Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2023/1 Esas
KARAR NO :2023/934
DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:15/04/2014
KARAR TARİHİ:12/12/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı taraf arasında 04.04.2013 tarihli … no.lu … marka … Lazer Cihazının pazarlama, satış ve satış sonrası teknik servis hizmeti verilmesi hakkında sözleşme akdedildiğini, sözleşmeye konu olan cihazın 09/05/2013-24/05/2013 tarihlerinde arızalandığını ve davalı tarafından arızaların giderilmeye çalışıldığını, benzer şekilde 29/06/2013-22/07/2013 ve 25/07/2013-05/09/2013 tarihlerinde de cihazın arızalandığını, cihazın 18/09/2013-21/11/2013 tarihleri arasında hiç kullanılamadığını, davacı şirketin maddi açıdan zarara uğradığını, sözleşme gereği, edimini ifa etmeyen davalı tarafa ihtarname keşide edildiğini, davalının arızalı parçanın Lazer Rod olduğunu tespit ettiğini ve arızalı parça fiyatının yarısı miktarında ödeme yapılması durumunda teknik servis hizmeti vereceğine dair proforma fatura teklifi düzenlediğini, davacı şirketin bunu kabul etmediğini ve cihazın onarımı konusunda … Elektronik Ltd Şti. ile anlaşarak bu firmaya 4.720-TL ödeme yaptığını, açıklanan nedenlerle cihazın tam ve beklenildiği şekilde kullanılamamış olmasından dolayı müvekkili şirketin uğradığı zararın tespitine, işbu tespit edilen meblağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı taraftan tahsiline, cihazm onarımı için ödenen 4.720-TL’nın davalı taraftan ticari faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa aidiyetine karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat hazırlandığı ancak davalının davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı yanca müvekkili şirkete dava konusu, … seri nolu … Lazer Cihazı satıldığını, bu satışın akabinde ise taraflar arasında bu cihaza ilişkin 04/04/2013 tarihli Kullanma ve Teknik Servis Sözleşmesi akdedildiğini, işbu sözleşmenin konusunun, … seri nolu 2 El … marka … lazer cihazına ilişkin teknik servis hizmetinin sağlanması olduğu, satıcının, cihazın arızalanması durumunda en geç 48 saat içerisinde teknik servis göndereceğini, arıza 5 işgünü içerisinde giderilemez ise satıcının, cihaz tamir süresi boyunca muadil bir cihaz koymakla yükümlü olduğunu, dava konusu cihaz satın alındığı tarihten bu yana birçok defa arıza yaptığı ve bu durumun, davalıya gerek şifahen ve gerekse …. Noterliğinin 21/02/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ve yine aynı noterliğin 12/03/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnameleri ile yazılı olarak bildirildiğini, bu ihtarnamelerde davalıdan sözleşme ile yüklendiği edimleri yerine getirilmesinin talep edildiği ancak hiçbir olumlu yanıt alınamadığını, sözleşme konusu cihazdaki arızanın davalı yanca giderilmemesi üzerine, cihazın bir firmaya tamir ettirildiği ve söz konusu fatura bedelinin davalıdan tahsili amacıyla dava ikame edildiğini, davalı yanın bu davaya dahi yasal süresi içerisinde cevaplarını sunmamak suretiyle adeta haksız olduğunu davanın en başında ikrar ettiğini, bu davanın halen İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. sayılı dosyasıyla derdest olduğunu, hal böyle iken, sözleşme konusu cihazın 23/10/2014 tarihinde yeniden arıza yaptığı ve kullanılamaz hale geldiğini, sözleşme konusu cihazdaki arızanın giderilmesi için, işbu ihtarnamenin davalıya tebliğinden itibaren 1 işgunu içerisinde, ücretsiz olarak teknik servis hizmeti sunması ve arızanın ivedilikle giderilmesini, anzanın 5 işgünü içerisinde giderilmemesi halinde, sözleşmenin 3.3. maddesi uyarınca müvekkil şirkete çalışır durumda ayıpsız muadil bir cihaz teslim edilmesi gerektiğini, aksi halde cihazın 3. bir firmaya tamir ettirilmesi veya muadil bir cihazla yenilenmesi durumunda bu durumdan doğmuş her türlü zarar ziyan ile masrafın davalıdan tahsili için derhal yasal yollara başvurulacağı talep ve ihtar edildiğini, taraflar arasında bir sözleşme olmadığı ve taleplerimizin yasal dayanağı olmadığı ifade edildiğini, açıkça görüleceği üzere haksız olduğunu bilen davalı hukuka ve kanuna aykırı olan söz konusu tutum ve davranışlarına haklı ve hukuka uygun bir gerekçe gösteremediği gibi, müvekkil şirket tarafından talep edilen hiçbir hususu da yerine getirmediğini, bu itibarla huzurdaki davanın ikamesi gereği hasıl olduğunu, bu nedenlerle dava konusu cihazın ayıplı olması nedeniyle ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini bunun mümkün olmaması halinde ise sözleşmeden döndükleri kabul edilerek cihazın davalıya iadesi karşılığında satış bedelinin dava tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve vekalet ücreti ile yargılama giderinin karşı tarafa yükletilmesi talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından, davalı müvekkiline karşı İstanbul 9. ATM… E. sayılı dava dosyasıyla tazminat davası açıldığını, davacı tarafın açılmış olan tazminat davası ile işbu davanın aynı nitelikte olduğunu, bu nedenle derdestlik itirazları olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın sunmuş olduğu dava dilekçesinde iddia etmiş olduğu hususlar yasal dayanaktan yoksun olup bu beyanlara itibar edilmesi hukuken mümkün olmadığını, davacı tarafça mahkemeye sunulan kullanma ve teknik servis sözleşmesinde müvekkiline ait herhangi bir kaşe veya şirket yetkilisine ait bir imza yer almadığını, davaya konu olan cihazın yetkili olmayan kişilerce sökülmüş ve incelendiğini, davaya konu olan cihazın Sameks tarafından söküldükten sonra davaya konu olan cihaza ilişkin ayıp ihbarında bulunulduğunu, bu nedenle davacı tarafın taleplerinin hukuka açıkça aykırı olduğunu, bu nedenle davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin 25/09/2019 tarih, … Karar sayılı kararında;
“…A) Mahkememizin… Esas Sayılı Asıl Dosyası Yönünden:
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile cihazın onarımı için talep edilen 4.720-TL.’nın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte; kâr kaybına yönelik talep edilen 5.083,97-TL. ‘nın dava tarihinden itibaren işleyec ek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B) Mahkememizin… Esas Sayılı Asıl Dosyası ile Birleşen İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesinin… E.-… K. sayılı Dosyası Yönünden:
1-Davacının davasının kabulü ile, 20.946,18-TL. cihaz bedelinin, cihazın davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine…” karar verildiği,
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’nin 02/11/2022 tarih, 2020/… Esas ve 2022/… Karar sayılı kararında;
“…Asıl dava, davalıdan satın alınan lazer cihazın arızalanması nedeniyle üçüncü kişilere yaptırılan onarım bedeli ve cihazın kullanılamadığı süre boyunca oluşan kar kaybından kaynaklanan maddi zararın tazmini; birleşen dava ise, ticari satım sözleşmesi kapsamında ayıplı olarak teslim edildiği iddia olunan lazer cihazı nedeniyle sözleşmeden dönülerek malın iadesi ile ödenen bedelin tahsili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporu doğrultusunda cihazın ayıplı olduğu sonucuna varılarak asıl davada 4.720-TL onarım bedeli ile 5.083,97-TL kâr kaybından kaynaklanan maddi zarar yönünden davanın kısmen kabulüne, birleşen davada ise satış bedelinin davacıya iadesine karar verilmiş; karara karşı her iki tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davanın açılması harca tabi usuli bir işlemdir. HMK’nın 120(1) maddesine göre davacı, yargılama harçlarını mahkeme veznesine yatırmak zorundadır. Harçlarla ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkindir. Harçlar Kanunu harç alınmasını veya tamamlanmasını tarafların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden gözetilmesini ve harcın yatırılmaması halinde ise ne gibi işlemler yapılacağını 30 ve 32. maddelerinde hükme bağlamıştır.
Somut olayda, davacı vekili 01/07/2019 tarihli dilekçesi ile birleşen davadaki talebini açıklayarak cihazın davalıya iadesi karşılığında satış bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece ise birleşen dava değerinin 7.198-Euro olduğu belirtilerek birleşen dava tarihindeki kur karşılığı 20.946,18-TL üzerinden harç tamamlatılarak bu bedel üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, mahkemece dava değeri olarak kabul edilen 7.198-Euro, davalı tarafından davacıdan 06/03/2014 tarihli proforma fatura ile talep edilen onarım bedelidir. Dava niteliği itibarıyle nispi harca tabi olup, birleşen davanın değeri, cihazın davalıya satış bedelidir. Mahkemece, finansal kiralama sözleşmesi ve ekleri de getirtilmek suretiyle cihazın satış bedeli üzerinden eksik harç tamamlanmadan davaya devam edilemeyeceğinden, eksik harcın re’sen tamamlattırılması gerekmektedir. Mahkemece cihazın satış bedeli dikkate alınarak eksik peşin harcın tamamlatılması gerekirken 7.198-Euro karşılığı 20.946,18-TL üzerinden harç tamamlatılması doğru olmamıştır.
Öte yandan davacı cihazı finansal kiralama yoluyla satın aldığını belirtmektedir. Ancak davacının böyle bir dava açabilmesi için davacı tarafından cihazın finansal kiralama şirketine ödenerek mülkiyetin davacıya geçmiş olması ya da finansal kiralama şirketinin kendisine bu konuda yetki ya da açılmış bir davaya icazet vermesi gerekmektedir. Dosyada dava konusu cihazın mülkiyetinin dava tarihi itibariyle veya yargılama sırasında davacı kiracıya geçtiği veya finansal kiralama şirketi tarafından, davacıya iş bu davayı açabilmesi ve tazminatın davacıya ödenmesi hususunda yetki ve muvafakat verildiği hususunda bir bilgiye rastlanmamıştır. Bu durumda davacının aktif dava ehliyeti bulunup bulunmadığının araştırılması; gerektiğinde aktif dava ehliyeti yönünden, finansal kiralama şirketinin davaya muvafakatinin sağlanması için davacıya süre verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi de yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle,…
Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE; İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/09/2019 Tarih… Esas – …/… Karar sayılı asıl ve birleşen davaya ilişkin hükmün HMK.’nın 353(1)a-4 gereği KALDIRILMASINA; …” karar verildiği, İstinaf kaldırma kararı sonrası, mahkememize gelen dosyanın 2023/1 Esas sayıya kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
04/04/2013 tarihli Kullanma ve Teknik Servis Sözleşmesi, fatura, ihtarnameler, teknik servis formları, servis raporları, ticari defter ve belgeler, dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
Taraflar arasında, … seri nolu 2.el … Lazer Cihazı alım-satımına ilişkin ticari bir ilişki olduğuna dair bir ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, asıl davada, davacının davalıdan satın aldığı makinanın ayıplı olup olmadığı ve sözleşme gereğince garanti kapsamında olup olmadığı bu minvalde, üçüncü kişiye yaptırılan onarım masrafı ile onarım ve arıza süresince mahrum kalınan kârdan davalının sorumlu olup olmadığı, sorumlu ise sorumluluk miktarı ile birleşen davada,davacının davalıdan satın aldığı makinanın ayıplı olup olmadığı, ayıp nedeniyle, malın iadesi ile sözleşmeden dönülmesi ve bedelinin ödenmesi yönündeki taleplerin koşullarının oluşup oluşmadığı yönündedir.
İstinaf kaldırma kararından önce;
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişilerden rapor alınmasına karar verilmiş,mahallinde 03/04/2015 tarihinde yapılan keşif ile birlikte Makine Mühendisi bilirkişi … …, Borçlar Hukuku ve Medeni Hukuk Öğretim Üyesi bilirkişi Prof. …, Muhasebe Finans Uzmanı bilirkişi … tarafından hazırlanan 16/05/2015 tarihli bilirkişi raporunda,
“…davacının davalıdan, dava tarihi itibariyle, 4.720.00 TL tutarında tamir masrafı zararı alacağının bulunduğu, bu alacağın, temerrüt tarihi olan, 19.03.2014 tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talebe hak kazandığı; ticari temerrüt faizi talebinin, avans faizi talebi olarak yorumlanması gerektiği; fakat Yargıtay’ın bazen yasal faiz talebi olarak yorumladığı; davacının davalıdan ayrıca, 26.953.37 -TL tutarında kâr mahrumiyeti zararı alacağının bulunduğu, bu alacağın, temerrüt tarihi olan, 21.11.2013 tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talebe hak kazandığı; ticari temerrüt faizi talebinin, avans faizi talebi olarak yorumlanması gerektiği; fakat Yargıtay’ın bazen yasal faiz talebi olarak yorumladığı…” sonuç ve kanaatine ulaşıldığı mütalaa edilmiştir.
Tarafların itirazları üzerine dosya ek rapor için aynı bilirkişilere tevdii edilmiş, bilirkişilerce hazırlanan 20/06/2017 tarihinde dosyaya sunulan ek bilirkişi raporunda,
” … 1) Yeniden yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde, davacı şirket tarafından incelemeye ibraz edilen gelir tablosuna göre, davacı şirketin zarar etmiş olduğu, bu durumda davacının makine çalışmadığından dolayı kâr kaybını ispat etmesi gerektiği, şuan itibariyle ispat edemediği, bu nedenle de kâr muhrumiyeti zararı alacağına hak kazanmadığı kanaat ve sonucuna varılmıştır. Davalının itirazlarının yerinde olmadığı kanaat ve sonucuna varılmıştır. Eğer davacı kar mahrumiyeti alacağına uğradığını ispat ettiği takdirde, temerrüt faizinin 18.09.2013 tarihinden itibaren işletebileceği kanaat ve sonucuna varılmıştır. 2) Dava konusu uyuşmazlık bakımından, kök rapordan farklı olarak, davacının davalıdan 4.720,00 TL tamir masrafı zararı alacağının bulunduğu, bu alacağın 19/03/2014 tarihinden itibaren tahsili gerektiği….” sonuç ve kanaatine ulaşıldığının mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
Taraf vekillerinin ek rapora itirazları üzerine mahallinde 09/03/2018 tarihinde yapılan keşif ile birlikte, dosya bilirkişiler SMMM …, … Makine Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. …, Elektrik Elektronik Mühendisi …’ya tevdi edilerek 21/05/2018 tarihli heyet raporu alınmış;
“… Davalının davacıya gizli ayıp niteliğinde imalat hatalı bir makine sattığı, dolayısıyla davacının oluşan maddi zararlarından davalının sorumlu olduğundan, davacının kâr kaybı hesabına göre 5.038,97- TL lik zararı bulunduğu dava tarihi itibariyle temerrüt faizinin 15,04-TL olabileceği, davacının dava dışı şirkete ödemiş olduğu 4.720,00-TL yi davalıdan talep edebileceği…” sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekilinin rapora itirazı üzerine dosya ek rapor için aynı bilirkişilere tevdi edilmiş, 06/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda,
” … Davalı şirket vekili itiraz dilekçesinde, dosyada mevcut bulunan savunmalarına ek olarak yeni bir belge veya bilgi sunmamış olup kök rapor hazırlanırken dava konusu cihaz keşfen her yönüylü eksiksiz şekilde incelendiğinden ve cihazda incelenecek başka eksik herhangi bir unsur olmadığından kök rapordaki görüş ve kanaatlerine devam ettiklerini…” mütalaa ettikleri anlaşılmıştır.
İstinaf kaldırma kararından sonra;
Tüm dosya kapsamı ile yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, Mali Müşavir bilirkişi …, Sözleşme Uzmanı Öğretim Üyesi bilirkişi … ve Makine Mühendisi bilirkişi … tarafından hazırlanan 23/10/2023 tarihli bilirkişi raporunda; “…
-Dosya kapsamındaki servis raporları, Kullanma ve Teknik Servis Sözleşmesi incelendiğinde cihazın kronik arızalarının olduğu, kendisinden beklenen faydayı sağlamadığı ve nihai olarak kullanılamaz durumda olduğu için satıma konu makinenin gizli ayıplı olduğu,
-Alıcı her ne kadar onarım hakkını kullanmışsa da faydasız olduğu anlaşıldığından, takdir Sayın Mahkemenin olmak üzere, cihazın ayıpsız misli ile değiştirilmesi, bu mümkün değilse sözleşmeden dönmesinin uygun olduğu,
-Davacı tarafın dava konusu döneme ait ticari defterlerinin açılış-kapanış tasdikleri yasal süre içerisinde tasdik ettirildiği,
-Davacı şirketin 64 günlük kar kaybının 5.083,97 TL olduğu,
-Davacı şirketin dava konusu makinalara ait tüm yükümlülükleri Leasing şirketine karşı yerine getirdiği, mülkiyete dayalı tasarruf ve kullanım ve yararlanma haklarının davacı şirkete ait olduğu…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
TBK 112.maddesi gereğince, borç hiç veya gereği gibi ifa edilmezse borçlu, kendisine hiçbir kusurun yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alacaklının bundan doğan zararını gidermekle yükümlü olduğu hüküm altına alınmıştır.
TBK 219.maddesi,çerçevesinde satıcı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi nitelik ve niteliği etkileyen, niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerinin ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi,hukuki ya da ekonomik ayıplardan, bu ayıpların varlığını bilmese bile sorumludur. Buradaki borç kanuni tekeffül borcudur.
TBK 227.maddesi, alıcının, dilerse satım akdinin feshini, dilerse semenin tenzilini veya satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebileceği hüküm altına alınmıştır.
Davacı şirketin, dava dışı … A.Ş. ‘ne, davaya konu makinenin devir bedelini ödediği, finansal kiralama sözleşmesi kapsamında, 14/04/2015 tarihinde devir faturası ile birlikte, makinenin mülkiyetinin, finansal kiralama şirketi tarafından, davacıya devir edildiği ve davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekiline, 28/03/2023 tarihli celsenin, 2 nolu ara kararı ile verilen kesin süre içerisinde, davaya konu makinenin değeri olan 59.000-TL. üzerinden, eksik harç tamamlanmış ve yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan,
Mahkememizin… Esas sayılı asıl dava dosyası yönünden; davacı ile davalı arasında 04/04/2013 tarihli Kullanma ve Teknik Servis Sözleşmesi imzalandığı, sözleşme ile davalının, sözleşmeye konu ve davacıya teslim ettiği cihazda, davacının kullanım hatasından kaynaklanmayan arızaları 1 yıl boyunca gidermeyi ve arızalı parçaları ücretsiz değiştirmeyi taahhüt ettiği; davalının 04/03/2014 tarihli davalı teknik servis personelince düzenlenen arıza tespit tutanağı ile arızanın lazer rod parçasından kaynaklandığının tespit edildiği, bilirkişi raporu ile de arızanın lazer rod parçasından kaynaklandığı ve bu arızanın da imalat hatasından kaynaklandığının ve gizli ayıp niteliğinde olduğunun tespit edildiği, davacının, hasarlı olduğu tespit edilen ve sözleşme gereğince garanti kapsamında içinde bulunan lazer rod parçasını, tamir etmesi ve cihazı amaca uygun kullanılır hale getirmesi için, garanti süresi içerinde davalıya ihtarname çektiği, davalının cihazı tamir etmediği ve cihazı amaca uygun kullanılır hale getirmediği, davacının cihazı üçüncü bir firmaya tamir ettirdiği ve onarım masrafını dosyaya sunduğu anlaşıldığından, mahkememizde de, TBK. 112. madde hükmü gereğince, davacının cihazın onarımı için yapmış olduğu tamir masrafını ve cihazın tam ve beklenildiği şekilde kullanılamamış olmasından kaynaklanan kâr kaybını davalıdan isteyebileceği kanaati oluştuğundan; davacının davasının kısmen kabulü ile, cihazın onarımı için talep edilen 4.720-TL.’nın, faturanın davalı şirkete tebliğ edildiğine dair bir belge sunulmadığından, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte; 18/09/2013 ve 21/11/2013 tarihleri arasında kâr kaybına yönelik talep edilen 5.083,97-TL. ‘nın, kâr kaybının isteneceğine dair ihtarnamede bir talep bulunmaması nedeniyle dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
Mahkememizin, birleşen, … E. sayılı dosyası yönünden; davacının, davalıdan davaya konu makineyi satın aldığı ve davalının, sözleşmeye konu cihazı davacıya teslim ettiği, taraflar arasında, 04/04/2013 tarihli Kullanma ve Teknik Servis Sözleşmesi imzalandığı, davacının, 24/10/2014 tarihli ihtarname ile cihazın sık sık arızalandığı ve kullanılamaz hale geldiği iddiası ile, satılanın, ayıptan ari misli ile değiştirilmesini istediği, dava dilekçesinde, cihazın ayıplı olması nedeniyle, ayıpsız benzer ile değiştirilmesini, bunun mümkün olmaması halinde, sözleşmeden dönüldüğünün kabul edilerek, cihazın davalıya iadesi karşılığında satış bedelinin tahsilini talep ettiği, dava konusu cihazdaki arızanın, gizli ayıp niteliğinde imalat hatasından kaynaklandığı, lazer rod’un olması gereken, uygun nitelikte ve özellikte olmadığı, sık sık arızalandığı ve tamir ile amacına uygun olarak kullanılır hale getirilemeyeceğinin bilirkişi raporu ile tespit edildiği, davacının 26/06/2019 tarihli ara karar gereği, “..cihazın davalıya iadesi ile satış bedelinin dava tarihi itibariyle davalıdan tahsilini…” talep ettiği, mahkememizde de, TBK. 219. ve 227.madde hükümleri gereğince, davalı şirketçe davaya konu cihazın gizli ayıplı olarak satıldığı, davalının sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediği, cihazın tamir ile amacına uygun olarak kullanılır hale getirilemeyeceği kanaati oluştuğundan,birleşen davada davacının davasının kabulü ile, 59.000-TL. cihazın satış bedelinin, cihazın davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Mahkememizin 2023/1 Esas Sayılı Asıl Dosyası Yönünden:
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile cihazın onarımı için talep edilen 4.720-TL.’nın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte; kâr kaybına yönelik talep edilen 5.083,97-TL. ‘nın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B)Birleşen İstanbul 9.Asliye Ticaret Mahkemesinin… E. sayılı Dosyası Yönünden:
1-Davacının davasının kabulü ile 59.000-TL. cihaz bedelinin, cihazın davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 669,70-TL. harçtan peşin alınan 80,65-TL. harç + 480-TL ıslah harcı toplamı olan 560,65-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 109,05-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.803,97-TL. vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.803,97-TL. vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davacının davasının kabulü ile 59.000-TL. cihaz bedelinin, cihazın davalıya teslim tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 4.030,29-TL. harçtan, peşin alınan 27,70-TL. harç + 979,87-TL. tamamlama harcının toplamı olan 1.007,57-TL.’ndan mahsubu ile geriye kalan 3.022,72-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.900-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA;
1-Asıl ve birleşen dosyada davacı tarafından başlangıçta yatırılan 52,90-TL. başvurma harcı + peşin alınan 108,35-TL. harç + 1.459,87-TL. ıslah ve tamamlama harcının toplamı olan 1.621,12-TL.’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Asıl ve birleşen dosyada yargılama giderleri birlikte yapıldığından, kabul ve red oranına göre davacı tarafından yapılan 13.600-TL. bilirkişi ücreti + 1.867,90-TL. tebligat-müzekkere masrafları + 253,80-TL. keşif harcı olmak üzere toplam 15.721,70-TL. yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre 11.929,62-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Asıl ve birleşen dosyada taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, asıl dava ve birleşen dava davacı vekilinin ve asıl ve birleşen dosya davalı vekilinin yüzüne karşı, ASIL DAVADA MİKTARA GÖRE KESİN OLARAK verilen, birleşen davada gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek BİRLEŞEN DAVA İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır