Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/823 E. 2023/213 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2022/823 Esas
KARAR NO :2023/213

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:02/12/2022
KARAR TARİHİ:22/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan yetki sözleşmesine göre İstanbul Mahkeme ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, davalı borçlu tarafından yapılan, yetki itirazı usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının borca, asıl alacağa, faize ve borcun ferilerine ilişkin itirazlarının iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, davalı şirketin yetki itirazının reddine, davanın kabulü ile davalının icra takibine yapmış olduğu tüm itirazların iptaline ve takibin devamına, davalının takip miktarı alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, davacı şirketten herhangi bir kredi kullanmadığını, sözlü ya da mobil onay vermediğini, bu nedenle taraflar arasında herhangi bir kredi sözleşmesi bulunmadığını, kredi kullanmamış ve borçlanmamış olan müvekkili şirketin, davacı tarafından olmayan borcun ödenmesi talepli ihtarnamesini ve devamında icra takibi ve mahkememizde görülmekte olan işbu davasını kabul etmelerinin mümkün olmayacağını, müvekkili şirketin, davacı bankadan satışını yaptığı malın bedelinin tahsili için icra takibi yapması gerekeceğini, kendisine takip yapıldığını ve devamında dava açıldığını, söz konusu nedenlerle de işbu davayı kabul etmelerinin mümkün olmadığını, bu kapsamda müvekkili şirketin ticari defterleri incelendiğinde haklılıklarının görüleceğini, davacı tarafça beyan edilen, arabuluculuk görüşmelerine tebligat yapılmasına rağmen katılmadıkları hakkındaki beyanların gerçeği yansıtmadığını, İstanbul Arabuluculuk Bürosu’nun … başvuru dosya nolu ticari uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk sürecine davet mektubu müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, tarafça arabulucu Av. … … ile görüşüldüğünü yetki itirazında bulunulacağı beyanı üzerine talep edilen itiraz dilekçesi arabulucunun mail adresine iletildiğini, söz konusu itiraz dilekçelerini ve mail ileti görüntüsünü de ekte sunduklarını, arabulucu Av. yetki itirazları üzerine Sulh Hukuk Mahkemesi’ne danışacağını ve taraflarına sonucu bildireceğini yapılan telefon görüşmesinde beyan ettiğini, ancak sonrasında herhangi bir dönüş sağlamadığını, süreçle ilgili gelişmeleri bekledikleri için toplantıya katılımları bulunmadığını, davacının müvekkili şirket hesabına bloke koyması ve devamla kredi kullanılmadığını tasfiye edilmiş kredi olarak gösterilmesi ve ödenmeme-gecikmeye girme şeklinde işlem yapması nedeniyle, tüm bankalarda kredi limitelerinın sıfırlandığını Findeks notunun düşürülmüş ve kredi kullanımının kapatılmış olduğunu, müvekkili şirketin, ticari olarak ihtiyaç duymasına karşın davacının uyguladığı işlemler dolayısıyla Türkiye’de bulunan diğer bankalarda oluşturulmuş olan kredileri kullanamaz hale getirildiğini, bu kapsamda kredi kullanmamış olan vekil eden şirket hakkında, davacı tarafça gecikmeye girdiğini/tasfiye edilmiş kredi olarak yapılan işlemin kaldırılmasına karar verilmesini, davacının davasının reddi ile %20 kötüniyet tazminatı istediklerini belirterek, davanın reddine, takibinde haksız ve kötüniyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava, itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili 22/03/2023 tarihli dilekçesinde; açılan davadan feragat ettiklerini belirtmiştir.
Davalı vekili 21/03/2023 tarihli dilekçesinde; davacı tarafın feragat beyanını kabul ettiklerini, yargılama giderleri ile vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını belirtmiştir.
HMK. 307. maddesi feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olup davaya son veren taraf işlemleridir.
Davacı yanın davasından feragat ettiği ve davacı vekilinin vekaletnamesinde de bu konuda yetkili olduğu anlaşılmakla vaki feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Davalı tarafın kötüniyet tazminat talebinin talep doğrultusunda reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesinin 22. maddesine göre, alınması gereken 59,96 TL harçtan, peşin harcın mahsubu ile artan 314,17 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13.maddesi ve Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi gereğince Adalet Bakanlığı Bütçesinden Arabulucuya ödenen 3.120 TL ücretin tamamının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın, karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır