Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/6 E. 2023/852 K. 21.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/6 Esas
KARAR NO :2023/852

DAVA:İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:14/03/2016
KARAR TARİHİ:21/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı …’in …/… San. Sitesi … Cad. No:12 2. Bodrum Kat … … San. Tic. Ltd. Şti. İstanbul adresindeki işyerinde abone olmadan kaçak elektrik kullandığının tespit edilerek 13/09/2013 tarihli kaçak kullanım zabıt varakasının tanzim edildiğini, tanzim edilen bu zapta istinaden davalı adına 88.899,25-TL bedelli faturanın düzenlendiğini, dava konusu alacağın talebe rağmen ödenmediğini, bu sebeple davalı aleyhine İst. … İcra Müdr. 2014/… E. Sayılı dosyasıyla EPDK uyarınca çıkarılan yönetmelik hükümlerine dayalı olarak hesaplanan kaçak kullanım bedeline takip tarihine kadar işlemiş 9.998,21-TL gecikmiş gün faizi + 1.799,67-TL faiz KDV’si olmak üzere toplam 100.697,13-TL üzerinden takibe geçildiğini, davalının kötü niyetli olarak takibin tamamına itiraz ettiğini, bu sebeple takibin durmasını sağladığından bahisle davalının takibe vaki haksız itirazının iptalini, takibin talep edilen miktar üzerinden devamını, takip miktarının %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettiği görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın bir yıllık zaman aşımı süresi geçtikten sonra açıldığından reddinin gerektiğini, müvekkilinin 13/09/2013 zabıt tarihi öncesi veya sonrası bahsi geçen adreste abone sözleşmesinin bulunmadığını, mecurun kiracısının unvanı açıklanan şirket olduğunu, 11/10/2012 tarihine kadar faaliyette bulunduğunu, dava dışı anılan şirketin kira borçları sebebiyle … bbb Müdür. 2011/… E. Sayılı dosyasıyla mecur’un tahliyesi için 11/10/012 tarihinde tahliye edildiğini, müvekkilinin dava dışı şirketin hissedarı olduğunu, düzenlenen tutanağın fiili duruma ve hukuka aykırı bulunduğunu, zabıt varakasında gösterilen … numaralı aboneliğin araştırılmasının gerektiğini, mahalde mühürlü ve çalışır durumda sayaç olduğu halde zabıt varakasının düzenlendiğinden bahisle davanın süre, pasif husumet yönü ile esastan reddini, davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleriyle ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ile cevap verdiği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Mahkememizin 27/10/2020 tarih, … sayılı kararında;
“… Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, tüm dosya kapsamına göre bilirkişi raporu alınmış ise de, 6100 sayılı HMK m.114 gereği dava şartları, mahkemece davanın esası hakkında yargılama yapılabilmesi için gerekli koşullardandır. Mahkemece yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp incelemek durumunda olup, husumet ehliyeti mahkemece resen gözetilmesi gereken dava şartı olduğundan, mahkemece alınan bilirkişi raporuna itibar edilmemiş ve yukarıda açıklanan olgular dikkate alınarak, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine …” karar verildiği,
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’nin 08/12/2021 tarih 2021/416 Esas ve 2021/3285 Karar sayılı kararıyla;
“…Dava, kaçak elektrik tutanağı nedeniyle başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından; davaya konu kaçak tutanağının davalı adına düzenlendiği, icra takibinin de şirket aleyhine değil, yetkili-davalı aleyhine başlatılmış olduğu anlaşılmaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 49.maddesi hükmüne göre tüzel kişiler, kanuna ve kuruluş belgelerine göre gerekli organlara sahip olmakla, fiil ehliyetini kazanırlar. Aynı kanunun 50.maddesi hükmüne göre de organları, hukukî işlemleri ve diğer bütün fiilleriyle tüzel kişiyi borç altına sokarlar ve organlar, kusurlarından dolayı ayrıca kişisel olarak sorumludurlar. Bu hukuksal olguların sonucu olarak tüzel kişinin organı niteliğindeki yöneticilerin, tüzel kişi adına ve yararına işledikleri haksız fiillerden dolayı zarar gören üçüncü kişilere karşı tüzel kişi ile birlikte Borçlar Kanununun 41 ve Türk Medeni Kanunu’nun 50/3.maddesi hükmüne göre haksız fiil faili olarak sorumlu tutulmaları gerekir.
Bu halde tüzel kişinin ve organlarının sorumluluğun türünün Borçlar Kanununun 51.maddesi hükmünde düzenlenen zincirleme (müteselsil) sorumluluk olacağı kuşkusuzdur.
Dosya içeriğinden, davacının şirketin yönetici ortağı olduğu anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, kaçak elektrik kullandığı belirlenen dava dışı şirkette kaçak elektrik kullanımı nedeniyle yöneticinin de şirketle birlikte ve şirket gibi haksız fiilden, bir başka deyişle kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan zarardan müteselsil sorumluluğunun bulunduğu kabul edilerek,tarafların esasa ilişkin delillerinin ve alınan bilirkişi raporu ile rapora yönelik itirazların değerlendirilmesi ve takibe konu borcun belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla; davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a-6 maddesi uyarınca kabulü ile kararın kaldırılmasına, … yeniden yargılama yapılıp bir karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine geri gönderilmesine…” karar verildiği, karar sonrası Mahkememize gelen dosyanın 2022/6 Esas sayıya kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşıldı.
…. İcra Dairesinin 2014/… Esas sayılı takip dosyası, … … Müd…. E. sayılı takip dosyası, … … Ceza Mahkemesinin … E. sayılı dosyası, kaçak usulsüz elektrik tespit tutanağı, ticaret sicil kayıtları, faturalar, ticari defterler ve dayanılan diğer tüm deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Dairesinin 2014/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, kaçak elektrik tüketim tahakkuk fatura alacağından kaynaklı, asıl alacak, gecikme faizi ve faizinin KDV’si olmak üzere toplam 100.697,13-TL. ve takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %16,80 gecikme faizi ve faizin %18 KDV’si birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, borca, faize ve fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan, kaçak elektrik tüketimi nedeniyle tahakkuk edilen fatura alacağına dayalı, takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
İstinaf kaldırma kararından önce, tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan 29/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda,
“…yukarıda yapılan tüm açıklamalardan görüleceği gibi davacı tarafından tanzim olunan tutanak ile dosya münderecatına göre mahalde kullanılan kaçak elektrik bedelinin 88.899,25-TL ve 09/06/2014 takip tarihli itibari ile hesaplanan yasal faiziyle birlikte toplam takip tutarının 94.210,98-TL olduğu, davalının hesaplanan bu miktar için itirazının iptaliyle takibin yalnızca asıl alacağa takip tarihinden sonra değişen oranlarda yasal faiz yürütülmesi suretiyle devam etmesinin gerekeceğini, davacının %20 oranında icra inkar tazminatı talebinin Yüksek Mahkemesinin takdirlerinde bulunduğunu…” sonuç ve mütalaa ettiği görüldü.
İstinaf kaldırma kararından sonra, yeni bir bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan 02/08/2022 tarihli bilirkişi raporunda; “…
1-Davalı hakkında düzenlenen kaçak elektrik tutanağının usulüne uygun düzenlenmiş olduğu,
2-EPDK’nin yayınladığı 29.12.2005 tarihli yönetmeliğin 1/a-2 maddesinde, ”.Elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden tüketilmesi halinde,….”” şeklinde düzenlendiği, dava konusu sayacın kayıtsız ve mühürsüz olduğu, bu hususun kaçak elektrik tüketimine girdiği bu nedenle davalının kaçak elektrik kullandığı,
3-Kullanılan kaçak tüketim tutarının EPDK birim fiyatları ve yönetmelikleri doğrultusunda kaçak tüketim asıl alacak tutarının 22.488,72 TL ve faiz tutarı 2.463,45 TL ve faizin KDV tutarı 443,42 TL ilavesiyle toplam 25.395,59 TL hesaplandığı, davacının, davalıdan 25.395,59 TL alacaklı olduğu,
4-… … Dairesinin … sayılı dosyasındaki borç, son ödeme tarihi 02.04.2012 olan 6.610,50 TL tutarındaki ödenmeyen gecikmiş enerji bedeline ait olduğu ve söz konusu borcun sadece dava konulu borcun 13.09.2013 tarihli kaçak tespit tutanağına istinaden tanzim edilen ve son ödeme tarihi 11.10.2013 olan ahakkuka ilişkin olduğu, dolayısiyle … … Dairesinin … sayılı dosyadaki borcun dava konusu ile ilişkisinin olmadığı…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 31/12/2022 tarihli ek raporda;
“…Dosyadaki tüm bilgi ve belgelerde yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
1-Davalı hakkında düzenlenen kaçak elektrik tutanağının usulüne uygun düzenlenmiş olduğu,
2-EPDK’nin yayınladığı 29.12.2005 tarihli yönetmeliğin 1/a-2 maddesinde,“.Elektrik enerjisinin eksik veya hatalı ölçülerek veya hiç ölçülmeden veya yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden tüketilmesi halinde,….’”” şeklinde düzenlendiği, dava konusu sayacın kayıtsız ve mühürsüz olduğu, bu hususun kaçak elektrik tüketimine girdiği bu nedenle davalının kaçak elektrik kullandığı,
3-Kullanılan kaçak tüketim tutarının EPDK birim fiyatları ve ilgili yönetmelikleri doğrultusunda kaçak tüketim asıl alacak tutarının 22.488,72 TL ve faiz tutarı 2.463,45 TL ve faizin KDV tutarı 443,42 TL ilavesiyle toplam 25.395,59 TL hesaplandığı, davacının, davalıdan 25.395,59 TL alacaklı olduğu,
4-… … Dairesinin … sayılı dosyasındaki borç, son ödeme tarihi 02.04.2012 olan 6.610,50 TL tutarındaki ödenmeyen gecikmiş enerji bedeline ait olduğu ve söz konusu borcun sadece faiz tutarını içerdiği, dava konulu borcun 13.09.2013 tarihli kaçak tespit tutanağına istinaden tanzim edilen ve son ödeme tarihi 11.10.2013 olan tahakkuka ilişkin olduğu, dolayısıyla; … Dairesinin … sayılı dosyadaki borcun dava konusu ile ilişkisinin olmadığının…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Taraf vekillerinin itirazları ve raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi için, üç kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişiler Elektrik Mühendisi …, Elektrik Mühendisi…, Elektrik Mühendisi … tarafından hazırlanan 04/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda;
“…Tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin dosyaya sunulan belgeler ve yukarıda izah edilen hususlar bir arada değerlendirilmek suretiyle;
1-Davacı kurum görevlilerince, “… San. Sitesi … Cad. No:12/2 Bodrum Kat …/İstanbul” adresine ait … no.lu elektrik tesisatında “Perakende Satış Sözleşmesi olmadan ve kayıtsız sayaç üzerinden enerji kullanıldığının” tespit edildiği, tespite istinaden davalı adına 13.09.2013 tarihli F/… seri numaralı tutanak düzenlendiği, kaçak elektrik tespitinin yapıldığı yerde dava dışı … … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ nin faaliyet gösterdiği, takibe konu tutanak tarihinden 1(bir) yıl öncesine kadar işyeri faaliyetinin durduğunu gösteren somut belge tespit edilemediği, tespit öncesi davalı veya şirket adına ilgili tesisata ilişkin abonelik sözleşmesinin bulunmadığı, işbu tespitlerin aksini gösterecek herhangi bir belgenin dosya kapsamında mevcut olmadığı, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre davacı kurumca düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının aksi ispat edilmediği sürece yasal nitelik taşıdığı, T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/416 esas, 2021/3285 no.lu kararında, dosya içeriğinden davalının şirket yöneticisi ortağı olduğunun anlaşıldığı (ticaret sicil müdürlüğünden gelen cevabı yazı ve evrak), davalının kaçak elektrik kullandığı belirlenen dava dışı şirkette birlikte ve şirket gibi haksız fiilden bir başka deyişle kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan zarardan müteselsil sorumluluğunun bulunduğu belirtildiği, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği “Kaçak elektrik enerjisi tüketimi” başlıklı maddeleri incelendiğinde yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden (sözleşmesiz)mevzuata aykırı bir şekilde elektrik kullanımının kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiği, hususları tümüyle değerlendirildiğinde; 08.11.2012 tarihli F/… seri numaralı tutanağa istinaden, ilgili tesisat üzerinden sözleşmesiz ve kayıtsız sayaç üzerinden kaçak elektrik tüketimi gerçekleştirildiği, Davalının, dava dışı şirket ile birlikte kaçak elektrik tüketiminden müteselsilen sorumlu olduğu,
2-08.11.2012 tarihli F/… seri numaralı tutanağa istinaden, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK Kurul kararları uyarınca ve Emsal Yargıtay Kararları doğrultusunda yapılan hesaplama sonucunda; Davacı elektrik şirketinin Davalı” dan, Davalının Perakende Satış Sözleşmesi olmadan ve idareye kayıtsız sayaç üzerinden elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle, takibe konu 88.899,25TL Enerji Bedeli(Asıl Alacak), 9.998,21TL Gecikmiş Gün Faizi ve 1.799,67TL faizin KDV’si olmak üzere toplamda 100.697,13TL alacaklı olduğu…” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davalı vekilinin itirazlarının değerlendirilerek, ek rapor alınmasına ilişkin karar verilmiş, 27/10/2023 tarihli ek raporda; “…Sayın Davalı 04.04.2023 tarihli kök raporuna yaptıkları itirazlarına ilişkin yukarıda izah edilen hususlar kapsamında;04.04.2023 tarihli kök raporda kanaatimizi değiştirecek herhangi bir bilgi ve belge Sayın Mahkemenize ek olarak sunulmamış olduğu tespit edilmiş olup, kök raporumuzun sonuç bölümünde belirtilen görüş ve kanaatimizde herhangi bir değişiklik olmamıştır.
1-Davacı kurum görevlilerince, “… San. Sitesi … Cad. No:12/2 Bodrum Kat …/İstanbul” adresine ait … no-lu elektrik tesisatında “Perakende Satış Sözleşmesi olmadan ve kayıtsız sayaç üzerinden enerji kullanıldığının” tespit edildiği, tespite istinaden davalı adına 13.09.2013 tarihli F/671751 seri numaralı tutanak düzenlendiği, kaçak elektrik tespitinin yapıldığı yerde dava dışı … … San. ve Tic. Ltd. Şti.’ nin faaliyet gösterdiği, takibe konu tutanak tarihinden 1(bir) yıl öncesine kadar işyeri faaliyetinin durduğunu gösteren somut belge tespit edilemediği, t öncesi davalı veya şirket adına ilgili tesisata ilişkin abonelik sözleşmesinin bulunmadığı, işbu tespitlerin aksini gösterecek herhangi bir belgenin dosya kapsamında mevcut olmadığı, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre davacı kurumca düzenlenen kaçak elektrik tüketimi tespit tutanaklarının aksi ispat edilmediği sürece yasal nitelik taşıdığı, T.C. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/416 esas, 2021/3285 no.lu kararında, dosya içeriğinden davalının şirket yöneticisi ortağı olduğunun anlaşıldığı (ticaret sicil mü (den gelen cevabı yazı ve evrak),davalının kaçak elektrik kullandığı belirlenen dava dışı şirkette birlikte ve şirket gibi haksız fiilden bir başka deyişle kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan zarardan müteselsil sorumluluğunun bulunduğu belirtildiği, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri çak elektrik enerjisi tüketimi” başlıklı maddeleri incelendiğinde yasal şekilde tesis edilmiş sayaçtan geçirilmeden (sözleşmesiz)mevzuata aykırı bir şekilde elektrik kullanımının kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edildiği, hususları tümüyle değerlendirildiğinde; 08.11.2012 tarihli F/… seri numaralı tutanağa istinaden, ilgili tesisat üzerinden sözleşmesiz ve kayıtsız sayaç üzerinden kaçak elektrik üretimi gerçekleştirildiği, Davalının, dava dışı şirket ile birlikte kaçak elektrik tüketimi gerçekleştirildiği, Davalının, dava dışı şirket ile birlikte kaçak elektrik tüketiminde gerçekleştirdiği, Davalının, dava dışı şirket ile birlikte kaçak elektrik tüketiminden müteselsilen sorumlu olduğu,
2-08.11.2012 tarihli F/… seri numaralı tutanağa istinaden, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve 622 sayılı EPDK Kurul kararları uyarınca ve Emsal Yargıtay Kararları doğrultusunda yapılan hesaplama sonucunda; Davacı elektrik şirketinin Davalı’dan, davalının perakende satış sözleşmesi olmadan ve idareye kayıtsız sayaç üzerinden elektrik enerjisi kullanımı nedeniyle, takibe konu 88.899,25 TL Enerji Bedeli(Asıl Alacak), 9.998,21 TL gecikmiş gün faizi ve 1.799,67TL faizin KDV’si olmak üzere toplamda 100.697,13TL alacaklı olduğunu …” sonuç ve mütalaa edildiği görüldü.
Davalı yanca her ne kadar, davaya konu kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği, “… … Cad. … İŞ Merkezi No:12/ … İstanbul” adresinin, … … Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile kira borcundan kaynaklanan takip nedeniyle verilen tahliye kararı ile 11/10/2012 tarihinde tahliye edildiği, davalının ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı şirketin tutanağın düzenlendeği adreste faaliyette bulunmadığı savunmasında bulunulmuş ise de, davacının İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün, 24/09/2019 tarihli cevabi yazı ekinde gönderilen sicil kayıtlarında, 15/12/2010 tarihinde, “… … Cad. … İŞ Merkezi No:12/ … İstanbul” adresine taşınmasına karar verilen dava dışı şirketin, ticaret sicil adresinin halen kaçak elektrik tespit tutanağının düzenlendiği “… … Cad. … İŞ Merkezi No:12/ … İstanbul” adresi olduğu, UYAP üzerinden yapılan araştırmada, İstanbul BAM 34. HD. 16/03/2022 T. , 2020/918 E.- 2022/658 K. nolu kararı ile incelenen, … 3.İş Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında, davalının adresinin “… … Cad. … İş 2 Bodrum No:12 …/İstanbul” olarak geçtiği anlaşıldığından, davalının bu savunmasına itibar edilmemiştir.
4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’na dayanılarak hazırlanan ve 25 Eylül 2002 günlü resmi gazetede yayınlanarak, 1.3.2003 tarihinde yürürlüğe giren, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 13. maddesi hükmünde; gerçek veya tüzel kişiler tarafından, sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı bir şekilde tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş; 15. madde hükmünde de, kaçak ve usulsüz elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, tahakkuk, ödeme yöntemleri ile diğer usul ve esasların dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından belirlenerek Kuruma sunulacağı ve kurul onayı ile uygulamaya konulacağı açıklanmıştır.
Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek üzere; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, 1 Ocak 2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere, dağıtım lisansı sahibi tüzel kişiler tarafından uygulanacak “Kaçak ve Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanılması Durumunda Yapılacak İşlemlere İlişkin Usul ve Esaslar” hakkında 622 sayılı karar alınmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyası, davacı şirket tarafından kaçak elektrik tüketimi nedeniyle tahakkuk edilen fatura, kaçak elektrik tespit tutanağı, ticaret sicil kayıtları, ticari defterler ve belgeler tüm dosya kapsamına göre alınan 04/04/2023 tarihli kök- 27/10/2023 tarihli ek bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, mahkememizde de, davalının ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı … … San. Ve Tic. Ltd.Şti.’nin ticaret sicil adresinin, davacı yanca tutanağın düzenlendiği adres olduğu, davalının, davaya konu tutanak nedeniyle, sanık olarak yargılandığı, … … Ceza Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasından her ne kadar davalı (sanık) hakkında “… sanığın eyleminin kayıtsız mühürsüz sayaçtan müdahale etmeksizin ölçümlü elektrik kullanmak olduğu, bu eylemin Yargıtay uygulamaları ile sabit olduğu üzere taraflar arasında hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu suç olarak değerlendirilemeyeceği..” gerekçesi ile beraat kararı verilmiş ise de, aynı gerekçe ile “ tüm dosya kapsamı ile sanığın sayaçtan geçirerek elektrik kullandığı bu hususun bilirkişi raporu ve dinlenen tanık beyanları ile de sabit olduğunun…” tespit edildiği anlaşıldığından, davalının ortağı ve yetkilisi olduğu dava dışı şirketin, kaçak elektrik kullandığı, davalı yöneticinin de dava dışı şirketle birlikte ve şirket gibi haksız fiilden, bir başka deyişle kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan zarardan müteselsil sorumluluğunun bulunduğu kabul edilerek, davacının, davalıdan icra takip tarihi itibariyle, kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan faturaya istinaden, bilirkişi heyeti tarafından hesaplanan takibe konu borç tutarı kadar alacaklı olduğu, davalının icra takibine yaptığı itirazının yerinde olmadığı kanaati oluştuğundan, davacının davasının kabulü ile, davalının ….İcra Müdürlüğü’nün 2014/… E. sayılı dosyasından 88.899,25-TL. asıl alacak, 9.998,21-TL. gecikmiş gün faizi, 1.799,67-TL. KDV olmak üzere, toplam 100.697,13-TL. üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %16,80 oranında gecikme faizi ve gecikme faizine %18 KDV uygulanmak suretiyle takibin devamına, takibin kaçak elektrik kullanımdan kaynaklanması nazara alındığında, alacağın likit ve belirlenebilir olmaması nedeniyle, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile, davalının ….İcra Müdürlüğü’nün 2014/… E. sayılı dosyasından 88.899,25-TL. asıl alacak, 9.998,21-TL. gecikmiş gün faizi, 1.799,67-TL. KDV olmak üzere, toplam 100.697,13-TL. üzerinden yaptığı itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %16,80 oranında gecikme faizi ve gecikme faizine %18 KDV uygulanmak suretiyle takibin devamına,
2- Davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesine göre, alınması gereken 6.878,62-TL. harçtan, peşin alınan 1.216,26-TL. harcın mahsubu ile geriye kalan 5.662,36-TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 17.900-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 29,20-TL. başvurma harcı + 1.216,26-TL. peşin harç + 8.250-TL. bilirkişi + 320,20-TL. tebligat-müzekkere giderleri olmak üzere toplam 9.815,66-TL. yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan bakiye gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize verilecek ya da başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/11/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır