykırı davranmadığını, müvekkillere ait———- programının davacıya ait programdan tamamen farklı olduğunu, siteplus site yönetim programının yapılan analizler sonucu sektördeki açıkları kapatmak ve programın yapılan analizler sonucu sektördeki açıkları kapatmak ve isteklere cevap vermek amacı ile sıfırdan yazılmış bir program olduğunu,— —- yazılmış bir program olduğunu, diğer program teknoloji ile yazıldığını, ——- —–kullanıldığı veri tabanının en çok tercih edilen ve güvenilirliği tartışılmayan ——– olduğunu, —– bu veri tabanının sunduğu tüm imkanlar kullanılarak geliştirildiğini,—– kullanıldığını, bu veritabanının delphi programının veritavanı olduğunu, —— kullanılamayacağını, —— bu—— desteklemeyeceklerini ve çalışmayacaklarını, bu iki programın kodlama tarzlarının da farklı olduğunu, programlarda kullanılan tablo yapıları sayıları ile kullanımlarının da farklı olduğunu, bu kadar farkın olduğunu iki programın kodlarımn kopyalanmış olduğuna yönelik iddianın mesnetsiz bir karalama olduğunu, bu farkların yazılım uzmanları tarafından kolayca görülebileceğini, yazılım karşılaştırmasında ilk bakılacak olanın programların kodları kullandıkları dil, veritabanları ve yazım şekilleri olduğunu, sektörel yazılımlarda fiyatlara veya programın içerdiği bazı konu başlıklarındaki benzerliklere, bakılarak kopya olduğu hükmüne varılmasının gerçeklikten uzak bir karalama olduğunu, aynı sektörü konu edinmiş bu tür yazılımların içeriklerinin ve/veya fiyatlarının benzer olmasının normal olduğunu, site yönetimi programlarının konusunun daireler, dairelerin tipleri, daire aidatları, bu aidatları ödeyen daire sahipleri veya kiracıları ve bu sitelerin giderlerini içeren bütçeleri olduğunu, programlar arasındaki farkın anlaşılabilmesi için iki tarafında kodlarının alınıp incelenmesi gerektiğinidavacı tarafın müvekkilin iş bağlantısı yaptığı firmaları tespit ederek onlara müvekkil hakkında asılsız, mesnetsiz, iftiralarla dolu beyanlarda bulunduğunu, müvekkilinin itibarının sarsıldığını, maddi zarar gördüğünü ve işlerinin bozulduğunu, müvekkiller hakkında——- yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, karşı dvanın kabulü ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacının müvekkiline — maddi, —–manevi tazminat ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı-karşı davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı-karşı davalı —– tarihli cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesinde de açıkça yazılı olduğu gibi davalıların müvekkiline ait programın yazılımında bizzat çalıştıklarını, programın pazarlamasını gerçekleştirdiklerini, programın ve pazarın tüm bilgi ve sırlarına vakıf olduklarını, kendilerinin de aynı alanda yazılım geliştirip pazarladıklarını ikrar ettiklerini ancak programlarının müvekkilin programından farklı olduğunu savunduklarını, davalılar hakkındaki suç duyurumuz haklı bulunarak davalılar hakkında——— sayılı ile ceza davası açıldığını, davalıların dava dilekçesinde ileri sürdükleri maddi olayları ikrar edip, sadece yazılımın çok farklı olduğunu savunma olarak ileri sürdüklerini, davalıların yazılımlarının haksız rekabet teşkil edecek nitelikte olup olmadığının, taklit program nedeni ile müvekllerin gelir kayıplarının, davalıların bu işten kazançlarının —– gereğince hesaplattırılarak müvekkile ödetilmesine karar verilene kadar ——- tecavüzün kaldırılmasın akarar verilmesini, haksız fiil nedeni ile tazminat istemli karşı dava dilekçesine karşı suç duyurusunda bulunulduğunu, 1 yılık zamanaşımının dolmasından sonra açıldığını, zamanaşımı nedeni ile karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı-karşı davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE
Asıl dava hukuki niteliği itibari ile haksız rekabet ve hakaret sebebi ile maddi ve manevi tazminat, karşı dava haksız rekabet ve hakeret sebebi ile maddi ve manevi tazminat talebidir.
Davacı karşı davalı dava dilekçesinde , davalı karşı davalıların kendi firmasında çalıştıkları sırada kullandıkları ve öğrendikleri—– ayrıldıktan sonra ——— kendi müşteri çevresine satmaya çalıştıklarını, izin almadıklarını ve bununla da kalmayarak müvekkili aleyhine hakarete varan beyanlarda bulunduklarını bu sebeple maddi manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır.
Her iki programın birbiri ile benzerlik , aynılık, kopyalık durumu gerek mahkememizde gerekse ———- tarihli kararında incelenmiş olup programlar arasında benzerlik olmadığı tespit edilmiştir. Davacının müşteri portföyünü ihlal edip çalıştığına dair delil ispata yarar delil sunulmamıştır. Davacı karşı davalı ile davalı karşı davacı arasında rekabet yasağı sözleşmesi olmaması ve diğer hususlar beraberce değerlendirlmiş olup davacı karşı davalının haksız rekabet iddiası ve bu iddiaya dayalı maddi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı karşı davalı dava dilekçesine— hakarete varan olumsuz beyanlarda bulunup ticari itibarın sarsmaktadır ‘ demek suretiyle —– tazminat talebinde bulunmuş ise de davalı karşı davacının hakaret niteliği taşıyan ifadelerine ilişkin bir delil sunmadığı, davacının ticari itibarını sarsıcı hangi faailyet olduğu ispat edilemediğinden manevi tazminat talebinin de reddine karar vermek gerekmiştir.
Karşı dava bakımından ; Davacı karşı davalının , davalı karşı davacı —– ben yıllarca ekmek yediği şirketin yazılım kodlarını—– ibaresini davacı şirket yetkilisi ——- dosyasından tespit yapılıp sanık hakkında Hükmün Açıklanmasının Geri bırakılması kararı verilmesi karşısında davacı karşı davalı şirket yetkilisinin yaptığı bu eylem haksız rekabet niteliğindedir ancak davalı karşı davacı bu eylemler nedeniyle yaptığı anlaşmların bozulduğunu iddia etmişise de bu iddaları ispatlar kuvvette delil sunulmadığından maddi tazminat talebi ispat edilemediğinden talebin reddine karar verilmiştir.
Davacı karşı davalı tarafın davalının ——-yıllarca ekmek yediği şirketin yazılım kodlarını ——– şeklinde yazması ve müşteri çevresine yollaması davalı karşı davacının manevi dünyasında——– uyandıracağı açık olduğundan Manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş bu tazminata hakaretin öğrenildiği —– tarihinde itibaren yasal faiz işletimesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-A-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Maddi ve manevi tazminat talebinin reddine
B-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN
1-Maddi tazminat talebinin reddine ;
2—- Manevi tazminatın davacı karşı davalıdan alınarak , davalı karşı davacı tarafa verilmesine,
2-Alacağa—– tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
C)HARÇLAR:
1-Asıl davada; Harçlar kanunu uyarınca alınması alınması gereken 59,30-TL karar harcın, peşin alınan 891,00-TL harç’dan mahsubu ile bakiye 801,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı-karşı davalı’ya iadesine,
2-Karşı davada; Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 59,30-TL karar harcından peşin alınan 465,00-TL. harcın mahsubu ile bakiye 405,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalı karşı davacılara iadesine,
Ç)YARGILAMA GİDERLERİ;
a)Davacı-karşı davalı tarafından asıl davada yapılan tüm yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
b) Karşı davada davalı-karşı davacı tarafından yapılan; 1.500,00-TL yargılama giderinin davanın kabul red kısmına isabet eden 37,50-TL’sinin davacı-karşı davalı’dan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, geri kalanın üzerinde bırakılmasına,
D)VEKALET ÜCRETLERİ;
1-Asıl davada;
Maddi tazminat talebi yönünden Davalı-Karşı davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 4,080,00-TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
Manevi tazminat talebi yönünden Davalı-Karşı davacı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 7.300,00-TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
2-Karşı davada;
Maddi tazminat talebi yönünden karşı davanın davalı-karşı davacısı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalı karşı davacıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
Manevi tazminat talebi yönünden karşı davanın davacı-karşı davalısı lehine AAÜT uyarınca taktir edilen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
Manevi tazminat talebi yönünden karşı davanın davalı-karşı davacısı lehinde AAÜT uyarınca taktir edilen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
E) Bakiye gider avanslarının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı-karşı davalı vekilinin ve davalı-karşı davacı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/05/2021