Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/534 E. 2023/34 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/534 Esas
KARAR NO:2023/34

DAVA:6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ:24/05/2018
KARAR TARİHİ:24/01/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalının … şubesinden 16/02/2018 tarihinde 100.000,00 TL konut kredisi kullandığını, kullanılan krediden toplam 9.297,64 TL para kesildiğini, müvekkilinin daha sonra gayrimenkulünü satması nedeni ile kullanmış olduğu krediyi 21/02/2018 tarihinde kredi kapama işlemlerini başlattığını, davalının haksız olarak ve BK 20 madde ve Tüketici korunmasındaki kanunun ilgili maddelerine aykırı bir şekilde müvekkilinden bahsi geçen kredi için kredi açılış tarihinde ve sonraki tarihlerde gerek dosya masrafı adı altında gerekse değişik isimler ile bir çok kesinti yaptığını, haksız kazan elde ettiğini, davalının haksız kesintiler ile zenginleştiğini, banka ile kredi sözleşmesi imzalanan sözleşmenin örneğinin müvekkiline verilmediğini, önceden hazırlanmış matbu sözleşme olduğu için müvekkilinin sözleşmenin içeriğine müdahale edemediğini belirterek davanın kabulünü, 6100 sayılı yasada düzenlenen belirsiz alacak ve tespit hükümleri doğrultusunda fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00-TL alacağın müvekkilinin kredi açılış tarihinde ve sonraki tarihlerde çeşitli isimlerle yapılan kesintiler, haksız kazanç niteliğinde olup, talep edilen bu giderlerin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının müvekkillinden ticari nitelikte esnaf destek kredisi kullandığını, davacının müvekkilinden esnaflara yönelik hazine destekli ve uygun faizli kredilerden kullandığını, kullandırılan kredinin türü ve koşulları önceden belli olduğunu, davacıya koşullar hakkında bilgi verildiğini ve yazılı rızasının alındığını, davacının şartları kabul ederek krediyi kullandığını, davaya konu ekspertiz ve ipotek tesis ücretlerinin dayanak faturalarının mevcut olduğunu, müşterinin talep ve rızası dahilinde yapılan sigortalara ait primlerin davaya konu edilmesinin haksız olduğunu, dava konusu edilen komisyon ve ücretler davacı ile imzalanan bankacılık hizmetleri ve genel kredi sözleşmelerine ve yasal mevzuata uygun olarak tahsil edildiğini, davacı tarafça BSMV tutarlarının haksız yere talep edildiğini, bu yönden davanın reddini talep ettiklerini belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile cevap verdikleri anlaşıldı.
DELİLLER VE GEREKÇE:
… 2. Tüketici Mahkemesi 2018/… Esas, 2019/… Karar ve 13/06/2019 tarihli kararı ile “..Dava konusu kredi sözleşmesinin davacının mesleki faaliyeti ile ilgili olarak davalı banka arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi olduğu, davalı banka ile davacı arasında imzalanan kredi sözleşmesinin ticari nitelikte olduğu, dolayısıyla iş bu davanın çözüm yerinin Tüketici Mahkemeleri olmayıp Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu..” şeklinde karar verdiği ve dosyanın Mahkememize gelerek 2022/534 Esas sıra numarasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunduğu görüldü.
Dava, kredi kullandırımından kaynaklı kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
Davalı … ile davacı … Ş. arasında; 6.02.20118 tarihinde 200.000,00 TL, limitli ticari nitelikte Kredi Çerceve Sözleşmesi akdedildiği görülmüştür.Taraflar arasında imzalanan 16.02.2018 tarihli Sözleşmenin Erken Ödeme başlıklı 2.6 Maddesinin 1. Fıkrasında; “Müşteri’nin bakiye borcunu kısmen veya tamamen vadesinden önce ödemesi Bankanın Kabulüne bağlıdır. Bankanın kabülü olmaksızın yapılan ödeme , kredi vadesinde krediye mahsup edilir. Müşteri, Bankanın muvafakatine dayanmayan erken ödeme nedeniyle faiz, ve indirim dahil Bankadan herhangi bir talepte bulunamaz . Erken Ödemede bulunmak isteyen müşteri, 7 iş günü önce Bankaya yazılı olarak başvurur. Banka, erken ödeme isteğini kabul ederse , bunun şartlarını bildirir ve erken ödemeden doğan faiz ve komisyon kaybı, oluşabilecek mali yükümlülükler ve sair maliyetlerin tamamını müşteriden talep edebilir.”
düzenlemesine yer verildiği görülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin Komisyon , Vergi ve Masraflar başlıklı 2.7. Maddenin 1. Fıkrasında, “Bankanın Sözleşme ile ekleri uyarınca açtığı ve açacağı her türlü krediler ile hesaplar ve aldığı teminatlar ile ilgili olarak iktisadi koşullar çerçevesinde Bankanın belirlediği/belirleyeceği veya yetkili merciler tarafından saptanan veya ileride saptanacak oranları geçmemek üzere , her nevi komisyon ve kesinti, masraf , hesap işletim ücretlerini, fon ve BSMV, KKDF gibi yasal ve Banka düzenlemelerine veya teamüllerine göre talep edebilecek her türlü ücret , masraf vergi ve sair giderleri ve bunların gider vergilerini, müşteri Bankaya derhal ödemekle yükümlüdür. Düzenlemesine yer verildiği, Aynı maddenin 7. Fıkrasında, Müşteri , talep ettiği ve Bankaca kendisine tahsis edilen krediyi kullanmaktan tek taraflı iradesi ile vazgeçmesi veya kendisinden kaynaklanan sebeplerle taahhüt ettiği kredi koşullarını yerine getirmemesi halinde, Bankanın ilgili kredinin dosyalama, ekspertiz masraflarını, tahsis edilen kredinin hiç ya da süresinde tamamen veya kısmen kullanmamasından kaynaklanan komisyonlarını ve bunlarla sınırlı olmamak üzere tüm masraflarını nakden ve defaten derhal ödemeyi kabul eder.” düzenlemesine yer verildiği, görülmüştür.
Sözleşmenin Sigorta ile ilgili hükümler bölümünde ise ; 3.4.1. maddesinde taraflar, Bankanın gerekli görmesi durumunda, teminat olarak aldığı, rehin/ipotek tesis ettiği taşınır ya da taşınmaz tüm mallarını
yangına, hırsızlığa, nakliye rizikolarına ve gerekli göreceği diğer her türlü rizikolara karşı Banka lehine veya muhabiri lehine, Bankanın dilediği sigorta şirketine, dilediği bedel, şart ve müddette, prim
borçtan müşteriye ait olmak üzere Banka lehine sigorta ettirmesi, sigortalanan sözleşme ve/ veya poliçelerine grev, lokavt, deprem, kargaşalık, halk hareketleri, infilak, kötü niyetli hareketler, savaş ve sair olağanüstü durumlarla ilgili hükümleri de ilave ettirmesi hususunda mutabık kalmışlardır..”
düzenlemesine yer verildiği görülmüştür.
16.02.2018 tarihli Sözleşme Öncesi Bilgilendirme Formunda; “Banka lehine hükümler içeren Genel İşlem Koşullarının varlığı hakkında bilgi sahibi oldum., içeriğini inceleyerek öğrendim. Kredi Çerçeve Sözleşmesi ile hüküm altına alınan tüm işlem koşullarının tarafıma uygulanmasına gayrikabili rücü kabul ve taahhüt ederim. “ifade edildikten sonra iki suret olarak düzenlenen Sözleşme Öncesi Bilgi Formunu ve Kredi Çerceve sözleşmesinin 14.02.2018 tarihinde teslim edildiği belirtilerek davacı tarafından imzalanmış olduğu, görülmüştür.
Taraflar arasındaki ihtilaf kullandırılan kredi nedeniyle davalı tarafından yapılan bir kesinti olup olmadığı, yapılan kesintilerin iadesinin istenip istenemeyeceği noktalarında toplanmakta olup, akdedilen kredi sözleşmesi, hesap hareketleri, yapılan kesintilere ilişkin bilge ve belgeler celbedilerek, bankacı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davalı … … Şubesi tarafından davacı … ile arasında akdettiği Kredi Çerçeve Sözleşmelerinin 2.6.1, 2.7.1 2.7.7 ve 3.4 maddeleri kapsamında, kullandırdığı krediler nedeniyle ücret, masraf , komisyon, sigorta poliçe bedeli tahsil edebileceği, Daha açık bir ifade ile; taraflar arasında akdedilen kredi sözleşmesi, diğer bankaların kullandırdıkları benzer kredilerdeki uygulamaları ve aldıkları ücret oranlarının da Bankacılık Mevzuatına uygun olduğu, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 144. Maddesi doğrultusunda T.C. Merkez Bankasının ilgili düzenlemeleri ile kredilerden tahsil edilecek faiz ve ücretlerin, bankalarca serbest olarak belirlenebileceği ve T.C. Merkez Bankasına bildirilmesi esası getirildiği, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası İdare Merkezi’nin 07 Ocak 2011 b.02.2.tcm.0.007.00.05 sayılı 2006/1 ve 2007/1 sayılı Tebliğ Uygulaması Hakkında konu başlıklı talimatında da bankaların reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredi işlemlerinde faiz ve kar payı dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları ile bankacılık komisyonlarının bildirilmesine devam olunacağının belirtildiği, Davalı …tarafından davacı … ‘ın hesabından 16.02.2018 tarihinde açılan kredi nedeniyle tahsil edildiği tespit edilebilen 9.297,64 TL tutarındaki ücret, masraf ve komisyon kesintisinin 1.500,00 TL tutarının iade edilmiş olduğu, ipotek fek ücretinden kesilen 315,00 TL tutarın ise 52,50 TL sinin daha iade edilmesi gerekeceği Sonuç olarak davalı banka tarafından davacıdan tahsil edilen , iade edilmeyen ve iadesi uygun olmayan toplam 7.745,14 TL Ücret, Masraf ve Komisyonun Sözleşme, yasal düzenlemeler, Yargıtay Kararları ve bankacılık teamüllerine aykırılık içermemesi nedeniyle davacının iade talebinin yerinde olmadığı mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 200.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, sözleşme kapsamında davacının 100.000,00 TL’lik işletme kredisi kullandığı, davacı tarafından kullandırılan kredi nedeniyle Ekspertiz-İpotek Ücreti, Kredi Revizyon ve İstihbarat Ücreti, Ekspertiz-İpotek Ücreti, Sigorta poliçe ücreti, Kooperatif Kredisi Kullandırım ücreti, Kooperatif Kredisi Kapama ücreti, İpotek Fek Ücreti, Vergi Tahsilatı kalemleri altında toplamda 9.297,64 TL kesinti yapıldığı, 21.02.2018 tarihinde 1.500,00 TL kesinti iadesi yapıldığı, bakiye kesinti tutarının 7.794,64 TL kaldığı görülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan 16.02.2018 tarihli Sözleşmenin Erken Ödeme başlıklı 2.6 maddesinin 1. fıkrasında; erken ödemeden doğan faiz ve komisyon kaybı, oluşabilecek mali yükümlülükler ve sair maliyetlerin tamamını müşteriden alınabileceğinin düzenlendiği, Komisyon, Vergi ve Masraflar başlıklı 2.7. maddenin 1. fıkrasında, her nevi komisyon ve kesinti, masraf , hesap işletim ücretlerini, fon ve BSMV, KKDF gibi yasal ve banka düzenlemelerine veya teamüllerine göre talep edebilecek her türlü ücret , masraf vergi ve sair giderleri ve bunların gider vergilerini, müşteriden talep edilebileceğinin düzenlendiği, Sözleşmenin Sigorta ile ilgili Hükümler bölümünün 3.4.1. maddesinde taraflar, teminata alınan rehin/ipoteklerin sigorta ettirilebileceği ve prim borçlarının müşteri tarafından karşılanacağınını düzenlendiği, Sözleşme Öncesi Bilgi Formunu ve Kredi Çerçeve sözleşmesinin davacıya 14.02.2018 tarihinde teslim ediliği davalının genel işlem koşullarını öğrendiğinin yazılı olduğu, dolaysıyla tacir olan davacının sözleşme hükümleri ile bağlı olduğu değerlendirilmiş, yapılan kesinleri bankacılık uygulamaları ve yasal mevzuata aykırı olmamak kaydıyla geri isteyemeyeceği, kanaatine varılmıştır. Taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesi, bilgilendirme formu, hesap hareketleri, kesintilere ilişkin bilgi ve belgelere göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli olduğundan, ibraz edilen belgeler ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bakasına
bildirimi yapılan ücret, masraf komisyonlara ilişkin tablolar ile alınan ücret ve masraf kalemlerine göre yapılan kesintilerin bilirkişi raporu ile tespit ediliği üzere bankacılık uygulamalarına, Merkez Banksına bildirilen azami ve asgari hadlere uygun olduğu, yalnızca alınan ipotek fek ücreti bakımından bildirilen ücret tablosunda asgari tutarın yazılı olduğu, buna göre BSMV ücreti ile birlikte alınması gereken ücretin 262,50 TL, olması gerekirken 315,00 TL alındığı, 52,50 TL’nin davcıya iadesi gerektiği anlaşılmakla davacının davasının kısmen kabulü ile 52,50 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile 52,50 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Dava açılırken alınmadığından 492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 179,90-TL peşin harç ve 179,90-TL başvurma harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 52,50-TL vekalet ücretinin, davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 4.947,50-TL vekalet ücretinin, davacı taraftan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.431,00-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 5,25 (127,62-TL) oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/01/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır