Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/419 E. 2023/398 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2022/419 Esas
KARAR NO :2023/398

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:13/06/2022
KARAR TARİHİ:24/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; davaya konu bononun 78.000 TL bedelli oyup 28/01/2014 düzenleme, 28/01/2017 vade tarihli olduğunu, borçluları müvekkili … ve Kefil … olduğunu, lehtarının davalı …, cirantasının ise davalı … olarak gözüktüğünü, işbu bononun …. İcra Dairesinin 2019/… Esas sayılı icra takibinin 30/04/2019 tarihinde …’e tebliğ edildiğini, kefil …’in eşinin kefalete rızasının olmadığını, …’in 09/03/2022 tarihinde vefat ettiğini, ilgili bono üzerinde isimleri yazılı lehtar ve cirantaya hiçbir borçları olmadığını ve böyle bir bonoya da bilerek ve isteyerek imza atmadıkları için süresi içerisinde müvekkilinin … ve Müteveffa …’in imzaya itiraz davası açtıklarını, ancak …. İcra Hukuk Mahkemesinde görülen 2019/… Esas sayılı davanın şuan da istinafta olduğunu, davalılara kesinlikle hiçbir borçları olmadığından dolayı haklarında açılan bu icra takibiyle mağdur olduklarından ötürü işbu davayı açma gereğinin hasıl olduğunu, müvekkili … ve müteveffa …’in 2014 yılında Üçşehitlar mah. Ada:564 Parsel:9 Eyüp/ İstanbul adresinde tapuya kayıtlı gayrimenkullerini Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi yaparak müteahhit firma …San. Tic. Ltd. Şti.’nin imza yetkilisi davalı … ile tanıştıklarını, düzenleme şeklinde vekaletname, Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, düzenleme şeklinde Satış Vaadi Ve Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi, yapı ruhsatı ve kira ödemelerine ilişkin makbuzlar gibi birden fazla sayfaya birden fazla imza atılmasını gerektiren evrakları imzalamak adına …, … ve …’un bir araya geldiğini, işbu duruma ilgili arsanın sahipleri …, …, …’in de şahit ve taraf olduğunu, davaya konu bononun birden fazla sayfalı ve birden fazla imza gerektiren evraklar imzalanırken davalı … tarafından hileyle kağıtların arasına konulduğunu ve müvekkillerine imzalatıldıktan sonra boş kısımlarının yine davalı tarafça doldurulduğunu, müvekkili Abdurrahim olan isminin Abdürrahim olarak yazıldığını, ilgili yazıların kesinlikle müvekkillerine ait olmadığını, hile yoluyla imzalatılıp boş kısımları kendilerince doldurulduğunu belirterek senedin iptaline ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davaya konu edilen 78.000 TL bedelli 28/01/2014 düzenleme, 28/01/2017 vade tarihli bononun cirantosu olduğunu, lehtar davalı …’un müvekkiline olan borcu kaşılığında alacaklısı olduğu bonoyu müvekkiline ciro ettiğini, bu bonoya dayanılarak davacı aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı kambiyo takibi başlatıldığını, davacı tarafın öncelikle 03/05/2019 tarihinde bonoda bulunan imzaya itiraz ettiğini bu davanın …. İcra Hukuk Mahkemesinde 2019/… Esas sayılı dosyası ile görüldüğünü, bono üzerindeki imzanın bilirkişilerce incelendiğini ve bahse konu bono üzerinde bulunan imzanın …’e ait olduğu belirtildiğini, …. İcra Hukuk Mahkemesi yapılan tüm imzaya itirazlarının reddine karar verildiğini, davacı tarafın borcunu ödememekte bugüne kadar direttiğini, davacı borçlunun imzaya yapıkları itirazdan olumlu sonuç alamayınca haksız ve kötüniyetli olarak sırf takibi uzatmak amacıyla bu sefer de işbu menfi tespit davasını açtıklarını, davacının bonodan kaynaklanan bir borcunun olmadığını iddia etmekte olduğunu, ancak bu iddiasını destekleyecek yazılı bir delil sunmadığını, davanın reddine, davanın açılmasında ve borcun ödenmemesinde tamamen kötüniyetli olan davacının İİK. m. 72/4 uyarınca alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasını karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı taraf davaya cevap vermeyerek ve duruşmalara katılmayarak davayı reddetmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Eldeki dava, senede dayalı açılan menfi tespit davasıdır.
… Bam 6.Hukuk Dairesinin 2021/2397 E., 2022/374 K. sayılı ilamında “Davacı taraf, davalının aleyhine … 1. İcra Müdürlüğünün 2016/… E. sayılı dosyasında 2.200.000,00 TL bedelli bono ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibi başlattığını, davalı şahsa böyle bir borcu bulunmadığını, davalının tapuda davacıya kapora karşılığı ödeme adı altında imza attırdığını ya boş kağıtlar arasına senet yerleştirerek imzanın üzerinden geçerek davalının senet düzenlediğini ya da imzayı benzeterek senet tanzim ettiğini, bilmedikleri bir şekilde davalının davacıyı dolandırdığını, senedin hata, hile ve kandırma ile elde edilmiş bir senet olduğunu ileri sürerek, dava konusu senetten dolayı davalıya herhangi bir borcu olmadığının tespitini, senedin iptalini talep etmiş….
Somut olayda davacı borçlu, kambiyo taahhüdünün hükümsüz olduğunu, kendi kambiyo taahhüdünün geçerli olarak doğmadığını ileri sürmekte ve hükümsüzlük iddiasını da sahtelik ve sendin hile ile alındığı vakıalarına dayanmış bulunmakta olup yukarıda açıklandığı üzere ispat yükü davacı tarafın üzerinde bulunmaktadır…
Yukarıda anılan yasal hükümler ve yargısal içtihatlar ışığında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde; davacının hile iddiasına dair dinlenen davacı tanıklarının da görgüye dayalı beyanlarının bulunmadığı, yazılı beyanda bulunan …’ın da beyanının davacının hile iddiasını ispata elverişli olmadığı, ceza soruşturma dosyası da nazara alınarak iddia olunan hile olgusunun kesin, net ve inandırıcı delillerle kanıtlanamadığı anlaşılmakla, ilk derece mahkemesince ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. ” gerekçesi ile senedin hile ile alındığı iddasının ispat yükünün davacıda olduğu ve hile olgusunun kesin, net ve inandırıcı delillerle ispatlanması gerektiği belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davacıların davaya konu senedin hile ile imzalatıldığını belirterek senedin ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, davacılar senedin hile yoluyla alındığını iddia ettiğinden, ispat yükünün davacılar üzerinde olduğu, davacıların irade fesadı hallerini her türlü delille ispatlayabileceği gözetilerek davacılar tarafından bildirilen tanıkların dinlendiği, dinlenen tanıkların senedin hile ile alındığına ilişkin bir görgüsünün olmadığı, bu nedenle davacıların bu iddiasını ispat edemediği, kambiyo senetlerinin sebepten mücerret olduğu, davacıların davalılara borçlu olmadığını kanıtlayamadığı gözetilerek ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, mahkememizce verilen ihtiyati tedbirin uygulanmadığı gözetilerek davalı tarafın İİK m. 72/4 maddesine dayanan tazminat talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Davalı tarafın tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.332,05‬ TL harcın mahsubu ile artan 1.152,15‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 12.480 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı …’na verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
24/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır