Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/65 E. 2023/897 K. 05.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/65 Esas
KARAR NO :2023/897

DAVA:Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ:19/01/2023
KARAR TARİHİ:05/12/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … Ticaret Limited Şirketi tarafından, …Limited Şirketi emrine düzenlenen 31.12.2022 tarihli, …Şubesine ait … seri no’lu 62.855,65 TL bedelli çek, Lehtar …’nin iş yeri adresine gönderilmek üzere kargo şirketine teslim edilmişse de bahsi geçen çek … kargo görevlileri tarafından çalındığını, müvekkili … tarafından kendisine çek gönderileceğini bilen Lehtar … yetkilisi, kargo tarafından kendisine teslim edilmek istenen zarfın yırtılmış olduğunu ve zarfın içinde çekin (hiçbir şey) bulunmadığını fark ederek tesellümden imtina ettiğini ve durumu derhal keşideciye bildirdiğini, çekin kargoda çalındığının anlaşılması üzerine Lehtar … tarafından, ….Asliye Ticaret Mahkemesi …E sayılı dosyası tahtında çek iptali davası açıldığını, mahkeme tarafından 07.12.2022 tarihinde ödemeden men kararı verildiğini, ayrıca 31.12.2022 tarihli, …Şubesine ait … seri no’lu 62.855,65 TL bedelli çekin iptali için müvekkili … tarafından çek iptali davası açıldığını, çeki elinde bulunduran kişinin mahkemeye ibraz etmesi gerektiği hususu 16 Aralık 2022, 26 Aralık 2022 ve 3 Ocak 2023 tarihinde 3 kez Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiğini, çalınan çek ile ilgili aleyhlerine ihtiyati hacze dayalı icra takibi başlatıldığını tüm banka hesaplarının ve mal varlıklarının haczedildiğini haricen öğrendiklerini, … Anonim Şirket tarafından başlatılan icra takibi incelendiğinde Müvekkili … tarafından keşide edilen ve Lehtar …’ye ulaşmadan çalınan çekin sahte imzalarla tedavüle sokulduğu ve Davalı Faktoring Şirketi tarafından icra takibine konu edildiği anlaşıldığını, icra takibine konu edilen çalıntı çekte Müvekkili … yetkilisi tarafından atılmış bir imza bulunmadığını, takibe konu çek hamiline yazılı bir çek olmayıp emre yazılı nite olduğunu, çekin lehtarı pozisyonunda bulunan müvekkili … adına sahte kaşe yaptırıldığını, sahte bir imza ile çek davalı Faktoring Şirketine devredildiğini, çekte lehtarın imzası bulunmadığından şeklen var gibi görünen ciro zinciri aslında kopuk ve çek tedavül fonksiyonunu kazanmadığını, davalı faktorig şirketi tarafından yapılabilecek küçük bir araştırma sonucunda çekin çalınmış olduğunu öğrenebileceğini, davalı şirket çekin tahsili için bankaya başvurduğunda, muhatap banka tarafından çekin arka yüzüne; ibraz edilen çek hakkında ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …E sayılı dosyasından verilen 07.12.2022 tarihli ödeme yasağı kararı bulunduğu, bu nedenle işlem yapılamadığı ibaresi düşüldüğünü, tüm bu sebeplerle müvekkili, muhatabı olmadığı bir borcu ödeme riski ile karşı karşıya kaldığını, dosya borcunun davalı tarafından tahsil edilmesi durumunda, müvekkilinin huzurdaki davayı kazansa bile, haksız yere ödediği parayı geri alamama ihtimali mevcut olduğunu, İcra ve İflas Kanunu’nun 72/3. Maddesinde “İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir” hükmü yer almakta olup, Muhterem Mahkemenizden, icra veznesine ödenecek paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve davanın kabulüne karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Müvekkil şirket, takip konusu çeke ilişkin alacağı usul ve yasaya uygun bir şekilde Faktoring Sözleşmesi , alacak bildirim formu , fatura tavsik edilerek ciranta … SAN. TİC. LTD. ŞTİ’nden ciro yolu ile iktisap ettiğini, müvekkili şirket dava konusu çeke ilişkin alacağı devralırken … SAN. TİC. LTD. ŞTİ ve ciranta … arasındaki ticari ilişkiyi gösterir fatura ile tavsik edildiğini,müvekkilin iyi niyetli son meşru hamil sıfatıyla işbu çeki icra takibine konu etmesinde hiçbir hukuka aykırılık bulunmadığını, HMK md 200 gereğince senedin senetle ispatı zorunlu olduğunu, müvekkili dava konusu çekleri usul ve yasaya uygun bir şekilde ciro yoluyla iktisap etmiş olup takip konusu çekler vadesinde ve tutarında ödenmediğini,müvekkilinin alacağını tahsil amacıyla …şubesine ait 31.12.2022 keşide tarihli, 62.855,65 TL bedelli , … seri numaralı çek için ; …. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, borçlu lehtar … ve … Tic Ltd Şti işbu dava konusu çek üzerindeki imzasının gerçek olmadığından bahisle çeklerin kambiyo vasfını yitirdiğini ileri sürse de tarafımızca bu iddialarının kabulü mümkün olmadığını, takibe dayanak çek ; TTK hükümleri gereğince tüm kambiyo vasıflarına haiz olduğunu, tüm bunların yanı sıra poliçeye imza koyan kişi, diğer imzaların geçersiz veya sahte ya da mevhum kişilere ait olmasının riskini de taşıdığını ve her imza kendi sahibini, diğer imzalardan bağımsız olarak bağladığını, somut olayda çekin ön yüzü incelendiğinde davacı … İnşaat San Ve Tic Ltd Şti tarafından keşide edildiği ve lehtarın davacı … Ve İkl. Tek. Tic. Ltd. Şti olduğu görüldüğünü, meşru hamil müvekkili şirket, ne davacı lehtar ne davacı keşideci şirket ile doğrudan doğruya bir ilişki içerisinde olmadığını, dolayısıyla çeki ciro yoluyla iktisap etmiş olan müvekkili şirket, iddia edildiği üzere çekin üzerindeki lehtar imzasının sahteliğini bilebilecek durumda olmadığını, davaya konu çekin ; ptt kargo ve kurye gönderileri hakkında yönetmelik ‘ in m. 39 kapsamında yasaklı maddelerden sayıldığı göz önüne alındığında dahi huzurdaki davanın reddi gerektiğini, çekin kargo veya kurye marifetiyle taşınması ilgili yönetmelik gereği yasak olup ; çekin kargo firması tarafından kaybolduğu veya çalındığı iddialarının müvekkile karşı ileri sürülebilmesi mümkün olmadığını, ödemeden men yasağı kararı verilen davada müvekkil taraf değildir. bu nedenle iyi niyetli meşru hamil olan müvekkili bağlayan bir tedbir kararı bulunmamadığını, müvekkilin iyi niyetli meşru hamil olduğu ve kötü niyetli olmadığı sabit olup ; müvekkil aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilemeyeceğini, zira bu hususta ispat yükü davacı tarafta olup ; davacı müvekkilin kötü niyetli olduğunu ispat edememiştir. davacının usul ve yasaya aykırı iddia ve taleplerinin reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle müvekkili ile dava konusu çeki usul ve yasaya uygun şekilde ciro yolu ile iktisap etmiş olup iyi niyetli son meşru hamil olduğundan, yukarıda bahsi geçen yönetmelik gereği dava konusu çekin kargo ve kurye marifeti ile taşınması yasak olduğundan dava konusu çekin çalındığı iddialarının iyi niyetli son meşru hamil olan müvekkile karşı ileri sürülemeyeceği göz önüne alındığında ; öncelikle işbu davanın zorunlu arabuluculuk şartı gerçekleşmediğinden ve tarafımızla herhangi bir arabuluculuk görüşmesi gerçekleştirilmediğinden işbu davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, huzurdaki dava tespit davası olduğundan ve davacının işbu davanın ikamesinde hukuki yararının olmadığı vaki olduğundan işbu davanın hukuki yarar yokluğundan reddine, davacının usul ve yasaya aykırı olarak öne sürdüğü talebine istinaden verilen ihtiyadi tedbir kararının kaldırılmasını, mahkemeniz aksi kanaatte ise ; İİK md.72/3 gereği, alacaklının gecikmeden doğan zararlarını karşılamak amacıyla takip çıkış miktarımız olan 69.326,33-TL ile %20 kötü niyet tazminatı olan 13.865,26 -TL toplamı olan 83.191,59-TL teminat bedeli karşılığında karşılığında tedbir kararı verilmesini ve davanın reddine karar verilmesini,
DELİL VE GEREKÇE
Dava, icra takibine konu çekin kargoda çalındığı ve lehtar imzasının davacı lehtar …Limited Şirketi’ne ait olmadığından bahisle keşideci ve lehtar tarafından açılan menfi tespit ve çek istirdatı davasıdır.
….İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası, takibe konu çek aslı, imza örneklerinin bulunduğu evrak asılları, ticaret sicil kayıtları, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı çek iptali dosyası, ATK raporu, dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş ve tüm deliller toplanmıştır.
Uyap üzerinden entegre edilen ….İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, 31.12.2022 tanzim tarihli 62.855,65 TL lik, …Şubesinden alınma … seri numaralı, keşidecisinin davacı, … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ, lehtarının ise diğer davacı …LİMİTED ŞİRKETİ olduğu arka yüzünde ise sırası ile davacı lehtar kaşe ve imzası ile dava dışı … ŞİRKETİ ve son hamil ve ödeme için bankaya ibraz eden davalı faktoring şirketinin olduğu, davalının toplam 69.326,33 TL’nin tahsili için davacılar ve diğer cirantalar hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığı görülmüştür.
Davacılar davaya konu çek üzerindeki lehtar imzasının, davacılardan lehtar şirket yetkilisine ait olmadığı iddia edildiğinden, mahkememizce davaya konu çek aslı üzerindeki imzanın davacı şirket yetkilisi eli ürünü olup olmadığı konusu, hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususları bilirkişiye tespit ettirmesi gerekmekte olup, tüm deliller toplandıktan sonra imza incelemesi yapılmak üzere dosya ATK’ya tevdii edilmiştir.
Mahkememizce alınan Adli Tıp Raporunda sonuç olarak Tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede; inceleme konusu çekin arka yüzündeki 1. ciroya atfen ”… VE …” kaşe izi üzerinde atılı imza ile …’nın mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği hususlarını bildirir kanaat raporudur. Şeklinde mütaala edildiği görüldü.
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.11.2021 tarihli 2017/(19)11-2738 Esas ve 2021/1513 Karar sayılı ilamında;….” 29. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 792. maddesindeki, “Çek, herhangi bir suretle hamilin elinden çıkmış bulunursa, ister hamile yazılı, ister ciro yoluyla devredilebilen bir çek söz konusu olup da hamil hakkını 790 ıncı maddeye göre ispat etsin, çek eline geçmiş bulunan yeni hamil ancak çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğu takdirde o çeki geri vermekle yükümlüdür.” şeklindeki düzenlemenin, çeki elinde bulunduran kişinin geçerli ve birbirini takip eden cirolarla yetkili hamil olduğunu ispat etmesi durumunda ancak çeki kötü niyetli veya ağır kusurlu olarak iktisap etmesi durumunda iade ile mükelleftir.
30. Mahkemece alınan bilirkişi raporu ve …. İcra Hukuk Mahkemesinin 27.09.2012 tarihli kararı ile her iki çekteki lehtarın cirosunun sahte olduğu anlaşıldığına göre, 6102 sayılı TTK’nın 684. ve 788. maddeleri uyarınca geçerli bir ciro bulunmadığından çek üzerinde bulunan hakkın çekte ciranta olarak görünen …’a devrinin gerçekleşmediği böylece çek üzerinde hakkı olmayan …’un yaptığı ciro ile de çekteki hakkın çeki elinde bulunduran bankaya geçmediği anlaşılmaktadır.
31. Bu durumda davalı bankanın, 6102 sayılı TTK’nın 790. maddesine göre yetkili hamil olduğunu birbirini takip eden geçerli ciro zinciri ile ispat edemediği, bir başka anlatımla lehtar cirosunun sahteliği ile ciro zincirinde kopukluk olması nedeniyle yetkili hamil olduğunu kanıtlayamadığından ciro zincirindeki kopukluktan önceki lehtar ve keşideciye başvurma hakkı bulunmamaktadır.
32. Somut olayda, lehtarın cirosunun sahte olması nedeniyle birbirini takip eden geçerli ciro zinciri olmadığı için davalı bankanın 6102 sayılı TTK’nın 790. maddesine göre yetkili hamil olduğunu yani kendisine çek üzerinde bulunan hakkın geçtiğini ispat edemediğinden aynı Kanun’un 792. maddesine göre ispat yükünün davacı keşidecide olduğu düşünülemez. Çünkü 6102 sayılı TTK’nın 792. maddesindeki düzenleme, çeki 6102 sayılı TTK’nın 788. maddesine göre geçerli bir ciro ile hakkın devredildiği ve yine 6102 sayılı TTK’nın 790. maddesine göre birbirini takip eden geçerli ciro zinciri ile ispat eden yetkili hamiller içindir.
33. Bu durumda çeki elinde bulunduran davalı bankanın, çeklerdeki lehtarın cirosunun sahte olması nedeniyle çeklerdeki hakkın geçerli ve birbirine bağlı ciro zinciri ile hak sahibi olduğunu ispat edemediğinden ve keşideciye başvuru hakkı bulunmadığından davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.
34. Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında, dava konusu çeklerde davacı keşideci olup, davalının çeklere ciro yolu ile hamil olduğu, davacı keşidecinin kendi imzasını inkâr etmediği, ciro metnine göre ciro silsilesinde kopukluk bulunmadığı, lehdarın imzası sahte olsa bile imzaların istiklâli ilkesi karşısında bu durumun davacı keşideciyi sorumluluktan kurtarmayacağı, ancak çeklerin lehdarı olan şirket tarafından açılan çek iptali davası sonucunda uyuşmazlığa konu çeklerin iptaline karar verilmesi üzerine davacı keşideci tarafından çeklerin lehtarına iyiniyetli olarak ödeme yapıldığı, yapılan iyi niyetli ödeme nedeniyle davacı keşidecinin borçtan kurtulacağı, direnme kararının Özel Daire bozma kararında belirtilen nedenlerle bozulması gerektiği yönünde görüş ileri sürülmüş ise de, bu görüş yukarıda açıklanan nedenlerle Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
35. Hâl böyle olunca direnme kararı yukarıda açıklanan bu değişik gerekçe ve nedenlerden dolayı bozulmalıdır.” şeklinde karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında, toplanan deliller, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı çek iptali dosyası, icra dosyası, ticaret sicil kayıtları ve alınan ATK raporuna göre; davacılar tarafından takip konusu çekin kargoda kaybolduğu belirtilerek takip konusu çek üzerindeki imzaya itiraz edilmesi nedeniyle, davacı lehtar …Limited Şirketi yetkilisinin ıslak imza örnekleri, imza örneklerinin bulunduğu evrak asılları ile dava konusu çekin aslındaki imzalarının karşılaştırılması suretiyle, çek üzerinde bulunan davacılardan lehtar şirket imzasının, davacı lehtar şirket yetkilisi eli ürünü olup olmadığı hususunda yapılan imza incelemesi sonucunda düzenlenen, hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli ATK raporu ile dava konusu çek üzerindeki imzanın davacı lehtar …Limited Şirketi yetkilisi eli ürünü olmadığı tespit edilmiş olmakla, davaya konu çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığı, diğer davacı keşideci bakımından ise yukarıda değinilen Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.11.2021 tarihli 2017/(19)11-2738 Esas ve 2021/1513 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere dava konusu çek üzerindeki lehtar imzasının lehtara ait olmadığı, bu durumda çeki elinde bulunduran davalının, çekteki lehtarın cirosunun sahte olması nedeniyle çeklerdeki hakkın geçerli ve birbirine bağlı ciro zinciri ile hak sahibi olduğunu ispat edemediğinden ve keşideciye başvuru hakkı bulunmadığından davacı keşidecinin de menfi tespit talebinin kabulü gerektiği, davalının dava konusu çeki Faktoring sözleşmesine istinaden, fatura, alacak bildirim formu ve ödeme araçları tevdi bordrosu ile temlik aldığı, davalının sunulan ödeme araçları tevdi bordrosuna göre çeki 30.11.2022 tarihinde temlik aldığı, davacı lehtarın 07.12.2022 tarihinde ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı dosyasından çek iptali davası açtığı, davalının çek iptali davasından önce çeki temlik aldığı, davacılar tarafından davalının çeki kötüniyetle iktisap etmiş olduğu veya iktisapta ağır bir kusuru bulunduğunun ispat edilemediği, davalının ciro zincirine göre çekte cirosu bulunan dava dışı … Şirketine müracaat hakkının da olduğu bu nedenlerle davacıların çek istirdatı taleplerinin yerinde olmadığı, değerlendirilmekle, davacıların menfi tespit talebinin kabulü ile ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalı alacaklıya borçlu olmadıklarının tespitine, davacıların çek istirdatı talebinin reddine, dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacıların menfi tespit talebinin kabulü ile ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalı alacaklıya borçlu olmadıklarının tespitine,
2-Davacıların çek istirdatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 4.735,68 TL karar ilam harcından 1.183,93 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 3.551,75 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacılar tarafından başlangıçta yatırılan 1.183,93 TL başvurma harcı ve 179,90 TL peşin harcın toplamı olan 1.363,83 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.900 -TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 3.345,00 TL ATK ücreti, 466,75 TL tebligat+müzekkere gideri olmak üzere toplam 3.811,75 yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
05/12/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır