Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/569 E. 2023/302 K. 18.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/569 Esas
KARAR NO:2023/302

DAVA:Ticari Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan Davalar (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ:23/08/2022
KARAR TARİHİ:18/04/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkilinin akdettiği ticari hizmetler sözleşmesi gereğine kendisine tahsis edilen üye iş yeri (Sanal pos/ fizik pos/ cebe pos) kredisini kullandığını, akdedilen sözleşme gereğince ödenmesi gereken borç tutarlarının zamanında ödenmediğini, borcun kat edildiğini ve davalının temerrüte düştüğünü, sözleşmeye konu borcun ödenmemiş olması nedeniyle müvekkilini davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, davalının itirazı üzerinde takibin durduğunu belirterek itirazın iptalini, takibin devamını, % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket … Ltd. Şti’nin, davacı … …. ile akdettiği Ticari Hizmetler Sözleşmesi doğrultusunda davacı bankanın kendisine tahsis ettiği pos cihazlarını kullanmakla birlikte müvekkili şirketin davacı bankayı zarara uğratması gibi bir durum olmadığından işbu sebeple bir borcu da bulunmamakta olduğunu, davaya konu sözde alacağı kabul anlamına gelmemekle birlikte, yinede müvekkilinin herhangi bir hak kaybına uğramaması için zamanaşımı def’inde bulunduklarını, Davacının dava dilekçesinde bahsettiği sözde borca ilişkin müvekkili şirkete herhangi bir bildirimde bulunulmamış olduğunu, davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu Gebze …. Noterliği ihtarnamesinin müvekkiline tebliğ edildiğine dair tebliğ şerhinin dilekçe ekinde sunulmamış olduğunun, bu itibarla müvekkilinin temerrüde düşürüldüğü iddiasının varsayımdan ibaret olup gerçeği yansıtmadığını, Sözde alacağı kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için böyle bir alacağın varlığı kabul edilse dahi, bu ihtimalde temerrüt icra takibi ile gerçekleşeceğini, Yine kabul anlamına gelmemekle birlikte bir an için temerrüdün gerçekleştiği düşünülse dahi temerrüttün ancak 18.880,00 TL’lik tutar için gerçekleşmiş olabileceğini, Bahse konu ihtarnamenin müvekkili şirkete tebliğ edilmiş olsa dahi müvekkiline yöneltilen taleplere dair detaylı açıklama bulunmadığından usulüne uygun ihtarname olmaması sebebiyle temerrütün yine gerçekleşmemiş olacağını, söz konusu ihtarnamenin müvekkiline tebliğ edildiğinin ispatının davacıda olduğu ve tebliğ şerhinin sunulmamış olması sebebiyle bu ispatın yapılamadığı ortada olup ; borcun kat edilmiş olamayacağını beyanla, ihtarname tebliğ edilmiş olsa dahi ihtarname içeriğine göre hangi aykırı işlemler sebebiyle müvekkilinin sorumlu tutulduğu izah edilmemiş ve müvekkili şirketten bu yönde hiçbir savunma alınmaksızın “şu kadar zarar doğmuştur” şeklinde beyanlarla müvekkili sorumlu tutulmaya çalışılmakta olup işbu durumun açıkça hukuka aykırı olduğunu, Davacı bankanın, iddia edilen sözde borç gerekçesiyle …. İcra Müdürlüğü’nde … E. sayılı dosya ile yaptığı, itirazına konu, icra takibinde asıl alacak tutarı olarak 80.000,00 TL talep etmiş olduğunu, oysa huzurdaki davaya dayanak tuttuğu ihtarnamede asıl alacak tutarının 18.880,00 TL olarak belirtilmiş olduğunu belirterek davanın reddini, % 20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, Üye İşyeri Sözleşmesi, Ticari Hizmetler Sözleşmesi, banka kayıtları ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yapılan inceleme sonucu bilirkişi raporu alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 80.552,39-TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor ve itirazlar üzerine ek rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı … … ile davalı … Oto.Ltd.Şti. arasında 09.02.2021 tarihinde Ticari Hizmetleri Sözleşmesi ve tarih bilgisi görülemeyen “ Üye İşyeri Sözleşmesi “ imzalanmış olduğu, Davalı … Oto.Ltd.Şti. firması tarafından dava dışı …Bankası A.Ş.Posu ile 25.07.2021 tarihinde 1 adet … **** **** … nolu kart ile mail older sistemi üzerinden 18.880,00 TL lik , dava dışı … Bankası A.Ş Posu ile de 25.07.2021 tarihinde 1 adet … **** **** … nolu kart ile mail older sistemi üzerinden 61.120,00 TL lik , toplamda 80.000,00 TL lik işlem yapılmış olduğu, Dava dışı … Bankası A.Ş. tarafından … üye işyeri davalı … …. Oto. Ltd. Şti’nin posu üzerinden 25.07.2021 tarihinde dava konusu 61.120,00 TL lik işlem için … **** **** … numaralı kart sahibi dava dışı … firmasının harcama itirazında bulunduğu, söz konusu harcama itirazı üzerine Dava dışı … Bankası tarafından davacı … …. firmasına ters ibraz talebi geldiği, Davacı … tarafından kendisine gelen ters ibraz talebi sonrası davalı … üye işyeri numaralı …. Kimy. Oto. Ltd. Şti. firmasından doküman talebinde bulunduğu, davalı firma tarafından davacı bankaya sunulu bulunan herhangi bir belgenin görülemediği, davacı bankanın herhangi bir belge sunulu olmaması durumunda 23.01.2022 tarihi itibari ile 61.120,00 TL lik tutarı borç olarak yansıtacağını ilettiği, Dava dışı …Bankası A.Ş. tarafından … üye işyeri davalı … …. Oto. Ltd. Şti’nin posu üzerinden 25.07.2021 tarihinde dava konusu 18.880,00 TL lik işlem için … **** **** … numaralı kart sahibi dava dışı … firmasının harcama itirazında bulunduğu, söz konusu harcama itirazı üzerine Dava dışı … Bankası A.Ş. tarafından davacı … …. firmasına ters ibraz talebi geldiği, Davacı … tarafından kendisine gelen ter ibraz talebi sonrası davalı … üye işyeri numaralı …. Kimy. Oto. Ltd. Şti. firmasından doküman talebinde bulunduğu, davalı firma tarafından davacı bankaya sunulu bulunan herhangi bir belgenin görülemediği, davacı bankanın herhangi bir belge sunulu olmaması durumunda 04.01.2022 tarihi itibari ile 18.880,00 TL lik tutarı borç olarak yansıtacağını ilettiği, Yapılan itirazlar sonucu Davalı … Kimy. Oto. Ltd. Şti. tarafından işlemlerin kart hamillerine ait olduğunu gösterecek, yada kanıtlayacak bir belge sunulmamış olduğu Dava konusu tutarların ödenmesinde davacı … ….nin davalı … Oto Ltd. Şti. arasında imzalanan üye işyeri Sözleşmesi gereği, gerek dava dışı … Bankası A.Ş ve … Bankası A.Ş. ile davacı bankanın BKM ( Bankalar arası Kart Merkezi) kuralları ve işleyişi çerçevesinde Nihai Takdir Sayın Mahkemenize ait olmak üzere sorumluluğu olmayacağı, Dava konusu 18.880,00 TL lik işlem için davacı bankanın davalı borçluya ihtarname göndermiş olduğu, ancak söz konusu ihtarnamenin tebliğ edilememiş olduğu, dava konusu 61.120,00 TL lik işlem için davacı banka tarafından gönderilen herhangi bir ihtarnamnin ise görülemediği, bu durumda nihai takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere davalı borçlunun temerrütte düşürülemediği, Davacı alacaklı bankanın takip talebinde 80.000,00 TL Anapara, 175,00 TL İşlemiş Faiz 368,64 TL İhtarname Masrafı, , 8,75 TL BSMV toplam da 80.552,39 TL talepte bulunmuş olduğu, ancak 368,64 TL lik ihtarnameye ait gider belgesinin görülememesi ve davalı borçlunun temerrütte düşürülememesi sebebi ile davacı alacaklı bankanın talep edebileceği tutarın 18.880,00+ 61.220,00 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL olacağı, bu hususta nihai takdirin Sayın Mahkemenize ait olacağı, Davacı alacalı bankanın alacağın asıl alacak tutarı olan 80.000,00 TL ye takip tarihinden tahsil edilecek tarihe kadar avans faizi üzerinden faiz talep edebileceği mütalaa edildiği anlaşıldı.
Mahkememizce alınan bilirkişi ek raporunda sonuç olarak; Sayın Mahkemenizce söz konusu belgelerin tamamı ve/veya asıllarını sunması için davacıya işbu defa kesin süre verilmesini , verilen kesin süre içerisinde işbu belgelerin sunulmaması halinde, işbu delillerden vazgeçmiş sayılacağının ihtaratının yapılmasına karar verilmesini, Raporu kabul anlamına gelmemekle beraber izah edilen nedenler doğrultusunda 20/01/2023 tarihli bilirkişi raporuna karşı cevap ve itirazlarımızın kabulü ile, dosyanın eksiklerinin tamamlanarak tekrar bilirkişi heyetine gönderilmesi, itirazlarımız göz önünde bulundurularak yeniden inceleme yapılmasına karar verilmesini , İşbu eksikliklere sebebiyet vermeyen ve ispat yükü kendisinde olmayan müvekkil aleyhine bilirkişi ücreti hükmedilmemesine karar verilmesini saygılarımızla vekaleten arz ve talep ederiz. “ şeklinde olduğu, İtirazların Madde Madde Değerlendirilmesi; Bilirkişiliğimizce hazırlanan kök raporda Sayın Mahkemenizden Ticari Hizmet Sözleşmesi ve Üye İşyeri Sözleşmesine ait kasa da bulunan sözleşme asılları alınarak rapor tanzim edilmiş olup, bu hususta niha takdirin Sayın Mahkemenize ait olacağı, Davacı banka kayıtlarında davalı borçluya ait iletişim bilgilerinin aşağıdaki şekilde olduğu , davalı borçluya gönderilen mail adresi ile aynı olduğu, banka sistemlerinde kayıtlı mail adresi olması sebebi ile gönderildiği kabul edilip edilmemesinin takdirinin Sayın Mahkemenize ait olacağı, Kök rapor hazırlanma aşamasında dava dışı … Bankasının Davacı … … firmasına yönlendirdiği ters ibraz talebi görülememiş olmakla beraber Harcama itirazının … Bankası A.Ş ye yapılmış olduğu, Taraflar arasında imzalanan Üye işyeri Sözleşmesinin 12. Maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede; … …. tarafından da davalı … Kimy. Ot. Ltd. Şti. nin sistemlerinde iletişim bilgisi olarak kayıtlı mail adresine iletmiş olması üzerinden değerlendirme yapılmış olup, sadece … Bankasının …’a ters ibraz talebinin dosyada olmadığı ve temin edilemediği hususu belirtilmiş olup, bu hususta nihai takdirin Sayın Mahkemenize ait olacağı, Davacı bankanın gönderdiği mailin banka sistemlerinde kayıtlı mail olması sebebi ile mailin gönderilmiş sayılıp sayılmayacağının takdirinin Sayın Mahkemenize ait olacağı, Davalı borçlunun temerrütte düşürülüp düşürülemediğinin hukuki yorum gerektiriyor olması sebebi ile alternatifli hesaplama yapılmış olup , bu hususta takdirin Sayın Mahkemenize ait olacağı, Davacı banka tarafından gönderilen ihtarnamenin tebliğ edilip edilmediğinin takdirinin Sayın Mahkemenize ait olacağı, ayrıca 61.120,00 TL için davalı borçlunun temerrütte düşürülemediği belirtilerek tarafımca kök rapor hazırlanırken temerrüt faizi hesaplanmamış olduğu mütalaa edildiği anlaşıldı.
Davalı tarafından zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de taraflar arasında sözleşme ilişkisinin olduğu TBK 146.maddesi kapsamında 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından davalının zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosya kapsamına göre; Davalı tarafından dava dışı şahıslara ait …Bankası A.Ş. … **** **** … nolu kart ile mail older sistemi üzerinden 25.07.2021 tarihinde 18.880,00 TL lik ,… Bankası A.Ş. … **** **** … nolu kartı ile mail older sistemi üzerinden 25.07.2021 tarihinde 61.120,00 TT’lik olmak üzere toplamda 80.000,00 TL lik işlem yapılmış olduğu, işlemler için daha sonra kart kullancısinin harcama itirazı (chargeback) talebinde bulunduğu, ters ibraz sürecinin işletilerek, davacı bankaya iletildiği, davacı banka tarafından evrak talebine dönüş yapılmadığı, gerekçesi ile işlem tutarlarının iade edildiği ve akabinde davalı hakkında icra takibi başlatıldığı görülmüştür.
5464 Sayılı Kanunun 15 maddesi uyarınca; kart kullanımından doğan sorumluluk, sözleşme imzalandığı ve kartın zilyetliğine geçtiği veya fizikî varlığı bulunmayan kart numarasının öğrenildiği andan itibaren, kart hamiline aittir. kart hamili, kendisine tevdi edilen kartı ve kartın kullanılması bir kod numarası, şifre veya kimliği belirleyici başka bir yöntemin kullanılmasını gerektiriyorsa bu bilgileri güvenli bir şekilde korumak ve başkaları tarafından kullanılmasına engel olacak önlemleri almak, kartın kaybolması, çalınması veya iradesi dışında gerçekleşmiş herhangi bir işlemi öğrenmesi halinde kart çıkaran kuruluşu derhal haberdar etmek zorundadır.
5464 Sayılı Kanunun 17/2 maddesi uyarınca; üye işyerleri, mal ve hizmet bedeli karşılığını banka kartı veya kredi kartı ile ödemek isteyen kişilerin imza gerektiren işlemlerde imza kontrolünü yapmak, kartın tahrifata uğrayıp uğramadığını kontrol etmek ve üye işyeri anlaşması yapan kuruluşlarca kendilerine ulaştırılan bilgiler çerçevesinde kartın geçerliliğini tespit etmekle yükümlü olup, gerekli durumlarda kart üzerinde yer alan bilgilerle kimlik belgesi üzerinde yer alan bilgileri karşılaştırmak üzere geçerli bir kimlik belgesi ibrazını talep etmek ve harcama belgesi üzerindeki bilgilerle kredi kartı üzerindeki bilgileri karşılaştırarak kontrol etmekle yükümlüdür. Bu kontrollerin yapılmamasından doğan zararlardan üye işyerleri sorumludur. Bu düzenleme çerçevesinde; ödemenin kartla yapılmak istenmesi halinde, kart ile ödeme yapmak isteyen kişinin kredi kartını kullanma yetkisi bulunup bulunmadığı kontrol etme, imza ve kimlik kontrolü yapma, harcama belgesi ile kart üzerindeki bilgileri karşılatırma yükümlülüğü kart ile ödeme alan üye iş yerine aittir.
5464 Sayılı Kanunun 8/3 fıkrası uyarınca; kart çıkaran kuruluşlar, kartların düzenli ve güvenli kullanımı ile bildirim, talep, şikâyet ve itirazlara ilişkin gerekli tedbirleri almaya yönelik sistemi kurmak ve kesintisiz olarak açık tutmakla yükümlüdür.
Kredi kartı sahiplerinin kendi kartları ile yapılan işlemlere itiraz etme hakları mevcut olup, itiraz kart sahibi banka tarafından üye iş yeri bankasına iletilir. Üye iş yeri bankası ise ilgili iş yerinden itiraz edilen işlem ile ilgili belgeleri talep eder. Belgelerin yetersiz olması durumunda söz konusu işlem tutarı iş yeri bankası tarafından ilgili iş yerinden tahsil edilerek kart kuruluşu bankaya aktarılır ve bu işleme ters ibraz/chargeback denilmektedir. Kartlı ödeme sistemleri kuran kuruluşların uluslararası alanda kabul edilen kuralları ve ülkemizde de bu kurallara paralel olarak Bankalar Arası Kredi Kartları Merkezi tarafından yayınlanan uygulamaya yönelik açıklamalarda itiraz süreleri (Bankalar Arası Kart Merkezi Kartlı Ödeme Sistemleri Kuralları, https://…/faydali-bilgiler/uye-isyeri-kilavuzu/) işlemin karta yansıma tarihinden itibaren 540 günü aşamaz. Bu süre içerisinde
kalmak koşuluyla kart hamillerinin
Ürün/hizmet temini ile ilgili itirazlarda, beklenen teslim tarihinden, iade belgesi söz konusu olduğunda, iade belge tarihinden, diğer itiraz türlerinde ise işlemin karta yansıma tarihinden
itibaren en fazla 120 gündür.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyası, taraflar arasında düzenlenen sözleşme, davacı banka ticari defter ve kayıtları ile dayanılan diğer deliller ve tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi kök ve ek raporu hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğu, davacı banka ile davalı arasında, Ticari Hizmetler Sözleşmesi, Üye İşyeri Sözleşmesi imzalandığı, imzalanan sözleşme kapsamında, davalı işyerine POS cihazı bağlandığı, üye iş yerinden 25.07.2021 tarihinde 18.880,00 TL lik ve
61.120,00 TL’lik olmak üzere toplamda 80.000,00 TL lik kredi kartlarından mail order yolu ile yapılan işlemlere itiraz edilip, kredi kartı hamillerinin çekilen bedellerin iadesini talep ettiği (charge back talebinde bulundukları) bu bedellerin, davacı banka tarafından kart hamillerinin kart hesaplarına iade edildiğinin bilirkişi tarafından tespit edildiği, davalı tarafından ters ibraza ilişkin haberlerinin olmadığı, bankada kayıtlı mail adreslerinin kendilerine ait olmadıkları ileri sürülmüş ise de mail adresinin davalı adını içerdiği, kart hamilinin onayı olmaksızın tamamlanan yüz yüze olmayan işlemlerin mail/telephone order, internet, tekrarlanan işlemlerin (devre mülk-sigorta çekimleri, vs.) – finansal sorumluluğu Üye İşyerine aittir. Bu tarz işlemlerle ilgili itirazlarda Üye İşyeri, kart hamiline hizmet verildiğini gösteren kart hamili imzalı belge, alındı belgesi, mail order formu; kart hamilinin elektronik ortamda ürün ve hizmet aldığı durumlarda, kart hamilinin yazılı kayıt onayı ve işleme katılımını gösteren her türlü fax, e-mail ve mektup belgelerini ibraz etmelidir, davalı tarafından yargılama aşamasında da dava konusu harcamalara ilişkin herhangi bir bilgi ve belge de sunmadığı, takip tarihi itibariyle davacı bankanın bilirkişi tarafından hesaplanan tutar kadar alacaklı olduğu, davalının icra takibine yaptığı itirazın yerinde olmadığı, davalının takip öncesi temerrüde düşürülmediği, kanaati oluştuğundan, davacının davasının kısmen kabulü ile; ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalının yaptığı itirazın 80.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacak takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra takip dosyasına konu alacağın likit ve belirlenebilir olması nedeniyle, kabul edilen kısım üzerinden, İİK 67/2. maddesi kapsamında % 20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalının yaptığı itirazın 80.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptaline, asıl alacak takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 16.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 5.464,80-TL harçtan peşin alınan 1.375,64-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 4.089,16-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 12.800,00-TL vekalet ücretinin, davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 552,39-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70-TL başvurma harcı + 1.375,64-TL peşin harç toplamı olan 1.456,34‬-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.500,00-TL bilirkişi ücreti + 206,25-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 1.706,25-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 99,31 (1.694,47-TL) oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 800,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre % 99,31 (794,48-TL) oranında, davalıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 800,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre % 0,69 (5,52-TL) oranında, davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
10-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/04/2023