Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/235 E. 2023/930 K. 12.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2023/235 Esas
KARAR NO :2023/930

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:26/06/2019
KARAR TARİHİ:12/12/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22.08.2018 tarihinde müvekkili şirketin … numaralı işyeri poliçesi ile sigortalı …nın faaliyet gösterdiği “… Mahallesi … Sokak No:1 D:1 …/İSTANBUL” adresinde, sigortalının faaliyet gösterdiği binanın önündeki davalı … borusunun patlaması sonucu sızan sular sonucunda sigortalı işyerindeki muhtelif emtiaların hasar gördüğünü, sigortalının işyerinde meydana gelen zarar sonrasında sigortalı tarafından davalı kuruma başvurulduğunu ve kurum cevabında “Su borusunun patladığı ve … tarafından duruma müdahale edildiği” ni belirttiğini, yapılan inceleme ve ekspertiz sonucunda sigortalımız …’a 15.513,00 -TL (faiz hariç) hasar tazminatı ödendiğini, davalı … nin sorumlu olduğunu, davalı hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, takibe süresi içerisinde itiraz edildiğini beyanla borçlunun itirazının iptali ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasına ve ayrıca borçlu aleyhine icra-İnkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Zaman aşımı itirazında bulunduklarını, dava konusu hasarın meydana gelmesinde idarenin ihmal ve kusuru bulunmadığını, 2560 Sayılı Kanunun 1.maddesi ile idareye İstanbul Büyükşehir Belediyesinin su ve kanalizasyon hizmetini yapmak görevi verildiğini, hasarın meydana gelmesinde neyin etkili olduğunun tespit edilmesi, atıksuyun bağlantısının kimin tarafından ve hangi kanala yapıldığının, idareden alınan izinle yapılıp yapılmadığının, bağlantının tekniğine uygun yapılıp yapılmadığının, zemin ve bodrum katta pompaj sisteminin bulunmadığının, tecrit duvarının bulunmadığının, atıksuların geri tepmesini önlemek için geri tepme klapesinin bulunup bulunmadığının, bina girişinde harici su girişi için tedbir alınıp alınmadığının, izolasyon yalıtım ve yalıtım huşunda tedbir alınıp alınmadığının, binanın yapı ruhsatı ve iskan izninin bulunup bulunmadığının tetkikini, imar planı ile yapı ruhsatı ile eklerine uygun yapılıp yapılmadığının, hasar kanal kapağından kaynaklanıyor ise kapakların teknik şartnameye uygun olarak monte edilip edilmediğinin tespitinin, idareye ait kanal kapaklarının yerinin tespit edildiği bilgiler diğer idarelere ait kanal kapaklarının da yerinin belirlenmesinin gerektiğini, davacı şirketin sigortalısının tamamen veya müterafık kusurunun olayda idareye kusurlu ya da kusursuz atfedilebilecek herhangi bir sorumluluk bulunmadığını, davacı tarafın tamamen veya müterafık kusuru nedeniyle, olaydan zarar görmesi ve zararın artması sonucunu doğurmuş olma durumunun da yargılama sırasında araştırılması gerektiğini, haksız fiilden mütevellit zararlarının tazminini düzenleyen ilgili mevzuat hükümlerine göre maddi zararın tazmini için zorunlu şartlar oluşmadığını beyanla, dava konusu olay bakımından müvekkili idarenin sorumluluğu bulunmadığından usul ve esas bakımından hukuka aykırı olan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE
…. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı kararı ile ”davacının sigortalısı …nın işyerinin bulunduğu … İlçesi, … Mahallesi … Sokak N:1B kapı sayılı adreste su patlağı arızası bildirildiği ve 22/08/2018 tarihi itibariyle … tarafından arızaya müdahale edilerek giderildiği, …’nin kendi sorumluluğundaki su borusunun bakım ve onarım ve gerekli yenilemeleri yapmadığı bu yüzden sorumluluğundaki su borusunda patlama meydana geldiği ve su borusu patlamasında …’nin kusurlu olduğu kanaatiyle mahkememizce de benimsenen 18/02/2021 tarihli bilirkişi raporundaki tespitler de gözetilerek rücu şartlarının oluştuğu sonucuna varılmıştır. Davacı tarafın icra inkar tazminatına ilişkin talebinin değerlendirilmesinde ise, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için alacağın likit bir alacak niteliğinde olması gerekir. Likit bir alacaktan söz edilebilmesi için; ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması, ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilecek durumda olması gerekir. Dosya kapsamına göre davalı tarafından tespit edilebilir bir alacak söz konusu olmayıp, alacak hesaplama gerektirdiğinden ve likit alacak olmadığından icra inkar tazminatının koşullarının oluşmadığı gözetilerek bu talebin reddine karar verilmiştir. ” gerekçesi ile davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesinin 2022/… esas 2022/… karar sayılı kararı ile Asliye Ticaret mahkemelerinin görevli olduğundan bahisle …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
BAM kaldırma kararı üzerine …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilmiş ve mahkememize tevzi edilen dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Dava, … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali davasıdır.
…. Asliye Hukuk Mahkemesinin … sayılı karar sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Sigortalı … adına 11.07.2018-11.07.2019 vadeli İşyerim paket Sigortası adı ile … numaralı poliçe düzenlendiği, su hasarı kapsamında poliçede teminatın mevcut olduğu hasar tutarının … nolu dosyada değerlendirildiği ve kdv hariç 15.512,26 TL hasar belirlendiği ve bu hasarın poliçe dahili su hasarı kapsamında ve teminatın mevcut olduğu ve sigortalısına davacı sigorta şirketi tarafından ödendiğinin tespit edildiği, dosya kapsamındaki mevcut somut verilere ve keşif tarihinde yapılan incelemeye göre; … … 05.09.2018 Tarih …-E… Sayılı Yazısında Sayın … İlgi 03.09.2018 tarih ve … sayıda kayıtlı dilekçe … İlçesi, işyerinin bulunduğu … İlçesi, … Mahallesi … Sokak N:1B kapı sayılı adreste su patlağı arızası bildirdiği ve 22/08/2018 tarihi itibariyle arızaya müdahale edilerek giderildiğinin belirtildiği, …’nin kendi sorumluluğundaki su borusunun bakım ve onarım ve gerekli yenilemeleri yapmadığı bu yüzden sorumluluğundaki su borusunda patlama meydana geldiği ve su borusu patlamasında …’nin kusurlu olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, Sayın Mahkemenin …’nin kusurlu olduğunu takdir etmesi durumunda rücu şartlarının oluşacağı ve davacının sigortalısına ödediği hasar tazminat tutarı olan 15.113,00 TL yi rücuen talep edebileceği, mütaala edilmiştir.
13.06.2023 tarihli celse 1 numaralı ara kararı ile davalı tarafın rapora karşı itirazlarının irdelenerek, dava konusu yapının imar mevzuatına uygun yapılıp yapılmadığı, buna göre izalasyonun olup olmadığı hususlarınında değerlendirilerek, imar mevzuatına uygun olmaması- izalasyonunu olmaması halinde meydana gelen zararın artmasında bir kusurun bulunup bulunmadığı hususu da değerlendirilerek EK RAPOR alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti ek raporunda sonuç olarak; … İlçesi, … Mahallesi … Sokak No: 1 adresinde bulunan binanın İSKANI olmamasına karşılık, …’nin 12.10.2004 tarihinden önce yapılan yapılar için İSKAN şartı aramaksızın binaya su aboneliği ve alt yapı hizmeti verdiği, …’ye ait temiz su borusu bina girişi kurtağzı bağlantısından önce … sorumluluğunda olan boruda temiz su patlağı sonucu meydana gelen borudaki su tazyik ve basıncının etkisi ; Binanın İskan alınmış ve izalasyonu yapılmış olması durumunda dahi binada meydana hasarın oluşmasına engel olamayacağı, hasarın yapının izalasyonlu ve ya iskanlı olup olmamasından kaynaklanmadığı ve hasarın bina giriş bağlantı kurt ağzından önce … sorumluluğundaki su borusundaki patlamadan kaynaklandığı görüş ve kanaatine varıldığı, mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; sigorta poliçesi, hasar dosyası, ekspertiz raporu, faturalara göre yapılan keşif sonucu alınan kök ve ek bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli görülmüştür. Dava dışı sigortalının faaliyet gösterdiği … İlçesi, Muhtar Mahallesi, … Sokak, No:1/B Z.Kat D1 kapı sayılı adreste davalıya ait temiz su borusunun 22.08.2018 tarihinde patladığı, aynı gün davalı tarafından müdahale edilerek arızanın giderildiği, bina önünde kaldırımda kazı ve müdahale sonrası beton döküldüğü, … İlçesi, … Mahallesi … Sokak No: 1 adresinde bulunan binanın iskanının olmamasına karşılık, …’nin 12.10.2004 tarihinden önce yapılan yapılar için iskan şartı aramaksızın binalara su aboneliği ve alt yapı hizmeti verdiği, dava konusu adrese de bu şekilde hizmet verdiği, 2560 sayılı … Kuruluş Ve Görevleri Hakkında Kanunun 2 nci maddesinde, “…….’nin görev ve yetkileri şunlardır: a) İçme, kullanma ve endüstri suyu ihtiyaçlarının her türlü yeraltı ve yer üstü kaynaklarından sağlanması ve ihtiyaç sahiplerine dağıtılması için; kaynaklardan abonelere ulaşıncaya kadar her türlü tesisin etüt ve projesini yapmak veya yaptırmak, bu projelere göre tesisleri kurmak veya kurdurmak, kurulu olanları devralıp işletmek ve bunların bakım ve onarımını yapmak, yaptırmak ve gerekli yenilemelere girişmek…” şeklinde düzenleme bulunduğu, …’nin kendi sorumluluğundaki alanda bakım, onarım ve gerekli yenilemeleri yapmadığı bu yüzden sorumluluğundaki su borusunda patlama meydana geldiği ve söz konusu adresteki emtialarda hasar oluştuğu, davaya konu hasarın oluştuğu iş yerinin bulunduğu binanın iskanının veya yalıtımının olup olmamasının hasarın oluşmasında etkisinin olmadığının alınan bilirkişi ek raporu ile tespit edildiği, davacı ile hasarın oluştuğu iş yerinin sahibi dava dışı … arasında 11.07.2018-11.07.2019 tarihleri arasında geçerli, … numaralı poliçe ile İşyerim Paket Sigortası akdediliği, meydana gelen hasarın poliçe dahili su hasarı kapsamında olduğu, davacının sigortalısına alınan eksper raporuna göre 15.513,00 TL ödeme yaptığı, davacının sigortalısına yaptığı ödeme nedeniyle rücu hakkının olduğu, hususları hep birlikte gözetildiğinde davalının davasında haklı olduğu, davalının itirazının yerinde olmadığı, ödeme tarihi olan 19.10.2018 ile takip tarihi olan 25.02.2019 tarihi arasında 129 gün için yasal faizin mahkememizce resen yapılan hesaplamaya göre 500,29 TL olduğu, davacının faiz talebinin 493,44 TL olduğu ve taleple bağlı kalınması gerektiği, değerlendirilmekle, davacının davasının kabulü ile; davalının ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin 15.513,00 TL asıl alacak, 493,44 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.006,44 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kabulü ile; davalının ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın iptali ile takibin 15.513,00 TL asıl alacak, 493,44 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 16.006,44 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2-Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gereken 1.093-TL karar ilam harcından 273,35 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 820,05 TL. harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 373,35 TL peşin harcın ve 35,00 TL tamamlama harcının toplamı olan 452,75 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 16.006,44 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 285,90-TL tebligat ve müzekkere masrafı, 200,00-TL keşif araç ücreti, 1.200,00-TL bilirkişi masrafı, 384,90-TL keşif harcı olmak üzere toplam 2.070,80-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/12/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır