Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/785 E. 2022/997 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/785 Esas
KARAR NO :2022/997

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:17/11/2022
KARAR TARİHİ:08/12/2022

Mahkememize açılan davanın dosya üzerinde yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Mahkememize sunduğu dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı bankanın … Şubesinde … numaralı hesabı bulunduğunu, müvekkilinin söz konusu hesabına 2022 yılı Mayıs ayı içerisinde bloke koyulduğunu ve herhangi bir bankacılık işlemi yapmasını engellediğini, davalı bankanın ilgili şubesi ile iletişime geçen müvekkili blokenin sebebini sorduğunda sağlıklı bir yanıt alamadığıı ve genel merkeze yönlendirildiğini, genel Merkez ile iletişime geçen müvekkili yapılan bir kredi kartı işlemi nedeni ile bloke konulduğunu öğrendiğini ilgili işlem ile ilgili belgeler hem sözlü hem mail yolu ile talep edilmesine rağmen kendisine herhangi bir belge ibraz edilmediğini, bunun üzerine tarafların … 23. Noterliğinin 26.05.2022 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bu blokenin sebebi ve ilgili belgelerin ibrazı için başvuruda bulunulduğunu, ancak yine yanıt alınamadığını, daha sonra müvekkilinin bilgisi ve talimatı olmadan müvekkilinin hesabından 28.06.2022 tarihinde (1.653.12USD karşılığı) 27.522,46TL, 06.07.2022 tarihinde (1.265.69USD karşılığı) 21.786.06TL, 13.07.2022 tarihinde (1.410.00GBP karşılığı)28.955,76TL ve 27.07.2022 tarihinde (1.519.54USD karşılılğı) 27.374.51TL olmak üzere toplam 105.638,79 TL üye işyerinden banka alacağı adı altında çekildiğini, müvekkilinin söz konusu işlemlerden haberi olmadığını ve muvakafatının da olmadığını, davacının tek taraflı işlem ile müvekkilin hesabına bloke koyması ve akabinde hiçbir açıklama yapmadan belge ibraz etmeden müvekkilinin hesabındaki paraları çekmesi kanun nezdinde korunamayacağını, müvekkilinin hesabına bloke koyulması pos cihazlarının iptal edilmesi gibi sebeplerle ayrıca ticari olarak uğradığı zararlar da bulunmadığını belirterek müvekkilinin hesabından bilgisi olmadan çekilen 105.638,79 TL’nin hesaptan çekildikleri tarihten itibaren hesaplanacak bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faiz oranından faizi ile birlikte davacıdan alınmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
09/12/2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5’inci maddesinden, sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre;
Madde 5/A-(1) Bu Kanunun 4. maddesinde verdiğinde kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şarttır.
Yine 7155 sayılı kanunun 22. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 3’ncü maddesinin birinci fıkrasına eklenen “Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.” cümlesi ile arabuluculuk kapsamındaki uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvuru zorunludur.
Yine 7155 sayılı kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Kanunun Dördüncü bölümünden sonra gelmek üzere; “Dava şartı olarak Arabuluculuk” başlığıyla eklenen Beşinci Bölüm ve maddeye göre;
“Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 18/A-(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Dava şartı arabuluculuk sürecinin, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 115. Maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde, gider avansı yatırılmasında veya gerekli hallerde teminat gösterilmesinde olduğu gibi tamamlanabilen bir dava şartı eksikliği olarak düzenlenmediği görülmektedir. Bir başka ifadeyle, dava şartı noksanlığının giderilmesi ve arabulucuya başvurulması için mahkemece davacıya süre verilmeyecektir. (İstanbul 13 BAM Hukuk Dairesi 15/12/2020 tarih, 2020/1754 E.-2020/1467 K. sayılı kararı)
Somut olayda, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin dava dilekçesinde yer almadığı anlaşıldığından, Mahkememizin 22/11/2022 tarihli dosya inceleme tutanağında davacı vekiline arabuluculuk son tutanak aslını dosyaya sunması için 1 haftalık kesin süre verildiği, davacı vekiline dosya inceleme tutanağının tebliğ edildiği ve verilen süre kesin süre içerisinde arabuluculuk son tutanağının sunulmadığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinde, davacı yanın son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış örneğinin sunulmadığı anlaşılmakla, davanın, dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-7155 sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı kanunun 23.maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2.maddesi uyarınca , davanın TTK’nun 5/A., 6325 sayılı Kanunun 18/A-2., HMK’nun 114/2 ve 115/2.maddeleri uyarınca DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesine göre alınması gereken 80,70-TL. harçtan peşin alınan 1.804,05-TL. harcın mahsubu ile fazla alınan 1.723,35-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere Mahkememize hitaben yazılmış, Mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere karar verildi.08/12/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır