Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/620 E. 2022/825 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/620 Esas
KARAR NO : 2022/825

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 19/09/2022
KARAR TARİHİ : 08/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili nezdinde …Sigorta Poliçesi sigortalı Bahçelievler Mah. …Sok. … Apt. No: … Bahçelievler İstanbul adresinde yer alan … Sinemacılık Reklamcılık Ltd Şti ye ait 8 numaralı sinema salonu davalı tarafın işletmekte ve kullanmakta olduğu aynı adreste bir üst katta yer alan …Hastanesinden gelen su sızıntısı nedeniyle 06/06/2020 tarihinde hasara uğradığını, müvekkili tarafından hasara uğrayan iş yeri için …Paket Poliçe kapsamında 56.162,73 TL hasar bedeli ödediğini, yapılan incelemeler neticesinde sigortalı iş yerinde meydana gelen hasarların davalıya ait bir üst katta yer alan …Hastanesinin pis su gider kanalizasyon tesisatından kaynaklandığının tespit edildiğini, davalı tarafa gönderilen 07/05/2021 tarihli rücu bilgilendirme yazısıyla bu hususun bildirildiğini, olumlu yanıt alınamadığını, bu nedenle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı dosyası ile icra takibinin ikame edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini, takibin devamını, davalının % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın hasarın giderilmesi için ödemiş olduğu tutarın tahsili amacıyla icra takibi başlattığını ve bu takipte haksız olduğunu, müvekkilinin zararın meydana gelmesi akabinde davacının sigortalısının uğramış olduğu zararı karşıladığını, davacı tarafın kötü niyet tazminat talebinde bulunduğunu, bunun hukuken mümkün olmadığını ve reddi gerektiğini, davacı tarafından haksız şekilde takip başlatılması ve iş bu dava sebebiyle davacı aleyhine % 20 den aşağı olamamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini belirterek davanın reddini, % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf beyanları, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre dava; işyeri sigorta poliçesi kapsamında sigortalıya yapılan ödemenin rücuan tahsili istemli takibe itirazın iptali davasıdır.
İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı hakkında 60.992,72 TL üzerinden ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının borca ve ferilerine itirazı ile takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davacı sigortalı … Ltd Şti ye ait sinema salonuna davalı tarafın işletmekte ve kullanmakta olduğu üst katta yer alan … Hastanesinden gelen su sızıntısı nedeniyle 06/06/2020 tarihinde hasar oluştuğunu, oluşan hasarı sigortalıya ödediğini, bu nedenle rücuan tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptalini talep etmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olmalı ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Buna göre işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisidir.
Davacı ile davalı arasında bir sigorta poliçesi bulunmamaktadır. TTK’nın 1472. maddesinde düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. 17.01.1972 tarih ve 1970/2 E., 1972/1 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücû davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise o hakka sahip olacağı vurgulanmış; velhasıl sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün def’ilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve Türk Borçlar Kanununun 49 ve devamı maddelerine de dayanabileceği; tabiatıyla sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
Kat Mülkiyeti Yasasının Ek 1 maddesinde kat mülkiyetinden ve kat irtifakından kaynaklanan her türlü anlaşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümleneceği öngörülmüştür.
Dava konusu olayının meydana geldiği taşınmazda kat irtifakı yada kat mülkiyeti kurulup kurulmadığı … Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulmuştur.
…Tapu Sicil Müdürlüğünün 01.11.2022 tarihli cevabı yazısında dava dava konusu olayın olduğu … ada,…parselde kat irtifakının kurulduğu bildirilmiştir.
Davacı ile davalı arasında herhangi bir akti ilişki bulunmamaktadır. Kat Mülkiyeti Yasasının Ek 1 maddesinde kat mülkiyetinden ve kat irtifakından kaynaklanan her türlü anlaşmazlığın değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümleneceği öngörülmüş olup, dava dışı sigortalı ile davalı arasındaki ilişki kat mülkiyetinden kaynaklanmakta olup, davacı halefiyet ilkesine dayanmaktadır. Gerek sigortalı, gerek davalı, gerekse davacının tacir olmasının açık hüküm karşısında mahkemenin görevini değiştirmeyeceği, görev itirazı yargılamanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de re’sen nazara alınarak yargılamanın her aşamasında görevsizlik kararı verilebilir. Uyuşmazlığın kat mülkiyetinden kaynaklandığı anlaşılmakla davaya bakma görevi Mahkememize ait olmayıp davacı tarafça açılan davanın İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğinden mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve kesinleşme tarihinden itibaren iki hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-Kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içerisinde dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesi talep edilmediği taktirde RESEN, HMK’nun 20.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına
4-HMK’ nun 331/2 maddesi gereğince görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği ön görüldüğünden yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.08/11/2022

Katip
¸

Hakim
¸

¸Bu evrak 5070 sayılı Yasa gereğince elektronik olarak imzalanmıştır.