Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2023/635 Esas
KARAR NO :2023/959
DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:29/09/2023
KARAR TARİHİ:19/12/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketi nezdinde ZMSS poliçesi bulunan … plakalı aracın sürücüsünün % 100 kusur ile karıştığı 05/06/2023 tarihli trafik kazası neticesinde araçta yolcu olarak bulunan …’in vefat etmiş olduğunu, müteveffa …’in desteğinden yoksun kalan olarak geride 85 yaşındaki babası … ile tek mirasçısı ve oğlu müvekkil …’in kaldığını, hayatı boyunca oğluna düzenli olarak fiilen destek olmaya devam eden müteveffa …’in, davacı müvekkile her ay banka kanalı ile sürekli para göndermiş olup bu tutarın 2021 yılı için aylık ortalama 1.540-TL, 2022 yılı için aylık ortalama 3.375-TL, 2023 yılı için aylık ortalama 4.950-TL olduğunu, bunun dışında elden verdiği paralarla da fiili desteğini sürdürmüş olduğunu, 01/08/2023 tarihinde davalı sigorta şirketine başvurularak destekten yoksun kalma tazminatı ile örf ve adet gereği cenaze ve def’in giderinin ödenmesi talep edilmiş ise de taleplerinin karşılanmayacağının taraflarına bildirilmiş olduğunu, son olarak dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulmuş ise de olumlu sonuç alınamadığından işbu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, müteveffa desteğin ölüm tarihi itibarıyla 16.278,56-TL geliri bulunmakta olup bu tutarın asgari ücretin 1,91 katı olduğunu, hesaplamanın bu tutar üzerinden yapılması taleplerinin olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; … plakalı araç sürücüsünün 05/06/2023 tarihinde sebep olduğu trafik kazası neticesinde yolcu konumuındaki …’in vefat etmesi nedeni ile müteveffanın fiili desteğinden yoksun kalan müvekkilinin uğradığı şimdilik 24.000-TL destekten yoksun kalma tazminatı ile şimdilik 1.000-TL örf ve adet gereği cenaze ve def’in gideri olmak üzere şimdilik 25.000-TL sigorta tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalı taraftan tahsil edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; 05/06/2023 tarihinde sigortalı araç sürücüsü …’ nın sevk ve idaresindeki … Plaka Sayılı araç “… istikametinden … istikameti”e seyir halindeyken meydana gelen kazada araçta yolcu konumundaki …’in vefat ettiğini, herhangi bir sorumluluğun kabulü anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin üçüncü kişilerin uğramış olduğu bedeni zararlardan, sigorta poliçesinde belirtilen azami limitlerle ve işletenin veya işletenin eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru oranında maddi tazminat ile sorumlu tutulabileceğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalının, davacı tarafın zararının meydana gelmesinde kusurlu olması halinde söz konusu olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. ve 85. maddelerine göre trafik sigortaları, işletenlere düşen sorumlulukları karşılamak üzere yapıldıklarını, sigortalı aracın sürücüsünün dava konusu bedeni zarara ilişkin olarak kusuru yoksa, işletene düşen bir sorumluluğun da olmadığını, destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilmek için ölen kişi hayattayken destek olmalı ya da olabilecek durumda olması gerektiğini, destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanırken, tazminat talep edenlerin ölen kişi ile ilişkileri, yaşları, medeni durumları ve vefat sebebiyle destekten yoksun kalıp kalmadıkları konuları öncelikli olarak belirlenmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere hesap raporunda asgari ücretin esas alınması gerektiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın müvekkili şirket bakımından aleyhe tüm hususlarla birlikte reddini, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması halinde, davacıların ve dava dışı kimselerin destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitini, kusurun ve hak sahiplerinin tespiti halinde, alanında uzman hazineye kayıtlı aktüer sıfatını haiz bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, müvekkili şirket aleyhine hüküm kurulması halinde temerrüt tarihinden itibaren islemiş̧ yasal faize hükmedilmesini, Mahkeme sorumluluğa hükmederse müvekkili şirketin poliçe teminatı ile sorumlu tutulmasını, sorumluluğun kabulü̈ anlamına gelmemek üzere aleyhe hüküm kurulması halinde ise poliçe limiti ve sigortalının kusur oranı dikkate alınarak hüküm kurulması gerekliliğine, reddedilen kısım için ise yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
… Asliye Ceza Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası, nüfus kayıtları, veraset ilamı, kaza raporu, otopsi raporu, SGK, sigorta poliçeleri, hasar dosyası ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm deliller toplanmıştır.
Dava, 6098 sayılı TBK’nın 53.maddesinde düzenlenen ölüm nedeniyle yoksun kalınan destek tazminatının tahsili davasıdır.
Davacı, 05/06/2023 tarihinde dava dışı … sevk ve idaresindeki, adına kayıtlı … plakalı aracın, yapmış olduğu tek taraflı trafik kazası nedeniyle, davacının murisi …’in vefat ettiğini, kazaya karışan aracın işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun davalı sigorta şirketi tarafından sigorta güvencesine alındığını, bu nedenle, davacının destekten yoksun kalma ile cenaze ve def’in gideri tazminat talebinin davalının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Trafik kazalarından kaynaklanan sorumluluk davaları, 2918 sayılı KTK’nın 85 v.d. maddelerinde düzenlenen tehlike sorumluluğu ve 6098 sayılı TBK’nun 49 v.d. maddelerinde düzenlenen haksız fiilden kaynaklı kusur sorumluluğu olup, işleten ile davalı sigortalının sorumluluğu paraleldir ve işleten, sürücünün kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur. 2918 sayılı yasanın 86. maddesi kapsamında işleten ve davalı sigortacı, zarara sebep kazanın ”mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri gelmiş” olduğunu ispat etmediği sürece meydana gelen zarardan sorumludurlar. Bu nedenle zarara sebep kazanın mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan meydana geldiğini ispat yükü davalıda olmasına karşılık TBK m.50 kapsamında meydana gelen zararın miktarını ispat külfeti zarar görenin kendisindedir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Yargıtay ile İstinaf Mahkemesinin yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere; çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşulların ayrı ayrı değerlendirilmesi, yüksek öğrenim yapacaklar ise, 25 yaşının doldurulmasına kadar; yüksek öğrenim yapmamakta ise yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre, erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmekte olup, (İstanbul BAM 40.HD.,13/12/2022, 2020/… E.- 2022/… K.) somut uyuşmazlıkta; nüfus kaydına göre, 09/07/1998 doğumlu olan davacının, 05/06/2023 kaza tarihinde, 25 yaşında (24 yıl 10 ay 26 gün) yaşında olduğu, davacının yüksek öğrenim görmediği, kaza tarihinde destek alabileceği yaş sınırını geçmiş bulunduğu, babasının desteğinden çıktığı anlaşıldığından davacının davasının reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 269,85-TL. harç dava açılırken peşin olarak yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.900-TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120-TL. arabuluculuk ücretinin tamamının, davacıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/12/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır