Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/513 E. 2023/439 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/513 Esas
KARAR NO:2023/439

DAVA:6361 Sayılı Finansal Kiralama, Faktöring Ve Finansman Şirketleri Kanunundan Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ:27/07/2022
KARAR TARİHİ:06/06/2023

Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalılar arasında sözleşme imzalandığını, bu sözleşmede …’nin borçlu olarak, …’ın ise müteselsil kefil olarak imzasının alındığını, müvekkili tarafından davalı …’ye bu sözleşmeye istinaden kredi kullandırıldığını, davalı …’nin davacı bankadan kullanmış olduğu krediler nedeniyle borçlarının bulunduğu ve fakat davalı …’nin kredi borçlarını vadesinde ödemediğini, bunun üzerine davalılara borcun ödenmesi hususunda ihtarname gönderildiğini, bu ihtarnamede belirtilen güne kadar borcun ödenmemesi üzerine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların süresi içinde icra takibine itiraz etmesi dolayısı ile icra müdürlüğünün icrayı durdurma kararı aldığını belirterek davanın kabulü ile itirazın iptalini, takibin devamını, % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi ile dava ettikleri anlaşıldı.
Davalılar tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacak nedeniyle başlatılan takibe itirazın iptali davasıdır.
…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine 178.954,66 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, davalı tarafından yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine, yetkiye itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durduğu anlaşılmıştır.
Davalılar tarafından İstanbul icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş ise de taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 61. Maddesinde İstanbul Mahkeme ve icra müdürlüklerinin yetkili kılındığı, ayrıca takip konusunun sözleşmeden kaynaklı para alacağı olduğu TBK 89 maddesi kapsamında alacaklının ikametgahı mahkemesinin de yetkili olduğu değerlendirilmekle davalıların yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf, davacı alacaklının davalılardan, sözleşme kapsamında kullandırılan kredi nedeniyle başlatılan takipte alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti noktalarında olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan tüm deliller toplandıktan sonra, bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı ile davalılardan … arasında 23.02.2017 tarihli 350.000,00 TL limit dâhilinde Genel Kredi Sözleşmesi imzalanmış olup, söz konusu sözleşmede diğer davalı …’nin, …’ye Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kullandırılan ve kullandırılacak tüm kredilerden kaynaklı tüm borçlardan 350.000,00 TL‘ye kadar on yıl süreyle işbu Genel Kredi Sözleşmesindeki hükümler çerçevesinde müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu olmayı kabul, beyan ve taahhüt ettiği, beyanı çerçevesinde aynı tutar dâhilinde kefil sıfatıyla imzası bulunduğu, Davalı kefil …, sözleşmede yer alan bu hükümler çerçevesinde, davacı bankaya karşı davalı ile birlikte takip ve dava konusu borçların ödenmesinden, kendi temerrüt tarihinde kefalet limiti dâhilinde sorumlu olduğu, Davacı banka tarafından davalı …’ye 1 adet taksitli kredi kullandırıldığı, Davacı banka tarafından davalı firmaya kullandırılan kredilerden kaynaklanan alacak tutarları nedeniyle davalılar hakkında başlattığı icra takiplerinde alacak tutarlarının; T.C. …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından 28.09.2021 tarihinde başlatılan icra takibine konu alacağın; 178.954,66 TL olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişiliğimizce; Davacı bankanın Taksitli Ticari Kredi alacağı, % 18,84 akdi faiz oranları üzerinden; 142.047,72 TL anapara, 18.183,35 TL Gecikme Faizi ve 909,17 TL BSMV’si olmak üzere toplam 161.140,24 TL olarak hesaplanmıştır. Buna göre; T.C. …. İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasından 28.09.2021 tarihi itibariyle, HMK Madde 26 Taleple Bağlılık İlkesi gereğince davacı bankanın talep edebileceği alacak tutarının aşağıdaki gibi olduğu ¸
İcra tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar asıl alacak tutarından işletilmek üzere yukarıda yer alan temerrüt faiz oranlarından, değişmesi durumunda değişen oranlardan temerrüt faizi talep edilebileceği mütalaa edildiği anlaşıldı.
Dosya kapsamı ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyası, sözleşme, ödeme planı, ihtarname ve tüm dosya kapsamına göre alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli denetime elverişli görülmüştür. Davacı ile davalılardan asıl borçlu … arasında 23.02.2017 tarihinde 350.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, diğer davalı …’nin, 350.000,00 TL‘ye müteselsil kefil olarak sözleşmeyi imzaladığı, kefalet tarihinin, tutarının ve kefalet türünün el yazısı ile olduğu ve kefaletin geçerli olduğu, imzalanan sözleşme kapsamında davalı asıl borçlu …’ye taksitli kredi kullandırıldığı, davalıların sözleşme kapsamında kullanılan krediden sorumlu olduğu, kredilerin geri ödenmemesi üzerine davacı tarafından hesabın kat edilerek davalılara ihtarname keşide edildiği verilen 7 günlük süre dolmadan icra takibine geçildiği, temerrüdün icra takibi ile birlikte oluştuğu, dolaysıyla temerrüt faizi talebinin yerinde olmadığı, davacı tarafından masraf belgesi sunulmadığından masraf alacağı talebinin yerinde olmadığı, davacının bilirkişi raporu ile tespit edilen tutar kadar alacaklı olduğu, bu bakımdan davalıların icra takibine itirazının yerinde olmadığı, değerlendirilmekle, davacının davasının kısmen kabulü ile davalıların ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın 142.047,72 TL asıl alacak, 18.183,35 TL takip öncesi faiz, olmak üzere toplam 160.231,07 TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 26,40 oranında faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacağın %20’si olan 32.046,21 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile davalıların ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yaptığı itirazın 142.047,72 TL asıl alacak, 18.183,35 TL takip öncesi faiz, olmak üzere toplam 160.231,07 TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 26,40 oranında faiz uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Kabul edilen alacağın %20’si olan 32.046,21 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken 10.945,38-TL harçtan peşin alınan 2.161,33-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 8.784,05-TL harcın davalılardan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 25.034,66-TL vekalet ücretinin, davalılardan alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı … vekille temsil olunduğundan, A.A.Ü.T gereğince taktir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 80,70-TL başvurma harcı + 2.161,33-TL peşin harç toplamı olan 2.242,03‬-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.500,00-TL bilirkişi ücreti + 380,00-TL tebligat-müzekkere masrafları olmak üzere toplam 1.880,00-TL yargılama giderlerinin kabul ve ret oranına göre % 89,53 (10,47-TL) oranında davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geriye kalanın kendi üzerinde bırakılmasına,
8-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.600,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre % 89,53 (1.432,48-TL) oranında, davalılardan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-(11)-(13) maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.600,00-TL arabuluculuk ücretinin kabul ve ret oranına göre % 10,47 (167,52-TL) oranında, davacıdan tahsiliyle Hazine adına gelir kaydına,
10-Karar kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının, yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalıların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/06/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı