Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/416 E. 2022/894 K. 16.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:2022/416 Esas
KARAR NO:2022/894

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:26/01/2016
KARAR TARİHİ:16/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılamasının sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili mahkememize verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ve … Ltd. Şti., restorasyon ve mimari hizmetler işi yaptığını, işi gereği sıklıkla farklı şehirlere gittiğini, restorasyon yaptığı yapıları dolaştığını, bu nedenle …Ltd. Şti. Olarak 09/02/2015 tarihinde … Turizm den araç kiraladığını, rent a car işinde yaygın olan uygulama gereği müvekkilinden araç bedeli kadar bir senet teminat olarak alındığını, senette müvekkili şirket … Ltd. Şti.’nin ödeyeceğini müvekkili … da kefil olarak yer aldığını, … Tur. Niş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Ünvanlı rent a car firması 09/02/2015 tarihinde, müvkkili şirkete kiraladığı … plakalı … … marka araç için sözleşme yapıldığını, sözleşmenin bir nüshası müvekkilince defeatle talep edilmesine rağmen kendisine verilmediğini, bu sözleşmede araç kiralama koşulları, süresi, ödemeye ilişkin hususlar, kaza ve arıza durumlarında yapılması gerekenler düzenlendiğini, sözleşme ekinde araç bedeli olarak 30.000 TL teminat senedinin alındığı da belirtildiğini, senet üzerindeki tarih aracın kiralındığı 09/02/2015 tarihli olduğunu, bu husus senedin araç kiralama ilişkisi nedeniyle alınan teminat senedi olduğunun ispatına yeterli olacağını, müvekkilinin 13/09/2015 tarihinde, … Turizm’den kiraladığı, … plakalı araçla seyir halindeyken kaza yaptığını, kaza sonucunda … Turizm’in haberdar edildiğini, bunun üzerine maddi husar oluşan araç için … Turizm’in aracı sizin tamir ettirmeniz gerekiyor dediğini, müvekkilinin ise aracı tamir ettirmeyeceğini, aktedilen araç kiralama sözleşmesinde zaten bu durumun öngörüldüğünü, aracın kaskodan tamir edilebileceğini beyan ettiğini, devam eden süreçte … isimli bir şahıs üzerine adına kayıtlı olduğu, sözleşmede belirtildiği ve olmaması gerektiği halde kaskosunun olmadığının ortaya çıktığını, kaskosuz araçla ticari iş yapan ve kiralama işi yapan … Turzim’in aracın müvekkili tarafınca tamir ettirmesi konusundaki israrının bu husustan kaynaklandığını, müvekkili şirketin ve kefil olarak diğer müvekkili …’ın imzası bulunan 30.000 TL lik senedin 25.000 TL’lik kısmı davalı tarafından …. İcra Dairesinden … esas sayılı dosya ile icraya konulduğunu ve müvekkilinin mağduriyetine neden olduğunu, müvekkili şirketin ve şahısın şuan kötü niyetli ve haksız çıkar elde etme niyetli olarak icra baskısı altında tutulduğunu, müvekkilinin davalıya hiçbir borcunun bulunmadığını, icra takibine konan senet nedeniyle davalıya 25.000 TL borçlu olmadıklarının tespitini, dava sonuçlanıncaya kadar icra takibinin durdurulması konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalının tazminatla cezalandırılmasını, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ile dava açtıkları görüldü.
CEVAP : Davalı vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; davacının, müvekkiline ait araçla yapmış olduğu kaza neticesinde araçın önemli derecede hasar aldığını ve uzun bir süre tamir gördüğünü, davacı iş bu senedi aracın tamir masrafları ve tamir süresince müvvekkilinin aracını kullanamaması sebebiyle doğan zararına karşılık olarak verdiğini, davacı her ne kadar takip konusu senedin teminat senedi olduğunu iddia etse de söz konusu senedin teminat niteliği taşıdığına ilişkin şekil şartları oluşmadığını, teminat senetlerine senedin teminat senedi olduğu açıkça senet metninde belirtilmeli ya da senede atıf yapılarak ayrıca teminat senedine konu olan sözleşme de hazırlanarak senedin teminat senedi olduğunun belirlenebilir olması sağlanması gerektiğini, söz konusu bu hususları içermeyen senetler bono hükmünde olduğunu, davaya konu senette teminata konu sözleşmeye ya da neden olmadığını, teminat ibaresine dahi yer verilmediğini, bu nedenle söz konusu senedin teminat senedi olarak kabulünün mümkün olmadığını davanın reddi gerektiğini, davacının müvekkiline ait araç ile kaza yaptığı ı ve kaza nedeniyle doğan borcunun ifa etmediğini, dava ve icra takibine konu senedin teminat senedi olduğu kabul edilse dahi, davacının kusurlu hareketinden doğan eylemi nedeniyle zarara uğradığını, bu zararı karşılanmadığını, bu husus göz önüne alındığında teminatın şartları gerçekleştinden iş bu senede dayanılarak takip başlatılmasında bir sakınca bulunmadığını, dava konusu olayda hakkın elde edilmemesinin zorlaşması veya imkansız hale gelme ihtimali söz konusu olmadığını, tedbir kararı verilmesi durumunda müvekkilinin borcunu tahsil edebilmesi engellenmiş olacağını, sari her türlü talep, dava, şikayet ve fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla ve açıklanan nedenlerle davacının usul ve yasaya aykırı tedbir talebinin reddini, haksız davanın reddini, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davacı üzerine bırakılmasını talep ile cevap verildiği görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Dava, İİK 72.maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
İstanbul Bam 16. Hukuk Dairesinin 2020/572 E, 2022/986 K., 02/06/2022 tarihli ilamı ile mahkememizin ilk kararı ” Dosyaya sunulan belgelerden davacı tarafın dava dışı … Turizm Şti’nden … plakalı aracı kiraladığı, adı geçen şirket tarafından araç kiralamaya ilişkin faturaların davacı şirket adına düzenlendiği, aracın davacı …’ın sevk ve idaresindeyken 13/09/2015 tarihinde kaza yaptığı ve hasarlandığı anlaşılmıştır. Davalı tarafça senedin kazadan dolayı düzenlendiği savunulmuş ise de, senedin tanzim tarihinin 09/02/2015 olduğu, yani kazadan önceki bir tarih olduğu, bu durumun da senedin araç kiralaması nedeniyle teminat olarak verildiği iddiasını desteklediği kanaatine varılmıştır. Zaten taraflar aracın kiralandığı ve kaza nedeniyle aracın hasarlandığı konusunda mutabıktırlar. Uyuşmazlık konusu senedin başlangıçta teminat olarak mı verildiği yoksa kazadan sonra mı verildiği noktasında olup, az önce de belirtildiği üzere senet kaza tarihinden önce düzenlendiğinden taraf beyanları ile dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde senedin aracın kiralanmasına ilişkin teminat olarak düzenlendiği kanaatine varılmıştır. Bu durumda senet nedeniyle alacaklı olduğunun ispat külfeti davalı taraftadır. Davalı taraf aracın kaza sonucu hasarlanması nedeniyle yapılan tamirat masrafları ve tamir süresince aracın kullanılamaması nedeniyle uğranılan zararlara karşılık alındığını savunmuştur. Her ne kadar davalı asıl yemin beyanında senedin kazadan dolayı uğranılan zararlar ile davacı …’a verdiği nakit para karşılığı düzenlendiğini belirtmiş ise de, senedin keşidecisinin davacı şirket olduğu, araç kiralama faturalarının da davacı şirket adına düzenlendiği hususları birlikte değerlendirildiğinde senedin ayrıca verilen nakit para karşılığı da düzenlendiği savunmasının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Açıklanan bu hususlar gözetildiğinde ispat külfetinin davalı tarafta olduğu dikkate alındığında senet nedeniyle aracın geçirdiği kaza sonucu davalı tarafın uğradığı zararları ispat hususunda davalı tarafa imkan tanınarak tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesi ile kaldırılmıştır. Kaldırma kararı sonrası yargılamaya devam edilmiş, davalı vekiline kaza sonrası uğranılan zararları ispat edebilecek nitelikte belge sunması için 2 hafta kesin süre verilmiş, verilen kesin süreye rağmen davalı tarafça bu hususu ispat eder nitelikte bir belge sunulmamıştır. Davaya konu senedin aracın kiralanmasına ilişkin teminat olarak düzenlendiğinin İstinaf incelemesi ile de anlaşıldığı, senet nedeniyle alacaklı olduğunun ispat külfetinin davalı tarafta olduğu, verilen kesin süreye rağmen davalı tarafın uğradığı zararları ispat etmeye yarar belge sunamadığı, bu durumun da senedin bedelsiz olduğunu ve davacının davalıya senet nedeniyle 25.000 TL borçlu olmadığını kanıtlar nitelikte olduğu gözetilerek açılan davanın kabulüne karar verilmiş, davalının kötü niyeti ispat edilemediğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile takibe konulan senet nedeniyle davacıların davalıya 25.000 TL borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacının kötüniyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Alınması gereken 1.707,75 TL. harcın peşin harçtan mahsubu ile bakiye 1.280,81 TL. harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından başlangıçta yatırılan 29,20 TL başvurma harcı ve 426,94 TL peşin harcın toplamı olan 456,14‬ TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.400,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan avansın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı; gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize sunulacak veya gönderilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/11/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır