Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/92 E. 2023/82 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/92 Esas
KARAR NO :2023/82

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:15/07/2021
KARAR TARİHİ:08/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; Maliki … San ve Tic A.Ş, sürücüsü … olan ve … Sigorta AŞ nin … sayılı poliçe ile zorunlu mali mesuliyet sigortasını yaptığı … plakalı araç ile … Şirketi’nin … sayılı poliçe ile zorunlu mali mesuliyet sigortasını yaptığı … plakalı araç arasında 10.03.2013 tarihinde ölümlü trafik kazası meydana gelmiştir. Sigorta şirketleri Yargıtay kararları gereğince kusur oranlarından bağımsız olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, vaki kaza neticesinde müvekkili … nezdinde sigortalı … vefat ettiğini, bu vefat sebebi ile müvekilim kurum tarafından sigortalı …’ın eşi …’a 18.693,04 Euro tazminat ödendiğini, müvekkili/davacı …, … Cumhuriyeti Sosyal Sigorta Kuruluşu olduğunu, başka bir ifade ile davacı kurum bir kamu hukuku tüzel kişisi olduğunu, … özel hukuka tabi bir sigorta şirketi olmadığını, kişilerin sigortalı pozisyonuna geçmeleri yasa ile davacı kuruma verilen alandaki bir işte çalışmaları ile başladığını, 10.03.2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde vefat eden müvekkili kuruma sigortalı …’ın eşine yapılan ödemeler tutarı olan 18.693,04 Euro müvekkilim kurum alacağının (fiili ödeme günündeki Türk lirası karşılığının) fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, kaza tarihinden itibaren işleyecek Devlet bankalarının Euro mevduata uyguladıkları en yüksek faiz oranı ile ve yargılama giderleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
CEVAP: Davalı … A.Ş. vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumun sigortalı …’ın maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı araç müvekkili şirket tarafından 17.05.2012-2013 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no.lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, öncelikle zamanaşımı itirazları gereği davanın reddine; müteveffanın kendi kusuruyla kendi ölümüne yol açması TCK kapsamında suç olarak düzenlenmediğinden ceza zamanaşımı uygulanamayacağının tespitine, yetkisizlik nedeniyle reddine, davacı yanın işletene karşı dava hakkı olmadığından, KTK md.85, 91 ve 93 gereği işletenin sorumluluğunu teminat altına alan müvekkili şirketin sorumluluğu doğmayacağından husumet itirazımızın kabulü ile davanın reddine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … SAN. VE TİC. A.Ş vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; 19/07/2021 tarihinde müvekkili şirkete tebliğ edilen ve müvekkili … Ticaret ve San. A.Ş.’nin davalı olarak gösterilerek ikame edilen davayı kabul etmediklerini, davacı şirketin yapmış olduğu ödeminin müvekkili şirkete zamanaşımı süresinde bildirilmemiş olduğunu ve zamanaşımı itirazları olduğunu, müvekkili şirketin aracının kazaya karışması dolayısıyla taraf gösterildiği görülmüşse de bu aracın müvekkili şirketin sözleşmen taşeron şirketlerinden … İnşaat ve İnşaat Malzemeleri San.Tic.A.Ş. tarafından kullanılmakta ve olay anında da direksiyonda bulunan şoför/davalı, adı geçen şirketin sigortalı çalışanı … tarafınadn kullanılmakta olduğunu, adı geçen bu şirketin davaya dahil edilmesini ve bu konuda kendilerine ihbarda bulunulmasını, davacı tarafın ödeme yapmasına sebebiyet veren bahse konu trafik kazası nedeniyle müteveffa …’ın mirasçıları tarafından … 1. Asliye ticaret mahkemesi nezdinde … Esas sayıya kayden açılan tazminat davası 2017/961 karar sayılı karar ile karar çıktığını ve taraflarınca istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine … Bölge Adliye mahkemesinin 22. Hukuk dairesi nezdinde … esas sayılı dosyanın duruşmalı olarak devam ettiğini, davacı şirketin ödeme yapmış olduğunu, müteveffa …’ın vefatına sebep olan davaya konu trafik kazası nedeniyle ilgili olarak derdest bir davanın bulunduğunu, müvekkili şirketin kusuruyla ilgili kesinleşen bir yargı kararı bulunmamış dolayısıyla davacı şirketin müvekkili şirketten bir talepte bulunmasının hukuken kabil edilemez olduğunu belirterek davanın reddi ili yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı … SİGORTA vekili dilekçesinde özetle: davacı kurumun sigortalı …’ın maliki ve sürücüsü olduğu … plakalı araç müvekkil şirket tarafından 17.05.2012-2013 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … no.lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, öncelikle zamanaşımı itirazımız gereği davanın reddine; müteveffanın kendi kusuruyla kendi ölümüne yol açması TCK kapsamında suç olarak düzenlenmediğinden ceza zamanaşımı uygulanamayacağının tespitine, yetkisizlik nedeniyle reddine, davacı yanın işletene karşı dava hakkı olmadığından, KTK md.85, 91 ve 93 gereği işletenin sorumluluğunu teminat altına alan müvekkil şirketin sorumluluğu doğmayacağından husumet itirazımızın kabulü ile davanın reddine, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava, rücuen tazminat davasıdır.
Mahkememizce 19/01/2022 tarihinde iş mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş, verilen karar İstanbul Bam 9.Hukuk Dairesinin 2022/926 E., 2022/2433 K., 29/12/2022 tarihli kararı ile ve “Dava, açıklanan yasa hükümlerine göre 5510 sayılı Yasadan kaynaklanmayıp 2918 sayılı Yasa’dan doğmaktadır. Kaldı ki davacı …, … Cumhuriyeti Sosyal Sigorta Kuruluşu olduğundan 5510 sayılı Yasa’ya da tabii değildir.
Konuya ilişkin Yargıtay HGK’nun 2019/(21)10-839 E. ve 2022/169 K. sayılı kararında “… taraflar arasında, sosyal güvenlik prim ve diğer alacaklarının hesaplanması veya tahsili, sigortalı olma hakkının kazanılması ya da kaybedilmesi, gelir/aylık bağlanması veya iş sözleşmesinden kaynaklanan türden uyuşmazlık söz konusu olmayıp, uyuşmazlığın sosyal güvenlik ve iş hukuku mevzuatının uygulanmasıyla çözümlenebilecek nitelikte bulunmadığı, bu itibarla davacı tarafından talep edilen tedavi giderlerinin tahsiline ilişkin uyuşmazlığın 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesi kapsamında değerlendirilip çözümü gerektiğinden genel mahkemeler görevli bulunmaktadır.” şekilinde karar verilmiştir.

Bu halde uyuşmazlığın çözümü genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesinin görev alanında bulunduğu halde İş Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesi ile İş Mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamıştır (Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/6121 Esas 2015/6018 Karar sayılı kararı).” gerekçesi ile kaldırılmıştır. Bu istinaf kararı doğrultusunda davaya konu uyuşmazlığın 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesi kapsamında değerlendirilip çözümü gerektiğinden genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu kanaati ile aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Uyuşmazlığın niteliğine göre dava tarihi nazara alınarak davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiği Mahkememizin GÖREVSİZ olduğu anlaşılmakla HMK 114/1 c ve 115/2 maddesi gereğince DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği taktirde RESEN, HMK’nun 20.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesi halinde gider avansının ilgili mahkeme veznesine aktarılmasına
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.08/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır