Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/561 E. 2023/880 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/561 Esas
KARAR NO :2023/880

DAVA:Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (Alacak)
DAVA TARİHİ:28/08/2023
KARAR TARİHİ:28/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Teminat Mektubundan Kaynaklanan Davalar (Finans İhtisas) (Alacak) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile … Turz. Teks. İnş. Ve Oto. San. Ve Tic. Ltd Şti arasında … Başmüdürlüğü Bünyesindeki Kurye Kargo ve Diğer Gönderilerin Dağıtım Hizmetlerinin Toplam 59 işçi 3 Kontrol Elemanı olmak üzere toplam 62 işçiyle yapılmasına ilişkin sözleşme imzalandığını, bu işlere ilişkin taahhüt kapsamında dava dışı … firması tarafından … …. … Şubesince düzenlenen … numaralı 26/03/2014 tarihli 56.467,88 TL bedelli teminat mektubunun müvekkili şirkete teslim edildiğini, anılan sözleşmenin 01/04/2014 – 30/11/2014 tarih aralığı için akdedildiğini ve bitiminde 6 ay süre ile uzatıldığını, sonraki süreçte … firması iflas ederek taahhüdünü sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirmediği, işçilerin açmış oldukları işçilik alacakları davaları sebebiyle müvekkili şirket tarafından ödemeler yapıldığını, bu sebeplerle … …. … Şubesi ile yazışmalara geçilerek verilmiş olan … numaralı 26/03/2014 tarihli 56.467,88 TL bedelli teminat mektubunun nakde çevrilmesi ve müvekkili şirket hesabına yatırılmasının ilgili bankadan talep edildiğini, ancak davalı bankanın her seferinde bu taleplerini olumsuz değerlendirdiğini ve taleplerini reddettiğini, davalı bankanın şirketlerine vermiş olduğu taahhüdünü yerine getirmediğini, … firmasının iflas etmesini, … firmasının işçilerine şirketlerince iş akdinden kaynaklı olarak yapılmış olan ödemeleri dikkate almayarak bunun teminat konusu işle alakalı olmadığını iddia ederek girişimlerini reddettiğini, davalı bankanın yüklenmiş olduğu asli borcunu ifa etmekten kaçınmış lehtar ile muhatap arasındaki çekişmeyi sorguladığını, iş akitleri sona eren dağıtım işçileri tarafından işçilik alacaklarının ödenmesi talebiyle şirketlerine karşı arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, iş davaları açıldığını ve yasa gereği ödenmek zorunda kalınan işçilik alacaklarının ödenmiş olduğunu, bir kısmının arabuluculuk neticesinde ödendiğini, ödeme yapılan dosyalara ilişkin bir kısmının rücu davaları açıldığını ve … şirketinden olan alacağın mahkeme kararı ile tespit edildiğini, arabuluculuk aşamasında ödeme yapılan dosyalara ilişkin yapılan bu ödemelerden işçilerin uhdesinde çalışmış oldukları firmalar tespit edilerek işçileri çalıştırdıkları süreler yönünden firma bazlı kıst hesabı yapıldığını, yukarıda açıklanan nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davalı banka tarafından düzenlenen teminat mektubunun nakde çevrilmesi suretiyle ve talep tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalı bankadan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacıya aynı iş için verilmiş diğer teminat mektuplarına yönelik olarak da benzer iddialar ile yargılamalar yapılmış olup davacı tarafından açılan davaların reddedilmiş olduğunu, huzurdaki davanın kötü niyet ile açılmış olup davacının hakkı olmayan menfaati temin etme saiki ile hareket etmekte olduğunu, davacının ödemek durumunda kaldığı işçilik alacağı teminat mektubunun verilme sebebi olan konu kapsamında olmadığını, bilindiği üzere kamu kurumlarının kullandığı taşeron işçiler ihaleyi kazanan firmalar tarafından birbirlerine devredilmekte olup, kamu kurumlarının asıl işveren olarak işçinin tüm çalışma dönemindeki tazminatlarından sorumlu olduklarını, ancak bu durumda asıl işveren olan kamu kurumunun ödediği bedeli her yüklenici için ayrı ayrı rücu etmek zorunda olduğunu, davacının taleplerinin zamanaşımına uğramış olduğunu, bu nedenle zamanaşımı definde bulunduklarını, davacının talepleri zamanaşımına uğradığından ayrıca reddi gerektiğini, yukarıda açıklanan nedenlerle; teminat mektupları ile garanti edilen riskler gerçekleşmeden yapılan tazmin talebi “hakkın açıkça kötüye kullanılması” niteliğinde olmakla, teminat mektubunun tamamının tazmininin talep edilmesi MK m. 2/2 düzenlenen hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeni himaye etmeyeceğinden davanın esastan reddine karar verilmesini, davanın dava dışı müflis … LTD.ye, … LTD’nin müflis olması dolayısı ile iflas masası sıfatı ile 2016-56 İflas sayılı dosyası gereğince …. İcra ve İflas Müdürlüğüne ihbar edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Teminat Mektubu fotokopisi, Sözleşme, yazışmalar ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, ve tüm deliller toplanmıştır.
Davacı, davalı banka tarafından düzenlenen, banka teminat mektubunun paraya çevrilmesi istemi ile dava açmıştır.
Davalı lehtar ile davacı muhatap arasındaki hizmet alım sözleşmesi kapsamında, dava konusu edilen … … Şubesince düzenlenen 26/03/2014 tarihli ve … nolu, 56.467,88-TL. tutarlı, kesin teminat mektubunun verildiği, davacı muhatabın mektubun tazmini istemi ile davalı bankaya başvurduğu, davalı bankanın tazmin talebini, mektup konusu işten kaynaklanıp kaynaklanmadığının belli olmadığı gerekçesi ile reddettiği anlaşılmaktadır.
Teminat mektubu, borçlunun alacaklıya karşı üzerine aldığı bir edimi yerine getirmemesi halinde, belirli bir miktar parayı alacaklının ilk talebinde ona derhal ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğine dair banka tarafından verilen teminattır.
İlk talepte ödeme kayıtlı teminat mektuplarının ayırıcı özelliği, mektup metninde, lehtarın edimini garanti eden bankanın, teminat mektubunda belirtilen riskin meydana gelmesi, bir başka deyişle garanti kapsamında yer alan edimin hiç ya da tamamı ile yerine getirilmemesi sebebiyle muhatabın tazmin talebinin gerçekleşmesi halinde, protesto düzenlenmesine, mahkeme kararına, herhangi bir ihtar ya da ihbara, lehtarın yazılı ya da sözlü onayına ihtiyaç duyulmaksızın, ayrıca talebin hukukiliği araştırılmaksızın, tazmin
talebinin kabulünü engelleyen def’iler ileri sürülmeksizin, lehtar ile muhatap arasındaki hukuki ilişki münasebetiyle ortaya çıkan uyuşmazlık dikkate alınmaksızın, muhataba veya temsilcisine, teminat mektubunda açık bir süre belirtilmediği takdirde derhal ve gecikmeksizin, teminat mektubu bedelini talep tarihi ile ödeme tarihi arasında geçen süre için işleyecek gecikme faizi ile birlikte nakden ve tamamen ödeyeceği şeklindeki taahhütlerine veya aynı anlama gelen benzer ifadelerine yer verilmesidir.
Somut olayda, davalı banka tarafından davacı idareye hitaben tanzim edilen 26/03/2014 tarihli teminat mektubunda,”… yüklenici … San. Ve Tic. Ltd.Şti.nin; ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerini yerine getirmek üzere vermek zorunda olduğu kesin teminat mektubu tutarı 56.467,88-TL.’nı … A.Ş. garanti ettiğinden, yüklenici taahhüdünü ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği taktirde, protesto çekmeye, hüküm ve adı geçenin geçenin iznini almaya gerek kalmaksızın ve… San. Ve Tic. Ltd.Şti. ile idareniz arasında ortaya çıkacak her hangi bir uyuşmazlık ve bunun akıbeti ve kanuni sonuçları dikkate alınmaksızın, yukarıda yazılı tutarı, ilk yazılı talebiniz üzerine derhal ve gecikmesizin idarenize nakden ve tamamen, talep tarihinden ödeme tarihine kadar geçen sürelere ait kanuni faizi ile birlikte ödeneceğini…. taahhüt ve beyan ederiz.” ibarelerinin yer aldığı, iş bu teminat mektubunun, Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatları ile garanti sözleşmesi olarak kabul edildiği, dava konusu kesin teminat mektubunun “ilk talepte ödeme kayıtlı teminat mektubu” vasfında olduğu ve teminat mektubunda yer alan “…yüklenici; taahhüdünü anılan Kanunlar ile ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine göre kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde…” ibaresinin bir şart oluşturmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tarafları ve konusu aynı olan, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 11/10/2019 T. …. sayılı kararı ile “davanın kabulüne” karar verildiği, ilgili kararın, … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi’nin 16/04/2021 T. 2020/457 E.-2021/729 K. sayılı, “davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine” dair verilen kararının, Yargıtay 11.HD., 18/01/2023 T., 2021/5773 E.- 2023/343 K. nolu ilamı ile onanmasına karar verildiği görüldü.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacı ile davalı yüklenici … San. Ve Tic. Ltd.Şti. arasında imzalanan sözleşmenin 11. Maddesi gereğince, davacı idareye verilmek üzere davalı banka … Şubesi tarafından düzenlenen kesin teminat mektubunun, 03/03/2023 tarihinde davacı yanca, “…teminat mektubu ile garanti edilen riskin gerçekleştiği…” nedeniyle tazmin talebinde bulunulduğu, davalı banka tarafından, “..tazmin talebinin mektup konusu işten kaynaklanıp kaynaklanmadığının belli olmadığı…” gerekçesi tazmin talebinin getirilmediği anlaşılmış ise de, ilk yazılı talepte ödeme kayıtlı teminat mektuplarının özelliğinin, garantör bankanın muhataba, tazmin talebi karşısında bu talebi derhal yerine getirmeyi ve yerine getirirken riskin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda esasa dair bir inceleme yaparak ödeme yapmaktan kaçınamayacağı yükümlülüğünü getirmekte olup, banka teminat mektupları garanti akdi niteliğindedir (Yargıtay 19. HD. 26/06/2019 T. 2017/5263 E.-2019/4086 K.) ve bunun doğal sonucu teminat mektubu veren banka asıl borcu yüklenmiş olur, banka teminat mektubu ilk talepte kaydını içermekte olup, muhatap bankadan ödeme talebinde bulunduğunda, banka sadece şekli manada bir inceleme yapabilecek olup, riskin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda esasa dair inceleme yapamayacağı gibi teminat mektubu lehtarı ile muhatabı arasındaki sözleşmenin ifa edilip edilmediği ya da gerektiği şekilde ifa edilip edilmediği gibi sözleşmenin taraflarınca ileri sürülebilecek def’i ve itirazları ileri sürerek ödeme yapmaktan kaçınamayacağı sonuç ve kanaatine varılarak, davacının davasının kabulü ile 56.457,88-TL. bedelli teminat mektubu bedelinin, 03/03/2023 tazmin tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile, 56.457,88-TL. teminat mektubu bedelinin 03/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 3.857,32-TL. harçtan, peşin alınan 964,34-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 2.892,98-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.900-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 269,85-TL. başvurma harcı + 964,34-TL. peşin harç + 70-TL. tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 1.304,19-TL. yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120-TL. arabuluculuk ücretinin tamamının, davalıdan tahsiliyle hazineye irat kaydına,
6-Davacı yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır